Orman, belirli yükseklikteki ve büyüklükteki ağaçlar, çalı, otsu bitkiler, mantarlar, mikroorganizmalar ve çeşitli hayvanlarla, toprağın meydana getirdiği, aynı zamanda topluma çeşitli faydalar sağlayan bir ekosistem. Kendisini meydana getiren bireylerin uzun yıllar karşılıklı etkileri sonucu yerleşmiş, biyolojik bir dengeye sahiptir. Bu denge ormanların sağlığı ve varlığı için şarttır. Bu denge olmadıkça, ormanların sağlığı ve varlığını korumak çok güç, hatta imkânsızdır.
Ormanı seçtiğim zaman varolmayı öğrenmek için yaprak yaprak, deslerimi uzattım ve öğrendim kök olmayı,derin çamur olmayı, dilsiz toprak,billurumsu bece, ve azar azar bütün orman olmayı..
orman tabii olarak yetişen ve ya emekle yatiştirilen ağaç ve ağaçcık toplulukları yerleri ile birlikte oramandır. orman demekle sadece ağaç anlamına gelmez. o yerde bir canlılığın ve doğal döngü var sa ormandır. harici ziraat arzisidir. orman meyve bahceliği değildir.
Otsu ve odunsu bitkilerin, vahşi hayvanların, mikroorganizmaların, taşın, toprağın biraraya gelerek oluşturduğu yaşam birliği. Ormandaki yaşamda hem savaşım vardır, hem de işbirliği...
yuvadır kuşlara... örtüdür topraga.. can veriri doğaya... hey gidi heyyy. ve şimdiler de orman sadece feti paşa korusundan ibaret benim için:( bahtsız bir şehrin bahtsız bir ferdi:(
Orman temiz, saf, tatlı, ruhu ve kalbi dolduran ve iliklere kadar işleyen doğal havasını vermeyecek artık. İsteyenler okxygen tüpüyle suni teneffüs yapabilirler.
Bir Orman Mühendisliği öğrencisine ormanın ne anlama geldiğini sormak sanırım çok saçma.Orman,bir ülkenin geleceği.Türkiyemin geleceği.Meşeler,Selviler,Sarıçam,Karaağaç,Platanus Orientalis yani doğu çınarı.Orman...Yeşil bir dünya. - Bir hektar LADİN ormanı yılda 32 ton. - Bir hektar KAYIN ormanı yılda 68 ton. - Bir hektar ÇAM ormanı yılda 30-40 ton toz emer... - 50 metre genişliğindeki bir otobanın trafik gürültüsünü 20-30 desibel azaltır... -Ormanlar; bitkiler ve hayvanlar için doğal bir su şebekesi gibidirler. Toprak hayatı ile bütünleşen ormanlar; atıkların yeniden değerlendirilmesini sağlar. 25 metre boyunda ve 15 metre tepe çatısına sahip bir KAYIN ağacı, saatte 1.5 kilogram oksijen üretir. -Ormanlar; ağaçsız bir alana göre 8 kat fazla humus oluşturur ve toprak canlılarının yaşamasına olanak sağlar.
Ağaçların toplu bulunduğu ormanlar üzerinde de efsaneler vardır ki, Ötüken ve Kadırgan ormanları burdandandır. Ötügen ormanı ile dağının Türk Kıtabelerinde de adı geçmektedir. Orhun abidelerinde de il Türk’lerin burada yerleştikleri yazılıdır. Türkler buradan ayrılmanın felaket olacağına inanırlardı. Çinli’ler de bunu bildikleri için Türkleri bu ormandan ayırmaya çok çalışmıştır. Ötügen ormanında geçen maceralar, savaşlar etrafında kahramanlık hikeyeleri de türemiştir. Ötügen ormanları Orhun ırmağı ile Selanga ırmağı arasındadır.
Cengiz dahi sözlerinde anamız Ötügen diyorsa da bu ötügen sözüile yer kast edildiği ileri sürülür.
İnli ve Budun ormanları da Türklerin ilk kutsal vatanları sayılmıştır.
Hitit’lerin Ezen-in-pi denilen meyve bayramları ormanda yapaılır, Tanrının heykeli tapınaktan alınarak ormana götürülürdü. Heykeli götüren alay Tarnui tapınağı önüne gelince, en büyük kahin onu karşılardı…
Dünyaya can verendir orman
Ormansız bir yurt vatan değildir. Atatürk
#kazdağılarıhepimizin
Orman, belirli yükseklikteki ve büyüklükteki ağaçlar, çalı, otsu bitkiler, mantarlar, mikroorganizmalar ve çeşitli hayvanlarla, toprağın meydana getirdiği, aynı zamanda topluma çeşitli faydalar sağlayan bir ekosistem.
Kendisini meydana getiren bireylerin uzun yıllar karşılıklı etkileri sonucu yerleşmiş, biyolojik bir dengeye sahiptir. Bu denge ormanların sağlığı ve varlığı için şarttır. Bu denge olmadıkça, ormanların sağlığı ve varlığını korumak çok güç, hatta imkânsızdır.
Tarzan'ın mekanı :))
içinde ağaçlar ve canlıların yaşadığı büyük bülgeye orman denir.
İlkokul 3 ncü sınıf öğrencisine sorulan bir soru:
- Ormanların faydalarını sayınız.
Aklına bir şey gelmeyen öğrencini cevabı:
- Ormanların yararı sayılamayacak kadar çoktur. :)
Sınav sonunda çocuk öğretmenden tam not alır.
Ormanı seçtiğim zaman
varolmayı öğrenmek için
yaprak yaprak,
deslerimi uzattım
ve öğrendim kök olmayı,derin çamur olmayı,
dilsiz toprak,billurumsu bece,
ve azar azar bütün orman olmayı..
Pablo Neruda
Tema 2B'lik orman arazilerini satılmaması için imza kampanyası başlattı. Hükümet satarım diye ısrar ediyor.
Hayrettin Karaca ise;
'Verin bana bir milyon imza, sattırmam! ..' diyor.
http://www.tema.org.tr/2B/
sadece kokusu bile bizler için verilmiş büyük nimet...
orman
tabii olarak yetişen ve ya emekle yatiştirilen ağaç ve ağaçcık toplulukları yerleri ile birlikte oramandır.
orman demekle sadece ağaç anlamına gelmez. o yerde bir canlılığın ve doğal döngü var sa ormandır. harici ziraat arzisidir. orman meyve bahceliği değildir.
Sessizce dalacaksın içine,
Çok güzel bir gölgelik bulup, hemen cullanacaksın oraya
Mangal, çay, etler, sohbet, kahkaha, oynayan çocuklar ve yeğenler...
Biraz içersinde gezinti ve temizce havayı içine soluyacaksın.., işte ormanın bile bize hafta sonları yaşattığı güzelliğe bakın.. :)
Not: Lütfen yeşili katletmeyin, elinizden geliyorsa her sene 1 tanede olsa ağaç dikin..! !
düştüm bir ormana yol belli değil
oyyy zulum zulum
başında zulum
uzak git ölüm
Orman ne kadar büyük ve kalabalık olursa olsun...
Sonuçta her ağaç yalnızdır...
'Sessiz duruşu değildir
Ağaçların
Ormanların soluk aldırmayan içi
Bilek kalınlığında
Sarmaşıklarla, sineklerle, sürüngenlerle
Hep korkak maymunların
Bağırıp kaçışmaları değildir
dallarda
ama
Bekleyen bir kız
Utangaç, koyu renkli, tatlı gözlü
Yolunuzu gösteren
Efendim, yukarıya.'
William Carlos Williams
Çeviren: Ülkü Tamer
iki parça et uğruna yakmayı çok sevdiğimiz yeşil akciğerlerimiz.
Otsu ve odunsu bitkilerin, vahşi hayvanların, mikroorganizmaların, taşın, toprağın biraraya gelerek oluşturduğu yaşam birliği. Ormandaki yaşamda hem savaşım vardır, hem de işbirliği...
ordakiler gerçek değil...matrix:SSS
yafffffff bi arada dursanıza! hiç mi korku filmi izlemdiniz? ormana diil alışveriş merkezine kaçın,kalabalığa karışın,merdivenlerede çıkmayın! ! ! ! !
şşiiişşşttt..şifre buu...balta ve ip...çaktın? ?
baltalar elimizde uzun ip belimizde..biz gideriz ormana hey ormanaaaa
yuvadır kuşlara...
örtüdür topraga..
can veriri doğaya...
hey gidi heyyy.
ve şimdiler de orman sadece feti paşa korusundan ibaret benim için:(
bahtsız bir şehrin bahtsız bir ferdi:(
Orman temiz, saf, tatlı, ruhu ve kalbi dolduran
ve iliklere kadar işleyen doğal havasını vermeyecek artık.
İsteyenler okxygen tüpüyle suni teneffüs yapabilirler.
Memleketim ormanlary.vay biee
kardeşçe yaşamayan bireyler topluluğu.
özellikle bazı ağaç türleri kendi fidelerinin bile gelişimine izin vermiyor.
Bir Orman Mühendisliği öğrencisine ormanın ne anlama geldiğini sormak sanırım çok saçma.Orman,bir ülkenin geleceği.Türkiyemin geleceği.Meşeler,Selviler,Sarıçam,Karaağaç,Platanus Orientalis yani doğu çınarı.Orman...Yeşil bir dünya.
- Bir hektar LADİN ormanı yılda 32 ton.
- Bir hektar KAYIN ormanı yılda 68 ton.
- Bir hektar ÇAM ormanı yılda 30-40 ton toz emer...
- 50 metre genişliğindeki bir otobanın trafik gürültüsünü 20-30 desibel azaltır...
-Ormanlar; bitkiler ve hayvanlar için doğal bir su şebekesi gibidirler. Toprak hayatı ile bütünleşen ormanlar; atıkların yeniden değerlendirilmesini sağlar. 25 metre boyunda ve 15 metre tepe çatısına sahip bir KAYIN ağacı, saatte 1.5 kilogram oksijen üretir.
-Ormanlar; ağaçsız bir alana göre 8 kat fazla humus oluşturur ve toprak canlılarının yaşamasına olanak sağlar.
Ağaçların toplu bulunduğu ormanlar üzerinde de efsaneler vardır ki, Ötüken ve Kadırgan ormanları burdandandır. Ötügen ormanı ile dağının Türk Kıtabelerinde de adı geçmektedir. Orhun abidelerinde de il Türk’lerin burada yerleştikleri yazılıdır. Türkler buradan ayrılmanın felaket olacağına inanırlardı. Çinli’ler de bunu bildikleri için Türkleri bu ormandan ayırmaya çok çalışmıştır. Ötügen ormanında geçen maceralar, savaşlar etrafında kahramanlık hikeyeleri de türemiştir. Ötügen ormanları Orhun ırmağı ile Selanga ırmağı arasındadır.
Altaylı’ların yarqadılış efsanelerinde ormanları şeytanlar yaratmıştır.
Cengiz dahi sözlerinde anamız Ötügen diyorsa da bu ötügen sözüile yer kast edildiği ileri sürülür.
İnli ve Budun ormanları da Türklerin ilk kutsal vatanları sayılmıştır.
Hitit’lerin Ezen-in-pi denilen meyve bayramları ormanda yapaılır, Tanrının heykeli tapınaktan alınarak ormana götürülürdü. Heykeli götüren alay Tarnui tapınağı önüne gelince, en büyük kahin onu karşılardı…
Kaynak: Türk Mitolojisi