**** GÜLERMİSİN--AĞLARMISIN **** --850 TL Su faturası geldi, 300 TL si dağıtım ücreti? Ulan? Su barajdan taksi tutup gelseydi bu kadar tutmazdı??? --Oturduğum Mahallede Ev kiraları asgari ücreti geçti. Elektrik, Doğal gaz, internet ve Su faturaları miktarı Asgari ücret geçti??* --Eyy Riyaset Hünkâr-ı bu Millet ne ile geçinecek, ne yiyip içecek? Çoluk-Çocuğunu nasıl okutacak? Sağlık ve sosyal giderlerini kim karşılayacak? Düğün ve Cenaze mesariflerini nereden karşılayacak? --Sosyal Hukuk Devlet sistemini rayına oturtacağız dediniz. Yoksulluk, Yolsuzluk ve yasaklar deyip iktidara geldiniz HANİİİİ NEE OLDİİİ ŞİMDİİİİ ????????????
*** EYY CEMAAT-İ MÜSLİMİN *** --Müspet Fen-bilimsel eğitim ve öğretimi icra edemeyen toplumlar, asla Muasır medeniyeti yakalayamazlar. Ve yabancı kültürün ayakları altında cebelleşmeye mahkum olurlar. --Ulusal ahlaki olmayan bir Milletin sevgi, barış ve suhulet içerisinde yaşaması düşünülemez. Toplumun Anayasal hakları eşit ve adil olarak icra edilemez. Hiyerarşik sistem Laiklik ilkesinden bağımsız çalışması durumunda, Demokratik sosyal ve hukuk Devletinden bahsedilemez --Din ve Mezhepsel yönetim ve yaptırım eylemleri, asla ve kat-a hak ve hakkaniyetli Adalet sağlayamaz. Çünkü Din ve Mezhepler taraftır. Her görüş ve anlayışa eşit mesafede olamaz. Bunun bilincine varan Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK Laiklik ilkesini Cumhuriyet yönetim biçiminde Anayasanın ilk üç maddesinde de vurgulamıştır. Ayrıca Ülkemiz de Din ve Mezhep özgürlüğünü LAİKLİK ilkesiyle güvence altına almıştır....VESSELAM. -----BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN-----
**** KİN-KİBİR-EGO ve NEFRET TOPLUMU AYRIŞTIRIR **** --Ben her zaman ve her fırsatta söylerim, Şair, Yazar, ehli akil ve edebi yekin Şahsiyetler Toplumsal meselelere karşı duyarlı olmalıdırlar. Siyasal ve maddesel (Ticari) düşünmeyip Din-mezhep, Milliyet, irsiyet ve cinsiyet ayrımı yapmamalıdırlar. Olaylara her zaman ön yargısız yaklaşıp, objektif yansız ve tarafsız olmalıdırlar. --Toplumsal ve komünal yaşamak zorunda kalan fertlerin, birbirlerinin haklarına riayet etmesi karşılıklı saygı ve sevgi anlayış içerisinde, sosyal ve kültürel ilişkilerini devam ettirmesi İnsan olmanın bir gereğidir. Dinimizin de bu hususta ki emir ve tavsiyeleri, sevgi, barış, uhulet ve suhulettir. Başkalarının haklarını ihlal eden mevcudiyetler asla huzur ve hidayete eremezler. Kaos ve kargaşa içinde cebelleşir dururlar... --Demokratik Laik ve sosyal Şair ve Yazarlar ve her türlü bilim Adamları Demokrasiyi özümsemiş, Hür medeniyeti benimsemiş, Atatürk ilke ve inkılaplarını kanıksamış, Anayasal hak ve sorumluluk- larını bilen ve her ne pahasına olursa olsun Türkiye Cumhuriyetini koruyup-kollayan, Bayrağına saygılı ve Vatanını kayıtsız-şartsız seven ufku geniş, feraset sahibi, hamaset ve cesur yürek olmalıdırlar. Bunun aksi cehalettir, garabettir, hilafettir ve hatta dalalettir??? -----BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN------
**** ÜLKEMİZ ORTA ÇAĞ KARANLIĞINA DÖNÜŞTÜ **** ---Bütün Memleketi yasa boğan, haberlere, Şiir ve Destanlara, Şarkı Türkülere konu olan, Yargı ve Siyasi Akvamı harekete geçiren Türkiye'nin saf, temiz ve masum yavrusu NARİN GÜRAN'ın ölüm nedeni sübuta bağlanmış: En azından Zalimlerin yaptıkları yanlarına kâr kalmadı??? Yüce Yaradan Memleketimize bir daha böyle acılar yaşatmasın... ---Antolojiye üye olan Şair ve yazarlar, Narin ve benzer olayları işlemekten hep kaçınır olmuşlar. NARİN GÜRAN'I Makale, yorum ve Şiirleriyle dile getiren ŞAİR sayısı 10'u geçmez. Hal bu ki, Bu ve benzer olaylar da bizler, yani Yazar ve Şairler sorumluluk almalıyız. İnsanlık ve Vatandaşlık da bu değil midir???
---Ben 09-09-2024 günü NARİN GÜRAN'ı Sayfamda bir Şiirle dile getirdim. Akabinde NARİN'LER ÖLMESİN**başlıklı bir destan yazdım. Bazı kesimlerden eleştiri aldım.Zaten Memleketimiz de doğruyu, güzeli, Hak ve hakikatı dile getirmek suç sayılır oldu... . NARİN GÜRAN Destanımda ki bir dörtlük bazı kesimleri rahatsız etmiş ti??? . ** Neydi Annesinin, Kızına kastı ** Neyini sevmedi, neyine küstü ** Soluk-nefesini, Emmisi kesti ** Narin'in canına kıydı cehalet... ------OZAN ÇAKIROĞLU------- Olay aynen dörtlükte ki beyanım gibi olmuş...Ben bunu ölüm nedeni belli olan Tarihten tam 12 gün önce yazmışım. Bunu burada belirtmekle kendimi övmüyorum. Zaten övgü aferin, bravo alaçak yaşım çoktan geçti. Demem o ki, Şairler korkak, tısrak, pusrak ve birilerinin adamı olmamalıdırlar. Her hangi bir Siyasal Kervanın etkisinde kalmamalıdırlar. Dünkü yazımda Siyasi Akvamı eleştirdim. Amma ve lakin hiç birine taraf olmadım. Merak buyuran okurlar, makalenin muhteviyatı hemen alttadır...VESSELAM. -----BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN------
*** BİZDE Kİ SİYASİ AKVAMIN SÖYLEVLERİ FARKLI, EYLEMLERİ FARKLI *** --Bütün Siyasi Partilerin Tüzük ve söylevleri farklı, uygulama eylemleri farklı? Kurultaylarda aldıkları ortak kararların hiç birini uygulamaya koymazlar? Seçim Meydanlarında verdikleri hiç bir sözü yerine getirmezler? Hak-hukuk adalet derler, ilk önce adalet mizanını kendileri bozarlar? --Hele bir kesimi var ki, bunların hilaflı yalanları dört nal gidiyor??? Bunlar Vatan uğruna can vermiş Şehitlerimizi Siyasete malzeme yaparlar? Şehit-Şehit derler, ancak hiç birisi Kendi Çocuklarını Askere göndermezler? Fakirlikten övgüyle bahsederler, kendileri mal-mülk-servet içinde yüzerler? İsraf-masraf haram derler, kahvaltı yapmaya Parislere giderler? Hele en vahimi, imam hatip okulları açarlar, amma velakin hiç birisi kendi Çocuklarını o okullara göndermezler? --Bir başka kesimi, okulları kapatıp, Kadınları açarlar. Güzellik yarışmaları düzenleyip, Kadını-Kadına aşağılatırlar? Kadını her türlü ticari amellerine alet ederler. Reklam sektöründe bir obje olarak kullanırlar? Sırf bu gidişatın önü açılsın diye İSTANBUL Medeni kararlar Sözleşmesini kaldırırlar? --Hele şimdi ki Mevcut iktidar, Halkından daha çok vergi alabilmek için, gece ayarı, gündüz ayrı ZAM yapıyor. Her türlü melaneti Milletin aleyhine kullanırlar? Toplumda kaos-kargaşa eksik olmasın diye, her türlü fitne-fesat, arsız ve nursuzlara göz yumuyor. Toplumun aklını bulandırmak için Şevki Yılamaz, Hasan Mezarcı, Kadir Mısıroğlu ve Halil Konakçı gibi yalancı Fetbazların provakatif eylemlerine ses etmiyorlar? --Kardaşım, biz Ulusal Milletçe nereye doğru evriliyoruz belli değil??? VESSELAM.
*** MODADIR--MODA *** . Hürriyet kutsaldır, yaşanmaz onsuz Bu devran bozulur, sanma ki sonsuz Popçular sahne de, ciyaklar donsuz Dokunma kardaşım, modadır-moda. . Medeniyet diye, soydular bizi Zıvanadan çıktı, Gelini-Kızı Ne kışı belli ne de bahar-yazı Ikınma kardaşım, modadır-moda. . Rafları süsledi, sahte ilimler Derdest edildi mürşid-i alimler Ahlaka ket vurdu, dizi filimler Yakınma kardaşım modadır-moda. . Saçları boyalı, Limon sarısı Al açıkta kalmış, Vücut yarısı Cakalar satıyor, Leydi karısı Bakınma kardaşım modadır-moda. . Saçını uzatmış, dönmüş Kadına Dövmeler yaptırmış baldır buduna Çakır ne söylesin, böyle oduna Yutkunma kardaşım modadır moda... -----OZAN ÇAKIROĞLU------
Ülkemiz de yapılan güzellik yarışmalarını derhal kaldırmak gerekir. Hem Kadınlar üzerinden bölücülük yapılıyor, hem de Kadınların % 99'u aşağılanıyor. Bu Hukuksal olarak suçtur, ahla ki olarak ayıp, günah ve edepsizliktir.. İşte Ahlak erozyonu tam da bu tür eylemlerdir. Kadının Yaradılış özelliği olarak, narin, nazik ve ince ruhlu insanlardır. Onları incitmeye hiç kimsenin hakkı yoktur. Her yiğidin sevdiği kendine güzeldir. Her güzel Kadının sevdiği kendine yiğittir...Bunun aksi cehalettir, garabettir, hilafettir ve hatta Yüce Türk Kadınına ihanettir??? VESSELAM. -----------OZAN ÇAKIROĞLU------------
***ŞİMDİ Kİ SEVDALAR*** Değişti şimdi ki, Aşkların rengi Eskiden Güzeller, yiğitler dengi Şimdi ne kadar mülk o kadar sevgi Samanlığı seyran, sayan kalmadı, Merde gönül veren Bayan kalmadı... ------OZAN ÇAKIROĞLU------
*** ARDIÇ AĞACI = NAMIDİĞER KUŞ AĞACI *** --Ardıç Ağacı, servigiller familyasından olup, iğne yapraklı ÇALI türünde bir ağaç çeşididir. --Ardıç ağacı, kendi tohum ve kökünden üremeyen ve üretilemeyen tek ağaç türüdür. Ardıç tohumları yere döküldüğünde, Ardıç Kuşları tohumları yeyip ve sindirir. Sindirim esnasında tohumların kabukları açılır ve Kuş dışkısıyla tohum Toprakla buluşur. Genelde İklimsel vejetasyon süresi başladığında kökleşme süreci başlar. Azgın ve asi olduğundan dolayı geniş alanlara yayılma özelliğiyle meşhurdur. Genelde yüksek ve kıraç topraklar da yetişir. --Ardıç tohumları pek çok hastalığın tedavisinde kullanılır, Ardıç tohumları bazı yörelerde Et yemeklerine garnitür olarak kullanılır. Sindirim sistemini kolaylaştırıcı özelliği mevcuttur. Ayrıca Mide hastalıklarına (Gaz vb.) iyi geldiği bilinmektedir... --Ardıç Ağacı Yüce Yaradanın hikmetlerinden sadece biridir....VESSELAM. -------OCAN ÇAKIROĞLU---------
EYY HİLAFÇI KARDAŞ DİNLE SÖZÜMÜ . Gel sende nasiplen, çağdaş ilimden Belki ibret alırsın, müspet bilimden Sana zarar gelmez, Mürşit Alimden Barışa uzanan, Yol güzel olsun. . Beyhude kükreyip, boşa çağlama Tarikat sülbüne, gönül bağlama Atatürk devrine, çatıp hırlama Sen önce haddini Bil güzel olsun. . Kuran'dır Evren'de, değişmez yasa Mülkiyet dediğin, gam ile tasa Ne İsa'ya benze, ne de ol Musa Muhammed aşkı'yla Dil güzel olsun. . Daha olamadan, Beşerin hası Kendine vermişsin takvalık süsü Hakka-Hakikat-a, olmuşsun asi Binme rant Atına, Hal güzel olsun. . Çakıroğlu yazdı, yabana atma Şer Horozu gibi, zamansız ötme Hür Medeniyete, ihanet etme Hürriyet yolunda Sulh güzel olsun... ------OZAN ÇAKIROĞLU------
Kasapların serbest rekabetçiliği tartışırken, Koyunların taraf olması hiç bir gidişatı değiştirmez? Hayvan katliamı dört nal devam eder??? --------OZAN ÇAKIROĞLU---------
***** RUBAİYAT ***** Biraz omurgalı ol, ağyara olma maşa Binme iblis atına, biraz onurlu yaşa Ayrılma Atatürk'ün, devrim-ilke izinden Senin de Atandır Mustafa Kemal Paşa... -------OZAN ÇAKIROĞLU-------
***** İSLAM DİNİ HAK-HAKİKAT DİNİDİR ***** --Biz Sosyal Demokrat'lar olarak, İslamiyetin Hak-Hakikat Dini olduğuna, sevgi, barış ve müspet Fen-Bilim-i öğütlediğine bütün kalbimizle inanıyoruz. Bizler cümle Tarikatlara ehtibar etmiyoruz. Tekke ve zaviyelere, Asitane Dergâhlarına saygı duymuyoruz. Hatta tamamının kapatılmasından yanayız. --Ancak, mütedeyyin kesim, bu din düşmanı Haşhaşi Tarikatlarından uzak durmuyor. El altından onlara destek veriyor. Antoloji sitelerinde yazan Dindar kesim, hiç bir zaman bu tarikatların yanlış ve pisliklerinden söz etmiyor. Asla-ve kat-a onların aleyhinde laf etmezler. Çünkü onlarla gönül bağları vardır. Ve koparmaya da hiç niyetleri yoktur? --Dün, haberlere konu olmuş. Menzil Tarikatının Şeyhi, terini sildiği mendili müritleri Enfiye gibi kokluyor. Ve güzelce katlıyor Kalp üstü cebine koyuyor. Daha nice-nice ahlak ve edep dışı tavır ve davranışlar. Saymakla bitmez. Bu orta çağ eylemlerini hangi DİN kabul eder. Kuran bütün Evrenin Tercüm-i ezeliyesidir. Kuran'ın tafsilatını İslam alemine yorumlayan, Yüce Yaradan'ın yer yüzünde ki, son ve tek Rehberi Hz. Muhammed'tir --Antoloji sitelerini Hutbeye çeviren Dindarlara soruyorum? Yüce Dinimizi dejenere eden, hatta pasifleyen bu aymaz-yobazlara hiç mi diyecek lafınız yoktur? İslam dini doğruyu güzeli, iyiyi hak ve hakikatı öğütler. Sizlerin hak ve hakikat anlayışınız böyle midir??? ----BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN------
**** EYY SİYASET KERVANI **** --Türk Ulusal Devletimizi VERGİ Devleti haline getirdiniz.. Bu Devlet vergiyle, Dua-niyazla, hatim indirmekle, kurum ve kuruluşları özelleştirmekle Asla ve kat-a büyümüz. Bu rüya aleminden bir an evvel kurtulmalıyız??? -- Ulusal Devletler, ilke ve mevzuatlarıyla, Bilimsel Eğitim ve öğretimle, Üretim ve sanayi ile, teknik tarım politikalarıyla ve arz-talep dengesiyle büyür... --------OZAN ÇAKIROĞLU---------
Bu Devri Alemin en büyük gücü ve kudreti Bilim ve akıldır. Akılcı ve müspet Fen-Bilim icra edemeyen Uluslar zaman içinde yok olmaya ve ya başkasının sömürgesi olmaya mahkumdurlar... Hiç bir Millet Şeriatla, Hilafetle, Mutlak Monarşiyle ve hatta Riyasetle Uluslar arası saygınlık kazanamaz...VESSELAM -------OZAN ÇAKIROĞLU--------
*****EYY SİYASİ KERVAN AKVAMI***** Yurdumuz da, köklenip şekil bulmuş cümle Tarikatların iyisi, çağdaşı, medenisi, feraset ve hamasetlisi asla olmaz-olamaz? Bunların hiç birisi, müspet ve Meri kurumlar değildir. Gidenin yerine başka benzerini ikâme etmeye çalışıyorsanız yanlış yoldasınız demektir. Kafanız yine ORTA ÇAĞ kafasıdır???VESSELAM. ------OZAN ÇAKIROĞLU------
*** HUZUR KALMADI *** Hürriyet felç oldu, huzur kalmadı Ekonomi çöktü, hazır kalmadı Demokrasi rafta, Nazır kalmadı Cehalet çağlayıp coşmuş gidiyor. . Şairler haybeden, devşirir olmuş Yazarlar korkudan, hapşırır olmuş Mürşitler yolunu, şaşırır olmuş. Her kes bir tarafı, tutmuş gidiyor. . Zülfikâr Kalemli, Şair kalmadı Feraset-hamaset, Mahir kalmadı Hak-hakikat bilen, Tahir kalmadı Rantiye Atına, binmiş gidiyor. . Çakıroğlu der ki, hilafım yoktur Azını söyledim, dahası çoktur Hilafet sultası, Halkına faktır Tarikat tarından, düşmüş gidiyor... -----OZAN ÇAKIROĞLU----- . Narin Güran ve benzeri olaylarda Şairler Şiirleriyle, Yazarlar makale-nesirleriyle, Çizerler Resimleriyle, Kurumlar Diplomasiyle, Yargı yaptırımıyla, Vatandaş üzerine düşen insanlık vazifesini tavır ve eylemleriyle icra etmelidir diye düşünüyorum... Benim derdim, Her hangi bir kişi ya da her hangi bir kurumu eleştirmek ve suçlamak değildir. Ben, yansız-tarafsız kimsenin kuklası olmadan Toplumsal meseleleri hasbel kader dile getiririm....VESSELAM.
*****YURDUMUZ'DA TOPLUMSAL AYRIŞMA***** ---Toplumsal çözülme ve ayrışmanın başlıca nedenleri, Ekonomik sıkıntıların artması, Çarpık Kentleşme, insan hak ve özgürlüklerin kısıtlanması, örgütlenme bilincinin geliş- memesi, Demokratik kurumlaşma ve milli birlik bilincinin zayıflaması ve Siyasi erkin adil ve hakkaniyetli ifa edilememesidir. ---Son devran da, bireysel ve toplumsal ayrışmanın temel nedeni, siyasal, sosyal ve kültürel yozlaşmadır. Dolayısıyla ana yasal hakların Ülke sathına eşit ve adil bir şekilde icra edilememesidir. ---Yurdumuz da, toplumsal sınıf ayrıcalığın temel nedeni, özel mülkiyetlerin belli kesimin tasarrufunda bulunmasıdır. Vahşi Kapitalizmin bütün üretim araçlarını tek elde toplaması insan ( İşçi-memur-küçük esnaf ve cümle serfler) gücü ve maharetine gölge düşürmüştür. Hatta, bazı üst seviyeli fabrikasyon üretimini makine ve robotlarla gerçekleştirecek duruma gelmiştir. Bu ve benzeri gelişmeler sınıfsal bölünmeleri hızlandırmıştır. ---Bu ayrışma ve bölünmeyi önleyecek tek bir çözüm yolu vardır. Parlamenter sistemin yeniden Demokrasiyle taçlanıp, Cumhuriyet devrim ve ilkelerinin kayıtsız-şartsız işlemesi, Demokratik, Laik ve Sosyal Hukuk sisteminin inşasıdır. Bunun aksi cehalettir, garabettir, Dalalettir ve Hilafettir....VESSELAM --------BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN--------
***DİNLE ŞAİRİM DİNLE SÖZÜMÜ*** Şu Dünya'nın rengine, yanılıp kanma Şair Gel haddini bil fazla derine dalma Şair Açtığın her çizikten hesap sorar Yaradan Taksiratım ağırdır, ahımı alma Şair. . Şer Horozları gibi, hep vakitsiz ötersin Sosyal Realistlerden, neden nefret edersin Düşme edep tarından, ayrılma hak yolundan Gün gelir Mahşer de, ağır bedel ödersin... ------OZAN ÇAKIROĞLU-------
***** TÜRK MEDENİYETİ NEREYE DOĞYU EVRİLİYOR ***** --Meşhur Acun ILICALI 56 yaşında, büyük Kızı 34 yaşında, yeni evlendiği Eşi 25 yaşında. Acun yeni Hatun'dan 31 yaş büyük. Şimdi diyenler olacaktır, ehh nesi yanlış bu eylemin? Nesi doğru ki? Bu Türk Ulusal Medeniyetinin yozlaşıp, dejenerasyona uğramasıdır. Tolumun köklü sosyal ve kültürel yapısından kopmasıdır. Fırsat eşitliğinin dumura uğramasıdır. --Tekelci burjuvazinin, eylemsel plan ve projelerinin Memleket sathına bir virüs gibi yayılmasıdır. Gencecik Kızlarımızın saf, temiz, duru hayallerinin yok edilmesidir. Çağdaş Medeniyet gölgesi altın da Kadın haklarının istismar edilmesidir. Ayrıca ve daha vahimi, genç Kızların eğitim ve öğretim heveslerinin rafa kalkmasıdır. Aile ve geleneklerinden kopup zengin KOCA arayış eylemlerinin psikolojik bir bağımlılığa dönüşmesidir. Akabinde kutsal Aile kavramı zer-zebil edilmesidir??? -- Şair ve Yazarların görevleri, Toplumsal meseleleri, anlaşılır bir dil ile okurlara sunmasıdır. Şairler, Toplumsal sorunları ŞİİRLERİN de nakış-nakış işlemelidir. Gerekirse ağır bedeller ödeyebilmelidir. Biz Milletçe ne zaman bu yanlış gidişata dur diyeceğiz. Biz Türk Ulusal Devlet-i olarak bu derinden kanayan yaraları ne zaman saracağız. Her şeyden önemlisi bu ahlak erozyonuna ne zaman tepki göstereceğiz? --Bir taraftan Haşhaşi Tarikatları ve Asitane dernekleri, Devamında onları besleyen bir çok Vakıflar silsilesi Atatürk ilke ve inkılaplarına, Cumhuriyet değerlerine saldırır. Diğer taraftan Tekelci burjuvazi, Filim ve moda sektörü çağdaş medeniyet gölgesi altında Anadolu muzun köklü sosyal ve kültürel değerlerini yerle bir eder...Kardeşim biz Milletçe nere doğru evril- mekteyiz anlamak ve kabul etmek mümkün değil.....VESSELAM. ------BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN------
***** ŞİMDİ Kİ AŞKLAR ***** Derler ki, Aşk Yaratandan vizeli Adem'le-Havva'dan, kaldı ezeli Her kulun sevdiği, Dünya güzeli Nesil belli değil, Öz belli değil . Evrildi Nesiller, yüzler simalar Şehvete yenildi, kutsal yuvalar Ruhsatsız alındı, eşler-kumalar Nikâh belli değil, Söz belli değil. . Bugün elde kumral, yarın sarısı Fark etmez dul bekâr, tombul-irisi Dinbaza mubahtır, harem sürüsü Kitap belli değil, Cüz belli değil. . Genetik bozuldu, nesil hormonlu Medeniyet rafta, Beyin şarbonlu Muhabbet içkili, sohbet jargonlu Lehçe belli değil, Söz belli değil. . Her şey göz önünde yaşanır oldu Millet bu ahval dan, usanır oldu Evliler her Cuma, boşanır oldu Bekâr belli değil, Kız belli değil. . Şimdi ki sevdalar, düşe benziyor Gönüller kör-sağır, şaşa benziyor Vuslatla evlilik, boşa benziyor Cilve belli değil, Naz belli değil. . Yetmişlik ihtiyar, saçını boyar Yaşını sorsanız, gündüzü sayar Sübyan Kızlara, çekiyor ayar Surat belli değil, Yüz belli değil. . Çakıroğlu der ki, Memleket puslu Beyinler çürümüş, yürekler paslı Devran-i Alemin, bozuldu aslı Matem belli değil, Hüz belli değil... -----OZAN ÇAKIROĞLU------ . Kardaş daha ben ne diyem, ne söyleyem Anlayana sözlerim, olsun hediyem...
***Yaratıcı zekânın üç ayrı kaynağı vardır. 1=Genetik-irsi, 2=Eğitim ve öğretim, 3= Çevresel ve görsel etkenler. ---Ehli akil ve edebi yetkin insanlar bilmedikleri konu hakkında fikir yürütmezler Ayrıca bildikleri konuların testini yapmadan kimseye önermezler. Şahsi çıkarları uğruna yanlışın ve haksızın yanında yer almazlar. ---Mürşid-i Kâmil insanlar, her zaman ve her yerde, hatta idam sehpasında olsalar bile doğruyu-gerçeği söylerler. Hak-hakikattan asla ayrılmazlar... ----------OZAN ÇAKIROĞLU-----------
**** GÜLERMİSİN--AĞLARMISIN ****
--850 TL Su faturası geldi, 300 TL si dağıtım ücreti? Ulan? Su barajdan taksi tutup
gelseydi bu kadar tutmazdı???
--Oturduğum Mahallede Ev kiraları asgari ücreti geçti. Elektrik, Doğal gaz, internet
ve Su faturaları miktarı Asgari ücret geçti??*
--Eyy Riyaset Hünkâr-ı bu Millet ne ile geçinecek, ne yiyip içecek? Çoluk-Çocuğunu
nasıl okutacak? Sağlık ve sosyal giderlerini kim karşılayacak? Düğün ve Cenaze
mesariflerini nereden karşılayacak?
--Sosyal Hukuk Devlet sistemini rayına oturtacağız dediniz. Yoksulluk, Yolsuzluk ve
yasaklar deyip iktidara geldiniz HANİİİİ NEE OLDİİİ ŞİMDİİİİ ????????????
***** RUBAİAT *****
Dik dur, omurgalı ol, küffara olma maşa
Binme Ağyar Atına, biraz onurlu yaşa
Ayrılma Atatürk'ün, Devrim, ilke izinden
Cumhuriyet yazılsın, suya, toprağa taşa...
------OZAN ÇAKIROĞLU-------
*** EYY CEMAAT-İ MÜSLİMİN ***
--Müspet Fen-bilimsel eğitim ve öğretimi icra edemeyen toplumlar, asla Muasır medeniyeti
yakalayamazlar. Ve yabancı kültürün ayakları altında cebelleşmeye mahkum olurlar.
--Ulusal ahlaki olmayan bir Milletin sevgi, barış ve suhulet içerisinde yaşaması düşünülemez.
Toplumun Anayasal hakları eşit ve adil olarak icra edilemez. Hiyerarşik sistem Laiklik ilkesinden
bağımsız çalışması durumunda, Demokratik sosyal ve hukuk Devletinden bahsedilemez
--Din ve Mezhepsel yönetim ve yaptırım eylemleri, asla ve kat-a hak ve hakkaniyetli Adalet
sağlayamaz. Çünkü Din ve Mezhepler taraftır. Her görüş ve anlayışa eşit mesafede olamaz.
Bunun bilincine varan Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK Laiklik ilkesini Cumhuriyet yönetim
biçiminde Anayasanın ilk üç maddesinde de vurgulamıştır. Ayrıca Ülkemiz de Din ve Mezhep
özgürlüğünü LAİKLİK ilkesiyle güvence altına almıştır....VESSELAM.
-----BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN-----
**** KİN-KİBİR-EGO ve NEFRET TOPLUMU AYRIŞTIRIR ****
--Ben her zaman ve her fırsatta söylerim, Şair, Yazar, ehli akil ve edebi yekin Şahsiyetler
Toplumsal meselelere karşı duyarlı olmalıdırlar. Siyasal ve maddesel (Ticari) düşünmeyip
Din-mezhep, Milliyet, irsiyet ve cinsiyet ayrımı yapmamalıdırlar. Olaylara her zaman ön
yargısız yaklaşıp, objektif yansız ve tarafsız olmalıdırlar.
--Toplumsal ve komünal yaşamak zorunda kalan fertlerin, birbirlerinin haklarına riayet etmesi
karşılıklı saygı ve sevgi anlayış içerisinde, sosyal ve kültürel ilişkilerini devam ettirmesi İnsan
olmanın bir gereğidir. Dinimizin de bu hususta ki emir ve tavsiyeleri, sevgi, barış, uhulet ve
suhulettir. Başkalarının haklarını ihlal eden mevcudiyetler asla huzur ve hidayete eremezler.
Kaos ve kargaşa içinde cebelleşir dururlar...
--Demokratik Laik ve sosyal Şair ve Yazarlar ve her türlü bilim Adamları Demokrasiyi özümsemiş,
Hür medeniyeti benimsemiş, Atatürk ilke ve inkılaplarını kanıksamış, Anayasal hak ve sorumluluk-
larını bilen ve her ne pahasına olursa olsun Türkiye Cumhuriyetini koruyup-kollayan, Bayrağına
saygılı ve Vatanını kayıtsız-şartsız seven ufku geniş, feraset sahibi, hamaset ve cesur yürek
olmalıdırlar. Bunun aksi cehalettir, garabettir, hilafettir ve hatta dalalettir???
-----BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN------
**** ÜLKEMİZ ORTA ÇAĞ KARANLIĞINA DÖNÜŞTÜ ****
---Bütün Memleketi yasa boğan, haberlere, Şiir ve Destanlara, Şarkı Türkülere konu olan,
Yargı ve Siyasi Akvamı harekete geçiren Türkiye'nin saf, temiz ve masum yavrusu NARİN
GÜRAN'ın ölüm nedeni sübuta bağlanmış: En azından Zalimlerin yaptıkları yanlarına kâr
kalmadı??? Yüce Yaradan Memleketimize bir daha böyle acılar yaşatmasın...
---Antolojiye üye olan Şair ve yazarlar, Narin ve benzer olayları işlemekten hep kaçınır
olmuşlar. NARİN GÜRAN'I Makale, yorum ve Şiirleriyle dile getiren ŞAİR sayısı 10'u geçmez.
Hal bu ki, Bu ve benzer olaylar da bizler, yani Yazar ve Şairler sorumluluk almalıyız. İnsanlık
ve Vatandaşlık da bu değil midir???
---Ben 09-09-2024 günü NARİN GÜRAN'ı Sayfamda bir Şiirle dile getirdim. Akabinde
NARİN'LER ÖLMESİN**başlıklı bir destan yazdım. Bazı kesimlerden eleştiri aldım.Zaten
Memleketimiz de doğruyu, güzeli, Hak ve hakikatı dile getirmek suç sayılır oldu...
.
NARİN GÜRAN Destanımda ki bir dörtlük bazı kesimleri rahatsız etmiş ti???
.
** Neydi Annesinin, Kızına kastı
** Neyini sevmedi, neyine küstü
** Soluk-nefesini, Emmisi kesti
** Narin'in canına kıydı cehalet...
------OZAN ÇAKIROĞLU-------
Olay aynen dörtlükte ki beyanım gibi olmuş...Ben bunu ölüm nedeni belli olan Tarihten
tam 12 gün önce yazmışım. Bunu burada belirtmekle kendimi övmüyorum. Zaten övgü
aferin, bravo alaçak yaşım çoktan geçti. Demem o ki, Şairler korkak, tısrak, pusrak ve
birilerinin adamı olmamalıdırlar. Her hangi bir Siyasal Kervanın etkisinde kalmamalıdırlar.
Dünkü yazımda Siyasi Akvamı eleştirdim. Amma ve lakin hiç birine taraf olmadım. Merak
buyuran okurlar, makalenin muhteviyatı hemen alttadır...VESSELAM.
-----BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN------
*** BİZDE Kİ SİYASİ AKVAMIN SÖYLEVLERİ FARKLI, EYLEMLERİ FARKLI ***
--Bütün Siyasi Partilerin Tüzük ve söylevleri farklı, uygulama eylemleri farklı?
Kurultaylarda aldıkları ortak kararların hiç birini uygulamaya koymazlar?
Seçim Meydanlarında verdikleri hiç bir sözü yerine getirmezler?
Hak-hukuk adalet derler, ilk önce adalet mizanını kendileri bozarlar?
--Hele bir kesimi var ki, bunların hilaflı yalanları dört nal gidiyor???
Bunlar Vatan uğruna can vermiş Şehitlerimizi Siyasete malzeme yaparlar?
Şehit-Şehit derler, ancak hiç birisi Kendi Çocuklarını Askere göndermezler?
Fakirlikten övgüyle bahsederler, kendileri mal-mülk-servet içinde yüzerler?
İsraf-masraf haram derler, kahvaltı yapmaya Parislere giderler?
Hele en vahimi, imam hatip okulları açarlar, amma velakin hiç birisi kendi Çocuklarını
o okullara göndermezler?
--Bir başka kesimi, okulları kapatıp, Kadınları açarlar. Güzellik yarışmaları düzenleyip,
Kadını-Kadına aşağılatırlar? Kadını her türlü ticari amellerine alet ederler. Reklam sektöründe
bir obje olarak kullanırlar? Sırf bu gidişatın önü açılsın diye İSTANBUL Medeni kararlar
Sözleşmesini kaldırırlar?
--Hele şimdi ki Mevcut iktidar, Halkından daha çok vergi alabilmek için, gece ayarı, gündüz
ayrı ZAM yapıyor. Her türlü melaneti Milletin aleyhine kullanırlar? Toplumda kaos-kargaşa
eksik olmasın diye, her türlü fitne-fesat, arsız ve nursuzlara göz yumuyor. Toplumun aklını
bulandırmak için Şevki Yılamaz, Hasan Mezarcı, Kadir Mısıroğlu ve Halil Konakçı gibi
yalancı Fetbazların provakatif eylemlerine ses etmiyorlar?
--Kardaşım, biz Ulusal Milletçe nereye doğru evriliyoruz belli değil??? VESSELAM.
*** MODADIR--MODA ***
.
Hürriyet kutsaldır, yaşanmaz onsuz
Bu devran bozulur, sanma ki sonsuz
Popçular sahne de, ciyaklar donsuz
Dokunma kardaşım, modadır-moda.
.
Medeniyet diye, soydular bizi
Zıvanadan çıktı, Gelini-Kızı
Ne kışı belli ne de bahar-yazı
Ikınma kardaşım, modadır-moda.
.
Rafları süsledi, sahte ilimler
Derdest edildi mürşid-i alimler
Ahlaka ket vurdu, dizi filimler
Yakınma kardaşım modadır-moda.
.
Saçları boyalı, Limon sarısı
Al açıkta kalmış, Vücut yarısı
Cakalar satıyor, Leydi karısı
Bakınma kardaşım modadır-moda.
.
Saçını uzatmış, dönmüş Kadına
Dövmeler yaptırmış baldır buduna
Çakır ne söylesin, böyle oduna
Yutkunma kardaşım modadır moda...
-----OZAN ÇAKIROĞLU------
Ülkemiz de yapılan güzellik yarışmalarını derhal kaldırmak gerekir. Hem Kadınlar
üzerinden bölücülük yapılıyor, hem de Kadınların % 99'u aşağılanıyor. Bu Hukuksal
olarak suçtur, ahla ki olarak ayıp, günah ve edepsizliktir.. İşte Ahlak erozyonu tam da
bu tür eylemlerdir.
Kadının Yaradılış özelliği olarak, narin, nazik ve ince ruhlu insanlardır. Onları incitmeye
hiç kimsenin hakkı yoktur.
Her yiğidin sevdiği kendine güzeldir. Her güzel Kadının sevdiği kendine yiğittir...Bunun
aksi cehalettir, garabettir, hilafettir ve hatta Yüce Türk Kadınına ihanettir??? VESSELAM.
-----------OZAN ÇAKIROĞLU------------
*** ŞİMDİKİ AŞKLAR ***
Boyadan tanınmaz, yüzler-simalar
Hep sokak jargonlu, sözler-imalar
Şimdi moda olmuş, Eşler-kumalar
Evliliği kutsal, sayan kalmadı
Kadınlar Atlıdır, yayan kalmadı...
-----OZAN ÇAKIROĞLU------
***ŞİMDİ Kİ SEVDALAR***
Değişti şimdi ki, Aşkların rengi
Eskiden Güzeller, yiğitler dengi
Şimdi ne kadar mülk o kadar sevgi
Samanlığı seyran, sayan kalmadı,
Merde gönül veren Bayan kalmadı...
------OZAN ÇAKIROĞLU------
*** ARDIÇ AĞACI = NAMIDİĞER KUŞ AĞACI ***
--Ardıç Ağacı, servigiller familyasından olup, iğne yapraklı ÇALI türünde bir
ağaç çeşididir.
--Ardıç ağacı, kendi tohum ve kökünden üremeyen ve üretilemeyen tek ağaç
türüdür. Ardıç tohumları yere döküldüğünde, Ardıç Kuşları tohumları yeyip ve
sindirir. Sindirim esnasında tohumların kabukları açılır ve Kuş dışkısıyla tohum
Toprakla buluşur. Genelde İklimsel vejetasyon süresi başladığında kökleşme
süreci başlar. Azgın ve asi olduğundan dolayı geniş alanlara yayılma özelliğiyle
meşhurdur. Genelde yüksek ve kıraç topraklar da yetişir.
--Ardıç tohumları pek çok hastalığın tedavisinde kullanılır, Ardıç tohumları bazı
yörelerde Et yemeklerine garnitür olarak kullanılır. Sindirim sistemini kolaylaştırıcı
özelliği mevcuttur. Ayrıca Mide hastalıklarına (Gaz vb.) iyi geldiği bilinmektedir...
--Ardıç Ağacı Yüce Yaradanın hikmetlerinden sadece biridir....VESSELAM.
-------OCAN ÇAKIROĞLU---------
EYY HİLAFÇI KARDAŞ DİNLE SÖZÜMÜ
.
Gel sende nasiplen, çağdaş ilimden
Belki ibret alırsın, müspet bilimden
Sana zarar gelmez, Mürşit Alimden
Barışa uzanan, Yol güzel olsun.
.
Beyhude kükreyip, boşa çağlama
Tarikat sülbüne, gönül bağlama
Atatürk devrine, çatıp hırlama
Sen önce haddini Bil güzel olsun.
.
Kuran'dır Evren'de, değişmez yasa
Mülkiyet dediğin, gam ile tasa
Ne İsa'ya benze, ne de ol Musa
Muhammed aşkı'yla Dil güzel olsun.
.
Daha olamadan, Beşerin hası
Kendine vermişsin takvalık süsü
Hakka-Hakikat-a, olmuşsun asi
Binme rant Atına, Hal güzel olsun.
.
Çakıroğlu yazdı, yabana atma
Şer Horozu gibi, zamansız ötme
Hür Medeniyete, ihanet etme
Hürriyet yolunda Sulh güzel olsun...
------OZAN ÇAKIROĞLU------
Kasapların serbest rekabetçiliği tartışırken, Koyunların taraf olması hiç bir
gidişatı değiştirmez? Hayvan katliamı dört nal devam eder???
--------OZAN ÇAKIROĞLU---------
***** RUBAİYAT *****
Biraz omurgalı ol, ağyara olma maşa
Binme iblis atına, biraz onurlu yaşa
Ayrılma Atatürk'ün, devrim-ilke izinden
Senin de Atandır Mustafa Kemal Paşa...
-------OZAN ÇAKIROĞLU-------
**** RUBAİYAT ****
Bu Dünya'nın rengine, aldanıp kaldık
Ağlanacak hallere, eylendik-güldük
Kin-kibirle yoğrulup, nefretle dolduk
Hak-hakikat kalmadı, Millet perişan...
------OZAN ÇAKIROĞLU--------
*** NARİNLER ÖLMESİN ***
Feleğin çarkında, bozuldu ayar
Melanet nursuzlar, nefsine uyar
Şerefsiz sapıklar, Kadına kıyar
Zalim Şer-belaya, son ver Alahım.
.
Değişti yaşamın, şekli-şeması
Kalmadı yobazın, edep-hayası
Zalimler Ekiyor, virüs mayası
Hayır-hasenatlı Kul ver Allahım.
.
Nefret Kazanında, kaynıyor kullar
Sefalet yoksulu, Namerde yollar
Narinler öldükçe, açmıyor güller
Masuma Cennette gül ver Allahım.
.
Siyaset Akvamı, hayalde-düşte
Vicdanlar körelmiş, beyinler hasta
Narinler ölüyor, Memleket yasta
Günahsız kullara, kol ver Allahım.
.
Çakıroğlu, bu devran böyle gitmez
Hür Cumhuriyete, şükrünü etmez
Hatimle-Niyazla, Şer-bela bitmez
İhlasınla doğru, yol ver Allahım...
------OZAN ÇAKIROĞLU------
***** İSLAM DİNİ HAK-HAKİKAT DİNİDİR *****
--Biz Sosyal Demokrat'lar olarak, İslamiyetin Hak-Hakikat Dini olduğuna, sevgi, barış
ve müspet Fen-Bilim-i öğütlediğine bütün kalbimizle inanıyoruz. Bizler cümle Tarikatlara
ehtibar etmiyoruz. Tekke ve zaviyelere, Asitane Dergâhlarına saygı duymuyoruz. Hatta
tamamının kapatılmasından yanayız.
--Ancak, mütedeyyin kesim, bu din düşmanı Haşhaşi Tarikatlarından uzak durmuyor. El
altından onlara destek veriyor. Antoloji sitelerinde yazan Dindar kesim, hiç bir zaman bu
tarikatların yanlış ve pisliklerinden söz etmiyor. Asla-ve kat-a onların aleyhinde laf etmezler.
Çünkü onlarla gönül bağları vardır. Ve koparmaya da hiç niyetleri yoktur?
--Dün, haberlere konu olmuş. Menzil Tarikatının Şeyhi, terini sildiği mendili müritleri Enfiye
gibi kokluyor. Ve güzelce katlıyor Kalp üstü cebine koyuyor. Daha nice-nice ahlak ve edep
dışı tavır ve davranışlar. Saymakla bitmez. Bu orta çağ eylemlerini hangi DİN kabul eder.
Kuran bütün Evrenin Tercüm-i ezeliyesidir. Kuran'ın tafsilatını İslam alemine yorumlayan,
Yüce Yaradan'ın yer yüzünde ki, son ve tek Rehberi Hz. Muhammed'tir
--Antoloji sitelerini Hutbeye çeviren Dindarlara soruyorum? Yüce Dinimizi dejenere eden,
hatta pasifleyen bu aymaz-yobazlara hiç mi diyecek lafınız yoktur? İslam dini doğruyu
güzeli, iyiyi hak ve hakikatı öğütler. Sizlerin hak ve hakikat anlayışınız böyle midir???
----BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN------
**** EYY SİYASET KERVANI ****
--Türk Ulusal Devletimizi VERGİ Devleti haline getirdiniz.. Bu Devlet vergiyle,
Dua-niyazla, hatim indirmekle, kurum ve kuruluşları özelleştirmekle Asla ve
kat-a büyümüz. Bu rüya aleminden bir an evvel kurtulmalıyız???
-- Ulusal Devletler, ilke ve mevzuatlarıyla, Bilimsel Eğitim ve öğretimle, Üretim
ve sanayi ile, teknik tarım politikalarıyla ve arz-talep dengesiyle büyür...
--------OZAN ÇAKIROĞLU---------
Bu Devri Alemin en büyük gücü ve kudreti Bilim ve akıldır.
Akılcı ve müspet Fen-Bilim icra edemeyen Uluslar zaman
içinde yok olmaya ve ya başkasının sömürgesi olmaya
mahkumdurlar...
Hiç bir Millet Şeriatla, Hilafetle, Mutlak Monarşiyle ve hatta
Riyasetle Uluslar arası saygınlık kazanamaz...VESSELAM
-------OZAN ÇAKIROĞLU--------
*****EYY SİYASİ KERVAN AKVAMI*****
Yurdumuz da, köklenip şekil bulmuş cümle Tarikatların iyisi, çağdaşı, medenisi,
feraset ve hamasetlisi asla olmaz-olamaz? Bunların hiç birisi, müspet ve Meri
kurumlar değildir. Gidenin yerine başka benzerini ikâme etmeye çalışıyorsanız
yanlış yoldasınız demektir. Kafanız yine ORTA ÇAĞ kafasıdır???VESSELAM.
------OZAN ÇAKIROĞLU------
****DİNLE KARDAŞ DİNLE SÖZÜMÜ****
.
Eyy kardaş-bacım gitme, tarikatlar yolundan
Sen Destini doldurma, Hilafetin suyundan
Al dersini İran'ın, medeni ahvalinden
İrticadan uzak dur, geçme sağı-solundan...
-----OZAN ÇAKIROĞLU------
*** HUZUR KALMADI ***
Hürriyet felç oldu, huzur kalmadı
Ekonomi çöktü, hazır kalmadı
Demokrasi rafta, Nazır kalmadı
Cehalet çağlayıp coşmuş gidiyor.
.
Şairler haybeden, devşirir olmuş
Yazarlar korkudan, hapşırır olmuş
Mürşitler yolunu, şaşırır olmuş.
Her kes bir tarafı, tutmuş gidiyor.
.
Zülfikâr Kalemli, Şair kalmadı
Feraset-hamaset, Mahir kalmadı
Hak-hakikat bilen, Tahir kalmadı
Rantiye Atına, binmiş gidiyor.
.
Çakıroğlu der ki, hilafım yoktur
Azını söyledim, dahası çoktur
Hilafet sultası, Halkına faktır
Tarikat tarından, düşmüş gidiyor...
-----OZAN ÇAKIROĞLU-----
.
Narin Güran ve benzeri olaylarda Şairler Şiirleriyle, Yazarlar makale-nesirleriyle,
Çizerler Resimleriyle, Kurumlar Diplomasiyle, Yargı yaptırımıyla, Vatandaş üzerine
düşen insanlık vazifesini tavır ve eylemleriyle icra etmelidir diye düşünüyorum...
Benim derdim, Her hangi bir kişi ya da her hangi bir kurumu eleştirmek ve suçlamak
değildir. Ben, yansız-tarafsız kimsenin kuklası olmadan Toplumsal meseleleri hasbel
kader dile getiririm....VESSELAM.
**NARİN GÜRAN DESTANI**
Kerbela'dan gelmiş, bunların soyu
Zalim Nemrutlardan, almışlar huyu
Zülüm Çeşmesinden, içmişler suyu
Narin'in Canına, kıydı cehalet.
.
Anası-Atası, yolundan sapmış
Yaradana değil, Şeytana tapmış
Günahsız evladı, çuvala koymuş
Masumun kanına, girdi cehalet.
.
Şeytani nefisle, kurmuş oyunu
Ranta bağlamışlar, bütün soyunu
Bal diye vermişler, ecel suyunu
Ölmeden Dereye, gömdü cehalet.
.
Neydi Anasının, Kızına kastı
Neyini sevmedi, neyine küstü
Soluk-nefesini, çuvalla kesti
Günahsız Narin-i, boğdu cehalet.
.
Arsızı-nursuzu, Sübyan peşinde
Aldığı Kumalar, dokuz yaşında
Narin'e kıydılar, dere başında
Nice masumlara, kıydı cehalet.
.
Der Vezir, kırılsın Feleğin çarkı
Kalmadı Ülke'min, İran'dan farkı
Kadına yetiyor, Yobazın erk-i
Memleket-i yasa, koydu cehalet...
.
Ulusal Devletimiz, Narin leri, Sübyan Kızları, masum Kadınları ve cümle vahşetleri
bu vahşi Mahlukat lardan korumak için kalıcı, koruyucu ve önleyici tedbirler almalıdırlar.
Yüce Yaradan, Milletimize bir daha böyle acılar göstermesin...
.
------OZAN ÇAKIROĞLU-----
*****YURDUMUZ'DA TOPLUMSAL AYRIŞMA*****
---Toplumsal çözülme ve ayrışmanın başlıca nedenleri, Ekonomik sıkıntıların artması,
Çarpık Kentleşme, insan hak ve özgürlüklerin kısıtlanması, örgütlenme bilincinin geliş-
memesi, Demokratik kurumlaşma ve milli birlik bilincinin zayıflaması ve Siyasi erkin
adil ve hakkaniyetli ifa edilememesidir.
---Son devran da, bireysel ve toplumsal ayrışmanın temel nedeni, siyasal, sosyal ve
kültürel yozlaşmadır. Dolayısıyla ana yasal hakların Ülke sathına eşit ve adil bir şekilde
icra edilememesidir.
---Yurdumuz da, toplumsal sınıf ayrıcalığın temel nedeni, özel mülkiyetlerin belli kesimin
tasarrufunda bulunmasıdır. Vahşi Kapitalizmin bütün üretim araçlarını tek elde toplaması
insan ( İşçi-memur-küçük esnaf ve cümle serfler) gücü ve maharetine gölge düşürmüştür.
Hatta, bazı üst seviyeli fabrikasyon üretimini makine ve robotlarla gerçekleştirecek duruma
gelmiştir. Bu ve benzeri gelişmeler sınıfsal bölünmeleri hızlandırmıştır.
---Bu ayrışma ve bölünmeyi önleyecek tek bir çözüm yolu vardır. Parlamenter sistemin
yeniden Demokrasiyle taçlanıp, Cumhuriyet devrim ve ilkelerinin kayıtsız-şartsız işlemesi,
Demokratik, Laik ve Sosyal Hukuk sisteminin inşasıdır. Bunun aksi cehalettir, garabettir,
Dalalettir ve Hilafettir....VESSELAM
--------BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN--------
***DİNLE ŞAİRİM DİNLE SÖZÜMÜ***
Şu Dünya'nın rengine, yanılıp kanma Şair
Gel haddini bil fazla derine dalma Şair
Açtığın her çizikten hesap sorar Yaradan
Taksiratım ağırdır, ahımı alma Şair.
.
Şer Horozları gibi, hep vakitsiz ötersin
Sosyal Realistlerden, neden nefret edersin
Düşme edep tarından, ayrılma hak yolundan
Gün gelir Mahşer de, ağır bedel ödersin...
------OZAN ÇAKIROĞLU-------
***** TÜRK MEDENİYETİ NEREYE DOĞYU EVRİLİYOR *****
--Meşhur Acun ILICALI 56 yaşında, büyük Kızı 34 yaşında, yeni evlendiği Eşi 25 yaşında.
Acun yeni Hatun'dan 31 yaş büyük. Şimdi diyenler olacaktır, ehh nesi yanlış bu eylemin?
Nesi doğru ki? Bu Türk Ulusal Medeniyetinin yozlaşıp, dejenerasyona uğramasıdır. Tolumun
köklü sosyal ve kültürel yapısından kopmasıdır. Fırsat eşitliğinin dumura uğramasıdır.
--Tekelci burjuvazinin, eylemsel plan ve projelerinin Memleket sathına bir virüs gibi yayılmasıdır.
Gencecik Kızlarımızın saf, temiz, duru hayallerinin yok edilmesidir. Çağdaş Medeniyet gölgesi
altın da Kadın haklarının istismar edilmesidir. Ayrıca ve daha vahimi, genç Kızların eğitim ve
öğretim heveslerinin rafa kalkmasıdır. Aile ve geleneklerinden kopup zengin KOCA arayış
eylemlerinin psikolojik bir bağımlılığa dönüşmesidir. Akabinde kutsal Aile kavramı zer-zebil
edilmesidir???
-- Şair ve Yazarların görevleri, Toplumsal meseleleri, anlaşılır bir dil ile okurlara sunmasıdır.
Şairler, Toplumsal sorunları ŞİİRLERİN de nakış-nakış işlemelidir. Gerekirse ağır bedeller
ödeyebilmelidir. Biz Milletçe ne zaman bu yanlış gidişata dur diyeceğiz. Biz Türk Ulusal
Devlet-i olarak bu derinden kanayan yaraları ne zaman saracağız. Her şeyden önemlisi
bu ahlak erozyonuna ne zaman tepki göstereceğiz?
--Bir taraftan Haşhaşi Tarikatları ve Asitane dernekleri, Devamında onları besleyen bir çok
Vakıflar silsilesi Atatürk ilke ve inkılaplarına, Cumhuriyet değerlerine saldırır. Diğer taraftan
Tekelci burjuvazi, Filim ve moda sektörü çağdaş medeniyet gölgesi altında Anadolu muzun
köklü sosyal ve kültürel değerlerini yerle bir eder...Kardeşim biz Milletçe nere doğru evril-
mekteyiz anlamak ve kabul etmek mümkün değil.....VESSELAM.
------BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN------
**Tazısı olmayan Köyü, kıl kuyruk kurnaz tilkiler basar?
**Hayırsız evlat ŞAH olunca ilk önce Babasını asar??
--------OZAN ÇAKIROĞLU--------
***** ŞİMDİ Kİ AŞKLAR *****
Derler ki, Aşk Yaratandan vizeli
Adem'le-Havva'dan, kaldı ezeli
Her kulun sevdiği, Dünya güzeli
Nesil belli değil, Öz belli değil
.
Evrildi Nesiller, yüzler simalar
Şehvete yenildi, kutsal yuvalar
Ruhsatsız alındı, eşler-kumalar
Nikâh belli değil, Söz belli değil.
.
Bugün elde kumral, yarın sarısı
Fark etmez dul bekâr, tombul-irisi
Dinbaza mubahtır, harem sürüsü
Kitap belli değil, Cüz belli değil.
.
Genetik bozuldu, nesil hormonlu
Medeniyet rafta, Beyin şarbonlu
Muhabbet içkili, sohbet jargonlu
Lehçe belli değil, Söz belli değil.
.
Her şey göz önünde yaşanır oldu
Millet bu ahval dan, usanır oldu
Evliler her Cuma, boşanır oldu
Bekâr belli değil, Kız belli değil.
.
Şimdi ki sevdalar, düşe benziyor
Gönüller kör-sağır, şaşa benziyor
Vuslatla evlilik, boşa benziyor
Cilve belli değil, Naz belli değil.
.
Yetmişlik ihtiyar, saçını boyar
Yaşını sorsanız, gündüzü sayar
Sübyan Kızlara, çekiyor ayar
Surat belli değil, Yüz belli değil.
.
Çakıroğlu der ki, Memleket puslu
Beyinler çürümüş, yürekler paslı
Devran-i Alemin, bozuldu aslı
Matem belli değil, Hüz belli değil...
-----OZAN ÇAKIROĞLU------
.
Kardaş daha ben ne diyem, ne söyleyem
Anlayana sözlerim, olsun hediyem...
***Yaratıcı zekânın üç ayrı kaynağı vardır. 1=Genetik-irsi, 2=Eğitim ve öğretim,
3= Çevresel ve görsel etkenler.
---Ehli akil ve edebi yetkin insanlar bilmedikleri konu hakkında fikir yürütmezler
Ayrıca bildikleri konuların testini yapmadan kimseye önermezler. Şahsi çıkarları
uğruna yanlışın ve haksızın yanında yer almazlar.
---Mürşid-i Kâmil insanlar, her zaman ve her yerde, hatta idam sehpasında olsalar
bile doğruyu-gerçeği söylerler. Hak-hakikattan asla ayrılmazlar...
----------OZAN ÇAKIROĞLU-----------
Şimdi ki Şiirler, sokak jargonlu
Sevdalar samyeli, aşklar hormonlu
Dudaklar silikon, Yürek şarbonlu
Evliler karamsar, Dullar perişan...
-----OZAN ÇAKIROĞLU------