ergenekonla oyalanıyoruz arkadaşlar.ülkemizde herzaman yapılan bir oyalama takdiği vardır.öncelikle halkı alıştıra alıştıra gerçekleri bu şekilde anlatıyorlar.bunları deşifre ettiklerinde biz bunlarla oyalnırken daha büyük olaylar oluyor.farkındaysanız bu ara çok büyük tarihsel açıklamalar yapılıyor.dikkatinizi ergenekondan ayırın ve etrafa bakın. ins.anlık büyük tehlike altında.biz hala sağ sol ermeni kürt ergenekon olaylarındayız.öğrenmemizi bilgilenmememizi istiyorlar.lütfen okuyalım.ama herşeyi okuyalım.cahil kalmamız isteniliyor.buna boyun eğmeyelim.cehalet bilgisizlikten gelir.bilgide okumayla araştırmayla gelir.
(Ergenekon) ülkemiz insanlarının nekadar basit düzeyeye indirilişinin,nedenli hiçe sayılışının aynı zamanda da hiçbir kötü düşünce veeylemin baki kalamayacağının bir göstergesidir.böylesine şanlı bir ismin alet edilerek yolaçıkılmış olmasına ayrıca üzülüyorum.
ergenekon pkk vs örgütler madem türkiyeye abd tarafından servis ediliyo kopartalım bağımızı osmanlı zamanında amerikamı vardı yanımızda sıkıştığımızda imf mi vardı çoçuğun babasından para ister gibi her krize girdimizde kapılarındayız dileniyoruz ülkeyi kaosdan dar boğazdan üst kağıtçılardan düzenbazlardan hilebazlardan kutarmanın tek yolu var türk müyüz türk türkçe tek dil olaçak müslümanmıyız elhamdülillah müslümanız herkes allaha secde edecek medya düzeltilecek çok iyi hatırlıyorum 90 lı yılların başlarında daha cocuktum klipler süperdi diziler harikaydı klipler daha seviyeli daha cocuksu mahsumdu şimdi resmen erotizim empoz ediyolar 20 yıl önceki diziler sevgiği komşulu insanların insana saygıyla bakmasını öğretiyodu şimdi ise ihaneti yobazlığı cinselliği aldatmayı kazık atmayı öğretiyolar hayatta tek gercek var hiç bir insan hiç bir güç yer yüzünde bir şey değiştiremez fertler anca kendini değiştirir dürüst saygılı ahlaklı vatan millet insan bayrak sevgisini aşılamalıyız o zaman ne ergenekon ne pkk ne dtp vız gelir makam mevki para kadın koltuk sevdası olmayak tek sevda tek aşk tek sevgi önce dine müslümanlığa sonra toprağa türkiyeye sonraya bayrağa canım ayyıldızım canım feda sana
Ergenekon kelime olarak nedir bilmiyorum ama şimdilerde ergenekon denen örgüt hakkında edindiğim izlenmim; Dünya dengeleri içinde ülkenin her şart ve koşulda ezilmeden, oyuna gelmeden, çökertilmeden vb. hayatını idame ettirmesi için gerekli olan, kısaca devletin sol (taharet) eli denebilir. Düşünsenize siz demokrasi, insan hakları, adalet, saygı, sevgi diyorsunuz, oysa dünya devletleri, kan, kin, hırs, açgözlülük, haçlılık vb. ideolojilerle heryol mübah anlayışıyla devletinize, toprak bütünlüğünüze göz dikmiş, dahada ileri gitmiş elini kolunu sokmuş. Kısaca evinizin içine ha bire pisleyip duruyorlar, ama bunu gece karanlığında kimseler görmeden, delil bırakmadan yapıyorlar. Sizde devlet olarak aynı silahla yada aynı mukavemette kalkanla karşılık vermek zorundasınız, üzerinde yaşadığınız toprağa vatan demeye devam etmek istiyorsak. Ne yazıkki bizim ergenekonumuz vatanına hizmet adıyla milletini kontrol altında tutmaya çalışmış (heryol mübah düsturu ile) . Buda düşmanların işine gelmiş hatta farkıda olmadan bu düşmanlarla vatana sahip çıkacağız diye ortak çalışmışlar. Yoksa kim alıkoyabilirdi yıllarca bizi süper dünya devleti olmaktan, başka kim...(Kanaatimce böyle gibi..)
Ergenokon, ile ilgili, basın ve halktan, kim, bu konuda yorum yaparken hukuk devletinde, masumiyet karinesine uymuyor ve savcının her dediğini, yargılamadan, kişileri mahkum ediyorsa, yüzde kırkyedilik, halk kesiminden diye düşünüyorum. Başka bir deyişle halkımızın, % 47 lik bir bölümü, hukuk devletine değil, savcı ve polis devletine,pirim veriyorlar.Ama,bu işin birgün kendilerine, dönebileceğini hesaplıyamıyorlar.Fakat gene de şanslılar zira, bunlardan başka kim, iş başına gelirse gelsin, onlar mağdur olmayacaklardır.Zira, bunlardan başka herkes, hukuk devletinden yana olacaktır.Eminim.
bastigin yeri toprak diyerek gecme tani düsün altindaki binlerce bomba ve silahi ............... yine de terör örgütü degil(mis) ya ben ona yaniyorum....
Bugün Taraf gazetesinde yapılan röportajı bilgilerinize sunuyorum. Bizler sadece yönlendirilen insan konumunda olmayalım. İşin uzmanı konuşssun.
Demirel belgeleri cuntacılara verdi, Ergenekon 10 yıl gecikti
Emniyet İstihbarat Dairesi eski Başkanı Orakoğlu'ya göre, Demirel 28 Şubat'ta cunta belgesini Karadayı ve Bir'e verince Ergenekon soruşturması 10 yıl gecikti.
İtalya'da 1 numara cumhurbaşkanıydı
Son dalgada toplumu şaşırtan isimler gözaltına alındı. O kadar çok rektörün ve profesörün gözaltına alınması ne anlama geliyor? Niye aldılar o profesörleri?
Önce şunu söyleyeyim. Şu anda yargılanan insanların hepsi şüpheli veya sanıktır. Yargılanıp mahkûm olana kadar da suçsuzdur. Ben bir yıl önce Ergenekon operasyonu başlarken toplam beş saatten fazla iki kez ifade verdim. Savcılar sadece beni değil, Hanefi Avcı, Nurullah Aydın gibi pek çok ismi çağırıp dinlediler. Savcılar bu operasyonlara bilinçli başladılar. Savcılar büyük odaklarca engelleniyorlar ama çok iradeli davranıyorlar. Arkalarında siyasi irade de var tabii.
Hükümetin bu operasyonun arkasında durması yeterli mi?
Değil, sadece hükümetin iradesiyle bu iş çözülmez. Ergenekon operasyonu tamamen iç dinamiklerle açıklanamaz. Çünkü kural şudur. Bir örgütü kim kurduysa o tasfiye eder. İç ve dış dinamiklerin bir örgütü kurmadaki amaçlan bitmeden o örgüt bitmez. Gladio'yu kuran dış dinamik Pentagon'dur.
Türk derin devletiyle Amerikan derin devletinin birlikte kurduğu Ergenekon şimdi tasfiye mi ediliyor?
Evet. Çünkü dünyada yükselen değer demokrasi, insan hakları ve özgürlükler... Türkiye'ye de bu dünyada. Amerika tarafından bir rol biçiliyor. Türkiye'nin bu rolü üstlenebilmesi için şartlara uygun olması, temizlenmesi lazım. Hatırlayın, Başbakan Erdoğan 5 Kasım 2007'deki Amerika ziyaretinde Bush'la görüşmüştü. Ergenekon operasyonu Washington'daki o görüşmeden sonra başladı.
Biz operasyonun hangi aşamasındayız? Bizde bu örgütün hangi bacağı eksik kaldı sizce?
Yargı ve polis, parlamento ayağı da çok eksik. Türkiye'deki Gladio dünyadaki Gladiolann en girift ve en ketum olanı. Bunu İtalyan savcı da, İtalyan Gladiosu'nun bir numarası olan eski Cumhurbaşkanı Francesca Cossiga da söyledi. Bir de sadece bizde ve Almanya'da Gladio kaldı.
Niye bizim ve Almanya'nın Gladiosu tasfiye edilmedi?
Gladio tipi yapıları kuranların henüz Türkiye'de işlerinin bitmemesiyle ilgili bu. Türkiye ve Almanya Ergenekonları arasında ciddi paslaşmalar, ilişkiler var zaten. Ergenekon'un yabana servislerle ilişkileri ortaya çıkarılmalı. O zaman bazı kişilerin gizli servislerle ilişkileri çıkabilir.
Son dalgada o kadar çok rektörün ve profesörün gözaltına alınması ve bazılarının tutuklanması ne anlama geliyor? Niye aldılar o profesörleri?
Türkiye'de dört darbe yaşandı. 27 Mayıs 1960, 1971, 1980 ve 28 Şubat darbeleri. Dört darbe de soruşturulamadı ve bu darbelerin hepsinde hem 'askerî cenah' vardı, hem de Türkiye'yi istikrarsızlığa sürükleyerek darbe ortamına hazırlayan ve askeri kışkırtan bir 'sivil grup' vardı. Dört darbede de bu sivil grupların içinde üniversite çevreleri, medya, sivil toplum kuruluşları ve yargı yer aldı... Profesörlerin şimdi tutuklanmasına gelince...
Evet..
28 Şubat eski darbeler gibi tamamlanamadı. 28 Şubat yarım kaldı. Dolayısıyla Ergenekon örgütü Sankız, Ayışığı adlarıyla darbe girişimlerine devam etti. Ama bunlar da başarılı olamadı. Çünkü TSK içinde konsensüs sağlanamadı ve Amerika'nın da izni alınamadı. Bunun üzerine Ergenekoncular, 'darbenin medya, üniversite, sivil toplum kuruluşları bacaklarını örgütleyelim' dediler. Ve sivil toplum kuruluşlarına açıldılar. Düşünün... Atatürkçü Düşünce Derneği'nin yurtdışı bağlantısı ortaya çıktı. Ergenekon ne kadar dış güçlere karşı bir ideolojiye sahipmiş gibi gözüküyorsa da, aslında diş güçlerin kontrolünde bir yapıdır. Atatürkçü Düşünce Derneği'nin Amerika'dan parasal yardım aldığı ileri sürülüyor iddianamede.
Bu demek Amerikan karşıtlığıyla biliniyor. Amerikan derin devletinin Türkiye'de Amerikan karşıtlığının artmasından nasıl bir çıkan var?
Pentagon'un, yönetebilmek için, Türkiye'de Amerikan karşıtlarının içinde de elemanları vardır. Zaten gizli servislerin faaliyetlerine düz mantıkla bakamazsınız. Bakarsanız, 'böyle bir şey olmaz' dersiniz ama istihbarat faaliyetlerinde iki kere iki dört etmez. Mesela şunu da araştırmalıyız. Ergenekon'da bir sürü generalin ismi şüpheli olarak geçiyor. Acaba Amerikan karşıtı olan bu isimler ne kadar süreyle Amerika'ya gittiler? Amerika'nın bir yerinde kurs gördüler mi? Bunu araştırırsak, bu olayın arka perdesi çıkar. Çünkü Amerikan karşıtı olanların Amerikan istihbarat kurumlarında kurs aldıkları görülür.
İhtiyatlı biri olmakla tanınan Süleyman Demirel neden gözaltına alınan Mehmet Haberal'ı havaalanına kadar gidip yolcu etti? Bir mesaj mı vermek istiyordu?
Türkiye bir hukuk devleti olmak istedikçe, üst düzey bazı insanlar bunun karşısında bir görüntü vermeye çalışıyorlar. Demirel'in tavrı da darbelerin soruşturulmasını engellemeye yönelik böyle bir direnç. Ergenekon zihniyetine ve sistemine destek mahiyetinde bir hamle bu. Madem Demirel bu kadar devlet hassasiyeti olan biriydi, bizim 28 Şubat sürecinde tespit ettiğimiz Batı Çalışma Grubu cuntasının belgelerini niçin darbecilere verdi?
Darbenin belgesini Demirel kime verdi?
Biz, devletin seçimle işbaşına gelmiş en üst düzey yetkililerine demokrasi dışı bir hareketi bildirdik ama Demirel cunta belgesini Genelkurmay Başkanı Hakkı Karadayı'ya ya da İkinci Başkan Çevik Bir'e verdi. Ondan sonra da bizi hapse attılar. Çünkü Demirel cumhurbaşkanı olarak yapması gerekeni yapmadı. Cunta faaliyetinin ortaya çıkarılıp yargılanmasını istemedi. Oysa biz Ergenekon'un çok ciddi bir koluna ulaşmıştık. Ergenekon soruşturması o dönemde başlayabilirdi.
Gözaltına alınan bütün eski ve yeni rektörler eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından göreve atanmış. Bu tesadüfü nasıl açıklamalıyız?
Kesinlikle tesadüf değil. 28 Şubat'tan sonra yapılan bütün darbe girişimlerinde Ahmet Necdet Sezer hep cumhurbaşkanıydı. Bu boyut araştırılacaktır. Kimseyi suçlamak için söylemiyorum... İtalya'da 'bir numara' cumhurbaşkanı çıktı. Bunların bu bakımdan araştırılması gerekir.
Profesör Türkan Saylan'ın evinin basılması kamu vicdanını incitti. Neden Saylan gibi birinin evini, üstelik de çok ciddi bir hastalığı varken bastılar?
Çıkan haberlere göre, bu derneğin burs verdiği öğrencilerden bir kısmının DTP'yle ve PKK'yla bağları olduğu iddia ediliyor.
Türkiye'nin vatandaştan olan bu çocuklar dağa gitmek yerine okuldalar. Bu çocuklara, gençlere burs verilmesinin nesi suç? Bu çocukların dağdan kurtarılmaları için, onların okula gönderilmelerinin sağlanması gerekmiyor mu zaten?
Beni çok zorladınız. Söylemek istemiyordum ama söyleyeceğim. Savcılar büyük özveriyle çalışıyor.
Evet...
Ergenekon operasyonunu engelleyen güçler, devletin en üst katlarına girmiş ve Ergenekon örgütü lehine devletin yetkilerini kullanabilen güçlerdir. Çünkü henüz deşifre olmadılar. Operasyonunu zayıflatmak amacıyla bunlar savcıları yanlış yönlendirebilirler. Bunu raporlarla da yapabilirler. Savcılar dikkat etmeliler.
Türkan Saylan'a yapılan operasyon, Ergenekon sürecine yönelik bir tuzak olabilir mi diyorsunuz?
Türkan Saylan'ın evinin ve başkanı olduğu Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'nin aranması için elde çok ciddi bilgi ve belge var mı? Yoksa bu operasyon internet sitelerine düşen misyonerlik iddialan gibi haberlere ve düz bir istihbarat raporuna mı dayanıyor? Bu sorunun cevabı önemlidir. Mesela Tuncay Güney'in ifadesinin işkenceyle alınmış olduğunun görüntüleri sonradan ortaya çıktı ve bazı gazetelerde Ergenekon bitti diye manşetler atıldı. Oysa iddianamede, Tuncay Güney'in ifadeleri delil olarak kullanılmıyor.
Kullanılmış olsaydı, Ergenekon bitmez miydi?
Biterdi. Bu da belki bir tuzaktı ama savcılar bu tuzağa düşmemişler. Güney'in ifadelerini delil olarak almamışlar. Anlayacağınız Ergenekon operasyonuyla ilgili bir takım sulandırmalar oluyor. Bence Güney'in ifadeleri, işkence görüntülerinin daha sonra ortaya çıkarılması gayesiyle şişirildi. Ben olayları asla tek başına değerlendirmiyorum.
Nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bakın... Amerikan Başkanı Obama'nın Türkiye'ye gelişi. Amerika'nın PKK'yı tasfiye konusunda verdiği söz. Kuzey Irak'ta Barzani ve Talabani'nin PKK'ya karşı tavır almaları. Sonra Ergenekon'un 12. dalga operasyonunun yapılması. DTP'yle organik bağı olan PKK'lıların içeri alınmaları. Olan biteni bu bütün içinde değerlendirmek lazım.
Saylan'ın demeğinden burs alan çocuklarla ne alakası var bütün bunların?
Ben emniyet müdürlüğü, istihbarat daire başkanlığı yaptım. Saylan binlerce öğrenciye burs verirken, kurduğu organizasyonda çalışan yüzlerce kişiye hâkim mi, değil mi? Bence Saylan'ın evinde, demekte PKK'yla bağlantısı olan birileri var mı diye bilgi aradılar.
Bu baskını yaparken gelecek tepkileri düşünmediler mi?
Bir güç, halkın Ergenekon operasyonuna olan inancını yok etmek için psikolojik propagandalar uyguluyor. Çünkü halk bu operasyonlara inanmazsa, Ergenekon operasyonu başarılı olamaz. Halkın mutlaka bu işe inanması gerekir. Eğer Saylan gibi kişileri gözaltına alırken, eldeki deliller bu kadarsa sıkıntı var demektir. Ama henüz eldeki delilleri bilmiyoruz. Bakın... Türkan Saylan için söylemiyorum ama... Gladio tipi yapıların şöyle bir uygulaması var: Gladio, toplum içinde saygın insanları seçiyor. Çünkü kendine karşı bir operasyon yapıldığında, kamuoyu bu operasyona o saygın isim nedeniyle karşı çıkıyor. Gladio ayrıca devletin kurumlarına sızıyor.
Tutuklanan profesörlere baktığınızda Ergenekon soruşturmasının neye doğru yol aldığını düşünüyorsunuz?
Son operasyonla süreç çok ilerledi. Operasyonu geliştiren unsurlar var. Birincisi örgütün cezaevinde birbirine düşmesi ve henüz deşifre olmamış dışındaki bazı kişilere hapishaneden üstü kapalı mesajlar gönderilmesi... İkincisi, birçok kişinin gizli tanıklık olarak savcılara başvurması... Böylece operasyon, Türkiye'yi geçmiş yıllarda yöneten mekanizmalara ve beyne doğru gidiyor.
Ergenekon'un beyni kim?
Tek bir kişi değil. Bir kurul.
Ergenekon sanıktan Tolon ve Enıygur paşalar o kurulda yer almıyorlar mı?
Yer almayabilirler.
Ergenekon'dan tutuklu olanların arasında kurul üyesi var mı peki?
Olabilir. Bir de firariler var. Bedrettin Dalan ve Turan Çömez'in Türkiye'ye gelmesiyle örgütün çok ciddi bacakları ortaya çıkacak. Onların yakalanmasıyla siyasi ayak da, kurul da netleşir.
Yeni bir dalga daha olacak mı?
Daha çok dalga olur... İtalya'da sekiz bin kişi gözaltına alındı. Büyük kısmı siyasetçiydi. 12 bakan, başbakan ve cumhurbaşkanı vardı. İki bin 500'ü polis, asker, gibi kamu görevlisiydi. Bin kadarı işadamıydı. Medyadan da inanılmaz sayıda isim vardı.
Siz siyasetteki Ergenekon üyelerine de dokunulacağını söylerken, isimler biliyor musunuz?
Kafamda isimler yok dersem yalan söylemiş olurum. İtalya'da operasyonu yapan savcı, Türkiye'deki yapının çok farklı olduğunu söyledi. Çünkü her yerde Gladio komünizm tehlikesine karşı kurulmuş ve aşırı sağdan oluşmuş. Türkiye'de ise hem aşırı sol hem aşırı sağ, hem Kürtçüler hem de İslamcılar kullanılıyor. Dört eğilimden insanlar bu örgütün içine alınıp Türkiye'nin içini karıştırmak, istikrarsızlaştırmak ve darbeye sürüklemek için kullanıldılar.
Bir Numara'nın kim olduğunu biliyor musunuz?
Bir numara devamlı değişiyor, örgütün en üstünde kurul var. Kurulun yönlendirdiği bazı insanlar, farklı zamanlarda bir numara olarak seçilebiliyor.
Bu kurulun üstüne gidilecek mi sizce?
Hayır, üstüne gidilemez. Çünkü bariyerler var. İtalya'da bile kurula gidilemedi. Orada kurulun seçtiği bir numaranın cumhurbaşkanı olduğu ortaya çıktı.
Bir numaranın kim olduğunu biliyor musunuz peki?
Tahmin ediyoruz.
Bir gün bir numara da alınacak mı?
Şu anda zor. Bir numaraya doğru gidilebilmesi için parlamento ve asker, polis, yargıdan oluşan kamu görevlileri ayağının ortaya çıkarılması lazım.
Yalçın Küçük serbest bırakıldıktan sonra yaptığı açıklamada, eski Genelkurmay Başkanı Hüseyin Kıvrıkoğlu'nun evine gidilirse intihar edeceğini söyledi. Böyle laflar niye söyleniyor?
Cezaevinde bulunan insanlar belki bir yerlere mesaj veriyor dedim ya... Zaten operasyon böyle büyüyor. İçerideki kişi güvenini kaybederse ve 'bunlar bizi kandırmış' diye düşünürse, örgüt çözülür. Zaten konuşanlar da bundan dolayı konuşuyor. Bazı komutanlar çıkıp 'Veli Küçük de kim, kendisini tanımıyoruz' dediler. Bu açıklamanın hemen ardından eski Genelkurmay Başkanı Karadayı'nın ses kayıtları ortalığa düştü.
Ne anlatılmak istendi bu kayıtlarla?
28 Şubat sürecinde ve darbelerde Karadayı'nın ne kadar önemli rol aldığını, olayların çok içinde olduğunu anlatan ses kayıtlarıydı bunlar. Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ son konuşmasında demokrasi ve insan haklarından söz etti ama Başbuğ'un sağında Karadayı, solunda da Kıvrıkoğlu vardı. Tamam, eski paşalar onlar ama Karadayı'yla ilgili ciddi suçlamalar var. Kıvrıkoğlu'yla da ilgili de bazı şeyler var. Devam eden operasyonların zedelenememesi adına herkes kamuoyuna doğru dürüst görüntü vermeli.
Ergenekon soruşturması nereye kadar gidecek?
Medya ayağı devam edecek. Savcılar bence çok önemli bilgilerle dolu. Yıllarca bu operasyonları yaptığım için bazı şahısların gelmesi ve yakalanması bekleniyor gibi gözüküyor. Ayrıca geçenlerde eski Yargıtay Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, '65 sava ve hâkim dinleniyor' dedi. Bu açıklama bence Ergenekon'la irtibatlıydı. Çünkü herkesten habersiz bazı izlemeler, dinlemeler yapılıyor.
Ergenekon Güneydoğu'da neler yaptı?
Bir Türk-Kürt çatışmasının temelleri burada atıldı. Susurluk olayındaki yapılar ortaya çıkınca, 1998'de bu yapılar daha da yerin altına indiler ve yeniden yapılandılar. Şimdi Ergenekon'da 'Lobi' denilen şeyler de bu yeniden yapılanmanın bir sonucudur. Mesela 28 Şubat'ta adli müşavir olan emekli tümgeneralin evinde bulunan belgeler, bilgiler çok vahim.
Bu emekli general ifade verdikten sonra, 'savcının bana gösterdiği belgelerden dehşete düştüm. Böyle olduğunu bilmiyordum' demedi mi?
Onun şimdi gizli tanık olduğuna dair iddialar var. Eğer bir tümgeneral de gizli tanık olmuşsa bu iş bitmiştir zaten! Beyne doğru gidildikçe yabana istihbarat örgütlerine çalışanlar da ortaya çıkacak.
Ergenekon örgütünden yeni bir eylem bekliyor musunuz?
Her türlü eylem kapasiteleri mevcut ama... Bunlar içeriye alındı ve eylemler durdu intibaı verilmeye çalışılıyor. Çünkü eylem yaparlarsa, esas ucun hâlâ dışarıda olduğu anlaşılacak. Demek ki gövde ya da beyin dediğimiz kısım, bu içeriye alınanları zaten feda etmiş durumda. Bu yüzden de güçleri olduğu halde eylem yapmamayı tercih ederler. Ama çok tahrik edilirlerse eylem yaparlar, onu da söyleyeyim! ..
Bugünkü Türkiye'den AB de memnun değil ABD de.Onlara göre Türkiye hazmedilemiyecek kadar iri.Şimdiye kadar uygulanan tezgâhların hiç biri belki sarstı,belki duraklattı ama Türkiye'nin parçalanmasına yetmedi. Atatürk'ün attığı temeller fazla sağlam.Yapılabilecek en iyi şey kaleyi içeriden, rejim muhalifleri ile işbirliği yaparak fethedip sonuca gitmek.Ergenekon bu iş için düşünülmüş planlanmış harika bir buluş.Bu yolla tüm rejim savunucuları tek tek yok edilebilir.Üstelik yargı gibi legal bi yol izlenerek.Üstelik tutuklama nedenini de darbe gibi gösterip demokratik bir tavır takınarak. Bu iş Türkiye'nin başına örülecek çoraba direnebilecek tüm güçler susturuluncaya kadar devam edecektir.
benim izlenime göre bu ergenekon desifre oldu olali ve yavas yavas temizlenmeye basladi baslayali artik Türkiyede yoksul kisilerin ve dogudaki fakirlarin cocuklari büyük sehirlere getirilip ne kapkac yaptiriliyor nede baska beyaz ticareti bunun acaba farkina vardinizmi bilmem ama eskisi gibi hergün bir kapkac vakalari yazilmiyor duyulmuyor benim kanimca bu örgüt cocuklari kullanip kendilerine rant sagliyorlardi cünkü Devletin ödenegi yoktu ama bir yerlerden para gelmesi lazimdi bu cocuklar milyonlarca para sagliyordu bu cocuklar evlere is hanlarina akliniza neresi gelirse gelsin her gün bir hirsizlik vakasi oluyordu zenginin fakirin evi is yeri önemli degildi önemli olan gelirdi bunun icinde onlara calisan devlet memurlari bile vardi polis karakolun yaninda soygun varmi böyle bir dünyada daha o zaman insanin beyninde bir düsünce olusturuluyordu acaba bugün baktigimizda icinden hep büyük mertebeye ulasmis insanlar cikiyor polisi askeriyesi profösörleri aydinlari devlet yöneticileri yukardan asagiya kadar hep devlet icinde ve disinda büyügü ve kücügü el ele kolkala birlik icinde bir cete bunlar simdi Türkiye icinmi yoksa kendileri icin calisan bir cetemi?
ergenekon, bir kurtuluş destanının paspas yapılmasıdır, ergenekon, 17 yaşındaki çocuğun önce yaşını büyütüp darağacında sallandırmaktır, ergenekon, kendince vatan haini kabul ettiğini asit kuyulatında eritmektir, ergenekon, misyoner dediği silahsız savunmasız rahipleri bıçaklarla saatlerce işkence ederek öldürmektir, ergenekon, yeterince destek görmediğini düşündüğü köylülere dışkı yedirmektir, ergenekon, çırılçıplak soyulan erkek tutukluları birbirlerine tecavüz etmelerini zorlayıp eğlenmektir, ergenekon, uyuşturucu ticaretine milli bir özellik kazandırmaktır, ergenekon, domuzbağıdır, ergenekon, kendi komutanını, kendi polis amirini, kendi aydınını taktik hesap yaparak öldürmektir, ergenekon, sağa sola bomba atmak ve sonra bu bombalara karşı savaştığını söylemektir. ergenekon, maraştır, sivastır,taksimdir, ergenekon, fadime şahindir,sisidir, ergenekon, nazi yöntemleri ölümsüzleştirilmesidir, oysa ergenekon destanımız ne kadar görkemliydi. hiç olmazsa başka isim bulsaydınız kendinize...
Oldum olası komplo teorilerini sevmem, çünkü cıvık medyamız sürekli öküzün altında buzağı aradığı için, iyice tiksinti geldi.
Merhum Muhsin Yazıcıoğlu'nun vefatı hakkında da bu şekil medyatik spekülasyonlar yapılıyor. Ben Yazıcıoğlu'na suikast yapıldığını düşünmek istemiyorum. Aklımı kurcalayan şeyler de yok değil. Bir helikopter rotası düşünün ki, kalkdığı yer, gideceği yer, geçeceği güzergâh belli, bilahare bu enkaza 48 saat sonra ulaşılıyor. Geçenler de meclis eski başkanı Bülent Arınç bir takım paşaları eleşdirirken 'Allah'dan bunların döneminde bir harbe girmemişiz' dedi. Allah selamet versin, tam teşhis koydu. Demek ki yurdumuza düşman da girse 48 saat ulaşılamayacak ve bu düşman istediğini yapabilecek.
2. Spekülasyon ise; merhum Yazıcıoğlu'nun, Ergenekon'da gizli sanık olduğu idi. Gerçi BBP yönetimi bu iddiayı yalanladı ama, ben şu kadarını yazayım: 'Gizli sanık' kavramı, sanıkların güvenliği için ihdas edilmişdir. Eğer merhum Muhsin Bey şahidlik yapacak olsa idi, gizliden değil, açıkdan yapardı. Çünkü O, tehdidden, palavradan, lincden çekinecek biri değildi. Mekânı cennet olsun!
Her yere çöreklenmiş kişiler bağlantılarını kuralına uygun şekilde eşleri üzerinden yapıyorlar
Aslında bu tip şeyler gayet doğaldır bir örgütlenmenin içinde.Kişilerin direk ilişiğe girmesi çok daha dikkat çekeceğinden eşlerini göndermeleri normaldir.Osman paksütü dinleyen aracı deşifre ettiler ama ortalığı birbirine kattı osman ve ferda paksüt çifti.
Aynı şekilde Uğur dündar olayının olduğunu düşünüyorum.Eşi ergenekon sanıklarıyla Brezilyaya gidiyor.Uğur dündarda sanki Rio karnavalına tek başına gitti dediler diye topluma lanse ediyor...
İktidar her zaman “hükümetlik” mi etmeli, yoksa iktidarın da muhalefet etme hakkı var mıdır?
- Bana göre var. Doğru mudur, yanlış mı henüz bilemedik, zira CHP en ufak yaprak kıpırdamasında bürokratların kellesini istiyor. Gerçi şimdiye kadar başbakan Erdoğan hiçbir bürokratını “Baykal istiyor” diye harcamadı, ama aynı siyaseti uygulamamakla hatalıdır.
Geçen hafta içinde Ergenekon’un 2. iddianamesi mahkemeye sunuldu ve muhtevasında Anayasa Mahkemesi başkanvekili Osman Paksüt’ün eşi Ferda Paksüt’ün sanık olarak bulunduğu duyuruldu.
Bu iddianameye bakdığımızda, Ergenekon sanıklarının kahir ekseriyetinin emekli veya muvazzaf kamu görevlisi ve gazeteci olduğuna bakarsak ve Ferda Hanım’ın da böyle bir gazeteci veya memur gibi bir sıfatı bulunmadığını görürsek, aklımıza şu şüphenin gelmesi normaldir:
- Ferda Paksüt, muhtemelen eşinden aldığı bilgileri Ergenekon’a taşımışdır veya Ergenekon’dan aldığı bilgileri eşine taşımışdır.
Şimdi siz, Osman Paksüt’ün tarafsız, bağımsız bir hukuk adamı olabileceğini düşünebiliyor musunuz?
Bu yüzden, sn. Şahin, sn. Erdoğan ve sn. Gül’ün acilen Osman Paksüt’ün anayasa mahkemesi üyeliğinden istifasını istemeleri, direndiği takdirde kendisini icbar etmeleri gerekmekdedir. Yoksa daha çok ergenekonlar yaşarız.
Gladyoların yok olması gerek artık demokrasi için millet için milletin özgürlüğü için ama bu gerçekleşirken başka güçler bu boşluğu doldurmaya çalışmadan önce vatanın millet için var olduğunu artık harkesin bilmesi gerek.....
ergenekon biz türklerin ergenekon dağınından çıokısşımızdır yani nevruz dur ama kendini nimetten sayabn bi takım vatan hainleri kendi kurdukları örgüte dalga gerçer gib,i ergenekon diyorlar ergenekon biz türklerin bir destanıdır.
Türklüğün destanıdır.Türklerin, Orta Asyadan çıkış destanıdır..... Bu gerçek anlamı ama şimdiki ergenekon.... tüm türkmen devletlerinde de hakimiyet süren bir illet. ama kuran da yönetene de helal olsun yaptırım gücü var veli paşada ama gönül isterdi ki yasa dışı olmasın bizzat devletimizin lehine çalışssın ama nerdeeeee... evet bir zamanlar devlete de hizmeti olmuş ama neye yarar.
ergenekon sanıldığı kadar basit değildir.Başbakan da dedi bazıları el divan pençe duruyorlardı.DOĞRU NİYE ÇÜNKÜ ADAMLAR ASKERİYEDEN HUKUKA DEVLETIN İÇİNDE KADROLAŞMIŞ.öncekiler aman ellemeyım kaparlar benı darbe yaparlar ölürüz ben koltuğumu sıcak tutuyum dediler.ama neden oylar yüzde 20lerde olduğu için halk bize sahip çıkmaz dediler.Ama şimdiki arkasına yüzde 47 yi alınca halk arkamda ayaklanma çıkar cesaret edemezler dedi.iyi niyetliliğinden mi yoksa koltuğunu korumak içinmi deşifre ettiriyor orası malum.Millet 20 ıldır uyutulurken çıkan gerçekler ciddi bir oy potansieli kazan dıracağı kesin zaten bunun da deşifrede bir payı var ben ergenekon deşifresinin arkasındayım ama her şeyi sağlama almadan hareket etmesinler bence bir savaş çıkarsa kaybeden türkiye olur.İnşallah bu davayla uyutulan gerçekler ortaya çıkacak atıp tutanlar bu vatanın evlatlarına kıyanların ifadesi alınacak.İLK DEFA HÜKÜMETİ BU KONUDA DESTEKLİYORUM HADİ BAKALIM.
ergenekonla oyalanıyoruz arkadaşlar.ülkemizde herzaman yapılan bir oyalama takdiği vardır.öncelikle halkı alıştıra alıştıra gerçekleri bu şekilde anlatıyorlar.bunları deşifre ettiklerinde biz bunlarla oyalnırken daha büyük olaylar oluyor.farkındaysanız bu ara çok büyük tarihsel açıklamalar yapılıyor.dikkatinizi ergenekondan ayırın ve etrafa bakın. ins.anlık büyük tehlike altında.biz hala sağ sol ermeni kürt ergenekon olaylarındayız.öğrenmemizi bilgilenmememizi istiyorlar.lütfen okuyalım.ama herşeyi okuyalım.cahil kalmamız isteniliyor.buna boyun eğmeyelim.cehalet bilgisizlikten gelir.bilgide okumayla araştırmayla gelir.
güzel ismin davalara konu olması...
(Ergenekon) ülkemiz insanlarının nekadar basit düzeyeye indirilişinin,nedenli hiçe sayılışının aynı zamanda da hiçbir kötü düşünce veeylemin baki kalamayacağının bir göstergesidir.böylesine şanlı bir ismin alet edilerek yolaçıkılmış olmasına ayrıca üzülüyorum.
Prens Poor
ergenekon pkk vs örgütler madem türkiyeye abd tarafından servis ediliyo kopartalım bağımızı osmanlı zamanında amerikamı vardı yanımızda sıkıştığımızda imf mi vardı çoçuğun babasından para ister gibi her krize girdimizde kapılarındayız dileniyoruz ülkeyi kaosdan dar boğazdan üst kağıtçılardan düzenbazlardan hilebazlardan kutarmanın tek yolu var türk müyüz türk türkçe tek dil olaçak müslümanmıyız elhamdülillah müslümanız herkes allaha secde edecek medya düzeltilecek çok iyi hatırlıyorum 90 lı yılların başlarında daha cocuktum klipler süperdi diziler harikaydı klipler daha seviyeli daha cocuksu mahsumdu şimdi resmen erotizim empoz ediyolar 20 yıl önceki diziler sevgiği komşulu insanların insana saygıyla bakmasını öğretiyodu şimdi ise ihaneti yobazlığı cinselliği aldatmayı kazık atmayı öğretiyolar hayatta tek gercek var hiç bir insan hiç bir güç yer yüzünde bir şey değiştiremez fertler anca kendini değiştirir dürüst saygılı ahlaklı vatan millet insan bayrak sevgisini aşılamalıyız o zaman ne ergenekon ne pkk ne dtp vız gelir makam mevki para kadın koltuk sevdası olmayak tek sevda tek aşk tek sevgi önce dine müslümanlığa sonra toprağa türkiyeye sonraya bayrağa canım ayyıldızım canım feda sana
Bombala Kurt! .. :)
Bekliyor Zebaniler
Bir avuç çapulcu işte!
Son çırpınışları bunlar!
Söküldü azı dişleri de!
Son kez ısırmaya çalışıyorlar!
Asımın nesli demiştik ya hani!
Kaldığımız yerden aynen devam!
Çiğnetmedi bu millet namusunu!
Asla kimseye çiğnetmeyecek!
Saldırıyor çetecilerin üçü beşi!
Kimi çürük kimi çarık!
Kimi bilmem ne bela!
Kin püskürmekte hak yoluna!
Zulüm yağdırmakta inananlara!
Ey Allah’tan korkmaz!
Ey son peygamberi tanımaz!
Allah’a yeminler olsun ki!
Mekke’nin müşrikleri,
Ancak bu kadar bedbaht idi!
Ey namert oğlu namert!
İsteme bu milletten makber!
Kollarını açmışta cehennemde!
Bekliyor seni zebaniler!
Enes Muhammed
Ergenekon kelime olarak nedir bilmiyorum ama şimdilerde ergenekon denen örgüt hakkında edindiğim izlenmim; Dünya dengeleri içinde ülkenin her şart ve koşulda ezilmeden, oyuna gelmeden, çökertilmeden vb. hayatını idame ettirmesi için gerekli olan, kısaca devletin sol (taharet) eli denebilir. Düşünsenize siz demokrasi, insan hakları, adalet, saygı, sevgi diyorsunuz, oysa dünya devletleri, kan, kin, hırs, açgözlülük, haçlılık vb. ideolojilerle heryol mübah anlayışıyla devletinize, toprak bütünlüğünüze göz dikmiş, dahada ileri gitmiş elini kolunu sokmuş. Kısaca evinizin içine ha bire pisleyip duruyorlar, ama bunu gece karanlığında kimseler görmeden, delil bırakmadan yapıyorlar. Sizde devlet olarak aynı silahla yada aynı mukavemette kalkanla karşılık vermek zorundasınız, üzerinde yaşadığınız toprağa vatan demeye devam etmek istiyorsak. Ne yazıkki bizim ergenekonumuz vatanına hizmet adıyla milletini kontrol altında tutmaya çalışmış (heryol mübah düsturu ile) . Buda düşmanların işine gelmiş hatta farkıda olmadan bu düşmanlarla vatana sahip çıkacağız diye ortak çalışmışlar. Yoksa kim alıkoyabilirdi yıllarca bizi süper dünya devleti olmaktan, başka kim...(Kanaatimce böyle gibi..)
Hayatının son demlerinde masum bir kadını 'fikirlerinden dolayı' yargılama eylemi...
Ergenekon,Moğolca'da (Sarp dağ beli demektir.)
bu şiir özetliyo her şeyi. Çok güzel
Şişman Adamın Örgütü
Şişman adamın bir örgütü var!
Örgütünün avukatları var!
Guguk guguk diye bağırır!
Köşe başlarında şanlı vatanın!
Şişman adamın bir örgütü var!
Örgütünün misyonerleri var!
İrtica irtica diye bağırır!
Köşe başlarında şanlı vatanın!
Şişman adamın bir örgütü var!
Örgütünün hortumcuları var!
Ordu göreve ordu göreve diye bağırır!
Köşe başlarında şanlı vatanın!
Şişman adamın bir örgütü var!
Örgütünün kartel medyası var!
Mahalle baskısı mahalle baskısı diye bağırır!
Köşe başlarında şanlı vatanın!
Şişman adamın bir örgütü var!
Örgütünün sendikacıları var!
Saltanat saltanat diye bağırır!
Köşe başlarında şanlı vatanın!
Şişman adamın bir örgütü var!
Örgütünün asit kuyucuları var!
Cumhuriyet cumhuriyet diye bağırır!
Köşe başlarında şanlı vatanın!
Şişman adamın bir örgütü var!
Örgütünün Siyonistleri var!
Kahrolsun İslam kahrolsun İslam diye bağırır!
Köşe başlarında şanlı vatanın!
Şişman adamın bir örgütü var!
Örgütünün askerleri var!
Darbe darbe diye bağırır!
Köşe başlarında şanlı vatanın!
Şişman adamın bir örgütü var!
Örgütünün destekçileri var!
Bende müslümanım bende müslümanım diye bağırır!
Köşe başlarında şanlı vatanın!
Enes Muhammed
Ergenokon, ile ilgili, basın ve halktan, kim, bu konuda yorum yaparken hukuk devletinde, masumiyet karinesine uymuyor ve savcının her dediğini, yargılamadan, kişileri mahkum ediyorsa, yüzde kırkyedilik, halk kesiminden diye düşünüyorum.
Başka bir deyişle halkımızın, % 47 lik bir bölümü, hukuk devletine değil, savcı ve polis devletine,pirim veriyorlar.Ama,bu işin birgün kendilerine, dönebileceğini hesaplıyamıyorlar.Fakat gene de şanslılar zira, bunlardan başka kim, iş başına gelirse gelsin, onlar mağdur olmayacaklardır.Zira, bunlardan başka herkes, hukuk devletinden yana olacaktır.Eminim.
bastigin yeri toprak diyerek gecme tani
düsün altindaki binlerce bomba ve silahi
...............
yine de terör örgütü degil(mis) ya
ben ona yaniyorum....
ergenekon isminin bu davaya verilmesi manidar,bu ismi kim vermiş bilen var mı?
Bugün Taraf gazetesinde yapılan röportajı bilgilerinize sunuyorum. Bizler sadece yönlendirilen insan konumunda olmayalım. İşin uzmanı konuşssun.
Demirel belgeleri cuntacılara verdi, Ergenekon 10 yıl gecikti
Emniyet İstihbarat Dairesi eski Başkanı Orakoğlu'ya göre, Demirel 28 Şubat'ta cunta belgesini Karadayı ve Bir'e verince Ergenekon soruşturması 10 yıl gecikti.
İtalya'da 1 numara cumhurbaşkanıydı
Son dalgada toplumu şaşırtan isimler gözaltına alındı. O kadar çok rektörün ve profesörün gözaltına alınması ne anlama geliyor? Niye aldılar o profesörleri?
Önce şunu söyleyeyim. Şu anda yargılanan insanların hepsi şüpheli veya sanıktır. Yargılanıp mahkûm olana kadar da suçsuzdur. Ben bir yıl önce Ergenekon operasyonu başlarken toplam beş saatten fazla iki kez ifade verdim. Savcılar sadece beni değil, Hanefi Avcı, Nurullah Aydın gibi pek çok ismi çağırıp dinlediler. Savcılar bu operasyonlara bilinçli başladılar. Savcılar büyük odaklarca engelleniyorlar ama çok iradeli davranıyorlar. Arkalarında siyasi irade de var tabii.
Hükümetin bu operasyonun arkasında durması yeterli mi?
Değil, sadece hükümetin iradesiyle bu iş çözülmez. Ergenekon operasyonu tamamen iç dinamiklerle açıklanamaz. Çünkü kural şudur. Bir örgütü kim kurduysa o tasfiye eder. İç ve dış dinamiklerin bir örgütü kurmadaki amaçlan bitmeden o örgüt bitmez. Gladio'yu kuran dış dinamik Pentagon'dur.
Türk derin devletiyle Amerikan derin devletinin birlikte kurduğu Ergenekon şimdi tasfiye mi ediliyor?
Evet. Çünkü dünyada yükselen değer demokrasi, insan hakları ve özgürlükler... Türkiye'ye de bu dünyada. Amerika tarafından bir rol biçiliyor. Türkiye'nin bu rolü üstlenebilmesi için şartlara uygun olması, temizlenmesi lazım. Hatırlayın, Başbakan Erdoğan 5 Kasım 2007'deki Amerika ziyaretinde Bush'la görüşmüştü. Ergenekon operasyonu Washington'daki o görüşmeden sonra başladı.
Biz operasyonun hangi aşamasındayız? Bizde bu örgütün hangi bacağı eksik kaldı sizce?
Yargı ve polis, parlamento ayağı da çok eksik. Türkiye'deki Gladio dünyadaki Gladiolann en girift ve en ketum olanı. Bunu İtalyan savcı da, İtalyan Gladiosu'nun bir numarası olan eski Cumhurbaşkanı Francesca Cossiga da söyledi. Bir de sadece bizde ve Almanya'da Gladio kaldı.
Niye bizim ve Almanya'nın Gladiosu tasfiye edilmedi?
Gladio tipi yapıları kuranların henüz Türkiye'de işlerinin bitmemesiyle ilgili bu. Türkiye ve Almanya Ergenekonları arasında ciddi paslaşmalar, ilişkiler var zaten. Ergenekon'un yabana servislerle ilişkileri ortaya çıkarılmalı. O zaman bazı kişilerin gizli servislerle ilişkileri çıkabilir.
Son dalgada o kadar çok rektörün ve profesörün gözaltına alınması ve bazılarının tutuklanması ne anlama geliyor? Niye aldılar o profesörleri?
Türkiye'de dört darbe yaşandı. 27 Mayıs 1960, 1971, 1980 ve 28 Şubat darbeleri. Dört darbe de soruşturulamadı ve bu darbelerin hepsinde hem 'askerî cenah' vardı, hem de Türkiye'yi istikrarsızlığa sürükleyerek darbe ortamına hazırlayan ve askeri kışkırtan bir 'sivil grup' vardı. Dört darbede de bu sivil grupların içinde üniversite çevreleri, medya, sivil toplum kuruluşları ve yargı yer aldı... Profesörlerin şimdi tutuklanmasına gelince...
Evet..
28 Şubat eski darbeler gibi tamamlanamadı. 28 Şubat yarım kaldı. Dolayısıyla Ergenekon örgütü Sankız, Ayışığı adlarıyla darbe girişimlerine devam etti. Ama bunlar da başarılı olamadı. Çünkü TSK içinde konsensüs sağlanamadı ve Amerika'nın da izni alınamadı. Bunun üzerine Ergenekoncular, 'darbenin medya, üniversite, sivil toplum kuruluşları bacaklarını örgütleyelim' dediler. Ve sivil toplum kuruluşlarına açıldılar. Düşünün... Atatürkçü Düşünce Derneği'nin yurtdışı bağlantısı ortaya çıktı. Ergenekon ne kadar dış güçlere karşı bir ideolojiye sahipmiş gibi gözüküyorsa da, aslında diş güçlerin kontrolünde bir yapıdır. Atatürkçü Düşünce Derneği'nin Amerika'dan parasal yardım aldığı ileri sürülüyor iddianamede.
Bu demek Amerikan karşıtlığıyla biliniyor. Amerikan derin devletinin Türkiye'de Amerikan karşıtlığının artmasından nasıl bir çıkan var?
Pentagon'un, yönetebilmek için, Türkiye'de Amerikan karşıtlarının içinde de elemanları vardır. Zaten gizli servislerin faaliyetlerine düz mantıkla bakamazsınız. Bakarsanız, 'böyle bir şey olmaz' dersiniz ama istihbarat faaliyetlerinde iki kere iki dört etmez. Mesela şunu da araştırmalıyız. Ergenekon'da bir sürü generalin ismi şüpheli olarak geçiyor. Acaba Amerikan karşıtı olan bu isimler ne kadar süreyle Amerika'ya gittiler? Amerika'nın bir yerinde kurs gördüler mi? Bunu araştırırsak, bu olayın arka perdesi çıkar. Çünkü Amerikan karşıtı olanların Amerikan istihbarat kurumlarında kurs aldıkları görülür.
İhtiyatlı biri olmakla tanınan Süleyman Demirel neden gözaltına alınan Mehmet Haberal'ı havaalanına kadar gidip yolcu etti? Bir mesaj mı vermek istiyordu?
Türkiye bir hukuk devleti olmak istedikçe, üst düzey bazı insanlar bunun karşısında bir görüntü vermeye çalışıyorlar. Demirel'in tavrı da darbelerin soruşturulmasını engellemeye yönelik böyle bir direnç. Ergenekon zihniyetine ve sistemine destek mahiyetinde bir hamle bu. Madem Demirel bu kadar devlet hassasiyeti olan biriydi, bizim 28 Şubat sürecinde tespit ettiğimiz Batı Çalışma Grubu cuntasının belgelerini niçin darbecilere verdi?
Darbenin belgesini Demirel kime verdi?
Biz, devletin seçimle işbaşına gelmiş en üst düzey yetkililerine demokrasi dışı bir hareketi bildirdik ama Demirel cunta belgesini Genelkurmay Başkanı Hakkı Karadayı'ya ya da İkinci Başkan Çevik Bir'e verdi. Ondan sonra da bizi hapse attılar. Çünkü Demirel cumhurbaşkanı olarak yapması gerekeni yapmadı. Cunta faaliyetinin ortaya çıkarılıp yargılanmasını istemedi. Oysa biz Ergenekon'un çok ciddi bir koluna ulaşmıştık. Ergenekon soruşturması o dönemde başlayabilirdi.
Gözaltına alınan bütün eski ve yeni rektörler eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından göreve atanmış. Bu tesadüfü nasıl açıklamalıyız?
Kesinlikle tesadüf değil. 28 Şubat'tan sonra yapılan bütün darbe girişimlerinde Ahmet Necdet Sezer hep cumhurbaşkanıydı. Bu boyut araştırılacaktır. Kimseyi suçlamak için söylemiyorum... İtalya'da 'bir numara' cumhurbaşkanı çıktı. Bunların bu bakımdan araştırılması gerekir.
Profesör Türkan Saylan'ın evinin basılması kamu vicdanını incitti. Neden Saylan gibi birinin evini, üstelik de çok ciddi bir hastalığı varken bastılar?
Çıkan haberlere göre, bu derneğin burs verdiği öğrencilerden bir kısmının DTP'yle ve PKK'yla bağları olduğu iddia ediliyor.
Türkiye'nin vatandaştan olan bu çocuklar dağa gitmek yerine okuldalar. Bu çocuklara, gençlere burs verilmesinin nesi suç? Bu çocukların dağdan kurtarılmaları için, onların okula gönderilmelerinin sağlanması gerekmiyor mu zaten?
Beni çok zorladınız. Söylemek istemiyordum ama söyleyeceğim. Savcılar büyük özveriyle çalışıyor.
Evet...
Ergenekon operasyonunu engelleyen güçler, devletin en üst katlarına girmiş ve Ergenekon örgütü lehine devletin yetkilerini kullanabilen güçlerdir. Çünkü henüz deşifre olmadılar. Operasyonunu zayıflatmak amacıyla bunlar savcıları yanlış yönlendirebilirler. Bunu raporlarla da yapabilirler. Savcılar dikkat etmeliler.
Türkan Saylan'a yapılan operasyon, Ergenekon sürecine yönelik bir tuzak olabilir mi diyorsunuz?
Türkan Saylan'ın evinin ve başkanı olduğu Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'nin aranması için elde çok ciddi bilgi ve belge var mı? Yoksa bu operasyon internet sitelerine düşen misyonerlik iddialan gibi haberlere ve düz bir istihbarat raporuna mı dayanıyor? Bu sorunun cevabı önemlidir. Mesela Tuncay Güney'in ifadesinin işkenceyle alınmış olduğunun görüntüleri sonradan ortaya çıktı ve bazı gazetelerde Ergenekon bitti diye manşetler atıldı. Oysa iddianamede, Tuncay Güney'in ifadeleri delil olarak kullanılmıyor.
Kullanılmış olsaydı, Ergenekon bitmez miydi?
Biterdi. Bu da belki bir tuzaktı ama savcılar bu tuzağa düşmemişler. Güney'in ifadelerini delil olarak almamışlar. Anlayacağınız Ergenekon operasyonuyla ilgili bir takım sulandırmalar oluyor. Bence Güney'in ifadeleri, işkence görüntülerinin daha sonra ortaya çıkarılması gayesiyle şişirildi. Ben olayları asla tek başına değerlendirmiyorum.
Nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bakın... Amerikan Başkanı Obama'nın Türkiye'ye gelişi. Amerika'nın PKK'yı tasfiye konusunda verdiği söz. Kuzey Irak'ta Barzani ve Talabani'nin PKK'ya karşı tavır almaları. Sonra Ergenekon'un 12. dalga operasyonunun yapılması. DTP'yle organik bağı olan PKK'lıların içeri alınmaları. Olan biteni bu bütün içinde değerlendirmek lazım.
Saylan'ın demeğinden burs alan çocuklarla ne alakası var bütün bunların?
Ben emniyet müdürlüğü, istihbarat daire başkanlığı yaptım. Saylan binlerce öğrenciye burs verirken, kurduğu organizasyonda çalışan yüzlerce kişiye hâkim mi, değil mi? Bence Saylan'ın evinde, demekte PKK'yla bağlantısı olan birileri var mı diye bilgi aradılar.
Bu baskını yaparken gelecek tepkileri düşünmediler mi?
Bir güç, halkın Ergenekon operasyonuna olan inancını yok etmek için psikolojik propagandalar uyguluyor. Çünkü halk bu operasyonlara inanmazsa, Ergenekon operasyonu başarılı olamaz. Halkın mutlaka bu işe inanması gerekir. Eğer Saylan gibi kişileri gözaltına alırken, eldeki deliller bu kadarsa sıkıntı var demektir. Ama henüz eldeki delilleri bilmiyoruz. Bakın... Türkan Saylan için söylemiyorum ama... Gladio tipi yapıların şöyle bir uygulaması var: Gladio, toplum içinde saygın insanları seçiyor. Çünkü kendine karşı bir operasyon yapıldığında, kamuoyu bu operasyona o saygın isim nedeniyle karşı çıkıyor. Gladio ayrıca devletin kurumlarına sızıyor.
Tutuklanan profesörlere baktığınızda Ergenekon soruşturmasının neye doğru yol aldığını düşünüyorsunuz?
Son operasyonla süreç çok ilerledi. Operasyonu geliştiren unsurlar var. Birincisi örgütün cezaevinde birbirine düşmesi ve henüz deşifre olmamış dışındaki bazı kişilere hapishaneden üstü kapalı mesajlar gönderilmesi... İkincisi, birçok kişinin gizli tanıklık olarak savcılara başvurması... Böylece operasyon, Türkiye'yi geçmiş yıllarda yöneten mekanizmalara ve beyne doğru gidiyor.
Ergenekon'un beyni kim?
Tek bir kişi değil. Bir kurul.
Ergenekon sanıktan Tolon ve Enıygur paşalar o kurulda yer almıyorlar mı?
Yer almayabilirler.
Ergenekon'dan tutuklu olanların arasında kurul üyesi var mı peki?
Olabilir. Bir de firariler var. Bedrettin Dalan ve Turan Çömez'in Türkiye'ye gelmesiyle örgütün çok ciddi bacakları ortaya çıkacak. Onların yakalanmasıyla siyasi ayak da, kurul da netleşir.
Yeni bir dalga daha olacak mı?
Daha çok dalga olur... İtalya'da sekiz bin kişi gözaltına alındı. Büyük kısmı siyasetçiydi. 12 bakan, başbakan ve cumhurbaşkanı vardı. İki bin 500'ü polis, asker, gibi kamu görevlisiydi. Bin kadarı işadamıydı. Medyadan da inanılmaz sayıda isim vardı.
Siz siyasetteki Ergenekon üyelerine de dokunulacağını söylerken, isimler biliyor musunuz?
Kafamda isimler yok dersem yalan söylemiş olurum. İtalya'da operasyonu yapan savcı, Türkiye'deki yapının çok farklı olduğunu söyledi. Çünkü her yerde Gladio komünizm tehlikesine karşı kurulmuş ve aşırı sağdan oluşmuş. Türkiye'de ise hem aşırı sol hem aşırı sağ, hem Kürtçüler hem de İslamcılar kullanılıyor. Dört eğilimden insanlar bu örgütün içine alınıp Türkiye'nin içini karıştırmak, istikrarsızlaştırmak ve darbeye sürüklemek için kullanıldılar.
Bir Numara'nın kim olduğunu biliyor musunuz?
Bir numara devamlı değişiyor, örgütün en üstünde kurul var. Kurulun yönlendirdiği bazı insanlar, farklı zamanlarda bir numara olarak seçilebiliyor.
Bu kurulun üstüne gidilecek mi sizce?
Hayır, üstüne gidilemez. Çünkü bariyerler var. İtalya'da bile kurula gidilemedi. Orada kurulun seçtiği bir numaranın cumhurbaşkanı olduğu ortaya çıktı.
Bir numaranın kim olduğunu biliyor musunuz peki?
Tahmin ediyoruz.
Bir gün bir numara da alınacak mı?
Şu anda zor. Bir numaraya doğru gidilebilmesi için parlamento ve asker, polis, yargıdan oluşan kamu görevlileri ayağının ortaya çıkarılması lazım.
Yalçın Küçük serbest bırakıldıktan sonra yaptığı açıklamada, eski Genelkurmay Başkanı Hüseyin Kıvrıkoğlu'nun evine gidilirse intihar edeceğini söyledi. Böyle laflar niye söyleniyor?
Cezaevinde bulunan insanlar belki bir yerlere mesaj veriyor dedim ya... Zaten operasyon böyle büyüyor. İçerideki kişi güvenini kaybederse ve 'bunlar bizi kandırmış' diye düşünürse, örgüt çözülür. Zaten konuşanlar da bundan dolayı konuşuyor. Bazı komutanlar çıkıp 'Veli Küçük de kim, kendisini tanımıyoruz' dediler. Bu açıklamanın hemen ardından eski Genelkurmay Başkanı Karadayı'nın ses kayıtları ortalığa düştü.
Ne anlatılmak istendi bu kayıtlarla?
28 Şubat sürecinde ve darbelerde Karadayı'nın ne kadar önemli rol aldığını, olayların çok içinde olduğunu anlatan ses kayıtlarıydı bunlar. Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ son konuşmasında demokrasi ve insan haklarından söz etti ama Başbuğ'un sağında Karadayı, solunda da Kıvrıkoğlu vardı. Tamam, eski paşalar onlar ama Karadayı'yla ilgili ciddi suçlamalar var. Kıvrıkoğlu'yla da ilgili de bazı şeyler var. Devam eden operasyonların zedelenememesi adına herkes kamuoyuna doğru dürüst görüntü vermeli.
Ergenekon soruşturması nereye kadar gidecek?
Medya ayağı devam edecek. Savcılar bence çok önemli bilgilerle dolu. Yıllarca bu operasyonları yaptığım için bazı şahısların gelmesi ve yakalanması bekleniyor gibi gözüküyor. Ayrıca geçenlerde eski Yargıtay Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, '65 sava ve hâkim dinleniyor' dedi. Bu açıklama bence Ergenekon'la irtibatlıydı. Çünkü herkesten habersiz bazı izlemeler, dinlemeler yapılıyor.
Ergenekon Güneydoğu'da neler yaptı?
Bir Türk-Kürt çatışmasının temelleri burada atıldı. Susurluk olayındaki yapılar ortaya çıkınca, 1998'de bu yapılar daha da yerin altına indiler ve yeniden yapılandılar. Şimdi Ergenekon'da 'Lobi' denilen şeyler de bu yeniden yapılanmanın bir sonucudur. Mesela 28 Şubat'ta adli müşavir olan emekli tümgeneralin evinde bulunan belgeler, bilgiler çok vahim.
Bu emekli general ifade verdikten sonra, 'savcının bana gösterdiği belgelerden dehşete düştüm. Böyle olduğunu bilmiyordum' demedi mi?
Onun şimdi gizli tanık olduğuna dair iddialar var. Eğer bir tümgeneral de gizli tanık olmuşsa bu iş bitmiştir zaten! Beyne doğru gidildikçe yabana istihbarat örgütlerine çalışanlar da ortaya çıkacak.
Ergenekon örgütünden yeni bir eylem bekliyor musunuz?
Her türlü eylem kapasiteleri mevcut ama... Bunlar içeriye alındı ve eylemler durdu intibaı verilmeye çalışılıyor. Çünkü eylem yaparlarsa, esas ucun hâlâ dışarıda olduğu anlaşılacak. Demek ki gövde ya da beyin dediğimiz kısım, bu içeriye alınanları zaten feda etmiş durumda. Bu yüzden de güçleri olduğu halde eylem yapmamayı tercih ederler. Ama çok tahrik edilirlerse eylem yaparlar, onu da söyleyeyim! ..
Kaynak: Taraf
Bugünkü Türkiye'den AB de memnun değil ABD de.Onlara göre Türkiye hazmedilemiyecek kadar iri.Şimdiye kadar uygulanan tezgâhların hiç biri belki sarstı,belki duraklattı ama Türkiye'nin parçalanmasına yetmedi. Atatürk'ün attığı temeller fazla sağlam.Yapılabilecek en iyi şey kaleyi içeriden, rejim muhalifleri ile işbirliği yaparak fethedip sonuca gitmek.Ergenekon bu iş için düşünülmüş planlanmış harika bir buluş.Bu yolla tüm rejim savunucuları tek tek yok edilebilir.Üstelik yargı gibi legal bi yol izlenerek.Üstelik tutuklama nedenini de darbe gibi gösterip demokratik bir tavır takınarak.
Bu iş Türkiye'nin başına örülecek çoraba direnebilecek tüm güçler susturuluncaya kadar devam edecektir.
Ergenekon, henüz öğrenmemiş olanlar için; milletime yurt olmuş o; Şanlı Vadi'nin adıdır. Gerisi hikaye! .. Sözkonusu vatansa gerisi teferruattır.
benim izlenime göre bu ergenekon desifre oldu olali ve yavas yavas temizlenmeye basladi baslayali artik Türkiyede yoksul kisilerin ve dogudaki fakirlarin cocuklari büyük sehirlere getirilip ne kapkac yaptiriliyor nede baska beyaz ticareti bunun acaba farkina vardinizmi bilmem ama eskisi gibi hergün bir kapkac vakalari yazilmiyor duyulmuyor benim kanimca bu örgüt cocuklari kullanip kendilerine rant sagliyorlardi cünkü Devletin ödenegi yoktu ama bir yerlerden para gelmesi lazimdi bu cocuklar milyonlarca para sagliyordu bu cocuklar evlere is hanlarina akliniza neresi gelirse gelsin her gün bir hirsizlik vakasi oluyordu zenginin fakirin evi is yeri önemli degildi önemli olan gelirdi bunun icinde onlara calisan devlet memurlari bile vardi polis karakolun yaninda soygun varmi böyle bir dünyada daha o zaman insanin beyninde bir düsünce olusturuluyordu acaba bugün baktigimizda icinden hep büyük mertebeye ulasmis insanlar cikiyor polisi askeriyesi profösörleri aydinlari devlet yöneticileri yukardan asagiya kadar hep devlet icinde ve disinda büyügü ve kücügü el ele kolkala birlik icinde bir cete bunlar simdi Türkiye icinmi yoksa kendileri icin calisan bir cetemi?
ergenekon, bir kurtuluş destanının paspas yapılmasıdır,
ergenekon, 17 yaşındaki çocuğun önce yaşını büyütüp darağacında sallandırmaktır,
ergenekon, kendince vatan haini kabul ettiğini asit kuyulatında eritmektir,
ergenekon, misyoner dediği silahsız savunmasız rahipleri bıçaklarla saatlerce işkence ederek öldürmektir,
ergenekon, yeterince destek görmediğini düşündüğü köylülere dışkı yedirmektir,
ergenekon, çırılçıplak soyulan erkek tutukluları birbirlerine tecavüz etmelerini zorlayıp eğlenmektir,
ergenekon, uyuşturucu ticaretine milli bir özellik kazandırmaktır,
ergenekon, domuzbağıdır,
ergenekon, kendi komutanını, kendi polis amirini, kendi aydınını taktik hesap yaparak öldürmektir,
ergenekon, sağa sola bomba atmak ve sonra bu bombalara karşı savaştığını söylemektir.
ergenekon, maraştır, sivastır,taksimdir,
ergenekon, fadime şahindir,sisidir,
ergenekon, nazi yöntemleri ölümsüzleştirilmesidir,
oysa ergenekon destanımız ne kadar görkemliydi. hiç olmazsa başka isim bulsaydınız kendinize...
ERGENEKON, TÜRK YURDUNUN ADIDIR..
Oldum olası komplo teorilerini sevmem, çünkü cıvık medyamız sürekli öküzün altında buzağı aradığı için, iyice tiksinti geldi.
Merhum Muhsin Yazıcıoğlu'nun vefatı hakkında da bu şekil medyatik spekülasyonlar yapılıyor. Ben Yazıcıoğlu'na suikast yapıldığını düşünmek istemiyorum. Aklımı kurcalayan şeyler de yok değil. Bir helikopter rotası düşünün ki, kalkdığı yer, gideceği yer, geçeceği güzergâh belli, bilahare bu enkaza 48 saat sonra ulaşılıyor. Geçenler de meclis eski başkanı Bülent Arınç bir takım paşaları eleşdirirken 'Allah'dan bunların döneminde bir harbe girmemişiz' dedi. Allah selamet versin, tam teşhis koydu. Demek ki yurdumuza düşman da girse 48 saat ulaşılamayacak ve bu düşman istediğini yapabilecek.
2. Spekülasyon ise; merhum Yazıcıoğlu'nun, Ergenekon'da gizli sanık olduğu idi. Gerçi BBP yönetimi bu iddiayı yalanladı ama, ben şu kadarını yazayım: 'Gizli sanık' kavramı, sanıkların güvenliği için ihdas edilmişdir. Eğer merhum Muhsin Bey şahidlik yapacak olsa idi, gizliden değil, açıkdan yapardı. Çünkü O, tehdidden, palavradan, lincden çekinecek biri değildi. Mekânı cennet olsun!
Her yere çöreklenmiş kişiler bağlantılarını kuralına uygun şekilde eşleri üzerinden yapıyorlar
Aslında bu tip şeyler gayet doğaldır bir örgütlenmenin içinde.Kişilerin direk ilişiğe girmesi çok daha dikkat çekeceğinden eşlerini göndermeleri normaldir.Osman paksütü dinleyen aracı deşifre ettiler ama ortalığı birbirine kattı osman ve ferda paksüt çifti.
Aynı şekilde Uğur dündar olayının olduğunu düşünüyorum.Eşi ergenekon sanıklarıyla Brezilyaya gidiyor.Uğur dündarda sanki Rio karnavalına tek başına gitti dediler diye topluma lanse ediyor...
İktidar her zaman “hükümetlik” mi etmeli, yoksa iktidarın da muhalefet etme hakkı var mıdır?
- Bana göre var. Doğru mudur, yanlış mı henüz bilemedik, zira CHP en ufak yaprak kıpırdamasında bürokratların kellesini istiyor. Gerçi şimdiye kadar başbakan Erdoğan hiçbir bürokratını “Baykal istiyor” diye harcamadı, ama aynı siyaseti uygulamamakla hatalıdır.
Geçen hafta içinde Ergenekon’un 2. iddianamesi mahkemeye sunuldu ve muhtevasında Anayasa Mahkemesi başkanvekili Osman Paksüt’ün eşi Ferda Paksüt’ün sanık olarak bulunduğu duyuruldu.
Bu iddianameye bakdığımızda, Ergenekon sanıklarının kahir ekseriyetinin emekli veya muvazzaf kamu görevlisi ve gazeteci olduğuna bakarsak ve Ferda Hanım’ın da böyle bir gazeteci veya memur gibi bir sıfatı bulunmadığını görürsek, aklımıza şu şüphenin gelmesi normaldir:
- Ferda Paksüt, muhtemelen eşinden aldığı bilgileri Ergenekon’a taşımışdır veya Ergenekon’dan aldığı bilgileri eşine taşımışdır.
Şimdi siz, Osman Paksüt’ün tarafsız, bağımsız bir hukuk adamı olabileceğini düşünebiliyor musunuz?
Bu yüzden, sn. Şahin, sn. Erdoğan ve sn. Gül’ün acilen Osman Paksüt’ün anayasa mahkemesi üyeliğinden istifasını istemeleri, direndiği takdirde kendisini icbar etmeleri gerekmekdedir. Yoksa daha çok ergenekonlar yaşarız.
Selamlar.
Devletine ve Milletine hizmet etmis kisilerin, Devletine ve Milletine ihanet etme hakki yoktur!
(y..icik)
Gladyoların yok olması gerek artık demokrasi için millet için milletin özgürlüğü için ama bu gerçekleşirken başka güçler bu boşluğu doldurmaya çalışmadan önce vatanın millet için var olduğunu artık harkesin bilmesi gerek.....
ergenekon biz türklerin ergenekon dağınından çıokısşımızdır yani nevruz dur ama kendini nimetten sayabn bi takım vatan hainleri kendi kurdukları örgüte dalga gerçer gib,i ergenekon diyorlar ergenekon biz türklerin bir destanıdır.
bana sayın mukadder başeymez beyefendiyi hatırlatıyor.
Tehtitlere karşı kendilerine verilen yetkiyi kullanarak tehditleri bertaraf etmek yerine kendileri tehdit olmuştur
Türklüğün destanıdır.Türklerin, Orta Asyadan çıkış destanıdır..... Bu gerçek anlamı ama şimdiki ergenekon....
tüm türkmen devletlerinde de hakimiyet süren bir illet. ama kuran da yönetene de helal olsun yaptırım gücü var veli paşada ama gönül isterdi ki yasa dışı olmasın bizzat devletimizin lehine çalışssın ama nerdeeeee... evet bir zamanlar devlete de hizmeti olmuş ama neye yarar.
ergenekon sanıldığı kadar basit değildir.Başbakan da dedi bazıları el divan pençe duruyorlardı.DOĞRU NİYE ÇÜNKÜ ADAMLAR ASKERİYEDEN HUKUKA DEVLETIN İÇİNDE KADROLAŞMIŞ.öncekiler aman ellemeyım kaparlar benı darbe yaparlar ölürüz ben koltuğumu sıcak tutuyum dediler.ama neden oylar yüzde 20lerde olduğu için halk bize sahip çıkmaz dediler.Ama şimdiki arkasına yüzde 47 yi alınca halk arkamda ayaklanma çıkar cesaret edemezler dedi.iyi niyetliliğinden mi yoksa koltuğunu korumak içinmi deşifre ettiriyor orası malum.Millet 20 ıldır uyutulurken çıkan gerçekler ciddi bir oy potansieli kazan dıracağı kesin zaten bunun da deşifrede bir payı var ben ergenekon deşifresinin arkasındayım ama her şeyi sağlama almadan hareket etmesinler bence bir savaş çıkarsa kaybeden türkiye olur.İnşallah bu davayla uyutulan gerçekler ortaya çıkacak atıp tutanlar bu vatanın evlatlarına kıyanların ifadesi alınacak.İLK DEFA HÜKÜMETİ BU KONUDA DESTEKLİYORUM HADİ BAKALIM.