teonun 17 albümünde unutulmaz bir esirgeyen gökyüzü (çölde çayın orjinal adı) haykırışı vardır buyrun...
yazdan kalma bir günden ya da çölde çay filminden bir sahne var aklımda oyuncular sanki biziz mutsuzuz ikimiziz kimi aşklar hic bitmezmiş bizimkisi bitenlerden sevmeye yeteneksiziz iki yabancı iki yabancı birlikte ama yalnız iki yabancı iki yabancı iki yabancı birlikte ama yalnız iki yabancı hani o guneşin batışı bizi tanrıya inandırışı şu an akşam aklımda ama çok zaman önceydi yaralarimiz ağır değildi yine de bağışladım ben hepsini hem seni hem kendimi o kadar yoktun ki iki yabancı iki yabancı birlikte ama yalnız iki yabancı iki yabancı iki yabancı birlikte ama yalnız iki yabancı (şebnem ferah) yazdan kalma bir günden ya da çölde çay filminden bir sahne var aklımda seninkilerden farklı ama artık kendini kandırma yoktur üstune senin güzeli çirkin yapmakta sucuysa dünyaya atmakta neyin bildin ki değerini benimkini bileceksin bunu da tabii mahvedeceksin iki yabancı iki yabancı birlikte ama yalnız iki yabancı iki yabancı iki yabancı birlikte ama yalnız iki yabancı
Deli oluyorum belki de aklımı çoktan kaybettim artık benim olmasan da ömrümü sana tükettim seveceğini bilseydim yalvarır sana ne olur dön derdim döneceğini bilseydim yoluna milyonlarca gül sererdim
zamansız geldin biraz, ben de tam ağlıyordum elimde bavulum burda çekip gidiyordum yanımda bana aldığın ufak oyuncağım sorma neden diye sen anlamazsın son aşkım olacaksın .. yalın - son aşkım
aklın kayarsa ellerinden sen alışırken tam severken gökyüzüne bak bak da söyle yıldızların en küskününe üc adım at sonuca doğru ayrılışa sevene dogru sevdiklerin acıların tatlı evin, çocukların. sahibiysen tuzak bunlar unutmaksa intikamın unuttuğunu da unutmaksa kanla da terle de, yazsan da farketmez sulara yazdıysan eğer. bilemezsin sevemezsin görmezlerse seni hiç yenemezsin. duyamazsın, bulamazsın görmezlerse seni hiç olamazsın.
bu sabah uyandım sana ait eşyaları bir kutuya doldurdum ve senden kalan izleri akan suyla yıkadım bu sabah uyandım bu sabah senden ayrıldım
bu sabah uyandım bana ait hayalleri bir yüreğe hapsettim ve benden kalan düşleri geçen zamana bıraktım bu sabah uyandım bu sabah yeniden başladım
ne ilk ne son bu sabah ne çok öğrendi bu gönül ne çok söndü ne çok yandı her defasında kanatlandı bu son sandı ama aldandı boyun eğmedi bu gönül ne alıştı ne uslandı
ne olur bak bana biraz cocukmuyum degil miyim sen kucucuk guzel bebek oyle olsa sevmeyi bilir miyim
olmaz kucucuksun yuregin genc umut dolu ozlem bu olur ya buluruz belki mutlulugu
deliler gibi seviyorum bak / gecer bunlar sana soz omur boyu surecek /hayal bunlar ne hayal ne dus ne de yalan yok bizim bizim gelecek
ne olur bir an unutup kalsak ne olur biraz ruyaya dalsak ne olur gercek olsa masallar ya da biz masal olsak
olmaz dayanmaz yorulmus kalbim sevdalardan olmaz silinmez o yillar aramizdan olsun yuregimde beslenen umit yer gibi? ozlem bu olur ya buluruz belki cenneti
deliler gibi seviyorum bak / gecer bunlar sana soz omur boyu surecek /hayal bunlar ne hayal ne dus ne de yalan yok bizim bizim gelecek
ne olur bir an unutup kalsak ne olur biraz ruyaya dalsak ne olur gercek olsa masallar ya da biz masal olsak
Şimdi saat sensizliğin ertesi Yıldız doğmuş gökyüzü ay aydın Avutulmuş çocuklar çoktan sustu Birben kaldım tenhasında... Gecenin avutulmamıs ben. Şimdi gözlerime ağlamayı öğrettim Ki bu yaşlar utangaç boynunun kolyesi olsun Buda benim sana ayrılırken hediyem olsun. Soytarılık etmeden güldürebilmek seni Ekmek çalmadan doyurabilmek Ve haksızlık etmeden doğan güneşe Bütün aydınlıkları içine sezebilmek gibi Mülteci isteklerim oldu arasıra biliyorsun Şimdi iyi niyetlerimi bir bir yargılayıp asiyorum Bu son olsun, son olsun. Şimdi saat yokluğunun belası Sensiz gelen sabaha günaydın İşi gücü olanlar çoktan gitti Bir ben kaldım voltasında gecenin Hic uyumamış ben Şimdi gözlerime ağlamayı öğrettim Ki bu yaşlar utangaç boynun kolyesi olsun Bu da benim sana Ayrılırken hediyem olsun. Kafamı duvara vurmadan tanıyabilmek seni Beyninin icindekileri anlıyabilmek ve Yitirmeden yüzündeki anlık tebessümü Bütün saatleri öyleyce Dondurabilmek için Çıldırasıya paraladım kendimi Lanet olsun Artık sigarayı üç pakete çıkarttım günde Olsun gözüm olsun, ne olacaksa olsun
şebnemden ayrılık dersleri: Ders No 1: Daha iyi nasıl ayrılınır :)
ben otuz yaşında hayatın ortasında küçücük şeylerle mutlu olmanın peşinde bazen bir şarkıda bazen de sokaklarda hayat bulan genç bir kadınım
sen erkektin ben de kadın gittiğinde yarım kaldım sandığım sana çok bağlıydım ama bağımlı değildim
ardında bıraktığın karmaşayı kökünden tamamen kazıdım biraz uzun sürdü ama adeta yenilendim
bir kahve içseydik sarılarak ayrılsaydık daha iyi olmaz mıydı?
kaldığın bir otelden ayrılır gibi gitmeseydin daha iyi olmaz mıydı?
sözü hiç uzatmadan doğruları söyleseydin daha kolay olmaz mıydı?
ayrılmak yeterince zor bunu zaten biliyordum ama hayatımın en kötü günü haline getirmeseydin
daha iyi olmaz mıydı?
ben başı önünde rüzgar nerden eserse 'evet' diyen biri olamam içimden gelen sesi dinlerim durmadan ister çok güçlü ol ister kahraman
ben istemez miydim seni andığımda gülümseyebilmeyi sana çok bağlıydım ama bağımlı değildim elbette beni sonsuza dek sevmek zorunda değildin sahibin değildim sadece sevgilindim
'varsın böyle geçsin yalancı günler varsın canımı alsın yine yalnızlık seninle doluyken baktığım dünler yıkar mı sandın beni bu yalancı ayrılık? ' (bir ahmet kaya şarkısı.)
(nilüfer) UNUT GİTSİN Derdim var gecem zehir bana Yardım et seni unutmama Anılar başucumda kov gitsin Sevmiştim seni kana kana Şansım yok kaderden yana Yaşanan her ne varsa sil gitsin Darılıp gücenmesin Geç kalmasın ayrılıklar Varsın ömrümü takvimlerden Çalsın yıllar Aldırma ne fark eder Alışmışım yokluğuna Seni sevdiğimi unut gitsin Unut herşeyimi unut gitsin
Suçlama sakın kendini Sevgisiz kalma benim gibi Düşünme beni boşver Sev gitsin Düşerim en son satırlara Zor gelir sıra vedalara Üzülme gözyaşını dök bitsin
ayrılıklıkları en cok gecmiş ayrıntılar acıtır. bir araştırmaya göre ayrılık üzerine yazılan şiir ve sarkılar. aşk şiiri ve şarkılarının %85 ine dek geliyor. gül güzeli en güzel ayrılık sarkılarından aşkın nur yengi den Susma veda ederken biraz gül bir şey söyle giderkennn gitme hemen gitme kalllllllllllll biraz dur daha erken. kalllllllllllllll kal kaaaaaaaaaaaaaaaaaaal kalllllllllllll .....
hayat bazen öyle insafsız ki kücük bir boşluğundan yakalar hissettirmez en zayıf anında seni ta yüreginden yaralar...
ellerin kollarin baglansa da, başında kasırgalar kopsa da, sen tüm gücünle karşı koysan da, seni acimasiz sevdaya atsa da...
sen de benim kadar gerçekleri görüyorsun.... beraber olamayız benim gibi biliyorsun, bir başka dunyanın insanısın yavrucağım, sen kendi dünyanın toprağında büyüyorsun...
haklısın biraz gec karşılaştık, oysa hic konuşmadan anlaştık, bazi şeyler var ki söylenmiyor, biz senle sözleri susarak aştık.
insan acılarla kıvransa da, ve o aşkta bir daha doğsa da, dünyasını yeniden kursa da, duşlerle gerçeklerle ayrı ayrı yaşar,
kulaklarım patlıyor sessizliginden yorgunlugundan ölüyorum sinekler yapışıyor vücuduma gitmiyorlar yayılıyor kanları vurduğumda denizi araladım geçtim bir aşktan attım kum torbalarımı döktüm yaprakları ama uzandın tenime hissettim terim aktı parmak aralarından
bazen, ne yaparsan yap olmuyor
kanım hızlanıyor bazen damarlarımda kan çanakları aynada levham boynumda bir yapbozu tamamlarken bakıyorum büyük parçan eksik kalbin olduğu bazen bir vücudu sarıyorum banıp parmağımı tadına bakıp gözümü sevmeye karartıp yapamıyorum
bazen...
acı bir tat kalıyor ağzımda bazen yutup unutup bazen tükürüyorum bazen ayılıp uyanıp bir nefesle yanımda adı yok sırtı var bana dönük bükük soğuğa çeviriyorum suyu ağlıyorum bakıp içine ayılamayıp anlayamıyorum bazen..
derimin altında başarılı ayrılık notları yazılmış, çöpe atılmış intihar mektupları vuruyorum sokaklara bedenimi hayallere hayatımı yine omuzlarıma acımı alsınlar diye sığınıp kurtaracak kadınlara 15 dakkamı bazen..
(şebnem ferah) bitti zor oldu ama bitti yapamadım benim başka bir kalbi bedenin zayıftı, kalbin güçlüydü belki haritası ama çok silikti sert bir şeydi iliklerimde aşk dayandım, ittim sığmadı, kanırmadı girmedi ama sıktım pis kanı akıttım yaramdan iyileştirmeye yaladım geçmişti sanki soktum neşteri göğsüme inanmaya halim kalmadı diye bitti zor oldu ama bitti bazen..
(teoman) korkma bilirim acıyı tedaviyi imkansızlığın kekremsi tadını dün insanlara baktım kendi kirli camımdan terkedilmişler çoktan yaradan tarafından
(şebnem ferah) ben kesilene kadar yüzdüm ama görünmeyince karan bıraktım kendimi battım bir taş gibi yanmıştı, çizilmişti ama sayrettim ağlayarak sabredip çok sevdiğim bir filmi artık yalnız senin için üzülüyorum bitti zor oldu ama bitti
(teoman) benim de zaten hiç gücüm yok yüzüm yok hiç umudum yok ama bil ki farklı bir hayaldi işkenceydi bazen bazen çok güzeldi ama anlıyorum sesinden kurtulmuşsun sen nokta konmuş bitmiş en güzel hikayem...
Elini son defa yanağıma koy İstemiyorsan giderim giderim Serin bir sonbahar akşamında söz İsmini unutur silerim silerim Tuttuğun kalem olsa yüreğinin elleri Birdefa daha yazsa bebeğim bebeğim bebeğim
Eğer bir masal perisi girerse rüyalarına Öldü dersin gül güzeli tılsımını kaybetti
Uğruna döktüğüm gözyaşları için Yağmurdan özür dilerim dilerim Kuruttuğum kızıl gülleri alır Senin senden geçerim geçerim Tuttuğun kalem olsa yüreğinin elleri Birdefa daha yazsa bebeğim bebeğim bebeğim
Eğer bir masal perisi girerse rüyalarına Öldü dersin gül güzeli tılsımını kaybetti
Burak Bora şarkılı nazım hikmet şiiri şöyledir bir kısmı... (Japon Balıkçısı)
bu gemi bir kara tabut lumbarından giren ölür üstümüzden geçti bulut badem gözlüm beni unut . boynuma sarılma, gülüm, benden sana geçer ölüm badem gözlüm beni unut bu gemi bir kara tabut badem gözlüm beni unut
ne zaman sevgilimden ayrılsam, ayrılık sarkısı dinlemiyeceğim diyorum... ama dinliyorum... ne zaman ayrılık sarkısı dinlesem, sevgilime dönmeyeceğim diyorum, ama dönüyorum....
bugün başıma geldiği itibariyle nothing else matters, metalica ne alaka dedim bende ama şarkının bi yerinde: 'so close no matter how far, couldn't be much for from the heart' diye bi nida yükseldi ah ulan ahhhhh...
sana uzaktan bakıyor artık gözlerim gönlüm senden geçmez bana dondü hep sözlerim unutmak o kadar kolay mı sandın? ayrılık bana asktır artık
dagilmis saçların gönlümün yatagına uyandırma sabah olsun ben giderim sen kal rüyamda aramak o kadar kolay mı sandın yolların bana aşktır artık gitmek o kadar kolay mı sandın yolların bana asktır artık
sesim bende bir yabancı gibi, şaşarım gonlümün takviminde şiir oldu yüzün, ararım.. bulmak o kadar kolay mı sandın aramak bana asktır artık
serdar ortaç kendi şarkılarını beğenmiyormuş...evet şarkıları biraz tuhaf ama eğlenceli. hele aşağıdaki ayrılık şarkısı acıya birebir:
karşıma bir daha çıkma sakın bence bu asrın hatası olur kendime başka bir aşk bulurum sen beni hiç sevmesen de olur...(umrumda değilsin, n'aparsan yap havasında, gayet iyi)
teonun 17 albümünde unutulmaz bir esirgeyen gökyüzü (çölde çayın orjinal adı) haykırışı vardır buyrun...
yazdan kalma bir günden
ya da çölde çay filminden
bir sahne var aklımda
oyuncular sanki biziz
mutsuzuz ikimiziz
kimi aşklar hic bitmezmiş
bizimkisi bitenlerden
sevmeye yeteneksiziz
iki yabancı
iki yabancı
birlikte ama yalnız
iki yabancı
iki yabancı
iki yabancı
birlikte ama yalnız
iki yabancı
hani o guneşin batışı
bizi tanrıya inandırışı
şu an akşam aklımda
ama çok zaman önceydi
yaralarimiz ağır değildi
yine de bağışladım ben hepsini
hem seni hem kendimi
o kadar yoktun ki
iki yabancı
iki yabancı
birlikte ama yalnız
iki yabancı
iki yabancı
iki yabancı
birlikte ama yalnız
iki yabancı
(şebnem ferah)
yazdan kalma bir günden
ya da çölde çay filminden
bir sahne var aklımda
seninkilerden farklı ama
artık kendini kandırma
yoktur üstune senin güzeli çirkin yapmakta
sucuysa dünyaya atmakta
neyin bildin ki değerini
benimkini bileceksin
bunu da tabii mahvedeceksin
iki yabancı
iki yabancı
birlikte ama yalnız
iki yabancı
iki yabancı
iki yabancı
birlikte ama yalnız
iki yabancı
Deli oluyorum belki de aklımı çoktan kaybettim
artık benim olmasan da ömrümü sana tükettim
seveceğini bilseydim yalvarır sana ne olur dön derdim
döneceğini bilseydim yoluna milyonlarca gül sererdim
zamansız geldin biraz, ben de tam ağlıyordum
elimde bavulum burda çekip gidiyordum
yanımda bana aldığın ufak oyuncağım
sorma neden diye
sen anlamazsın
son aşkım olacaksın
..
yalın - son aşkım
Madonnanın Frozeni vardır bide hemde çevrilmiş halde buyrun :)
FROZEN
Sadece gözlerinin görmek istediğini görüyorsun
Hayat nasıl olmasını istediğin gibi olabilir?
Donuksun
Kalbin açık olmadığı zaman
Ne kadar aldığını düşünüp kendini tüketiyorsun
Nefret ve pişmanlıkla vaktini boşa harcıyorsun
Kırıksın
Kalbin açık olmadığı zaman
mmmmmm.keşke kalbini eritebilseydim
mmmmmm.asla ayrılmazdık
mmmmmm.kendini bana bırak
mmmmmm.anahtarı sen tut
Şimdi suçlu aramanın anlamı yok
Ve bilmelisin ki aynı acıyı çekiyorum
Eğer seni kaybedersem
Kalbim kırılmış olacak
Aşk bir kuştur, uçması gerek
Bırak içindeki tüm acı ölsün
Donuksun
Kalbin açık olmadığı zaman
Keşke kalbini eritebilseydim
Tuzak (Taoman)
aklın kayarsa
ellerinden
sen alışırken
tam severken
gökyüzüne bak
bak da söyle
yıldızların en küskününe
üc adım at
sonuca doğru
ayrılışa
sevene dogru
sevdiklerin
acıların
tatlı evin, çocukların.
sahibiysen
tuzak bunlar
unutmaksa intikamın
unuttuğunu da unutmaksa
kanla da
terle de, yazsan da farketmez
sulara yazdıysan eğer.
bilemezsin
sevemezsin
görmezlerse seni hiç
yenemezsin.
duyamazsın, bulamazsın
görmezlerse seni hiç
olamazsın.
bu sabah uyandım
sana ait eşyaları
bir kutuya doldurdum
ve senden kalan izleri
akan suyla yıkadım
bu sabah uyandım
bu sabah senden ayrıldım
bu sabah uyandım
bana ait hayalleri
bir yüreğe hapsettim
ve benden kalan düşleri
geçen zamana bıraktım
bu sabah uyandım
bu sabah yeniden başladım
ne ilk ne son bu sabah
ne çok öğrendi bu gönül
ne çok söndü ne çok yandı
her defasında kanatlandı
bu son sandı ama aldandı
boyun eğmedi bu gönül
ne alıştı ne uslandı
bu gönül uyandı
bu sabah yeniden başladı
Candan Erçetin...
sezen aksu ozdemir erdogan dueti. Konuylada biraz alakalı yazdım gitti :)
küçük bir aşk masalı
ne olur bak bana biraz cocukmuyum degil miyim
sen kucucuk guzel bebek
oyle olsa sevmeyi bilir miyim
olmaz kucucuksun yuregin genc umut dolu
ozlem bu olur ya buluruz belki mutlulugu
deliler gibi seviyorum bak / gecer bunlar
sana soz omur boyu surecek /hayal bunlar
ne hayal ne dus ne de yalan yok bizim bizim gelecek
ne olur bir an unutup kalsak
ne olur biraz ruyaya dalsak
ne olur gercek olsa masallar
ya da biz masal olsak
olmaz dayanmaz yorulmus kalbim sevdalardan
olmaz silinmez o yillar aramizdan
olsun yuregimde beslenen umit yer gibi?
ozlem bu olur ya buluruz belki cenneti
deliler gibi seviyorum bak / gecer bunlar
sana soz omur boyu surecek /hayal bunlar
ne hayal ne dus ne de yalan yok bizim bizim gelecek
ne olur bir an unutup kalsak
ne olur biraz ruyaya dalsak
ne olur gercek olsa masallar
ya da biz masal olsak
Ahmet Kaya
Ayriliğin Hediyesi
Şimdi saat sensizliğin ertesi
Yıldız doğmuş gökyüzü ay aydın
Avutulmuş çocuklar çoktan sustu
Birben kaldım tenhasında...
Gecenin avutulmamıs ben.
Şimdi gözlerime ağlamayı öğrettim
Ki bu yaşlar utangaç boynunun
kolyesi olsun
Buda benim sana
ayrılırken hediyem olsun.
Soytarılık etmeden
güldürebilmek seni
Ekmek çalmadan doyurabilmek
Ve haksızlık etmeden
doğan güneşe
Bütün aydınlıkları içine
sezebilmek gibi
Mülteci isteklerim oldu
arasıra biliyorsun
Şimdi iyi niyetlerimi bir bir
yargılayıp asiyorum
Bu son olsun, son olsun.
Şimdi saat yokluğunun belası
Sensiz gelen sabaha günaydın
İşi gücü olanlar çoktan gitti
Bir ben kaldım voltasında gecenin
Hic uyumamış ben
Şimdi gözlerime ağlamayı öğrettim
Ki bu yaşlar utangaç
boynun kolyesi olsun
Bu da benim sana
Ayrılırken hediyem olsun.
Kafamı duvara vurmadan
tanıyabilmek seni
Beyninin icindekileri anlıyabilmek ve
Yitirmeden yüzündeki anlık
tebessümü
Bütün saatleri öyleyce
Dondurabilmek için
Çıldırasıya paraladım kendimi
Lanet olsun
Artık sigarayı üç pakete
çıkarttım günde
Olsun gözüm olsun,
ne olacaksa olsun
* neyu unuttugumu unutacak kadar unuttum seni*
şebnemden ayrılık dersleri: Ders No 1: Daha iyi nasıl ayrılınır :)
ben otuz yaşında hayatın ortasında
küçücük şeylerle mutlu olmanın peşinde
bazen bir şarkıda bazen de sokaklarda
hayat bulan genç bir kadınım
sen erkektin ben de kadın
gittiğinde yarım kaldım sandığım
sana çok bağlıydım ama bağımlı değildim
ardında bıraktığın karmaşayı
kökünden tamamen kazıdım
biraz uzun sürdü ama adeta yenilendim
bir kahve içseydik
sarılarak ayrılsaydık
daha iyi olmaz mıydı?
kaldığın bir otelden
ayrılır gibi gitmeseydin
daha iyi olmaz mıydı?
sözü hiç uzatmadan
doğruları söyleseydin
daha kolay olmaz mıydı?
ayrılmak yeterince zor
bunu zaten biliyordum
ama hayatımın en kötü günü haline getirmeseydin
daha iyi olmaz mıydı?
ben başı önünde rüzgar nerden eserse
'evet' diyen biri olamam
içimden gelen sesi dinlerim durmadan
ister çok güçlü ol ister kahraman
ben istemez miydim seni andığımda gülümseyebilmeyi
sana çok bağlıydım ama bağımlı değildim
elbette beni sonsuza dek sevmek zorunda değildin
sahibin değildim sadece sevgilindim
geceyi güneş siler
beni senin hasretin
tek başıma sanki mahşer yeriyim
yüreğimdeki her yer
bu evde seni bekler hadi çatkapı gel sevineyim
biraz kavga ederiz belki biraz güleriz
bir küser bir barışır kalbimiz
seni nasıl özledi
yüreğim sanki deli
kıskandığım için afffet beni
---------
off off bu ne güzel şarkı ya
helal olsun yıldız tilbe ye
bi de sezen in adı bende saklı var
oda bombadır
'varsın böyle geçsin yalancı günler
varsın canımı alsın yine yalnızlık
seninle doluyken baktığım dünler
yıkar mı sandın beni bu yalancı ayrılık? '
(bir ahmet kaya şarkısı.)
bir ezginin günlüğü parçası...
bugün küskün bir gül var masamda
bütün ayrılıklardan arta kalmış
ayrılık usulca büyür içimde
sonra usulca uzaklaşır
aramızda ne yer var ne de zaman
ne başka bir yüz ne başka insan
ayrılık saksıdaki çiçeklerimiz gibi büyür
sessiz ve nedensizce durmadan
Her şarkı... kıyısından köşesinden bir şekilde ayrılığı anlatır.
(nilüfer)
UNUT GİTSİN
Derdim var gecem zehir bana
Yardım et seni unutmama
Anılar başucumda kov gitsin
Sevmiştim seni kana kana
Şansım yok kaderden yana
Yaşanan her ne varsa sil gitsin
Darılıp gücenmesin
Geç kalmasın ayrılıklar
Varsın ömrümü takvimlerden
Çalsın yıllar
Aldırma ne fark eder
Alışmışım yokluğuna
Seni sevdiğimi unut gitsin
Unut herşeyimi unut gitsin
Benim aşktan anladığım
Yaşananlar kar saydığım
Kalbim sende kaldı kır gitsin
Suçlama sakın kendini
Sevgisiz kalma benim gibi
Düşünme beni boşver
Sev gitsin
Düşerim en son satırlara
Zor gelir sıra vedalara
Üzülme gözyaşını dök bitsin
ayrılıklıkları en cok gecmiş ayrıntılar acıtır.
bir araştırmaya göre ayrılık üzerine yazılan şiir ve sarkılar.
aşk şiiri ve şarkılarının %85 ine dek geliyor.
gül güzeli en güzel ayrılık sarkılarından
aşkın nur yengi den
Susma veda ederken
biraz gül bir şey söyle
giderkennn
gitme hemen gitme
kalllllllllllll
biraz dur daha erken.
kalllllllllllllll kal kaaaaaaaaaaaaaaaaaaal kalllllllllllll
.....
(Bir minik kuş yorumu daha eskilerden...)
-Biliyorsun-
hayat bazen öyle insafsız ki
kücük bir boşluğundan yakalar
hissettirmez en zayıf anında
seni ta yüreginden yaralar...
ellerin kollarin baglansa da,
başında kasırgalar kopsa da,
sen tüm gücünle karşı koysan da,
seni acimasiz sevdaya atsa da...
sen de benim kadar gerçekleri görüyorsun....
beraber olamayız benim gibi biliyorsun,
bir başka dunyanın insanısın yavrucağım,
sen kendi dünyanın toprağında büyüyorsun...
haklısın biraz gec karşılaştık,
oysa hic konuşmadan anlaştık,
bazi şeyler var ki söylenmiyor,
biz senle sözleri susarak aştık.
insan acılarla kıvransa da,
ve o aşkta bir daha doğsa da,
dünyasını yeniden kursa da,
duşlerle gerçeklerle ayrı ayrı yaşar,
sen de benim kadar gerçekleri görüyorsun...
Renan bu vardı hemde ilk girdi olarak :)
Teomanın en güzel hikayesi :) ...
kulaklarım patlıyor sessizliginden
yorgunlugundan
ölüyorum
sinekler yapışıyor vücuduma
gitmiyorlar
yayılıyor kanları
vurduğumda
denizi araladım geçtim
bir aşktan
attım kum torbalarımı
döktüm yaprakları
ama uzandın tenime
hissettim
terim aktı parmak aralarından
bazen, ne yaparsan yap olmuyor
kanım hızlanıyor bazen
damarlarımda
kan çanakları aynada
levham boynumda
bir yapbozu tamamlarken
bakıyorum
büyük parçan eksik
kalbin olduğu
bazen bir vücudu sarıyorum
banıp parmağımı
tadına bakıp
gözümü sevmeye karartıp
yapamıyorum
bazen...
acı bir tat kalıyor
ağzımda
bazen yutup
unutup
bazen tükürüyorum
bazen ayılıp
uyanıp bir nefesle yanımda
adı yok
sırtı var bana dönük
bükük
soğuğa çeviriyorum suyu
ağlıyorum
bakıp içine
ayılamayıp anlayamıyorum
bazen..
derimin altında
başarılı ayrılık notları
yazılmış, çöpe atılmış
intihar mektupları
vuruyorum sokaklara bedenimi
hayallere
hayatımı yine omuzlarıma
acımı alsınlar diye sığınıp
kurtaracak kadınlara
15 dakkamı
bazen..
(şebnem ferah)
bitti
zor oldu ama bitti
yapamadım benim
başka bir kalbi
bedenin zayıftı, kalbin güçlüydü
belki
haritası ama çok
silikti
sert bir şeydi iliklerimde
aşk
dayandım, ittim
sığmadı, kanırmadı girmedi
ama
sıktım pis kanı
akıttım yaramdan
iyileştirmeye yaladım
geçmişti
sanki
soktum neşteri göğsüme
inanmaya halim kalmadı
diye
bitti
zor oldu ama bitti
bazen..
(teoman)
korkma
bilirim acıyı
tedaviyi
imkansızlığın kekremsi tadını
dün insanlara baktım
kendi kirli camımdan
terkedilmişler çoktan
yaradan
tarafından
(şebnem ferah)
ben kesilene kadar yüzdüm ama
görünmeyince karan
bıraktım kendimi battım
bir taş gibi
yanmıştı, çizilmişti ama
sayrettim ağlayarak
sabredip
çok sevdiğim bir filmi
artık yalnız senin için
üzülüyorum
bitti
zor oldu ama
bitti
(teoman)
benim de zaten hiç gücüm yok
yüzüm yok hiç
umudum yok
ama bil ki
farklı bir hayaldi
işkenceydi bazen
bazen çok güzeldi
ama anlıyorum sesinden
kurtulmuşsun
sen
nokta konmuş bitmiş
en güzel hikayem...
Gül güzeli
Elini son defa yanağıma koy
İstemiyorsan giderim giderim
Serin bir sonbahar akşamında söz
İsmini unutur silerim silerim
Tuttuğun kalem olsa yüreğinin elleri
Birdefa daha yazsa bebeğim bebeğim bebeğim
Eğer bir masal perisi girerse rüyalarına
Öldü dersin gül güzeli tılsımını kaybetti
Uğruna döktüğüm gözyaşları için
Yağmurdan özür dilerim dilerim
Kuruttuğum kızıl gülleri alır
Senin senden geçerim geçerim
Tuttuğun kalem olsa yüreğinin elleri
Birdefa daha yazsa bebeğim bebeğim bebeğim
Eğer bir masal perisi girerse rüyalarına
Öldü dersin gül güzeli tılsımını kaybetti
Burak Bora şarkılı nazım hikmet şiiri şöyledir bir kısmı...
(Japon Balıkçısı)
bu gemi bir kara tabut
lumbarından giren ölür
üstümüzden geçti bulut
badem gözlüm beni unut
.
boynuma sarılma, gülüm,
benden sana geçer ölüm
badem gözlüm beni unut
bu gemi bir kara tabut
badem gözlüm beni unut
ne zaman sevgilimden ayrılsam, ayrılık sarkısı dinlemiyeceğim diyorum... ama dinliyorum... ne zaman ayrılık sarkısı dinlesem, sevgilime dönmeyeceğim diyorum, ama dönüyorum....
bugün başıma geldiği itibariyle
nothing else matters, metalica
ne alaka dedim bende ama şarkının bi yerinde:
'so close no matter how far, couldn't be much for from the heart'
diye bi nida yükseldi ah ulan ahhhhh...
bu bir ayrılık şarkısı...by Kargo
geldi geldi vakti geldi
geldi kondu dudağına
pek yakıştı hırçınlığına
ayrılık ne zaman...
düş sokağı sakinlerinin çok hoş bir parçası.
sana uzaktan bakıyor artık gözlerim
gönlüm senden geçmez
bana dondü hep sözlerim
unutmak o kadar kolay mı sandın?
ayrılık bana asktır artık
dagilmis saçların gönlümün yatagına
uyandırma
sabah olsun ben giderim
sen kal rüyamda
aramak o kadar kolay mı sandın
yolların bana aşktır artık
gitmek o kadar kolay mı sandın
yolların bana asktır artık
sesim bende bir yabancı gibi, şaşarım
gonlümün takviminde şiir oldu yüzün, ararım..
bulmak o kadar kolay mı sandın
aramak bana asktır artık
ne ayrılık şarkısı ya,kimse kimse için üzülmez,bıraktımı seni,çek siktiri otur aşşağı.
elbet bir gün buluşacağız
bu böyle yarım kalmayacak...
Bir kıraç bağırtısı vardır; orjinali faruk nafiz çamlıbelin Han duvarları olan uzuuuuun şiirinden alıntıdır.
10 yıllar ayrıyım kına dağından
baba ocağında yar kucağından
bir çiçek gelmeden sevgi bağından
huduttan huduta atılmışım ben
gönlümü çeksede yarin hayali,
aşmaya kudretim yetmez cibali,
yolcuyum bir kuru yaprak misali
rüzgarın önüne katılmışım ben
garibim namıma kerem diyorlar
aslımı el almış harem diyorlar
hastayım derdime verem diyorlar
maraşlı şeyh oğlu, satılmışım ben
alnıma yazılmış bu kara yazı
kader böyleymiş ağlarım bazı
gülüm ey, sebebim ey.
serdar ortaç kendi şarkılarını beğenmiyormuş...evet şarkıları biraz tuhaf ama eğlenceli. hele aşağıdaki ayrılık şarkısı acıya birebir:
karşıma bir daha çıkma sakın
bence bu asrın hatası olur
kendime başka bir aşk bulurum
sen beni hiç sevmesen de olur...(umrumda değilsin, n'aparsan yap havasında, gayet iyi)
Bir tarih öncesi minik kuş yorumu vardır bu kategoride, sizde sonkez bakıyorsanız, aman aman demiyorsanız, siz ancak buna layıksınız:
bir söz bitişi gibi son buldu sevişler
bir yaz güneşi gibi eritir hep bu terkedişler
bir an duruşu gibi, ömrün gidişi gibi
veda ederken aşk ateşi gibi söner iç çekişler
aman aman yandım aman
kurşun gibi izler
son bakıştaki o gözler kaldı aklımızda
aman aman acı yüzler
kurşun gibi izler
son bakıştaki o gözler kaldı aklımızda
Geçen yazın güzel yalvarma şarkısı pamela spence söylemişidi.
bilmem ben mi aradım seni?
acaba sen mi tanıdın beni?
yüreğimde, ta derinde
ellerime tutun nefretle!
ayrılamayız biz, ihtiras var!
öldüremeyiz biz tutkumuz var!
gözgöze bakışmak az mı geliyor?
küçücük öpücük delip geçiyor!
bu garip sevda bitecek ama, tutku sarıyor.
hiç yok son veda!
yüreğimde, ta derinde.
ellerime tutun nefretle!
gelecek yasak. düşünüp durma.
sadece seviş. bir yalan duvak!