evleri bir harikadır..kendine has susamsız simidi ve yine kendine has gazozu ölmeden önce tadılması gereken nimetlerdendir.lokumunuda unutmamak lazım tabi...
Elinize aldiginiz bardaktan cekilen bir yudum soguk rakidan sonra agza atilan, onunuzde yanmakta olan odun atesinin kozunde pisirilmis ve uzerine azicik tuz ekilmis kucuk bir mantarin tadi, anlatilmaz yasanir...
Safranbolu'nun adı antik dönemde tarihçi Homeros’un İlyada destanında Paplagonya olarak geçmektedir.
Safranbolu'da sırası ile Hititler, Frigler, dolaylı yoldan Lidyalılar, Persler, Helenler, Romalılar, Selçuklular, Çobanoğulları, Candaroğulları ve Osmanlılar egemenlik kurmuşlardır. Safranbolu 1196 tarihinde Selçuklu Sultanı II.Kılıç Arslan’ın oğlu Muhiddin Mesut Şah zamanında Türklerin eline geçmiştir.
Tarihi süreç içerisinde ise 1213-1280 tarihleri arasında Çobanoğullarının, 1326-1354 tarihleri arasında Candaroğlullarının, 1354-1402 ve 1423 yılından itibaren de Osmanlıların egemenliğine girmiştir. Safranbolu 14. yüzyılın ortalarında ilk defa Osmanlı kontrolüne geçmiştir ve bu tarihten 1416'da tamamen fethedilene kadar Osmanlı Devleti ile Candaroğulları arasında bir sınır bölgesi olmuştur.
Bölgeye Osmanlılar, Yörükan-i Taraklı olarak bilinen çok sayıda Türkmen göçebeyi yerleştirmeye çalışmıştır ve şehrin ismi bu dönemden sonra Taraklı Borglu veya kısaca Borglu ve Borlu olarak adlandırılmıştır. 18. yüzyılın ortalarında Zağfiran Borlu kullanılmaya başlanmıştır ve daha sonra 19. yüzyılın ortasında kısa bir süre için Zağfiran Benderli kullanılmıştır fakat 19. yüzyılın son çeyreğinde Zağfiran Bolu olarak değişmiştir. En son olarak ise Zafranbolu ve daha sonra Safranbolu şekline dönüşmüştür...
Daha çok geleneksel evleri ve tadina doyulmaz lokumu (Cifte kavrulmus findiklisi, superdir) ile tanınan Safranbolu, Karabük ilinin en büyük ve gelişmiş ilçesidir. Konumu yaklaşık olarak Ankara'nın iki yüz kilometre kuzeyinde ve Karadeniz'in yüz kilometre güneyindedir. Karabük ilçe merkezinin de 7 kilometre kuzeyinde bulunmaktadır.
Safranbolu... tarihi, evleri ve sokaklarıyla çok güzel bir ilçe.. veee lokumu tabi :)) ama evlerinde kalmayı öneririm... aşağı çarşı diye anılan yerleşim bölgesinde sanki kendinizi osmanlı imp..hissediyorsunuz.. çok güzel bir ilçe....
safranbolu denililince aklıma oradaki evlerin muhteşem manzarası geliyor. bakın manzara diyorum.safranbolu evlerini yukarıdan gören bi yer var.adını bilemiyorum ama işte oradan bu evlere bakacaksın. harika ya...
safranbolu bana bir hüzün ve çelişkiyi hatırlatıyor çünkü safran bolunun halkı turk olduğu halde rum diyerek gonderilmiştir aslında onlar rum değil dir romada yaşayan latin slav olsun roman olsun yunan olsun arap olsun rum diye geçer di bu bir türk boyu olup safran uretirlerdi daha önceleri iranda safran üretirlerdi daha sonra zağfiranborlu ya geldiler burada kimse safran bilmezdi ve iki katlı beyaz evleri inşa ettiler buralarda orta asyada yeterli aerkoljik kazı yapılırsa ve tarihin taşlarını doğru yerlere oturtulursa türk medeniyetinin dünyanın temel taşını oluşturduğunu görürüz
Safranbolu hakkında yazılan yazıları,notları okudum gerçekten çok hoşuma gitti.Oraya giden insanların ordan bi şekilde memnun kalması hoş bir durum.Oralı olan,orada kalmayı seven bir insan için.Rum kökeninden kalma o tarihi taş yapılar gerçekten mükemmeldir.Tarihini merak eden insanlar için,gezmesini,özellikle yaz günlerinde daha serin bir ortamda dolşarak bilgi edinmek isteyen insanlar için ideal bir memleket.Oraya gidip de safranbolu lokumu yememek,tarihi konakları gezmemek,havuzlu köşkü görmemek olmaz.Gezmeyi seven herkes için,kafa dinlemek isteyen tatilciler için güzel bir memeleket.Safranbolunun safranını görmek için değer diye düşünüyorum.İYİ TATİLLER...
SAFRANBOLU HAYATIMIN GÜZEL YILLARINI YAŞADIĞIM YER...MESLEK YÜKSEKOKULU'NDAYDIM...ORASI BAMBAŞKA BİR YER...GEZİLECEK ÇOK GÜZEL KANYONLARI VAR..SAKİN BİR HAYAT YAŞAYABİLECEĞİM ŞARTLARA SAHİP OLDUĞUMDA GİTMEYİ DÜŞÜNDÜĞÜM TEK YER...İMKANI OLAN VARSA HAFTA SONU İÇİN BİLE GİDEBİLİR...EMİN OLUN PİŞMAN OLMAZSINIZ(((((TABİİ Kİ GİDİLEN YERLERE GÜZEL ANILAR SIKIŞTIRILIRSA ÖMÜR BOYU UNUTULMAZ))))) KURU KURUYA İKİ GÜN BİLE BOĞAR İNSANI...EĞLENİN VE SÜKUNETİN TADINI ÇIKARIN...
Alt kısımlarındaki taş bölümleri rum taş ustalarının yaptığı, üst ahşap bölümlerin türk ahşap ustalarına ait olduğu cumbalı, hatta bazıları salonlarının ortasında havuzu olan, Her biri diğerinin görüntüsünü kapatmıyacak biçimde tasarlanarak yapılmış; incelik, ustalık, kardeşlik, ahbaplık kokan güzel evler mozaiği.... :)) Ve bir doğa harikası olan amasraya giderken konaklanıp, o güzelim konakların birinde serin bir sabah kahvaltısı.... :)))
Bin Ajwaad-Alara yavrusu...Ersan Kuru'nun sahip olduğu safkan ingiliz atı..Süleyman Akdı idaresinde kısa vade yarışlar kazanabilen bir safkan..Kum pist ve ağır çim...İdeal mesafesi bir mil...Yani 1600 metre... ;)
Safranbolu'da insanları çeken şeyler: eski çarşı diye adlandırılan arastası, cinci hanı, eşsiz güzellikteki konakları, gürleyik adlı mesire yeri(meşhur kuyu kebabı ve yayık ayranı) lokum, cevizli helva, mistik barları, büyük kanyonu ve mutlaka görülmesi gereken bulak mağarası(mencilis mağarası) vs.
Yeni gençlik, daha çok Bodrum (bedroom) tarzı yerleri seviyor ama yinede Safranbolu yaşanılcak, keyif alınacak, huzur bulunacak ve kafa dinlenecek biryer, 18 yaşında da 80 yaşındada....
safranbolu mu ben orda üni.okuyorum aman genç arkadaslar sakın böyle bi hataya düseyim demeyin,buralara gelmeyin.eger 40 yasının üstündeysen gelinecek bi yer ama oda en fazla 1 gün inanın bana
Lokumu, evleri, safranı ve hala tüm titizliğiyle korunabilmesiyle(UNESCO sağolsun) ünlüdür,İstanbula yakınlığıyla (388 km) turizm açısından yaklaşık son 10 yıldır canlanan en büyük açık hava müzesi.
bir gün orada yaşayacağım
kalıcı olarak...
evleri bir harikadır..kendine has susamsız simidi ve yine kendine has gazozu ölmeden önce tadılması gereken nimetlerdendir.lokumunuda unutmamak lazım tabi...
kanlioca mantarini bilir misiniz?
Biliyorsaniz eger, kesin seviyorsunuzdur...
Elinize aldiginiz bardaktan cekilen bir yudum soguk rakidan sonra agza atilan, onunuzde yanmakta olan odun atesinin kozunde pisirilmis ve uzerine azicik tuz ekilmis kucuk bir mantarin tadi, anlatilmaz yasanir...
Yarasin efendim...
Kanlica mantari...
Bu sene Haziran - Temmuz ve Agustos aylarini gecirdigim harika yer...
mecburiyet...
Safranbolu'nun adı antik dönemde tarihçi Homeros’un İlyada destanında Paplagonya olarak geçmektedir.
Safranbolu'da sırası ile Hititler, Frigler, dolaylı yoldan Lidyalılar, Persler, Helenler, Romalılar, Selçuklular, Çobanoğulları, Candaroğulları ve Osmanlılar egemenlik kurmuşlardır. Safranbolu 1196 tarihinde Selçuklu Sultanı II.Kılıç Arslan’ın oğlu Muhiddin Mesut Şah zamanında Türklerin eline geçmiştir.
Tarihi süreç içerisinde ise 1213-1280 tarihleri arasında Çobanoğullarının, 1326-1354 tarihleri arasında Candaroğlullarının, 1354-1402 ve 1423 yılından itibaren de Osmanlıların egemenliğine girmiştir. Safranbolu 14. yüzyılın ortalarında ilk defa Osmanlı kontrolüne geçmiştir ve bu tarihten 1416'da tamamen fethedilene kadar Osmanlı Devleti ile Candaroğulları arasında bir sınır bölgesi olmuştur.
Bölgeye Osmanlılar, Yörükan-i Taraklı olarak bilinen çok sayıda Türkmen göçebeyi yerleştirmeye çalışmıştır ve şehrin ismi bu dönemden sonra Taraklı Borglu veya kısaca Borglu ve Borlu olarak adlandırılmıştır. 18. yüzyılın ortalarında Zağfiran Borlu kullanılmaya başlanmıştır ve daha sonra 19. yüzyılın ortasında kısa bir süre için Zağfiran Benderli kullanılmıştır fakat 19. yüzyılın son çeyreğinde Zağfiran Bolu olarak değişmiştir. En son olarak ise Zafranbolu ve daha sonra Safranbolu şekline dönüşmüştür...
Daha çok geleneksel evleri ve tadina doyulmaz lokumu (Cifte kavrulmus findiklisi, superdir) ile tanınan Safranbolu, Karabük ilinin en büyük ve gelişmiş ilçesidir. Konumu yaklaşık olarak Ankara'nın iki yüz kilometre kuzeyinde ve Karadeniz'in yüz kilometre güneyindedir. Karabük ilçe merkezinin de 7 kilometre kuzeyinde bulunmaktadır.
Memleketimdir...
Safranbolu...
tarihi, evleri ve sokaklarıyla çok güzel bir ilçe..
veee lokumu tabi :))
ama evlerinde kalmayı öneririm...
aşağı çarşı diye anılan yerleşim bölgesinde sanki kendinizi osmanlı imp..hissediyorsunuz..
çok güzel bir ilçe....
Zamanın durduğu yer.
kalkanımdan ve zırhımdan sıyrılıp kendimi kuş gibi hissedebildiğim yer..memleket...
safranbolu denililince aklıma oradaki evlerin muhteşem manzarası geliyor. bakın manzara diyorum.safranbolu evlerini yukarıdan gören bi yer var.adını bilemiyorum ama işte oradan bu evlere bakacaksın. harika ya...
safranbolu bana bir hüzün ve çelişkiyi hatırlatıyor çünkü safran bolunun halkı turk olduğu halde rum diyerek gonderilmiştir aslında onlar rum değil dir romada yaşayan latin slav olsun roman olsun yunan olsun arap olsun rum diye geçer di bu bir türk boyu olup safran uretirlerdi daha önceleri iranda safran üretirlerdi daha sonra zağfiranborlu ya geldiler burada kimse safran bilmezdi ve iki katlı beyaz evleri inşa ettiler buralarda orta asyada yeterli aerkoljik kazı yapılırsa ve tarihin taşlarını doğru yerlere oturtulursa türk medeniyetinin dünyanın temel taşını oluşturduğunu görürüz
Safranbolu hakkında yazılan yazıları,notları okudum gerçekten çok hoşuma gitti.Oraya giden insanların ordan bi şekilde memnun kalması hoş bir durum.Oralı olan,orada kalmayı seven bir insan için.Rum kökeninden kalma o tarihi taş yapılar gerçekten mükemmeldir.Tarihini merak eden insanlar için,gezmesini,özellikle yaz günlerinde daha serin bir ortamda dolşarak bilgi edinmek isteyen insanlar için ideal bir memleket.Oraya gidip de safranbolu lokumu yememek,tarihi konakları gezmemek,havuzlu köşkü görmemek olmaz.Gezmeyi seven herkes için,kafa dinlemek isteyen tatilciler için güzel bir memeleket.Safranbolunun safranını görmek için değer diye düşünüyorum.İYİ TATİLLER...
SAFRANBOLU HAYATIMIN GÜZEL YILLARINI YAŞADIĞIM YER...MESLEK YÜKSEKOKULU'NDAYDIM...ORASI BAMBAŞKA BİR YER...GEZİLECEK ÇOK GÜZEL KANYONLARI VAR..SAKİN BİR HAYAT YAŞAYABİLECEĞİM ŞARTLARA SAHİP OLDUĞUMDA GİTMEYİ DÜŞÜNDÜĞÜM TEK YER...İMKANI OLAN VARSA HAFTA SONU İÇİN BİLE GİDEBİLİR...EMİN OLUN PİŞMAN OLMAZSINIZ(((((TABİİ Kİ GİDİLEN YERLERE GÜZEL ANILAR SIKIŞTIRILIRSA ÖMÜR BOYU UNUTULMAZ))))) KURU KURUYA İKİ GÜN BİLE BOĞAR İNSANI...EĞLENİN VE SÜKUNETİN TADINI ÇIKARIN...
Alt kısımlarındaki taş bölümleri rum taş ustalarının yaptığı, üst ahşap bölümlerin türk ahşap ustalarına ait olduğu cumbalı, hatta bazıları salonlarının ortasında havuzu olan, Her biri diğerinin görüntüsünü kapatmıyacak biçimde tasarlanarak yapılmış;
incelik, ustalık, kardeşlik, ahbaplık kokan güzel evler mozaiği.... :))
Ve bir doğa harikası olan amasraya giderken konaklanıp, o güzelim konakların birinde serin bir sabah kahvaltısı.... :)))
Safran...
Çavuş üzümü...
ve muhteşem evleri..aaa! bir de lokumu
Güzel bir yer...
safranbolu deyince sadece leziz lokumlar ve tarihi evler gelir aklıma
Gece saat 23.oo...kış kıyamet...bütün dükânlar açık...Gözü mavi'nin de mercimek çorbası...Çorba değil krema sanki...
memleket, güzellik, doğa harkası ve muhteşem evler, tabi ki meşhur lokumu
Bin Ajwaad-Alara yavrusu...Ersan Kuru'nun sahip olduğu safkan ingiliz atı..Süleyman Akdı idaresinde kısa vade yarışlar kazanabilen bir safkan..Kum pist ve ağır çim...İdeal mesafesi bir mil...Yani 1600 metre... ;)
Safranbolu'da insanları çeken şeyler: eski çarşı diye adlandırılan arastası, cinci hanı, eşsiz güzellikteki konakları, gürleyik adlı mesire yeri(meşhur kuyu kebabı ve yayık ayranı) lokum, cevizli helva, mistik barları, büyük kanyonu ve mutlaka görülmesi gereken bulak mağarası(mencilis mağarası) vs.
YAŞAMAYI BİLENE BİRE BİR
Yeni gençlik, daha çok Bodrum (bedroom) tarzı yerleri seviyor ama yinede Safranbolu yaşanılcak, keyif alınacak, huzur bulunacak ve kafa dinlenecek biryer, 18 yaşında da 80 yaşındada....
safranbolu mu ben orda üni.okuyorum aman genç arkadaslar sakın böyle bi hataya düseyim demeyin,buralara gelmeyin.eger 40 yasının üstündeysen gelinecek bi yer ama oda en fazla 1 gün inanın bana
Lokumu, evleri, safranı ve hala tüm titizliğiyle korunabilmesiyle(UNESCO sağolsun) ünlüdür,İstanbula yakınlığıyla (388 km) turizm açısından yaklaşık son 10 yıldır canlanan en büyük açık hava müzesi.
Safran'ın yetiştiği yer..
lokum