Allah katında yükselmek için, şu iki şeyi yap: 1- Sana karşı cahillik yapana, hilm [yumuşaklık] ile karşılık ver, 2- Sana vermeyene, ihsanda bulun. (İ. Adiy)
Size şu üç şeyi emrediyorum: 1- Allahü teâlâya kulluk edip, Ona hiçbir şeyi ortak koşmamayı, 2- Toplu olarak Allah’ın ipine [dinine] tutunup birbirinizden ayrılmamayı, 3- Allah’ın size veli kıldığı kimselere, itaat edip onları dinlemeyi. (İbni Mace)
Dünyayı ahirete tercih eden, şu üç şeye maruz kalır: 1- Sıkıntısı hiç eksilmez, 2- Yokluktan kurtulmaz, 3- Öyle bir hırsa kapılır ki, hiç bir zaman boş vakit bulamaz. (Taberani)
Şu üç kimsenin uygun görülmeyen işleri, durumları göz önüne alınarak hoş görülmelidir: 1- İyileşene kadar hasta, 2- İftar edene kadar oruçlu, 3- Âdil hükümdar. (Deylemi)
Âlimler üç türlüdür; 1- İlmi, hem kendisine, hem de insanlara faydalı olan, 2- İlmi kendisine faydası olan, insanlara faydası olmayan, 3- İlmi herkese faydası olan, fakat kendine faydası olmayıp helak olan. (Deylemi)
Üç türlü komşu vardır: 1- Bir hakkı olan komşu. Akraba olmayan gayrimüslim komşudur. 2- İki hakkı olan komşu. Müslüman komşu ki, hem Müslümanlık, hem de komşuluk hakkı vardır. 3- Üç hakkı olan komşu. Akraba olan Müslüman komşudur. Bunun hem Müslümanlık, hem akrabalık, hem de komşuluk hakkı vardır. (Ebu Nuaym)
Allahü teâlâ buyurur ki: Şu üç şeye devam eden, gerçek dostumdur; bunları terk eden de, gerçek düşmanımdır: 1- Namaz, 2- Oruç, 3- Cünüplükten gusül. (Beyheki, Taberani)
“Kim hiçbir ortağı olmayan, tek olan Allah’a ihlâsla ibadet ederek, namazı dosdoğru kılarak, zekâtı vererek dünyadan ayrılırsa, Allah kendisinden razı olduğu halde vefat etmiş olur.” (İbn Mâce, Sünnet, 9)
Resûlullah’ın (sallallâhu aleyhi ve sellem) naklettiği kudsî bir hadis-i şerifte Yüce Allah şöyle buyurmuştur: “İki sevgilisi (olan gözlerini almak sureti) ile kulumu sınadığımda sabrederse, bu ikisine karşılık ona cenneti veririm.” ( Buhârî, Merdâ, 7)
“Bir kimse camiye gitme niyetiyle evinden çıktığında, attığı bir adımla kendisine bir sevap yazılır, diğer adımıyla bir günahı silinir.” (Nesâî, Mesâcid, 14)
“Doğruluktan ayrılmayın. Çünkü doğruluk iyiliğe, iyilik de cennete götürür. Kişi devamlı doğru söyler ve doğruluktan ayrılmazsa Allah katında ‘doğru/sıddîk’ olarak tescillenir. Yalandan sakının! Çünkü yalan kötülüğe, kötülük de cehenneme götürür. Kişi devamlı yalan söyler, yalan peşinde koşarsa Allah katında ‘yalancı’ olarak tescillenir.” (Müslim, Birr, 105)
Resûlullah (sallallâhu aleyhi ve sellem), “Size en büyük günahın ne olduğunu söyleyeyim mi?” diye sorunca, ashâb, “Evet, buyur ey Allah’ın Resûlü!” dediler. Bunun üzerine Resûlullah, “Allah’a ortak koşmak ve anaya babaya saygısızlık etmektir…” buyurdu. (Buhârî, Edeb, 6)
“... Mü’min bal arısına benzer; güzel şeyler yer, güzel şeyler üretir, (güzel yerlere) konar, (konduğu yeri de) kırmaz ve bozmaz.” (İbn Hanbel, II, 199)
Duanın kabul olması için iki şey gerekir:
1- İhlâs,
2- Helal lokma. (Tergib-üs-salât)
Âlim iki türlüdür:
1- İlmi ile Allah’ın rızasını arayan, ilmi paraya değişmeyen,
2- İlmi ile dünyalık arayan. Böyle âlime, kıyamette ateşten gömlek giydirilir. (Deylemi)
Kırk gün yatsı ve sabah namazını, cemaatle kılana, iki berat verilir:
1- Cehennemden kurtuluş beratı
2- Münafıklıktan kurtuluş beraatı. (Hatib)
Allah katında yükselmek için, şu iki şeyi yap:
1- Sana karşı cahillik yapana, hilm [yumuşaklık] ile karşılık ver,
2- Sana vermeyene, ihsanda bulun. (İ. Adiy)
Oruçlu için iki sevinç vardır:
1- İftar edince,
2- Ahirette, Allah mükâfatını verdiği zaman. (Buhari)
Rica ederim efendim.
Suat bey çok teşekkür ederiz hayrınız için.
Size şu üç şeyi emrediyorum:
1- Allahü teâlâya kulluk edip, Ona hiçbir şeyi ortak koşmamayı,
2- Toplu olarak Allah’ın ipine [dinine] tutunup birbirinizden ayrılmamayı,
3- Allah’ın size veli kıldığı kimselere, itaat edip onları dinlemeyi. (İbni Mace)
Dünyayı ahirete tercih eden, şu üç şeye maruz kalır:
1- Sıkıntısı hiç eksilmez,
2- Yokluktan kurtulmaz,
3- Öyle bir hırsa kapılır ki, hiç bir zaman boş vakit bulamaz. (Taberani)
Ziyaret edilmesi gerekmeyen üç hasta:
1- Gözü ağrıyan,
2- Dişi ağrıyan,
3- Çıban ağrısı olan. (Taberani)
Lanetlenen üç zümre şunlardır:
1- Ana babaya lanet eden,
2- Allah’tan başkası için kurban kesen,
3- Arazinin sınırını geçen, (İ. Asakir)
Kendilerinde yemin teklif edilmeyen üç kimse:
1- Evladın babasına yemini,
2- Kadının kocasına yemini,
3- Kölenin efendisine yemini. (İ. Asakir)
Şu üç kimsenin uygun görülmeyen işleri, durumları göz önüne alınarak hoş görülmelidir:
1- İyileşene kadar hasta,
2- İftar edene kadar oruçlu,
3- Âdil hükümdar. (Deylemi)
İslam’dan nasibi olmak, şu üç şey ile olur:
1- Namaz,
2- Oruç,
3- Zekât. (İ. Ahmed)
Şu yemeklerden sorguya çekilmeyen üç kimse:
1- İftar yemeğinden,
2- Sahur yemeğinden,
3- Misafirle yediğinden. (Deylemi)
Âlimler üç türlüdür;
1- İlmi, hem kendisine, hem de insanlara faydalı olan,
2- İlmi kendisine faydası olan, insanlara faydası olmayan,
3- İlmi herkese faydası olan, fakat kendine faydası olmayıp helak olan. (Deylemi)
Şu üç kişiye günah yazılmaz:
1- Uyanana kadar uyuyana,
2- İyi olana kadar deliye,
3- Büluğa erene kadar çocuğa. (Buhari)
Üç türlü komşu vardır:
1- Bir hakkı olan komşu. Akraba olmayan gayrimüslim komşudur.
2- İki hakkı olan komşu. Müslüman komşu ki, hem Müslümanlık, hem de komşuluk hakkı vardır.
3- Üç hakkı olan komşu. Akraba olan Müslüman komşudur. Bunun hem Müslümanlık, hem akrabalık, hem de komşuluk hakkı vardır. (Ebu Nuaym)
Allahü teâlâ buyurur ki:
Şu üç şeye devam eden, gerçek dostumdur; bunları terk eden de, gerçek düşmanımdır:
1- Namaz,
2- Oruç,
3- Cünüplükten gusül. (Beyheki, Taberani)
Ümmetim üç sınıftır:
1- Sorgusuz sualsiz Cennete girenler,
2- Hafif hesaba çekilerek girenler,
3- Günahlardan temizlenerek girenler. (Taberani)
Oruçlu iken, şu üç şeyden sakınmalı:
1- Hamama girmemeli,
2- Hacamat olmamalı,
3- Kadınlara bakmamalı. (Deylemi)
Üç kişi için melekler istigfar eder:
1- İlim öğreten,
2- İlim öğrenen,
3- Cömert olan. (Ebu-ş-şeyh)
“Kim hiçbir ortağı olmayan, tek olan Allah’a ihlâsla ibadet ederek, namazı dosdoğru kılarak, zekâtı vererek dünyadan ayrılırsa, Allah kendisinden razı olduğu halde vefat etmiş olur.” (İbn Mâce, Sünnet, 9)
“Batan bir diken bile olsa Müslüman’ın başına gelen her bir musibeti, Allah onun günahlarına kefaret kılar.” (Buhârî, Merdâ, 1)
Resûlullah’ın (sallallâhu aleyhi ve sellem) naklettiği kudsî bir hadis-i şerifte Yüce Allah şöyle buyurmuştur: “İki sevgilisi (olan gözlerini almak sureti) ile kulumu sınadığımda sabrederse, bu ikisine karşılık ona cenneti veririm.” ( Buhârî, Merdâ, 7)
“Bir kimse camiye gitme niyetiyle evinden çıktığında, attığı bir adımla kendisine bir sevap yazılır, diğer adımıyla bir günahı silinir.” (Nesâî, Mesâcid, 14)
“Doğruluktan ayrılmayın. Çünkü doğruluk iyiliğe, iyilik de cennete götürür. Kişi devamlı doğru söyler ve doğruluktan ayrılmazsa Allah katında ‘doğru/sıddîk’ olarak tescillenir. Yalandan sakının! Çünkü yalan kötülüğe, kötülük de cehenneme götürür. Kişi devamlı yalan söyler, yalan peşinde koşarsa Allah katında ‘yalancı’ olarak tescillenir.” (Müslim, Birr, 105)
Resûlullah (sallallâhu aleyhi ve sellem), “Size en büyük günahın ne olduğunu söyleyeyim mi?” diye sorunca, ashâb, “Evet, buyur ey Allah’ın Resûlü!” dediler. Bunun üzerine Resûlullah, “Allah’a ortak koşmak ve anaya babaya saygısızlık etmektir…” buyurdu. (Buhârî, Edeb, 6)
“Kim kardeşine haksızlık etmişse, onunla helâlleşsin…” (Buhârî, Rikâk, 48)
“... Mü’min bal arısına benzer; güzel şeyler yer, güzel şeyler üretir, (güzel yerlere) konar, (konduğu yeri de) kırmaz ve bozmaz.” (İbn Hanbel, II, 199)