bir duvara yummuş sayıyorum saklansın bütün kötülükler, arayıp bulmazsam belki de artık beni üzemezler, gözlerimi kapadığımda hayaller kuruyorum. saklambaç oynuyorum çünkü yumduğum dünya. yaşadığımdan daha güzel.
sağım solum önüm arkam sobe...
cebimdeki renkli şekerler bir kurşun asker ve hayaller, çabucak büyümezsem belki de beni hiç terk etmezler. uçabilseydim bir kuş gibi başka bir yere konardım. umduğum dünya yaşadığımdan daha güzel.
oyuncuları itinayla seçer (herkes kendini başrol oyuncusu sanır) . senaryoda ufak tefek değişiklikler olsa da oyun aynıdır. replikler bile aynıdır. koltuğuna kurulur yazdığı oyunu hem oynar hem yönetir. inandırıcılık için ne gerekiyorsa yapar...bazen timsah gözyaşları döktüğü de olur. ama hep keyifle gülümser. :))
2çeşit oyun var bitanesi bizim küçükken yani hepimizin küçükken oynadığı oyunlar bitanesi kumpas şeklinde oyunlar kumpas size birinin hasırladığı komplolar diyer anlam da ise tuzaklar
2011 üniversite kış olimpiyatları, Erzurum'da Palandöken'de yapılacak...Bu Türkiye için bulunmaz bir fırsat...Tanıtım ve gelir açısından...Umarım, kış olimpiyatlarında bulunma zevkini yine yaşarım... Yaz olimpiyatları ise Çin'de...
“Sen kazandın; ama ben haklıydım” diye biten güzel bir Ezginin Günlüğü şarkısı vardı, adı: oyun. Oyunlarda her zaman haklıların kazanmadığını, ‘işte acı gerçek’ dercesine anlatan bir şarkı. *** Oyunlar yalnızca küçükken mi oynanır? Gazoz kapaklarıyla oyunlar oynardık, bilenler vardır; ya da misket/bilye oynamayı hemen herkes bilir. Onlara ne kadar değer verdiğimizi nasıl önemsediğimizi de hatırlarsınız. Büyüyünce gazoz kapaklarını/misketleri/bilyeleri attık, onların saçma değersiz şeyler olduğunu düşündük; fakat bu sefer başka şeyler biriktirdik, önemsedik: para. *** Adam asmaca diye bir oyun vardır bir de. Gerçi artık demode olmuş hatta ‘damsız AB’ye girme çabaları’ ile tedavülden kalkmış bir oyun bu. Onun yerine ‘adam beslemece’ oynanmakta; bu daha uzun sürüyor, oldukça sıkıcı ve bir yığın mızıkçısı var. Bunun yanında çokça oynanan sevilen bir oyun daha var: isim-şehir. O da çok populer, ‘bağdat, telafer, karikatür, soykırım’ falan yazılıyor. *** Oyunlar masum değil artık. En kötü ihtimalle zengin çocuk topunu alıp gitmiyor, zalim çocuk topları üzerinize atıyor. “Sen kazandın; ama ben haklıydım”
Oyun denince artık akla dijital ortamlarda oynanan bilgisayar veya konsal oyunları geliyor nede artık eski karagöz hacivat orta oyunları veya evcilik oyunu :)
dışarı çıkmaya karar verdiğimde, ya da evdeyken dışarı çıkmak için çıldırırken yapabileceğim öyle çok şey olduğunu düşünüyordum ki. çıktım. sokağa adım atar atmaz değişti dünya. İçerdeyken varlığına dâhil olmak için can attığım dünyaya ayak basar basmaz yine o aidiyet yitimiyle burun burunaydım. katılamadım. yabancı mı yabancı kalıverdim ortasında sokağın. gidecek hiçbiryer yoktu. arayacak hiçkimse.. eve geri dönmeyi de yediremedim kendime. bir banka zor attım kendimi. en yakındaki en uygun banka. o an o dünya üzerinde bana ait olan tek yere. oturdum ve katılamadığım oyuna izleyici oldum. ta ki eve ulaşana dek geçeceğim yol boyunca katılmak zorunda olduğum sahneye kendimi hazırlayana dek. yol için gücümü topladığıma kanaat getirince kalktım. benim gibi bir bank sahibi varsa bir bankta, ben de onun için oyunun bir parçasıyım şimdi.
ne kavgalar çıkardı.. heleki evcilik oyunlarında hele birde o oyunda nilüfer anne olacaksa.. erkekler kavga ederdik baba olmak için ve ihanetle evcilik oyunlarında tanışır insan.. aralarında kavgayla baba olma konusunda anlaşamayan çocukların hakemi nilüfer olurdu.. aman Allahım acaba kimi seçecek? -Barış sen baba ol fatihte erkek çocuk olsun -banane ya ben çocuk falan olmam -o zaman bi sen ol bi barış olsun -oda olmaz baba bi tek ben olurum geçen seferde onu baba yapmıştın!
iki çocuk karşı karşıya oturur ve birbirlerinin gözünün içine bakarlar gözünü ilk kırpan oyunu kaybeder.. büyüdük durum değişmedi.. gözgöze gelirsin karşındakinin gözlerinden kendine bakarsın.. ama her oyun gibi bu oyunda da bir kaybeden mevcut..
Nasıl algılarsanız dünya o şekli alır, ama, dünya - bir - tanedir, savrulmamak için rehber.
O oyun kuransa sen nesin, tabii ki oyuncak, ama, olmayabilirdin de, ona halis iman diyoruz, 55 derecede demir bükenlere bak, cahil kim, bilgi nerde.
Yaramaz bir çocuk var ruhumda..
Seviyor hala oyun oynamayı...
bir duvara yummuş sayıyorum saklansın bütün kötülükler,
arayıp bulmazsam belki de artık beni üzemezler,
gözlerimi kapadığımda hayaller kuruyorum.
saklambaç oynuyorum çünkü yumduğum dünya.
yaşadığımdan daha güzel.
sağım solum önüm arkam sobe...
cebimdeki renkli şekerler bir kurşun asker ve hayaller,
çabucak büyümezsem belki de beni hiç terk etmezler.
uçabilseydim bir kuş gibi başka bir yere konardım.
umduğum dünya yaşadığımdan daha güzel.
sağım solum önüm arkam sobe...
Bildik bir oyundu bu oynadığımız,
Bir daha da oynamak istemiyorum.
Kazanan ben olsam da her oyun sonu,
Bin kez ebe sen olsan istemiyorum...
Bir yanı yitik hep her yanımızın,
Gözlerimiz bile bak, yalan söylüyor.
Rengi aynı olsa da her damlamızın
Kanımda tek kırmızı istemiyorum...
Miskette senin olsun, toplarda, ip de
Hem bizim mahalleli değilsin artık.
Oyuncaklar da sende, git oyna işte,
Ben seninle oynamak istemiyorum...
Oyundaki kuralı bilmiyormuşum.
İlk defa oynamıştım, nerden bileyim?
Bir daha deneyecek gücüm yok artık,
Çek git artık buradan istemiyorum...
Bir gün bizde büyürüz, süt içmeyiz ki
Bir kere ağzı yanan yoğurdu netsin?
Sapan taşları bir bir gönlümü deldi,
Hayata küsmüşüm ben oyunu batsın.
Artık ben oyunları hiç sevmiyorum,
Kimseyle de oynamak istemiyorum...
(Bedirhan Gökçe)
Saklambaçı çok güzel oynuyor saklı OLan...Kendi kendini hem ebeliyor hem sobeliyor. Şaşkın birimler de kendini oyunda sanıyor. Ahh o seyir...
Entrika..
oyuncuları itinayla seçer (herkes kendini başrol oyuncusu sanır) . senaryoda ufak tefek değişiklikler olsa da oyun aynıdır. replikler bile aynıdır. koltuğuna kurulur yazdığı oyunu hem oynar hem yönetir. inandırıcılık için ne gerekiyorsa yapar...bazen timsah gözyaşları döktüğü de olur. ama hep keyifle gülümser. :))
herşey bir oyun..hayat bir oyun....bizde birer piyon....
oyun bir zeka geliştirmek için oynan bir oyun dur.
her şey bir oyun mu?
her yazılan bir replik
peki ben neden rol yapmıyorum? ? ?
2çeşit oyun var bitanesi bizim küçükken yani hepimizin küçükken oynadığı oyunlar bitanesi kumpas şeklinde oyunlar kumpas size birinin hasırladığı komplolar diyer anlam da ise tuzaklar
o piti piti karameli sepeti :)))
sek sek...hop ip atlama...
en sevdiğim saklanbaç..
zaman oldurme
Angarya...
Ben badminton oyunu hakkında bilgi almak istiyorum daha fazla bilgi için msn'me göndere bilir misiniz acaba lütfeeennnn....
2011 üniversite kış olimpiyatları, Erzurum'da Palandöken'de yapılacak...Bu Türkiye için bulunmaz bir fırsat...Tanıtım ve gelir açısından...Umarım, kış olimpiyatlarında bulunma zevkini yine yaşarım...
Yaz olimpiyatları ise Çin'de...
“Sen kazandın; ama ben haklıydım” diye biten güzel bir Ezginin Günlüğü şarkısı vardı, adı: oyun.
Oyunlarda her zaman haklıların kazanmadığını, ‘işte acı gerçek’ dercesine anlatan bir şarkı.
***
Oyunlar yalnızca küçükken mi oynanır? Gazoz kapaklarıyla oyunlar oynardık, bilenler vardır; ya da misket/bilye oynamayı hemen herkes bilir. Onlara ne kadar değer verdiğimizi nasıl önemsediğimizi de hatırlarsınız. Büyüyünce gazoz kapaklarını/misketleri/bilyeleri attık, onların saçma değersiz şeyler olduğunu düşündük; fakat bu sefer başka şeyler biriktirdik, önemsedik: para.
***
Adam asmaca diye bir oyun vardır bir de. Gerçi artık demode olmuş hatta ‘damsız AB’ye girme çabaları’ ile tedavülden kalkmış bir oyun bu. Onun yerine ‘adam beslemece’ oynanmakta; bu daha uzun sürüyor, oldukça sıkıcı ve bir yığın mızıkçısı var.
Bunun yanında çokça oynanan sevilen bir oyun daha var: isim-şehir. O da çok populer, ‘bağdat, telafer, karikatür, soykırım’ falan yazılıyor.
***
Oyunlar masum değil artık. En kötü ihtimalle zengin çocuk topunu alıp gitmiyor, zalim çocuk topları üzerinize atıyor.
“Sen kazandın; ama ben haklıydım”
oyun insanlara eglenceyı tattıran sıkıntılı zamanda rahatladan falzasında da zarı olan bır kavramdır
kelime: Tamirat
A: televizyonunun çalismama sebebi ne olabilir?
B: bozulmustur.
A: hah! bisey bozulunca ne yaptirirsin?
B: tamir.
A: çok güzel! türet bunu.
B: neyini türetcem bunun be?
A: himzz..essegin büyügüne ne denir?
B: at
A: çok güsel.birlestir simdi (umutlanmistir anlatici)
B: AT TAMIRI! ! !
Oyun denince artık akla dijital ortamlarda oynanan bilgisayar veya konsal oyunları geliyor nede artık eski karagöz hacivat orta oyunları veya evcilik oyunu :)
dışarı çıkmaya karar verdiğimde, ya da evdeyken dışarı çıkmak için çıldırırken yapabileceğim öyle çok şey olduğunu düşünüyordum ki. çıktım. sokağa adım atar atmaz değişti dünya. İçerdeyken varlığına dâhil olmak için can attığım dünyaya ayak basar basmaz yine o aidiyet yitimiyle burun burunaydım. katılamadım. yabancı mı yabancı kalıverdim ortasında sokağın. gidecek hiçbiryer yoktu. arayacak hiçkimse.. eve geri dönmeyi de yediremedim kendime. bir banka zor attım kendimi. en yakındaki en uygun banka. o an o dünya üzerinde bana ait olan tek yere. oturdum ve katılamadığım oyuna izleyici oldum. ta ki eve ulaşana dek geçeceğim yol boyunca katılmak zorunda olduğum sahneye kendimi hazırlayana dek. yol için gücümü topladığıma kanaat getirince kalktım. benim gibi bir bank sahibi varsa bir bankta, ben de onun için oyunun bir parçasıyım şimdi.
Hani filmi çekilen şu çatlak, ünlü matematikçinin bir teoremi...
eğlence
ne kavgalar çıkardı..
heleki evcilik oyunlarında
hele birde o oyunda nilüfer anne olacaksa..
erkekler kavga ederdik baba olmak için
ve ihanetle evcilik oyunlarında tanışır insan..
aralarında kavgayla baba olma konusunda anlaşamayan çocukların hakemi nilüfer olurdu..
aman Allahım acaba kimi seçecek?
-Barış sen baba ol fatihte erkek çocuk olsun
-banane ya ben çocuk falan olmam
-o zaman bi sen ol bi barış olsun
-oda olmaz baba bi tek ben olurum geçen seferde onu baba yapmıştın!
'oyun biter; vezir ve piyon aynı kutuya girer...! ! '
Başrolünü Michel Douglas'ın oynadığı harika gerilim filmi.Baştan sona gerim gerim geriliyorsunuz.
iki çocuk karşı karşıya oturur
ve birbirlerinin gözünün içine bakarlar
gözünü ilk kırpan oyunu kaybeder..
büyüdük durum değişmedi..
gözgöze gelirsin karşındakinin gözlerinden kendine bakarsın..
ama her oyun gibi bu oyunda da bir kaybeden mevcut..