. ... . soluk tebessümlü meczup sardunyalar kollarını sarkıtmış, pencerenden…, mahcûp ve yeniden doğuş umutlu nazarım, arka bahçede güllere ikindi suyu veren muştulu ve desturlu haline ilişirken, balkonuna asıyorum utangaç gülümsemeler, evet sana bakıyorum; görmüyor gibisin, ve bana bakıyorsun görmüyorum ki gözlerim âmâ, öyle demirden bir tül var ki aramızda, yetmiyor gücüm, bertarafa…,
şehirler bir film şeridi gibi geçiyor, kilometrelerce aramızdan ve, alnımızın ortasındaki yol çizgilerini saklıyoruz birbirimizden güya…, suskunluk çizgileri/çizikleri, sakınılmış muhabbet mesafeleri…, ve tırnakları kesiliyor yollara uzuyor saçları zamanın, boşluğa; . ... .
Hem var hem yok nasıl olunabilir? Seni yine #yok gibi hissettiren duygu? Nesin sen? Boş ve manasız burdalığa vurgu! Olmasan da olurdu! Bu kötü his , git ve geri gelme! Ben burdayım.
İnsanlarla arama koyduğum son derece keyifli ve baş ağrıtmayan duruş şeklidir..Doğruluğu zamanla ve tecrübeyle kabul edilir ancak. bknz:yapış yapış sıcak insanlar topluluğu :)
yüzlerce kilometreyi mesafe olarak görmüşken bu zamana dek, o kilometrelerin her miliminin aslında yüreklerde başlayıp bittiğine tanık olacak kadar şanssızsan 'acı koyan' kavram. ulan mesafe dediğin nedir dünyanın bir ucunda da olsan aynı güneş doğuyor oraya da, aynı yıldızlara bakıyorsun; atlarsın uçağa, en fazla 24 saat o uzaklıgın kucak dolusu vuslata indirgendiği andır. ama bir insanın koca dünyası içinde ufacık bir noktaya tüm kaprislerinle zar zor sığıyorsan, işte o an gökyüzünün sana dar edildiği andır...not düşüyorum...
bir kelime arka arkaya yinelendiğinde görüntüsünü yitirmesi, hissettirdiklerinin silinmesi. genelde şehirlerarası otobüs yolculuklarında hissediyor insan bunu. varoluşun bu yersiz yurtsuz halinde beliren anlam yitimi zaman yitimine dönüşüyor. uzaklaşılan ile varılmakta olan arasında sırra kadem basan bir ton sözcük zihnin dehlizlerinde kayboluyor.
.
...
.
soluk tebessümlü meczup sardunyalar
kollarını sarkıtmış,
pencerenden…,
mahcûp ve yeniden doğuş umutlu nazarım,
arka bahçede güllere ikindi suyu veren
muştulu ve desturlu haline ilişirken,
balkonuna asıyorum utangaç gülümsemeler,
evet sana bakıyorum;
görmüyor gibisin,
ve bana bakıyorsun görmüyorum
ki gözlerim âmâ,
öyle demirden bir tül var ki aramızda,
yetmiyor gücüm,
bertarafa…,
şehirler bir film şeridi gibi geçiyor,
kilometrelerce aramızdan ve,
alnımızın ortasındaki yol çizgilerini saklıyoruz
birbirimizden güya…,
suskunluk çizgileri/çizikleri,
sakınılmış muhabbet mesafeleri…,
ve tırnakları kesiliyor yollara
uzuyor saçları zamanın,
boşluğa;
.
...
.
Hem var hem yok nasıl olunabilir?
Seni yine #yok gibi hissettiren duygu?
Nesin sen? Boş ve manasız burdalığa vurgu!
Olmasan da olurdu!
Bu kötü his , git ve geri gelme!
Ben burdayım.
Hiç bu kadar bu kadar uzak kalmamıştık seninle..
Mesafeler diyorum;
Yollar değil..!
Kaç yürek ötemdesin.?
...
...uzak dediğin önce içinde birikir insanın...sonrası yalnızca yoldur....
İnsanlarla arama koyduğum son derece keyifli ve baş ağrıtmayan duruş şeklidir..Doğruluğu zamanla ve tecrübeyle kabul edilir ancak.
bknz:yapış yapış sıcak insanlar topluluğu :)
Tamam mesafeler aşka engel değil ama,
ben burada ağlasam, seni özleyip..
senin yanakların ıslanır mı orada?
Mesafe korkunç bir şeydir,
Özlüyor mu?
Unutuyor mu?
Yoksa
Uyutuyor mu bilemezsin..
En uzak mesafe iki kafa arasındaki mesafedir. Birbirini anlamayan...
gladyatörlerin dikkatettikleri en önemli konum...
Arada ki mesafeler,
buluşmaya engel olablilir, sevmeye asla.
gözlerde olanından korkar, şahsımız...
İnsan konuşa konuşa anlaşır,
Konuşmazsan, aradaki mesafeler katlanır,
konuşularak ne mesafeler kapanır.
serdar ortaç albümü
yüzlerce kilometreyi mesafe olarak görmüşken bu zamana dek, o kilometrelerin her miliminin aslında yüreklerde başlayıp bittiğine tanık olacak kadar şanssızsan 'acı koyan' kavram. ulan mesafe dediğin nedir dünyanın bir ucunda da olsan aynı güneş doğuyor oraya da, aynı yıldızlara bakıyorsun; atlarsın uçağa, en fazla 24 saat o uzaklıgın kucak dolusu vuslata indirgendiği andır. ama bir insanın koca dünyası içinde ufacık bir noktaya tüm kaprislerinle zar zor sığıyorsan, işte o an gökyüzünün sana dar edildiği andır...not düşüyorum...
Gözlerimizi uzaklıklar değil ki yalnız,
Göze alamadığımız yakınlıklar da acıtır...
bir kelime arka arkaya yinelendiğinde görüntüsünü yitirmesi, hissettirdiklerinin silinmesi.
genelde şehirlerarası otobüs yolculuklarında hissediyor insan bunu. varoluşun bu yersiz yurtsuz halinde beliren anlam yitimi zaman yitimine dönüşüyor. uzaklaşılan ile varılmakta olan arasında sırra kadem basan bir ton sözcük zihnin dehlizlerinde kayboluyor.
iki cins arasında her zaman var olan şey 'metre,cm,mm yada göz ayarıyla ölçülebilir'
Me-safe
denizlere yazıldım
sevdalar bana tuzak
ayrı kalmamız lazım
yaşın yaşımdan uzak
ilk kez sevdiğim kimdi
unuttum neydi ismi
yüreğim der ki şimdi
burada mutlu olmak
sona kadar durur mu
orda yaprak kurur mu
yüreğim hep vurur mu
cennettedir yaşamak
Gül Ozan
eğer aşıksanız ve sevdiğiniz uzaktaysa aranızdaki tüm sorunların nedeni... yanyana olsaydık böle olmazdı derdirten kelime...
En uzak mesafe ne Afrikadır,
Ne Çin, ne Hindistan
Ne seyyareler,
Ne de yıldızlar geceleri ışıldayan...
En uzak mesafe iki kafa arasındaki mesafedir,
Birbirini anlamayan.
Can YÜCEL
aramızdaki yeni mesafeler...
gittiğin yönle doğru orantılı
yakın uzak, uzak yakın...mesafe de göreceli :)
mesafe kaldı anlık
bitecek sanırken
uzadıkça uzadı
iki kişi arasında korunması farzı ayın olan bişeydir..
korunmaması yangın çıkartırki bunu kimse istemez :)
Ora nireeeeeeeeeeeee, bura nire!
Aramızda mesafe var mesafe...
Hızlı tren bi an önce yapılsa iyi olacak...