Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz? sizce ne demek, Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz? size neyi çağrıştırıyor?
Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz? terimi Aslı Birer tarafından tarihinde eklendi
Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz? terimi Aslı Birer tarafından tarihinde eklendi
Dikkatin yoğunlaşması.
Mesela bir iş yaparken sadece o ana odaklanma aklınızı, takıntı halini alan düşüncelerden arındırıp yaptığınız işi en iyi şekilde yapmak.
Kitap okurken sadece okuduğunuz kitaba odaklanma, yemek yerken sadece aldığınız lezzete odaklanma, pişirirken de en lezzetli olmasını sağlar. Temiz bir zihinde farkındalık artar. Hem kendini hem etrafındaki insanlara daha duyarlı hale gelmek, insanı mutlu kılar. Her şeyden daha değerli olan zamanı da tadını çıkararak yaşamak için temiz bir zihne ihtiyacımız var.
zen ustası daokai (fuyo dokai; 1043–1118) bir dersinde “yemyeşil dağlar durmaksızın hareket halinde,” derken bir yandan fiziksel dağları ve onların göze görünmeyen, çağlar süren devinimlerini kast ediyor bir yandan da meditasyona oturmuş genç keşişlerin bir dağ gibi kımıltısız olsalar da aydınlanma yolunda sürekli ilerlediklerine işaret ediyordu.
Alıntı
Dürüst ve Erdemli olmak bu günlerde dünyanın birincil ihtiyacı hangi din olursa olsun ilk önce insan olabilme öğretisi ve içine yönelmektir zen felsefesi ve bu felsefenin öğretilerinin islam diniyle çok uyumlu olması dikkatimi çekiyor. Öyle ya ilim çinde de olsa alıp getirin diyen bir dine mensup olarak en güzel olanı öğrenip öğretmek kutsal bir görevdir.
Haiku
sokak lambası
her gece yalnız kalır
yalnız ve aydınlık
Size en büyük ceza sizi görmemek olur.
Aynı şeyler hep nerede bir ağaç meyve verir dibine asit dökerler işte öyle bir şey!
Sizleri bu sitede yazıp okuyan gerçek yazarların ve düşünürlerin vicdanlarına teslim ediyorum. Şurada gerçek çirkef ve iğrenç insanları gören gerçek gözlere bırakıyorum sizi! Çav çav
İnsan gelişmek ve geliştirmek ile yükümlüdür. İnançları doğrultusunda farklı teoriler ve bilimsel öğretileri kendi düşünceleriyle sentezleyip güncelleme kabiliyeti aydın bir düşünce ürünüdür. Asıl ahlaksız sizsiniz. Asıl soysuzluk soyunu inkar edip milletine ihanet etmektir. Kimseyle işim olmaz ahlaksız kelimelerinizi o cahil beyninize iade edebilirim ancak. Ama şunu söylemek istiyorum işini beceremeyen yetkili burada sayfanızı insan gibi kullanan bir tek ben varım. En azından üyelerinize söyleyecek iki çift lafınız olsun. Ben burada felsefenin bir kısmına sadece giriş yaptım. Bu kadar mı yetersizsiniz ne ahlaksızlığım kaldı ne dinsizliğim. Herkes bildiğini bildiği kadar paylaşsın size ne insanlar neye inanıyor neyi paylaşıyor görmek istemeyen beğenmeyen okumaz. Bu kadar basit. Ben size diyor muyum beni takip edin diye. Bugün milat olsun kendi sayfam haricinde hiçbir sayfaya bakmayacağım. Kim ne yazıyorsa yazsın herkes bilgisi görgüsü kadar yazsın, okusun. Burada binlerce üye var elbette ki yazdıklarımı anlayacak kapasitede de binlerce insan var. Saygı duyan okusun. Ama edepsizliğinizi üye olmayan çok değerli insanlar da takip ediyor en azından bir şeyler yazarken onlardan bari utanın isterdim. İki üç kancık it yüzünden herkese aynı gözle bakmaya almışmışsınız. Bana saygınız yoksa en azından şu sayfada yazdıklarımdan utanın. Tabii siz de utanacak yüz varsa.
Eylemlerdeki art niyet kırıntılarını aramak yerine iyi niyetli okumak gerçek zenginliktir… sürekli yerilip kişiyi negatif imalarla ve eleştirel bakış açısıyla aşağıya çekmeye çalışmak asıl kendisinde aranması gereken düşüncelerindeki negatiflik olduğunu gösterir. Negatif düşüncenin, negatif tepki doğurması normal bir sonuçtur. İçsel perspektifimizi daha iyi değerlendirmek dileğiyle…
Aslı Birer
Güz yankısının aşk semahında kaçıncı yaşamdır bu kirpiklerinin ebrusunda dantel dantel örülen
Kaçıncı muharebedir fillerin kuşlara karşı kaybettiği
Ayrılık hükmüne zayi bırakışının kaçıncı dudak payıdır
Mesafelerin fersah fersah uzayışının kaçıncı hayal kırıklığıdır kırgın rüzgarların nefesinde aşk ile üflenen
Gözlerinin karanlık asumanına et ile tırnak gibi bağlanışımın kaçıncı sönmüş yıldızlığıdır bu
Gözlerinin nurunda yanar iken siyah olmanın kaçıncı gergefi
Bu kaçıncı tövbesidir gözlerimin gözlerine tutulmuşluğu...
Hımmm nasibini almış gibisin. Sen hangi Nicktin ki?
:))) Nedretçiğim:)))
Ne tadı var ekmeğin, suyun
Ne de efkârımı bastırıyor cigaram
Gönlün muhakemesinde ret gören ismim el oldu bana
Kapattıkça gözlerimi gülüşün uzandı yanıma
Yeltendikçe yüzünü avuçlamaya ateş oldu sözlerin, kirpiklerim çıra
Anlamıyor gönül fermandan, tebessümün de velhasıl kâfi gelmiyor bana...
duydum ki iğneleriniz çuvaldızlarınız tükenmiş gönderebilirim derhal
Bir gün sordular ; felsefeye bilerek mi girmiyorsun?
Öyle insansız, öyle yüreksizdi ki ben de öylece geçip gittim sadece.
Gülümsedim…
Görmek; sadece kendini değildi…
Aslı Birer
Ve her şey kişinin kendine olan sargısıyla başladı.
:)
Her be. Kadar hız gerektiren çağa ayak uydurmak zorunda olsak da, zen felsefesinin şartlarından birisi olan; farkındalık… zamanı iyi kullanmak ve etrafımıza duyarlı olurken, yani başka hayatlara hafifçe dokunurken, kendi hayatınızın sınırını iyi belirleyip başkaları tarafından yönlendirilmeyelim ve hayatımıza isteğimiz doğrultusunda yön vermeye çalışalım.
Sevgiyle:)
-------Ben seni Materyalist Felsefeci ve Sosyalist bir düşünür olduğunu biliyordum.
Bu Orta Çağ hastalığını bilmiyordum. Biz gideriz Mersine sen hep gidiyorsun tersine.
------Bu nasıl tanımlama, İinsan üstün de İnsan ne demek. Sen nikâh memuresimisin.
Sen önce Ulıs kavramını öğren Amma Google-siz. Kız yoksa sen Metafizikçimisin de
birilerine Aydın, Realist gözükmeye çalışıyorsun.
Teğet geçen aşklar vagonuna inat
İsmin, ismime işlendi gökler durağında
Papatya yaprağında açtı kıyametler
Mevsim kış, mevsim hazan
Ey sevgili ..
Kirpiklerin sırattan daha keskin
Yapraklar utandı dallarından kristal buz birikintisi intiharında
Süslendi gelincikler gibi ağaçlar firaka
ya samyelim ol bırak beni bahara
ya da göm karlar altına ….
Sayfayı amacına uygun olarak kullanan arkadaşlara ve paylaşımlara çok teşekkür ederim.
Şiirler ve yüreğin kaleme işlemesi muhteşem ve büyülü… aslında bütünü görmek ve şiir de anlatmak istenen felsefenin mihenk taşlarından
Basho’nun şiirlerindeki kısacık ama dünyayı nasıl da bütüncül görüp kalemle nakış nakış işlemesi gibi.
Bugün biraz vakit buldukça zen felsefesini işlemek istiyorum tabii zaman ne kadar müsaade eder ne kadar yazabilirim bilemiyorum. Yine de paylaşımlar yapmak istiyorum.
İlk önce hayatın anlamını bilmek ile başlayalım istiyorum. Zaten bu felsefenin asıl amacı da bu olduğuna göre… kendimce bir düşünce derinliğinde bunu yapmak istiyorum. Dış dünyadan çok insanın kendini tanıması ve kendine yönelmesi gibi düşündüğüm ve her ne kadar; “ teoizim ve Budizm karışımı bir felsefe gibi görünse de bence dinler üstü yaşam kalitesini arttıran öğreti ve bütün dinlerde uygulanabilirliğini öngörüyorum. Daha çok insanın gelişimi ile alakalı ve bu sözü buraya yerleştirmek istiyorum.
“Ulusların üzerinde insanlık yer alır.”
Goethe
Ulusların üzerinde ve bütün dinlerin üzerinde önce insanlık yer alır.
Siz ne kadar dindar olursanız olun, insani vasıflarınız gelişmedikçe hep eksiksiniz demektir bu.
Yazan; Aslı Birer
Devamı ümid ediyorum ki gelsin
Zaman:)
"Üyesi olduğum yüreğinden başka tanıtacak kimliğim yok
Lisanım sevda hali"...
Efsun yelleri estiren bakışların kemiriyor bedenimi
Tüm atar damarlarımın çarpımı sen
Mevsim geçişleri soğuğunda yağmalanıyor felsefe,
Fikirler sadece sevdan üzeri sabit ve sabıkalı'n
Burçlar aşk mevsiminden ayrılığa geçti geçeli
Yalnızlık bir adım ötemde sürgünde
Takati bitiyor şiirlerimin
Vardı varacak avazlar menziline
Azabın içindeyim
Ya kurtar beni al yüreğine
Yada ısmarla beni, keyifli bir anlık tebessümüne...
Yerin seni çektiği kadar ağırsın,
Kanatların çırpındığı kadar hafif..
Kalbinin attığı kadar canlısın,
Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç...
Can Yücel
Alnına konsun bu öpüş
Ve,şimdi senden ayrılırken,
İtiraf edeyim ki
Günlerimi bir düş
Sayarken yanılmıyorsun;
Ama, umut gitmişse uzaklara
Bir gece ya da bir gün
Bir görüntüde ya da bir şeyde olmaksızın
Fark eder mi bu yüzden?
Bütün gördüğümüz ve göründüğümüz
Yalnızca bir düşün içinde bir düş.
Kırılan dalgaların dövdüğü bir kıyının
Haykırışları içinde duruyorum:
Ve altın kum taneleri tutuyorum avucumda
Ne kadar az! Ama nasıl da
Süzülüyorlar parmaklarımın arasından derinlere
Ben ağlarken, ben ağlarken!
Ah Tanrım! Daha sıkı
Tutamaz mıyım onları?
Ah Tanrım! Tekini bile kurtaramaz mıyım acımasız dalgadan?
Bir düşün içinde bir düş mü
Bütün gördüğümüz ve göründüğümüz?
Edgar Allan Poe
Kirpiği tabanca, gözleri kurşun
Yuvarlanan yıldızlar içinde saçlarımız,
Boylarımız büyür usul usul;
Duyulmasın diye gürültüler uykularda
Yağmurlar yağar geceleri.”
Can Yücel
Asırlardır gülüşünün nafakasıyla gönlümü giydiriyorum, açlığım susuzluğum hasretinden...
İmrendi simana ay, bir yanı hep karanlık öbür yanı gamzen çukurları
Özendi gece gözlerinin efsun karasına, vurgunu ben
Özlemin buğusundan susuz bulutlar birikiyorum sana
Ey ay güzeli, düş gamzeli...!
Sensiz kalmadı ne takat ne can
Bitti öykü
Bitti masal....
İnsan için bulunmuş en güçlü ve en güzel silah kesinlikle kalem.
"Artık yarama ne sızısın ne de kan, silindi g/izi isminin gönlüm parşömeninden"
Yarım bakışlar nakışında aşktan kesildi nefes
Bedenin hasretliğine değil ruhun firak ıstırabına biçildi kefen
İster güzergâhıma siyaha bezenmiş yol
İstersen apaydınlık nur
Hüznümün yas yerinde sürur olsan dahi
Sürmem seni bir daha gülüşüme…
Yağmurlara küskünlüğüm yokluğunla aşikâr
Düşen yıldırımları kavanozlara biriktirdiğim, doğrudur...
Doğrudur; hafta sonları ebabillerin kanatlarına tutunup kendimden göçtüğüm
Kifayetsiz cümlelerin nefes aralığında hayalini kurduğum
Rüzgârı bastırıp ismini asumana kardığım
Doğrudur; saçlarımı ağıtlarla düğüm düğüm ördüğüm
Beş vakit bakışlarımı acınla yoğurduğum
Düşlerken gözlerin yıldızlarını, yükseklerden değil alçaklardan düştüğüm, doğrudur...
…ve anlamsızca insanın sahip olma güdüsünün bastırılmış akislerini yazılarda görmek çok mümkün. Takdir etmek kişiye çok ağır gelir ve özendiği kişiden daha üstün olması gösterisinin içinde kaybolup gider.
Buna örnek güzel bir atasözümüz vardır; “sokma akıl sekiz adım gidermiş.”