Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Yürekten dökülenler sizce ne demek, Yürekten dökülenler size neyi çağrıştırıyor?

Yürekten dökülenler terimi Bildiğin Gibi Değil tarafından tarihinde eklendi

  • Bildiğin Gibi Değil
    Bildiğin Gibi Değil

    Rüzgar olsam saçını
    Ben dağıtsam leylim yar
    Yaş olsam yanağını
    Ben ıslatsam leylim yar

    Nefes olsam yel olsam
    Sinendeki ter olsam
    Ilık ılık teninde
    Ben dolaşsam leylim yar

    Sevdan biraz dinerdi
    Hasret baştan giderdi
    Bahçendeki gülleri
    Ben toplasam leylim yar

    Ateşinle kor olsam
    İçindeki kan olsam
    Üşüyen bedenini
    Ben ısıtsam leylim yar

    Besteciler: Sakir Askan / Kemal Tascesme / Ali Osman Erbasi

  • Fatmanur Can
    Fatmanur Can

    "Özgürlük iki kere ikinin dört ettiğini söyleyebilmektir.
    Eğer buna izin verilirse gerisi kendiliğinden gelir."
    .
    (George Orwell)
    ...
    Eğitim, siyaset, din vs.. hangi konu ekseninde olursa olsun,
    Düşünen, sorgulayan, gerçeği savunanların, korku ve güç gosterisiyle nasıl sindirildiği,
    susturuldu sanılan gerçeğin asla susturulamayacağını anlatan bir metafor...
    Video, 2+2=5
    Kısa bir film için oldukça etkileyici...
    .
    ?feature=shared

  • Fatmanur Can
    Fatmanur Can

    Durmak yok tebdil var.
    Bir iş ile yorulunca, başka bir iş ile dinlenmek...
    .
    Yaptığınız her işi,
    Gittiğiniz yerleri, doğayı, evreni,
    Gördüğünüz her şeyi,
    insanları, hayvanları, tüm varlığı, inceleyip, okuyun...
    Yaratılan her şey bir kitap, bir ayettir...

  • Fatmanur Can
    Fatmanur Can

    Kalmasın istemiştik
    Bir tek ayak çıplak,
    Bir tek dal susuz,
    Bir tek çocuk yorgun,
    Yarınsız,
    Ekmeksiz...

  • Ahde Vefa
    Ahde Vefa

    Penceremden kar'ın eşsizliğini ve usul usul yaptığı dansı izlerken Canan Sergül hanımefendinin (İnsanlığın kitabı yazdım) eserinin son sayfalarındayım..
    Bu ana kadar okuduğum kısmın da saygıyı, hoşgörüyü, önyargısız olmayı ve kendi kendine yetebilmeyi öğütleyen bir kitap.
    Birlik ve beraberlik içinde kar taneleri gibi birbirine değmeden yaşamak..
    Teşekkürler Canan Sergül
    Sayfa

  • Ahde Vefa
    Ahde Vefa

    Sen iyileştikçe dünya iyileşiyor.

  • Bildiğin Gibi Değil
    Bildiğin Gibi Değil

    Kulağımda çığlık çığlığa
    Hüsran şarkılar
    Yüreğimde kanlı bıçaklı
    Kavgalar
    Aklımda unutulmaya yüz tutmuş
    Sevdalar var
    Bir yanımda yalnızlık
    Bir yanımda ıssız bucaksız ovalar
    Ellerimden taşıyor
    Ha düştü ha düşecek
    Uçurumun kenarında bir hayat var...

    (fkhyl(

  • Susku Güz
    Susku Güz

    İçim dışım insan kırıkları...
    O ,bu ,şu batıyor işte! ,canım yanıyor.
    Yüzümde ,gamzelerini yanaklarından düşürmüş çocuklar uyuyor...
    Bağıramıyorum!.

  • Susku Güz
    Susku Güz

    Küçük ayaklarını,
    suyun üzerinde sektiren çakıl taşlarını izledim
    Ellerimi sakladım....
    Bu cümlenin çocukları, elleri olmadan büyümüyorlardı ki !
    Hiç çıkartmadım gizlediğim yerden, parmaklarımı.
    Hiç şıklatmadım...
    Şapkadan tavşan çıkartmadım !.

  • Susku Güz
    Susku Güz

    Sokak,
    Kaldırım taşlarını tekmeleyen, bir yanlızlığın,
    Gölgesini yapıştıracak soğuk alnına.....
    Yazgılar daha kolay okunacak...
    Daha kolay ölecek kalabalıklar,
    O sokakta...
    Kırlangıç mevsimi bitecek....
    Kapanan kapının eşiğinde kalmış,
    Külleri süpürecek çocuk,
    Bir kibrit kutusuna...

  • Bilinmeyen biri
    Bilinmeyen biri

    Kalabalık gelmiş, çalmış kapımı..
    Tek kişilik yerim vardı sana ait oysa..

  • Susku Güz
    Susku Güz

    Kalıntılar...

    Aynı yüzde, aynı heyalan...
    Çığlıksız bir kentle, düştüm suretinden...
    Sancılı kaldırımlar,
    avuçlarımın arasında izinsiz büyüttüğüm gülüşünü tanıdı!.
    sokak,
    lehçesini kaybetmiş bir dilin mazisinden dönerken tam orada yırttın içimi!.
    Yaralı fetihler ve kansız keşifler sırasıydı ...
    O taşa adını verecek kadar büyümüştüm oysa.

    Solumla araladığım kapıların eşiklerinden,
    çıyan kokuları atlamasaydı, çağıracakmıydın? elimdeki işareti silinmiş parmağımı. Tutunacakmıydın,
    duvarına saçlarına asan kırmızı kurdelalı açlığın ,odasındaki penceresizliğe.
    Odanda ne kadar vazo var?...
    kaçı susuz, kaçı topraksız, kaçı ışıksız...
    imgelerle taşıyorum gövdemdeki sancıyı sayfama, hiç bir imlaya sapmadan ,
    şımartmadan virğüllerin çatı katına taşınmış boşluğu...
    sus larla dönüşüyorum, sana...
    elimdeki sihirsiz bir değnekle.

    Amacını çoktan aşmış ,
    fiğüran telaşı yok inan üzerimde...
    Ara istersen vicdanındaki yırtığı.
    Öfkem, bayram sonraları uğruyor lamba sesine...
    Kırık ,dökük aydın cümleler barınağı sığdıramıyor ,fütursuz korkuları içine...
    Dağınık rengimin, en çok sana benzeyen kısmı, ışığa kırpıyor gözlerini.
    Aynı sesle seslenirken kerpiçe,
    duvarın saadetler dilenmiş yüzüne silkeleniyor o fotoğraf!.
    Yamalanıyorum,
    sökük dilimle her çağırışımda adını...
    Adını tahmin ediyorum,
    adını biliyorum,
    adını boyuyorum ,
    adını örtüyorum,
    adını asıyorum,
    adını kokluyorum, incelipte kırıldığı yerinden.

    Senki, çoğaltıp çoğaltıp nüshasını bıraktığın, parmaklarında asılı eskimiş dokunuşların sahibi...
    senki ,yara...
    seni keşfettiğimden beridir ,
    kanayanların durağında hiç gelmeyen otobüsün ,taklidini yapan çocukların içsizliği...
    içleri yok!...
    boşaltılmış, çalınmış ...
    Bir iç lazım bu cümleye, birde kılıf...
    Yok!


  • Susku Güz
    Susku Güz

    Bana en çok annem gülümsedi...
    Yanağındaki aralı pencereden bakardım.
    Karşıda ,söğütler eğilirdi alnındaki tapınağa...
    Gözlerinden söğüt kokusu sarkardı kirpiklerime ,kirpiklerim uzardı...
    Bir elinde mor menekşenin ,
    saksıya büyük gelen tedirgin kadınlığı...
    Diğer elinde babam.

    Eteğine toplardı aydınlığın meyvalarını ,
    dallarını kırmadan.
    Soluğuma güneş değdirirdi..
    Üşümek ,
    elmacık kemiklerimden geri dönerdi ,
    girmezdi içeri.
    Pecere hep aralıydı.
    Saçlarıma dolanan kokusu ,
    örüklerimin ucundaki kırmızı kurdelaya sinerdi...
    Koku ,aynı dilden aynı şarkıydı.

    Sustuğu zaman ,
    Karanlığa emanet edilmiş bedenlerin ızdırabını çağıracaktı...
    Sustu...O çağrı erken geldi..
    pencere mi aradım..
    Pencere örtülmüştü ,
    kirpiklerime yalın ayak hüzün inmişti merdivenden...
    Kirpiklerim kısaldı.
    Kokmuyordu söğüt!...
    söğüt! eğildiğin alın nerde!.
    Üşüyorum! ,bir garip soğuk!...

    Hani! nerdeler! nerde!...
    yok! ne babam ,ne de menekşe
    Ellerini nereye sakladın anne!!.
    Daha gün ağarmadı ve çocuklar...
    ellerindeki bilyelerin renklerini ayırt edemeyecek kadar çocuktu...
    Büyümemişlerdi!...
    daha büyümemişti ellerim ,ayaklarım,gölgem.

    Bana en çok annem gülümsemişti...
    Bir yere gitti.:((

  • Susku Güz
    Susku Güz





    ÖNCE BAHAR...


    GÜNEŞE GİDEMEYİPTE,
    GÜNEŞDEN GEÇEN ÇOCUKLARIN HİKAYESİYDİ..
    KARALAMA KAĞIDINDA,
    İNCİNMİŞCESİNE YATANLAR..
    SUSLARIN ÇATI KATINDA,
    ÖNCE BABA,
    EN SON BAHAR DİYEN,
    ÇOCUGUN YANAĞINDA KALAN,
    BİR GAMZENİN BOŞLUĞUYDU HAYAT..
    ÖNCE O BOŞLUĞA DÜŞERDİ,
    GÖKTEN YAĞAN HER SU..
    GÜNEŞ UZAKTA BİR YERDE AÇARDI ŞEMSİYESİNİ,
    ÇOCUK AĞLARDI,
    GÜNEŞ ANLAMAZDI..

    SANCILI DÜZ YAZILAR GELİP GEÇERDİ,
    BENİM DEFTERİMİN ŞİİRE AYRILMIŞ,
    EN ÇOCUK,EN BÜYÜK YANINDAN...
    ÖNCE SÖZLERİMİN,
    BOĞAZINA KAÇAN BİR AYRILIĞI KUSARDI KALEM...
    SONRA GÜNEŞİ ARARDI,
    ŞAİİRİN İMZASININ ALTINDA..
    BULUNMAZDIKİ, ÖYLE KOLAY..
    ÖYLE KOLAY OLMAZDI..
    GÜNEŞİ TUTUP SAÇLARINDAN,
    YAPAYALNIZ BİR KARALAMA KAĞIDININ,
    GÖĞSÜNE İLİŞTİRMEK...

    KOLAY OLMAZDI,
    ALFABENİN İLK HARFİNDEN DÜŞÜP YERYÜZÜNE,
    PARAMPARÇA YAŞAMAK..
    GÖKTEN,MAVİDEN KOPMAK..
    KÜLLER BİRİKTİRMEK,
    KIRLANGIÇ HİKAYELERİNİN ARALARINDAKİ VİRGÜLLERDE..

    ZAMAN YETMEDİ..
    OYSA YELKOVANIN BİLEKLERİNDEN TUTUNMUŞ,
    YABANCI BİR BEKLEYİŞİN IZDIRABINI YAZACAKTIM...
    CEBİMDE DAĞINIK KALMIŞ AKREPLERİN,
    NASIL İNSAN OLDUĞUNU...
    OLMADI..
    ZAMAN YA BOĞDU,
    YA DA BOĞULDU...

  • Susku Güz
    Susku Güz





    ÖNCE BAHAR...


    GÜNEŞE GİDEMEYİPTE,
    GÜNEŞDEN GEÇEN ÇOCUKLARIN HİKAYESİYDİ..
    KARALAMA KAĞIDINDA,
    İNCİNMİŞCESİNE YATANLAR..
    SUSLARIN ÇATI KATINDA,
    ÖNCE BABA,
    EN SON BAHAR DİYEN,
    ÇOCUGUN YANAĞINDA KALAN,
    BİR GAMZENİN BOŞLUĞUYDU HAYAT..
    ÖNCE O BOŞLUĞA DÜŞERDİ,
    GÖKTEN YAĞAN HER SU..
    GÜNEŞ UZAKTA BİR YERDE AÇARDI ŞEMSİYESİNİ,
    ÇOCUK AĞLARDI,
    GÜNEŞ ANLAMAZDI..

    SANCILI DÜZ YAZILAR GELİP GEÇERDİ,
    BENİM DEFTERİMİN ŞİİRE AYRILMIŞ,
    EN ÇOCUK,EN BÜYÜK YANINDAN...
    ÖNCE SÖZLERİMİN,
    BOĞAZINA KAÇAN BİR AYRILIĞI KUSARDI KALEM...
    SONRA GÜNEŞİ ARARDI,
    ŞAİİRİN İMZASININ ALTINDA..
    BULUNMAZDIKİ, ÖYLE KOLAY..
    ÖYLE KOLAY OLMAZDI..
    GÜNEŞİ TUTUP SAÇLARINDAN,
    YAPAYALNIZ BİR KARALAMA KAĞIDININ,
    GÖĞSÜNE İLİŞTİRMEK...

    KOLAY OLMAZDI,
    ALFABENİN İLK HARFİNDEN DÜŞÜP YERYÜZÜNE,
    PARAMPARÇA YAŞAMAK..
    GÖKTEN,MAVİDEN KOPMAK..
    KÜLLER BİRİKTİRMEK,
    KIRLANGIÇ HİKAYELERİNİN ARALARINDAKİ VİRGÜLLERDE..

    ZAMAN YETMEDİ..
    OYSA YELKOVANIN BİLEKLERİNDEN TUTUNMUŞ,
    YABANCI BİR BEKLEYİŞİN IZDIRABINI YAZACAKTIM...
    CEBİMDE DAĞINIK KALMIŞ AKREPLERİN,
    NASIL İNSAN OLDUĞUNU...
    OLMADI..
    ZAMAN YA BOĞDU,
    YA DA BOĞULDU...

  • Vezir Pehlevan
    Vezir Pehlevan

    ****O, Dağarcık değilmiydi****

  • Bildiğin Gibi Değil
    Bildiğin Gibi Değil

    Yeni, yıl. İşte hepsi bu...

    Saat onikiyi bir geçe anlayacağız, ne acı
    Hiç birşeyin değişmediğini
    Ertesi gün göreceğiz, ne tuhaf demi
    Nelerin elimizden gittiğini

    Ölecekmiyiz mesela yine biryerlerde
    Kimimiz enkaz altında
    Kimimiz görevi başında
    Kimimiz kundağında
    Yada Oyun oynarken parkta
    Kimimiz sevdiğimizin yanında
    Kimimiz sevdiğimizin ellerinden
    Yine ölecekmiyiz ?

    Ne getirebilir ki bize yeni bir gün işte
    Kaç havai fişek patlatsak
    Ne kadar ışıklı gösteriler yapsak
    Bir dakika önce doğar mı güneş
    Doğarmı bir tek çocuk günahsız bu dünyaya ?

    Biter mi nefreti insanoğlunun birbirine
    Bomba düşen topraklara sevgiler ekilir mi
    Hasadı gözyaşı olan toprak yeniden yeşerir mi
    Temennimiz sağlık huzur mutluluk demekle
    Armut pişerde ağzımıza düşer mi ?

  • Ayın Seyyahı
    Ayın Seyyahı

    Avaz avaz bağırasım gelir ağacın kulağına dallarına gönderip mesajı gökyüzune fırlatırda belki seni bana getirir Anka

  • Ayın Seyyahı
    Ayın Seyyahı

    Valizime sığmayan hayallerim vardı,çocuksu gülüşüm masum öpüşlerim vardı.Ellerim hiç bukar titremedi gözlerim buğulanıp kalbim üşümedi .Söz vermiştim oysa kimseye inanmayacaktım ne sevecek nede aşık olacaktım.Oldu işte saç tellerime kadar ateş değmeden yana yana hemde kavruldum .....Nasıldırki kör olmak aşka

  • Ayın Seyyahı
    Ayın Seyyahı

    Sayın kalbim parçalanmak günü değil toparlanmak günü bugün .Hava güneşli sen parçalı bulutlu gözyaşlarını sil kirliklerim gitme vakti buralardan...

  • Ayın Seyyahı
    Ayın Seyyahı

    Bugün ağlamak günü olsaydı gökyüzü yere kavuşamıyor diye ağlardım şayet bulut bundan ağlamıyorsa çiçeklerin bundan haberi yok toprak hiç şımarmasın .

  • Ayın Seyyahı
    Ayın Seyyahı

    Gelen hayra gelmiyor bu aralar
    Sana yazdığım son satırlar
    Yarim bana ben yare ağlar
    Bu senede kışa kaldım ağalar
    Hasret ektim gözyaşı biçtim
    Hayallerimi bırakıp gittim
    Ecele kucak açtım kefene sarıldım
    Uarim hasretine paha biçtim

  • Gúneşli Melek
    Gúneşli Melek



    Ters çevirip silkeledim kalbimi, bir daha toplamak mümkün olmadı yürekten dökülenleri...


  • Bildiğin Gibi Değil
    Bildiğin Gibi Değil

    Uyuyorum
    Uyanıyorum
    Hergün aynı saatte
    Kahvaltıda aynı şeyler
    İş güç hep aynı
    Bildiğin şeyler işte
    Yollar aynı
    Dilimdeki şarkılar bile
    Dünya değişiyor
    Günden güne
    Bende öyle
    Kayboluyorsun yavaş yavaş
    İçimde bir yerlerde
    Dönmeyeceksin biliyorum
    O yüzden gidiyorum senden
    Her gün göz göre göre
    Bir kusurum var büyük bir kusurum sadece
    "Aklım hep sende"

    "fkhyl"


  • Bildiğin Gibi Değil
    Bildiğin Gibi Değil

    Şimdi gidiyorsun, git
    Hadi git
    Hepsi hepsi bir sevda benimkisi, al da git
    Hadi kanatma
    Hadi yıkma
    Hadi dokunma
    "Zaten ben seni öylesine sevmiştim"

    İ.Sadri

  • Pelin Akay
    Pelin Akay

    Özlemekle Ölmek arasındaki fark
    Sadece iki harf.

  • Bildiğin Gibi Değil
    Bildiğin Gibi Değil

    Korkma söylemem
    Adını kimselere duyurmam
    Sen bile
    Bilmeyeceksin ömrün boyunca
    Sadece
    Bu şarkıyla söylenecek dillerde
    Bu gizli sevda

    Adın iki hece
    Dudaklarımda mühürlediğim
    Gözlerin gece
    Yüreğimde çakar şimşekler
    Sanki bilmece
    Çözmeye cesaret edemem ki
    Deli bu sevda

  • firaz beşer
    firaz beşer

    Gönlüm limanında demirleyen gönlün lisanını sükut
    Gönlün ile dudaklarına vurulmuş ipliklerin boynumda iplik
    Sevdaya geç kalınmışlıklar baharında üryanlığım matem
    Lahza laza beklemekten tükendim
    Ya durdur gülüşlerini gözlerimin kör alacasından
    Ya da gözlerimde kal...


    A.b.m.y.z

  • Bildiğin Gibi Değil
    Bildiğin Gibi Değil

    Seni sevmeyi sevmişim ben
    Sende öyle
    Geçemedin hiç sevilmekten öteye
    Bende öyle
    Kalakaldım bir başıma sevmekle
    Oysa
    Sevebilirdin sende
    En azından
    Sevildiğinin yarısı kadar bence...

    "fkhyl"

  • Nurgül Kılavuz
    Nurgül Kılavuz

    " Ne o bana gelebildi,
    Ne'de ben ona gidebildim.
    Ayrı şehirlerde,
    Aynı gökyüzünde,
    Aynı yıldızları seyrettik 'DE. ..
    Bir çıkmaz sokakta bile karşılaşmadık.
    O bana hüzün kokan şarkılar dinletti,
    Ben duygu dolu şiirler yazdım.
    Yaşayamadığımız AŞK 'ın girdabında kaybolduk.
    NE ACI. ..
    O bana sitem etti,
    Ben 'se sessiz çığlıklar attım.
    AH YAR. ..
    Öyle yarım kaldık,
    Öyle YARALI. .