Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz? sizce ne demek, Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz? size neyi çağrıştırıyor?

Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz? terimi Aslı Birer tarafından tarihinde eklendi

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Hayyamın düşünemediği şey zamandı. Dünyanın da insanın da mutlak kader dediğimiz sonu var. Evet ölüm dünyadaki her şey için sondur. Ama kaderin zamanı, insanın dokunuşuna açıktır. Dünya belki çok daha uzun süre var olabilecekken, insan kendi eylemleriyle o takvimi öne çekebilir. Savaşlarla, hırslarla, doğayı hoyratça tüketmesiyle… Kaderin yazısı değişmez, ama o yazının hangi sayfada biteceğini insan belirleyebilir.
    İşte burada sorumluluk başlar: Biz sonu engelleyemeyiz, fakat sonun ne zaman geleceğini etkileyebiliriz. Mutlak kader, bize teslim edilmiş bir zaman cetveli değil; bizim elimizle hızlanabilen veya yavaşlayabilen bir süreçtir. Belki de hakikat şudur: Kader, değişmez olan sondur; insanın payı ise o sona ne kadar hızlı yürüneceğini seçmektir. Biz kukla değiliz. Öyle olsa içimizde irade ve duygular olmazdı.

    Aslı Birer

    “Biz gerçekten bir kukla sahnesindeyiz
    Kuklacı felek usta, kuklalar da biz.
    Oyuna çıkıyoruz birer, ikişer;
    Bitti mi oyun, sandıktayız hepimiz.”

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Dünyanın zembereği boşaldı…
    Onda kaderi aradım, kaderi benmişim meğer. (İnsan)
    Aslı Birer

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Sade bir akşam işte, ne gökyüzü yıldızsız, ne toprağın rengi farklı…

    Aslı Birer

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Yine bir akşamüstü her zamanki gibi evin bahçesindeyim ama uzak diyarların hanımelileri bizim bahçedeki gibi kokmuyor.
    Çayı bile yavan,
    Demi de tavşan kanı değil hani…
    Velhasılıkelam
    Vakitler aynı, benim vaktim;
    Öyle geçmişten mülga tatlı bir hüzün işte…

    Aslı Birer

  • Aydan Güner Özdemir
    Aydan Güner Özdemir



    Şahsıma münhasırdır iyi niyetim,
    Güzel bakıp, güzel göreni severim,
    Sırtına gam yükünü koyanı değil,
    O yükü dostça paylasanı severim.



  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Sevgisizliğin üzerini yapraklar örtsün, hem de sonbaharı beklemeden, geçten gelir ya ne gelirse. Güç olmadan, göç olmadan örtülür belki bir battaniye gibi üşümüş yüreklere…

    Aslı Birer

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Sevgisizliğin üzerini yapraklar örtsün, hem de sonbaharı beklemeden, geçten gelir ya ne gelirse. Güç olmadan, göç olmadan örtülür belki bir battaniye gibi üşümüş yüreklere…

    Aslı Birer

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Günün şiiri o kadar mı muhteşem ki tekrar tekrar yayınlıyorsunuz? Tamam güzel ben de yorum yapmıştım ama bu da fazla değil mi? İnsanlar yıllardır boş yere tepki göstermiyorlar size. Sadece gerçekleri görün isterdim kimse sizin düşmanınız değil. Burası bir edebiyat sitesi ya bu konuda biraz daha adil olmayı deneyin isterim. Naçizane tavsiyemdir. Hoş kimsenin kimseyi umursadığı da yok ama ben yine de yazdım.

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    “Issız sokaklar” metaforu, aklın yolakları ve “bohem” saf ve özgür dışsal gürültüden uzak düşünebilmek. Bunu başarmak demek bana göre ezbercilikten kurtarılmış bir akıl demektir. Başka türlü insanların sağlıklı bir topluluktan güçlü ve başarılı bir topluma dönüşmesini mümkün görmüyorum.
    Aslı Birer

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Aşırı olumlamaların insan üzerindeki etkisi de zaman içinde yıkıcı bir etki oluşturur.
    Gerçekliğin gölgelenmesi hatadır. Hayat bu yanılgıları kabul etmez. Yaşama ters ve ihanettir.
    Aslı Birer

    Kant’a göre de gerçekliği olduğu gibi kavrayabilmek, “olması gereken” ile “gerçek olan” arasında bir denge kurmayı gerektirir. Aşırı olumlamalar, ona göre saf aklın sınırlarını aşarak bizi yanılsamaya sürükleyebilir. Eğer kendi hatalarımızı veya dünyanın sınırlılıklarını görmezden gelirsek, ahlaki ve entelektüel sorumluluğumuzu ihmal etmiş oluruz. Yani, aşırı olumlamalar sadece bireysel yanılgıya değil, ahlaki hatalara da yol açabilir.

  • Bekir Şahin
    Bekir Şahin



    Darmaduman ediver de ortalığı, ellerimden tutuver.
    Bu yangın yeter !







  • VEZİR PEHLEVAN
    VEZİR PEHLEVAN

    Engin Bey bunu nasıl organize edeceksiniz? Üretim güçlerinin tamamı Kapitalizmin
    güdümünde. Mevcut yasalar da onları koruyor.
    Vahşi Kapitalizmin en öncelikli siyasal, sosyal ve kültürel yaptırımı bilinçsiz, çaresiz,
    kuralsız, sorumsuz, ehilsiz ve hükümsüz bir toplum yaratmaktır. Her çağda cehaleti
    kullanmak kolay ve ucuz maliyetlidir.
    Bu gün Ülkemizin geldiği durum da tam olarak bu safhadadır...

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Toplumsal özgürlük ise üretim alanlarını en iyi şekilde organize ederek mümkün olur.

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Tabi kolay değildir ilerlemek o yollarda. Farklılığa tahammüldür çünkü özgürlük. O bilindik mahalleyi, zamanın büyük kısmının geçtiği yeri terk etmek, karşı mahalleye geçebilmeyi göze almaktır. Taşlanma ihtimalini göze almak, hatta taşlanmaya razı olmaktır. Özgürlük belirsizliğin içine dalmaktır. Darbelerin getirdiği acılarla büyümek...

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Buraya bir aforizma yerleştirmek istiyorum.

    Issız sokakların keşfi bohem bir beynin eseridir.
    Çünkü gerçek eşsiz inşa, yalnızlık ve özgürlükle mümkün olur.
    Aslı Birer

  • Ata Kızı
    Ata Kızı



    Merhaba Engin, sizin tarif ettiğiniz bir çok anlam boşluğu, varoluşçuların “absürde” dediği şeyin ta kendisidir. Mitler çöktü, Tanrı sustu, ama sorular susmadı. Bu noktada insanın önünde iki yol vardır: Ya eski masallara geri sığınmak, ya da hiçliğin soğuk havasında kendi anlamını inşa etmek. Varoluşçu cevap şudur: Hayatın anlamı verilmez, yaratılır. Ve bu yaratma, sürekli bir eylemdir; yaşamın tamamı bu eylemden ibarettir.

    2. Stoacı Perspektif (Marcus Aurelius, Epiktetos çizgisi)

    Sizin sorumluluk ve özdisiplin vurgunuz, Stoacıların kalbine giden doğrudan bir yol. Onlar derdi ki: “Evreni yönetemezsin, ama zihnini yönetebilirsin.” Mitler çökse de doğa hâlâ aynı; acı, ölüm ve belirsizlik yine orada. Stoacı yanıt şudur: Dışarıdaki kaosun seni yutmasına izin verme. Erdem, akıl ve ölçülülükle yaşarsan, anlam zaten içinden filizlenir.
    Hayvan–insan farkına gelince: “Hayvanlarda buna gerek yoktur” kısmı doğru ama, bazı türlerde ritüel ve yas davranışları gözlendiği için, “gerek yoktur” yerine “sınırlı ölçüde vardır” demek daha biyolojik olarak hassas olurdu.
    Düşünce zinciriniz mantıklı ilerliyor; insandaki anlam ihtiyacının evrimsel ve kültürel temellerine değinmişsinİz.

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Selam Ata kızı. Evet insan diğer canlılardan farklı olarak kendine tutunacak zihinsel bir dal, bir dayanak arar. Bu onu hem motive eder hem grubun diğer fertlerine bağlar hem de yaşamı daha yaşanılır kılar. Hayvanlarda buna gerek yoktur çünkü hayvan sadece hayatta kalma ve çoğalma dürtüleri ile hareket eder. İnsan için bu ikisi yetersiz kalmıştır çünkü zihin sayısız sorular sorar.Tatmin olmak ister insan zihnen. Mitolojiler başlangıçta bu ihtiyacı karşılamıştır. Acımasız doğa karşısında insan kendi zayıflığını birtakım anlatılar geliştirerek aşmaya çalışmış, hem de bu şekilde önünü görerek yürüyebileceği bir yol inşa etmiştir. Son üç asırdır bilimin ve nesnelliğin zaferi ile eski anlatılar çökmüştür. Bireyselleşme ön plana çıkmış ve bu da insanın anlam krizlerini derinleştirmiştir. Bu krizleri aşmak, yere sağlam basmak için insanın kendi hayatının sorumluluğunu sırtlanması, özdisiplin ve farkındalık geliştirerek yola devam etmesi gerekir. Bu arada bana Engin diyebilirsin. Saygılar. İyi günler.

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Selam,

    Bu yolculukta insanın asıl aradığı
    şeyler arasındaki bağı ve yönü kurmak isteği olabilir mi? “Ancak bu, evrenin ona bir bağ sunacağı anlamına gelmez.”Dolayısıyla en güçlü insan, bir anlam yaratamasa bile yaşamaya devam edebilen olabilir mi? Camus’nün absürd kavramı da bu düşünceden doğmuştur. “ kendi hayatının kurucu öznesi olmak. ( eğer bu platformda felsefi konuları irdeleyeceksek öncelikle size hitap edeceğim bir isminiz var elbette değil mi? Size “ kapı duvar” dememi istemeyeceğinizi düşünüyorum.

  • Bekir Şahin
    Bekir Şahin



    Kar yağarken don
    Yağmur yağarken su
    Öyle yanıyorum ki yanardağlar dolusu
    Hepsi
    Çamurumdan bir ben yap diye
    Bu kıyamet niye ?





  • Bekir Şahin
    Bekir Şahin



    Beni bambaşka formlarda görüyorsun, evet...
    Bambaşka hal, bambaşka vaziyet, bambaşka keyfiyet...
    Dört büklüm
    Acılar içinde
    Tanımsız
    Belirsiz
    Ağır
    Sessiz
    Anla işte
    Ben bir hiçim sensiz...




  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Sayın Ata kızı, insan yapısı ya da beyin gelişiminin geldiği nokta gereği anlam arar durur lakin hayatın sunabileceği bir anlam ya da anlamlar seti yoktur. Hayatın bize bu şekilde bir vaadi ya da borcu da yoktur. Bu yüzden insan, varoluşçuların dediği gibi kendi hayatının kurucu öznesi olmalıdır. Yaşamı sürdürmenin başka yolu yoktur. Hayatın oluşturduğu o içsel boşlukların asla ortadan kaybolmayacağını fark etmek ve bu farkındalığa rağmen yürümek bir güç gösterisidir. Tıpkı Sisifos'un o kayayı ısrarla dağın tepesine çıkarmaya çalışması gibi. Kayanın, dağın diğer tarafından aşağı yuvarlanacağını bile bile devam etmenin de bir güzelliği var.

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Bugüne bir soru bırakıyorum;

    Hayatın anlamı olduğunu düşünüyor musun?

    Evet gerçekten bir anlamı var mı? Yoksa… varsa nasıl ve neden?

  • Hasan Belek
    Hasan Belek

    Aleviyim Ben...

    Aşkıyla tutuştum gül cemalinin
    Muhammed sevenin kemaliyim ben.
    Hasan Hüseyin’in, İmam Ali’nin
    Piştiği ocağın aleviyim ben!..

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Şairin nedameti, Zühre’nin ulaşılmazlığındaki şiarıyla anlam buldu çünkü kimi varlıklar yokluğunda kaynak olup çoğalır.

    Aslı Birer

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Hayatın matematiği

    Bir dağ var gözlerimde
    çiçekli böcekli
    [ insanı ? hayvanı ]
    eşit sayıda

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Yakın şairleri ormanlarla birlikte,
    susturun!
    Dünya denen düzenin topunu!
    Ne kalem yazı, yazsın, ne bahar kalsın gözümün elifinde.
    Unutsun toprak yağmuru,
    yansın ne varsa üzerinde.

    Lakin bir dileğim var, o da sizle birlikte!
    Aslı Birer

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Zannetme ormanlar ağlamaz,
    Sanma ki hayvanların canı yanmaz
    Sessizce ağlamalar! Zül gelir semaya!
    Zannetme yeşil değildir!
    Züleyhası mavinin…

    Ah, Zühre bakmıyorsa artık yere
    Bu, gökyüzünün değil, bizim aşksızlığımızdır…


    Aslı Birer

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Ağaç kesimleri “yeşil enerji” adına yapılabiliyor.
    Orman alanları karbon ticareti oyunlarına dahil edilip yeniden “tanımlanıyor.”
    Kâğıt üstünde korunan alanlar, fiiliyatta madenlere ve turizme açılabiliyor.
    Doğa bir “denge unsuru” değil, bir “kaynak” gibi muamele görüyor.

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Koruma’ adı altında doğayı dönüştürüyoruz; çünkü artık onu bir varlık değil, bir araç olarak görüyoruz.

  • Bekir Şahin
    Bekir Şahin



    Teninde yer ararken

    gecikiyorsun,
    içimde çıtırdayan boşluklarla,
    bir adım ileri gidip bin adım geri çekiliyorsun.

    dokunulmamış bir yangını beklemekten kül oldum,
    hala teninde bir yer bulamadım kendime.

    -bş