Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz? sizce ne demek, Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz? size neyi çağrıştırıyor?

Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz? terimi Aslı Birer tarafından tarihinde eklendi

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    …ve Allah çocuğa, çocuk olmaktan başka bir vazife vermemiştir.

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Peygamberimiz çocukları hiç ayırt etmeden sadece çocuk oldukları için sevdi.
    Cesaretle ses çıkaran insanlar sevilmez ama doğru sevmeyi en çok bilenler de onlardır.

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Merhaba son şövalye,
    Zaman Zaman buraya bir şeyler karalayıp şiir olarak düzenliyorum. Önerinizi değerlendireceğim teşekkürler ve güzel bir gün dileklerimle…

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Şiirci kuşlar var gökkuşağı gibi
    kimi zaman bir anka, kimi zaman haberci bir güvercin… bazı sabahlar çocuk şarkıları gibi günaydın nidaları ötüşlü kimi zaman hüzünlü bir anne burukluğuyla ağlamaklı…geceleri bazen sevda yüklü bulutların gözlerine inmesi aşıkların. Bazen geçim derdine düşmüş sakolu bir beybaba. Şiirci kuşlar var gökkuşağı gibi
    Rengarenk…

    ?si=nk3AauQzMPCrFBi0

    Aslı Birer

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Dünyayı omuzlarında taşıyan yürekler var, bir de diğerleri!
    Aslı Birer

    İyi ki varlar iyi ki hala şiirler yazılıyor.

    Nurgül hanım ve sinan bey:)

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Yazdıklarından çıkardığım öyleyse empati yeteneğin çok yüksek ve bu durumda merhamet duygunda öyle.

    Son zamanlarda yaşanan ülkemizdeki sıkıntılardan dolayı etrafımızda eskiye nazaran çok daha fazla üzüntüler yaşıyoruz. Maddi manevi sıkıntılar çoğaldı ve bundan dolayı intihar vakaları olsun, çocuklarımızın karşılaştığı sıkıntılar olsun, kadınların başına gelebilecek en vahim olaylar olsun. Elbette ki çoğumuzu etkiliyor. Bunun yanında dolaylı olarak eş dost akraba sıkıntıları da var elbette ne kadar uzak dursak da zaman zaman can sıkıcı olabiliyor.
    Ama o son sitem bambaşka:)) çok bireysel ( göz kırpan yüz) :)

  • Nurgül Kılavuz
    Nurgül Kılavuz

    Aslı uzaklaşabildiğim kadar uzağım zaten ama bu onların varlığını yoketmiyor. Birilerinin bana bireysel olarak zarar vermesi gerekmiyor uzaktan gördüklerim bile ruhuma ağırlık olarak yetiyor Onlara değer verdiğim önemsediğim için değil, iyilere, masumlara değer verip önemsediğim için sitemim. korkma sadist biri değilim ;))) ancak cezasız kalmış bir kötülük cesaretle birlikte dozu arttırır. En kısa zamanda cesaretini ve gücünü yitirmiş kötülük hem hem asayişi hem Adaleti getirir diye düşünüyorum bu yüzden hiç acımadan tüm kötü enerjimi sahibine gönderiyorum ;)

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    “Canı yandığında merhamet etmeyeceğim insanlar biraz daha çoğaldı Bu benim zihnimin kirliliğinden mi onların karanlık zihniyetlerinden mi?”

    Merhamet ve değer burada ikili olarak incelenmeli. Birisine fazla değer vermek. (gereksizce) kişiyi değersizleştirir… sizin canınızın acıdığını umursamaz birine merhamet de duyamazsınız! Bu hastalıklı bir duygudur. Bazı etkenlerden dolayı bir süre sabır gösterilse de bir zaman sonra kişi eğer normal düşünüyorsa karşı çıkacak ve oradan uzaklaşacaktır. He manevi boyutuna bakarsak o kişi bunun cezasını farklı bir şekilde yaşar mı onu bilemem. Bu yazıda çok içten bir sitem hatta beddua dedikleri kötü temenniler var. Enerjiler gerçektir kim bilir belki de hakikaten yaşar Nurgülcüğüm seni hiç böyle okumamıştım. Umarım sıkıntın her ne ise bir an evvel atlatırsın.

  • Nurgül Kılavuz
    Nurgül Kılavuz

    Canı yandığında merhamet etmeyeceğim insanlar biraz daha çoğaldı Bu benim zihnimin kirliliğinden mi onların karanlık zihniyetindenmi hangi merhamet sahibi isterki çocuk yürekli yada iyi bir insanın acı çekmesini dünya çocuklar ve iyiler var diye daha yaşanılır ve güzel değilmi ve sen içimdeki çocuğun katili hiç kıyılırmı bu masum gülüşe nasıl bir yürek ki bu alevlerin üstünde yanarken içli içli sevinir böyle bir ölüşe ben küllerimden doğarım doğmasınada sen bu ateş seni yakmaz mı sandın.

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Çiçekli böcekli değil de öylesine gelsene günüme öylece kendinle…

    Aslı Birer

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Kalbin temiz mi kirli mi olduğunu Allah’tan başka bilen yoksa neyle ölçülüyor acaba merhamet. Yanılma payını ben göze alamam şahsen. Öyle ya muhatabın şaşmaz bir adalet onun karşısında birini afaki yargılamak akıl karı mı..?

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Bana göre merhamet duygusu empatiden başka bir şey değildir…

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Hali hazırda var olan değer yargılarından hangileri kendilerine ait ve bilincinde bile olmayan kendi değerlerini kendilerine ifade edemeyen hazırcı insanlar tarafından kabul görmeyen değersizleştirmeye çalışılan yitirilmiş yaratıcı insanlar her çağın kaybı. Belki de. Değer yargılarımız yanlıştır! Belki de kişisel olarak en değerli olan yargı, ortamına göre değersizdir ve kişiye zarar veren bir soruna dönüşür. Bizim için hazırlanmış değer yargıları ne derece doğru? Ya da her doğru her insanda doğru olur mu? Her yanlış, her insanda yanlış olur mu?
    Her iyiliğin her kişiye iyilik olduğunu söyleyebilir miyiz?
    Gerçek kötü kim?
    Gerçek iyi kim?
    Gerçek sevgi ne?
    Sahte sevgi ne?
    Gerçek merhamet ne?
    Gerçekler kime göre neye göre gerçek?
    Her şey göründüğü gibidir diyebilir miyiz? Bu yargıya varmak kolay değildir..! Ve olmamalıdır da!

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Bir nefeslik okunuşunda, bir ömürlük iz bırak!

    Aslı Birer

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    ANIŞTIRMA ( telmih)


    Özünden, gözünden, doğru sözünden bilinmeyen ağlasın
    İlminden, biliminden, dilinden doğru sözler çağlasın
    “Aklına geleni işleme, her ağacı taşlama.”
    Ki, er meclisinde dinlensin sözün
    Değeri bilinsin örf ile özün…

    Aslı Birer

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Yorgun bir aşk güftesi çalıyor gönül
    bülbülün nazarından baksan!
    Allı pullu mis kokulu gülistanın
    -neşeli bestesi gül
    Sesine nefes!
    -nefesinden taşan sevdalı ses
    Oysa;
    Bahçesinde yeşilinin sebebi
    suyu gözlerimden
    Rengi çalar “aynı ben” bu yüzden!
    Bir garipçe berceste…

    Bu şiire yapılan yorum, yapan MüRŞİDİ



    BERCESTE= Müstesna, öncü, nadide, kıymetli ve taktire şayan
    demektir. Yukardaki bahse konu olan şiir de bunların hiç birini göre-
    medim. Yüce Türk Ulusu'nun Edebiyatını, Felsefesini, Destanı, Şiiri
    Türküsünü el birliğiyle ne hale getirdik. Orta Çağ bataklığın da bile
    Halkın değerleri bu kadar darbe yememişti.
    ------Sözüm ya da serzenişim salt size değildir. Mürşid-i Kâmiller de
    maalesef aynı durum da. Bilinçli ve kaideli bir şekilde Türk Ulusunun
    yüce değerleri fasifize edilmektedir.
    ------Her İnsan bir değerdir, karşılıklı saygı ve sevgi İnsanların en
    büyük hazinesidir. Muhterem iğneli Şairem. Barış ve Şiir'le kalınız...


    Hiçbir şey demiyorum.

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Açıklar livasına tutuşturdular kalemi, veryansın etti “cümle, alemini!” Şairmiş efendim kendileri! Yaktı yıktı satırladı, cümle alemi. Ordan burdan patlamasa bari… madem kılıcını kınından çıkarmış! Zayi olmasın hani! Sormadık mektep medrese hadi! Adam gibi iki satırı öküzün kuyruğuna bağlasın bari(!)

    Aslı B.

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    #binlerceyıldızastımbaktığımyere

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Şahsınıza karsı haddi aşan, hududu geçen, küstahlaşanları, altın olsa kesenizde, bal olsa kasenizde tutmayın.

    Neşet Ertaş

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Rahmetle anıyoruz

    ?si=oQvQXM5SobZh0jVH

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Bazı konular objektif bilgiler içerir ve bunların üzerinde fikir yürütmeyi tercih etmiyorum.

    Yazdıklarınızın ve yazdıklarımı ayıklayıp sonucunda ne çıkarılmasına bakmak gerekir.

    Saygıyla

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    İşsizliğin en büyük sebeplerindendir istihdam dengenesizliği… bir bölgede yığılma olmuştur diğer bölgede iş vardır iş gücü eksikliği vardır. Ve bu dengesizlik de maalesef ki gelir dengelerinden tutunda ekonomi yönetiminde tüm faktörleri etkiler.

    Bu konuda hak verebilirim Türkiye’nin en büyük sorunlarından biri de budur.

    İşini severek yapmak, istediğiniz işte çalışmakta coğrafi faktörlerde incelenebilir. Kişinin bulunduğu coğrafyada hangi iş müsaitse o işte istihdam edilir. Bu durum hoşnutsuzluk yaratır ve çok büyük bir sorunu da beraberinde doğurur.( gizli işsizlik) verimsiz çalışmalar. Burada da haklılık payınız var. Yurtdışında bu işi mesleki okulları arttırarak ve öğrencinin kapasitesini, seçimlerini göze alarak lisede belirlenir ve herkes illaki üniversite okuyacak dayatması yapılmaz. Ülkemizde de meslek liseleri var bildiğiniz gibi fakat temelde çözülmemiş sorularımız olduğu için biz bu sistemi maalesef tam anlamıyla hayata geçiremiyoruz. Bunları şöyle bir tarafa bırakalım ve istisnalar ile akıl yürütmek yerine yaşanan olayların bütününe bakmalıyız… ortada çözümlenmesi gereken büyük bir problem vardır. Bunlara odaklanarak çözüm üretmeliyiz. Doktorlar da etten kemikten insanlardır ve doktorluk mesleği sevmeden ve gönül vermeden yapılacak bir şey değildir. Tıp fakültesi okumuş biri askeri bir eğitimden geçmiş gibi görebilirsiniz. Doktorluk ulvi bir meslektir ve onlar kimsenin kendilerine gebe olmasını istemezler. Her meslekte kötü diyebileceğimiz davranış özellikleri taşıyan insanlar vardır ve olacaktır. Bu kadar önlenmesi gereken yaşadığımız olayları bütüne bakarak değerlendirmek sizce de en doğrusu olduğunu düşünmek istiyorum. Çünkü sizin de yazdıklarınızdan çıkarım yaptığım belli bir bilgi donanımına sahip olduğunuz. Bu bağlamda siyasi düşüncelerden tamamen sıyrılıp düşünmeyi salık veririm.

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    İşsizliğin en büyük sebeplerindendir istihdam dengenesizliği… bir bölgede yığılma olmuştur diğer bölgede iş vardır iş gücü eksikliği vardır. Ve bu dengesizlik de maalesef ki gelir dengelerinden tutunda ekonomi yönetiminde tüm faktörleri etkiler.

    Bu konuda hak verebilirim Türkiye’nin en büyük sorunlarından biri de budur.

    İşini severek yapmak, istediğiniz işte çalışmakta coğrafi faktörlerde incelenebilir. Kişinin bulunduğu coğrafyada hangi iş müsaitse o işte istihdam edilir. Bu durum hoşnutsuzluk yaratır ve çok büyük bir sorunu da beraberinde doğurur.( gizli işsizlik) verimsiz çalışmalar. Burada da haklılık payınız var. Yurtdışında bu işi mesleki okulları arttırarak ve öğrencinin kapasitesini, seçimlerini göze alarak lisede belirlenir ve herkes illaki üniversite okuyacak dayatması yapılmaz. Ülkemizde de meslek liseleri var bildiğiniz gibi fakat temelde çözülmemiş sorularımız olduğu için biz bu sistemi maalesef tam anlamıyla hayata geçiremiyoruz. Bunları şöyle bir tarafa bırakalım ve istisnalar ile akıl yürütmek yerine yaşanan olayların bütününe bakmalıyız… ortada çözümlenmesi gereken büyük bir problem vardır. Bunlara odaklanarak çözüm üretmeliyiz. Doktorlar da etten kemikten insanlardır ve doktorluk mesleği sevmeden ve gönül vermeden yapılacak bir şey değildir. Tıp fakültesi okumuş biri askeri bir eğitimden geçmiş gibi görebilirsiniz. Doktorluk ulvi bir meslektir ve onlar kimsenin kendilerine gebe olmasını istemezler. Her meslekte kötü diyebileceğimiz davranış özellikleri taşıyan insanlar vardır ve olacaktır. Bu kadar önlenmesi gereken yaşadığımız olayları bütüne bakarak değerlendirmek sizce de en doğrusu olduğunu düşünmek istiyorum. Çünkü sizin de yazdıklarınızdan çıkarım yaptığım belli bir bilgi donanımına sahip olduğunuz. Bu bağlamda siyasi düşüncelerden tamamen sıyrılıp düşünmeyi salık veririm.

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Zihniyetler vasat, nasıl biri çıkıp biz artık doktor dövüyoruz eskiden böyle miydi? Diyebilir!
    Sanki marifetmiş gibi!

    Bir ülkenin doktorları o ülkeyi terk ediyorsa sorun sadece ekonomi meselesi olmaktan çıkmış çok daha büyük demektir! Çünkü hiçbir devlet kolay kolay bunu göze almaz. Bazı illerde şimdiden bazı branşlarda doktor açıkları yaşanmaya başlamış. Çıkar yol doktoru ithal etmek değil, ülkenin doktorunu yurtta tutmaktır.
    Beyin göçü önemlidir biz bu anlamda çok değerler yitirmeye devam ediyoruz! Ülkemize de gelsin çalışmalar yapsınlar buna itirazımız olmaz ama doktorlarımızı gönderip yerlerini yabancı doktorlarla doldurmayı da onaylayamam. Ki bunda da iyi bir Tıp eğitimi almış doktorlarla yapılacağının garantisi olacağını düşünmüyorum.

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Düşünme iç dünyadır eylemdir, düşünce ise içerden dışarıya açılan penceredir eylemden etkilenen öznesidir ve artık içeriden çıkmış dışarıya aittir.

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Sistematik ifadeyle, düşünme; kişinin kendi içerisinde bir faaliyet iken, düşünce ise düşünmenin başka bilinçlere ulaşmış halidir.

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Bir topluluğun içine girmeden amaçlarını dışardan göremezsiniz!..

    Bir evin dışından içini görmek mümkün değilken içine girdiğinizde içine vakıf olmakla kalmaz dışarıyı da görürsünüz!..

    Bir insanı dışarıdan sadece görüntüsünü görür tanımak mümkün değilken, konuşup içine girmeye başlayınca beynini düşüncelerini görürsünüz.

    Ve bunlar gibi bir dolu kanıt;

    Yani görmek için dışı değil içinde olmak gerekir.

    Ne mümkün anlamak; kırılmamış küpün içinde ne olduğunu! Mantığa bir bulut yüksekliği kalmış o kıvrımlarında nöronların iletileri kesilmiş yollarında! beyinlerinizi.

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Yüzde gerek ince deri! Köseleden bozma yüz de ne olsa teper geri.

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Çok değil birkaç hafta önce ne enteresan hasta tavırlar gözlerimizin önüne serildi de biz yine edebimizden sustuk. Allah işte o hep doğrunun yanındadır. Dil yanılıp doğruyu söyler! El yanılıp yanlış tuşa basar.

  • Ata Kızı
    Ata Kızı

    Kördüğümler ise fikirlerde sabitlendi çözümlemek kadar insanı çözmek de zorlaştı!

    Aslı Birer