Amerikan vatandaşlarına sormak gerek, Hiroşima - Nagazaki deyince ne hissediyorsunuz? Vietnam deyince ne hissediyorsunuz? Kore deyince ne hissediyorsunuz? Afganistan deyince ne hissediyorsunuz? Irak deyince ne hissediyorsunuz?
Bu sorulara verecekleri yanıtlar, onların insani değerlendirmesini yapablmek adına çok önemlidir.
Kabil'de ABD büyükelçiliğinde rezil görüntüler 04 Eylül 2009 Cuma 08:40Amerikalılar Afganistan'da alem yaptı. Kabil'de ABD büyükelçilğinde çekilen fotoğraflar skandalı gözler önüne serdi.Fotoğraflar, Taliban'ın güçlendiği, intihar eylemlerinin arttığı ve her geçen gün asker ölümlerinin gerçekleştiği Afganistan'daki durumun vahametini yansıtıyor.
Afganistan'ın başkenti Kabil'deki ABD Büyükelçiliği'ni korumakla görevli ArmorGroup North America adlı özel güvenlik şirketi çalışanlarının fotoğrafları ortalığı ayağa kaldırdı.
Elçiliği korumakla görevli güvenlikçiler fotoğraflarda votka içip çıplak olarak dans ederken ve birbirlerinin popolarından votka bardaklarıyla 'shot' yaparken görünüyorlar.
Fotoğraflarda çalışanlar arasında homoseksüel ilişki ibareleri de görülüyor. ................................................................................. ONUN İÇİN DİYORUM Kİ;
.ABD = Ahlakı Bozulmuş Dangalaklar
Yüce rabbim sapıklıkta, zülüm ve işkencede, işgal ve tecavüzde haddi aşmış bu Amerikan toplumuna gerekli cezayı ver artık!
işkence yapmayan millet yada devlet yoktur,bütün işkencecilere lanet olsun,dünya döndükçe insan denen yaratık hep ilkel kalacaktır,içindeki şeytanı öldürmeden medenileşemez.
ÇAĞDAŞ İŞKENCE! ! Canım annem! Ne yapıyor acaba? Oğlunun saatlerdir kendi bulunduğu arabanın arkasında olduğunu bilse her halde çıldırırdı. En son bunu düşündüğümü hatırlıyorum.* * *Gözlerimi açtığımda önce bir kuyunun içindeyim sandım. Karanlık, ama kapkaranlık bir yerdi. Elimi nereye uzatsam parmaklarıma duvar çarpıyordu. Meğer hücredeymişim. Aradan bir hafta geçmiş. Ben bunu gardiyan Chu Yui'den öğrendim. Hayret bir şey doğrusu. Dile kolay, bir hafta... Yememişim, içmemişim, uyanmamışım, hiçbir ihtiyaç hissetmemişim. Kafam yerinden zor kalkıyordu. Nerede olduğumu anlamaya çalıştıktan sonra ilk işim su istemek oldu. Bana iyi davranan gardiyan Chu Yui getirdi bir tas su. Karanlıkta, açılan hücre deliğini zor gördüm. Suyu alıp hemen içtim. Aman Allah'ım! İçtiğim neydi öyle? Acaba bana idrar mı içirdiler? Bu sorunun cevabını hiçbir zaman öğrenemedim. Yemekte aklıma gelse midem bulanıyordu. Sonra 'açım' dedim. Yine ne olduğunu görmediğim bir yemek geldi. Tadı nasıldı, onu hatırlayamıyorum. Ama ekmek denen şeyi el yordamıyla tuttuğumda kiremit sanmıştım. Sonra ekmek olduğunu anladım. özgürlükçü(!) sosyalist ülkeler... Aydın ve çağdaş(!) rejimler... İlerici(!) ve modern(!) düşünce... Gelsinler... Gelsinler de kendilerini bana anlatsınlar. Bu hücrede Chu Yui'den başka beni hiç kimse sormuyor... Ne mahkeme, ne hakim... Ne avukat, ne yargıç... İki ay kendime gelemedim. İki ay sonra hücremde oturup kendi kendime düşündüm. — Anlaşıldı Kaan. Seni buradan çıkarmayacaklar... Gardiyan Chu bile bunu söyledi. Bu Çin işkencesinin bir numaralı modeliymiş. Tek gayeleri insanı böyle çıldırtmakmış. Aklını başına al Kaan. Sakın seni çıldırtmalarına izin verme. Aklını koru ve bir program yap kendine. Kendimle anlaştım.
polisimizin jitemimizin hocalarıdır o işkenceciler ve tüm yoksul sömürge topraklarında değişik etnik kökenlerde amerikan işkencecileri vardır. örnek:19 aralık hayata dönüş operasyonu
Amerikan devletinin sadece onurlu Amerikan halkını kurtarmak için tüm imkanlarını nasıl seferber ettiğini anlatan, diğer dünya insanlarının esamesinin bile okunmadığı ve nedense tüm dünyada gişe rekorları kıran Amerikan filmleri.
Kendilerine 'yeryüzünde bozgunculuk yapmayın' dendiği zaman, bizler sadece 'ıslah edicileriz' derler. şunu bilin ki asıl bozgunular kendileridir; lakin farkında değildirler bakara suresi 11. ve 12. ayetler.
sözde insan hakları diyip acımasız şekilde davranmak
Amerikan vatandaşlarına sormak gerek,
Hiroşima - Nagazaki deyince ne hissediyorsunuz?
Vietnam deyince ne hissediyorsunuz?
Kore deyince ne hissediyorsunuz?
Afganistan deyince ne hissediyorsunuz?
Irak deyince ne hissediyorsunuz?
Bu sorulara verecekleri yanıtlar, onların insani değerlendirmesini yapablmek adına çok önemlidir.
Bugünkü gazetelerden (04.09.2009) bir haber
Kabil'de ABD büyükelçiliğinde rezil görüntüler
04 Eylül 2009 Cuma 08:40Amerikalılar Afganistan'da alem yaptı. Kabil'de ABD büyükelçilğinde çekilen fotoğraflar skandalı gözler önüne serdi.Fotoğraflar, Taliban'ın güçlendiği, intihar eylemlerinin arttığı ve her geçen gün asker ölümlerinin gerçekleştiği Afganistan'daki durumun vahametini yansıtıyor.
Afganistan'ın başkenti Kabil'deki ABD Büyükelçiliği'ni korumakla görevli ArmorGroup North America adlı özel güvenlik şirketi çalışanlarının fotoğrafları ortalığı ayağa kaldırdı.
Elçiliği korumakla görevli güvenlikçiler fotoğraflarda votka içip çıplak olarak dans ederken ve birbirlerinin popolarından votka bardaklarıyla 'shot' yaparken görünüyorlar.
Fotoğraflarda çalışanlar arasında homoseksüel ilişki ibareleri de görülüyor.
.................................................................................
ONUN İÇİN DİYORUM Kİ;
.ABD = Ahlakı Bozulmuş Dangalaklar
Yüce rabbim sapıklıkta, zülüm ve işkencede, işgal ve tecavüzde haddi aşmış bu Amerikan toplumuna gerekli cezayı ver artık!
çin işlencelerine taş çıkarttıranlardan.
waterboarding
bunlar mı avrupalı bunlar mı medeni
korktum beeeaa.çağdaşız diyenlere bakkkkk
işkence yapmayan millet yada devlet yoktur,bütün işkencecilere lanet olsun,dünya döndükçe insan denen yaratık hep ilkel kalacaktır,içindeki şeytanı öldürmeden medenileşemez.
amerikalılardan birini yakalayıp göğsünü yarmak isterdim.çok merak ediyorum acaba orda kalp var mı? kalbi olan bir insan o işkenceleri yapamaz bence.
Rap müzik.
http://www.onlar.net/
yalan! .... amerika işkence yapmaz! ......iftira bu!
Amerika yok etmeye programlanmış bir ''trantula'' dır......Pp
ÇAĞDAŞ İŞKENCE! !
Canım annem!
Ne yapıyor acaba? Oğlunun saatlerdir kendi bulunduğu arabanın arkasında olduğunu bilse her halde çıldırırdı.
En son bunu düşündüğümü hatırlıyorum.* * *Gözlerimi açtığımda önce bir kuyunun içindeyim sandım. Karanlık, ama kapkaranlık bir yerdi. Elimi nereye uzatsam parmaklarıma duvar çarpıyordu.
Meğer hücredeymişim. Aradan bir hafta geçmiş. Ben bunu gardiyan Chu Yui'den öğrendim.
Hayret bir şey doğrusu. Dile kolay, bir hafta... Yememişim, içmemişim, uyanmamışım, hiçbir ihtiyaç hissetmemişim. Kafam yerinden zor kalkıyordu.
Nerede olduğumu anlamaya çalıştıktan sonra ilk işim su istemek oldu. Bana iyi davranan gardiyan Chu Yui getirdi bir tas su. Karanlıkta, açılan hücre deliğini zor gördüm.
Suyu alıp hemen içtim. Aman Allah'ım! İçtiğim neydi öyle? Acaba bana idrar mı içirdiler? Bu sorunun cevabını hiçbir zaman öğrenemedim. Yemekte aklıma gelse midem bulanıyordu.
Sonra 'açım' dedim. Yine ne olduğunu görmediğim bir yemek geldi. Tadı nasıldı, onu hatırlayamıyorum. Ama ekmek denen şeyi el yordamıyla tuttuğumda kiremit sanmıştım. Sonra ekmek olduğunu anladım.
özgürlükçü(!) sosyalist ülkeler...
Aydın ve çağdaş(!) rejimler...
İlerici(!) ve modern(!) düşünce...
Gelsinler... Gelsinler de kendilerini bana anlatsınlar.
Bu hücrede Chu Yui'den başka beni hiç kimse sormuyor... Ne mahkeme, ne hakim... Ne avukat, ne yargıç...
İki ay kendime gelemedim. İki ay sonra hücremde oturup kendi kendime düşündüm.
— Anlaşıldı Kaan. Seni buradan çıkarmayacaklar... Gardiyan Chu bile bunu söyledi. Bu Çin işkencesinin bir numaralı modeliymiş. Tek gayeleri insanı böyle çıldırtmakmış. Aklını başına al Kaan. Sakın seni çıldırtmalarına izin verme. Aklını koru ve bir program yap kendine.
Kendimle anlaştım.
..........
-alıntı-
allah belasını versin bu salak adamların canı çıkasıcalar.
Şerefsizler...
kınıyorum kınıyorum kınıyorum başka bişeyde demiyorum
Tarihe gömülmeli
Ebu Garib daha ne söylenebilir ki.............
quentin tarantino..
amerikalılara yapılması gereken bir uygulama...
dünyaya rezil olmuş bir devlet...
çinlilerinki daha ünlü
iki lafın bir başı çin işkencesi derler
bi de sorsan nedir bu çin işkencesi
haberleri bile yoktur....
kendilerini tüm dünyaya iyilik melekleri olarak tanıtan bir grup insanın faaliyetleri...
işkence uçakları
polisimizin jitemimizin hocalarıdır o işkenceciler ve tüm yoksul sömürge topraklarında değişik etnik kökenlerde amerikan işkencecileri vardır.
örnek:19 aralık hayata dönüş operasyonu
Amerikanların hehehe diyip yaptığı işkence.Alaska suyuyla adam yıkamak gibi işkencelere bölünür.
itinayla işkence yapılır! hizmette sınır yoktur! !
(A.B.D)
çinliler daha başarılı
Amerikan devletinin sadece onurlu Amerikan halkını kurtarmak için tüm imkanlarını nasıl seferber ettiğini anlatan, diğer dünya insanlarının esamesinin bile okunmadığı ve nedense tüm dünyada gişe rekorları kıran Amerikan filmleri.
Kendilerine 'yeryüzünde bozgunculuk yapmayın' dendiği zaman, bizler sadece 'ıslah edicileriz' derler.
şunu bilin ki asıl bozgunular kendileridir; lakin farkında değildirler
bakara suresi 11. ve 12. ayetler.