" Anlamını yitiren yerlere, Veda etmek gerek... Hatır gönül bilmeyenleri, Hatırdan silmek gerek... Ruhu ve Şahsiyeti incitenleri, Terk etmek gerek. Sabır da yorulursa eğer, Sonunda ki selamete yürümek gerek Nahifliği eziklik sananların, Zanlarınıda ezip geçmek gerek..."
Seni sevmeyi seviyorum ben Gözüne bakıp sana şiirler yazmayı Seninle konuşmayı sohbet etmeyi seviyorum Sana yazmayı Seni düşünmeyi Benim hayatımda olmanı Seni tanımayı seviyorum Seninle zaman geçirmeyi seviyorum Seni Seviyorum hemde çok Seviyorum Kadın Yürek hakkı bu ; Paşa paşa Sende Seveceksin …
* 20 Trilyon Hücre * 96.000 km uzunlukta Kan Damarı * Günde 100.000 kere atarak 9000 litre kan pompalayan bir Kalp * 5-6 litre Kan * Dakikada 100.000 mesaj alan/gönderen bir Beyin * 75 km uzunlukta Sinirler * Her gün 11.000 litre Hava alan Ciğerler * Her 5 dakikada bir tüm vücudun kanını temizleyen iki Böbrek * 7 mt İnce Bağırsak * 2 mt Kalın Bağırsak * 230 adet Kemik * 50.000 farklı Kokuyu tanıyabilen bir Burun * 10.000 farklı Lezzeti tadabilen bir Dil * Yüzlerce farklı frekanstaki sesleri duyabilen iki Kulak * 576 MegaPixel kalitede görebilen iki Göz * Ve maddi manevi daha pekçok duygular ve nimetler...
Bu insan vücudunu Yaratanın varlığına kanıt mı gerek...?
Çağımız insanlarının hastalığı Herşeyi geri toplanmaya ak şekilde kırıp sonra kendine daha doğrusu susturamadığı vicdanına yalanlar söyleyerek avutmasi Hep haklı çıkma isteği Farza ve sünnete uymak değilde Farzı ve sünneti kendine uydurmak Söylenecek çok şey var ama Bir tane değil ki Hangi birine ne diyecen
En iyisi susmak Konuşup fitneye sebep olmaktan iyidir....
biri iyi biri kötü iki haberim var... biriyle hüzünlensende.... biri eder bahtiyar..... ilkinde üşürsün emme... diğerinin sıcaklığı sarar... .kimini ağlatır inletir.... kimini bezdirir yorar... .biriyle umut eder.... diğeriyle hayaller kurar.... hayat yorsa da... seven biri var..
gökyüzünde yıldız ve ay... yeryüzün de en nadide çiçek... denk bile olamaz sana.. işte şudur ki gerçek... sen elimdesin..benimsin... onlarsa uzakta herkesin... uzaklarda güneş sıcaklığıyla sarıyor.. bütün ihtişamıyla orada da duruyor... kendi güzel mehtabı güzel... ama yine de denk olamaz... sensin sensin çünkü bana özel... elmas yakut ve niceleri... belli ki hepsi de nadide ve güzel... temmuz ayının en güzel geceleri... anlatılsa da gelir gazel... ne senin kadar olabilir... nede senin gibi sarabilir... çöle yağan yağmur çölde güzel... hasretinle buğulanan gözlerim... yalnız sana sana özel... dünyada ne kadar varsa güzel... hiçbiri senin kadar olamaz... sensin çünkü bana güzel bana özel....
'" Zamanla kaybettiğim insanlardan .. Pişman değilim .. Lâkin bazı insanlarla kaybettiğim .. Zamana çok pişmanım .. İnsanlar bana ait değildi Belkide hiç ait olmak istemediler .. Ama Yıllarım bana Aitti ....!!
Suskunluk zarif bir isyandır, Kelimeleri zayi etmeme Duymak istenilmeyen kelimelerin önüne çekilmiş bir bariyer gibi, Sözcükleri durdurma biçimidir...
Suskunluk kırılmış bir insanın, kırmamak için verdiği gayrettir...
Suskunluk konuşarak hallolmayan her şeyin üzerine vurulmuş bir mühür, İnsan kalma mücadelesidir..
Ağırdır ağrılıdır sabıra sabır doğurtur, İçte çok şeyi yıkar soğutur Ama karşısında ki insanları yıkmamak için de Sessizce yıkılmaya razı bir duruş biçimidir...
Ve suskunluk Her kişinin değil Gerçekten kırılmak nedir bilenlerin harcıdır...
senli imgeler tekmeliyor içimi geceyi seninle uğurlayıp günü seninle karşılıyorum nicedir derinlerde bir alev ırmağıı ki sorma umudumu fideliyorum günde üç öğün özenle siliyorum yapraklarını seni görünce bendini yıkıyor çağlayanlar hayali de olsa adaklar adıyorum gelişine labirentleri geçtim de geldim, nefes nefese son bir gayretle çalıyorum gönlünün zilini bir tepki ver kurban olurum bir seda bağışla aşkın en dingin haliyle kapındayım tut ki bir sefilim seni aramaktan yorgun yada bir hercaiyim türlü badirelerden geçen duruldum da geldim öldürdüm dünyevi hevesleri seninle toprağa gömdüm serden geçtiliğimi adımı unuttum zikrim de fikrim de sana kurulu kimine göre bir ayyaşım kimine göre deli oysa ben bir aşığım sevgi yer sevgi içerim kirpiklerin ile onikiden vurduğun yarım akıllı neden ben diye sorma ruhum ruhuna meftun seninle maviye dönüştü hayatımın bütün renkleri ah gülüşüyle bana hayatı sevdiren lirik kadın sevdiysem adam gibi sevdim bundan kime ne
" Islak bir gün ayırdım bugün kendime Toplandı gözüme kara bulutlar Yağsın .... Ne kadar yağmuru varsa Döksün istiyorum Yağsın gözlerimden durmasınlar istiyorum Senin değdiğin ne varsa Senin iliştiğin ne varsa Senden hiç bir iz kalmasın istiyorum..."
BİR YAHUDİ, aklınca imtihan etmek gayesiyle, Hazret-i Peygamber’in yanına geldi. Elindeki yiyeceği göstererek:
“Ey İslam Peygamberi” dedi. “Bu benim rızkım mıdır?”
Dessas Yahudi, sorusuna cevap olarak, “Evet rızkındır” denirse elindekileri atacak; “Hayır rızkın değildir” denirse de, alıp yiyecekti. Böylece de aklınca Peygamber Aleyhisselam’ı güya sözünde haksız çıkaracaktı.
Allah’ın Peygamberi, hiç tereddüt etmeden Yahudiye şöyle cevap verdi:
" Asıl yetimler anadan babadan değil
İlim ve ahlaktan yoksun olanlardır...."
Hz Ali ( k v)
". Ricat emri verdim gönlüme
Bozguna uğradım çekiliyorum....."
" Bilesiniz ki,kalpler ancak Allah'ı anmakla huzur bulur....."
Rad 28
wolfson
27.05.2022 - 21:19".
İnsan kırılan kalbi için küsmeyi bulmuş
Bakmış affedemiyor susmayı bulmuş....
Edri
wolfson
04.06.2022 - 22:47".
" Yüreğin felcidir incinmislik..
Kâbe yıkmak diyorlar buna.. "
wolfson
11.06.2022 - 20:56"
" Affedin ama kimsenin size yeniden zarar vermesine izin vermeyin.
İnsanlar hayal kırıklığıdır, değişmezler..."
". Bir kere gönlümü alsa
Ömrümü verirdim...
Şimdi ömrünü verse
Gönlümü alamaz iki gözüm..."
" Oyuncağın bile bir gururu var,
Haketmediği şekilde oynarsan kırılır,
Diyeceğim şu ki küçüğüm,,,,
Büyüme...."
Süreya
" Anlamını yitiren yerlere,
Veda etmek gerek...
Hatır gönül bilmeyenleri,
Hatırdan silmek gerek...
Ruhu ve Şahsiyeti incitenleri,
Terk etmek gerek.
Sabır da yorulursa eğer,
Sonunda ki selamete yürümek gerek
Nahifliği eziklik sananların,
Zanlarınıda ezip geçmek gerek..."
" Gitmek isteyenin önünde diz çökülmez
cenaze namazın da secde yoktur...."
Seni sevmeyi seviyorum ben
Gözüne bakıp sana şiirler yazmayı
Seninle konuşmayı sohbet etmeyi seviyorum
Sana yazmayı
Seni düşünmeyi
Benim hayatımda olmanı
Seni tanımayı seviyorum
Seninle zaman geçirmeyi seviyorum
Seni Seviyorum hemde çok Seviyorum Kadın
Yürek hakkı bu ;
Paşa paşa Sende Seveceksin …
BİR İNSAN VÜCUDUNDA :
* 20 Trilyon Hücre
* 96.000 km uzunlukta Kan Damarı
* Günde 100.000 kere atarak 9000 litre kan pompalayan bir Kalp
* 5-6 litre Kan
* Dakikada 100.000 mesaj alan/gönderen bir Beyin
* 75 km uzunlukta Sinirler
* Her gün 11.000 litre Hava alan Ciğerler
* Her 5 dakikada bir tüm vücudun kanını temizleyen iki Böbrek
* 7 mt İnce Bağırsak
* 2 mt Kalın Bağırsak
* 230 adet Kemik
* 50.000 farklı Kokuyu tanıyabilen bir Burun
* 10.000 farklı Lezzeti tadabilen bir Dil
* Yüzlerce farklı frekanstaki sesleri duyabilen iki Kulak
* 576 MegaPixel kalitede görebilen iki Göz
* Ve maddi manevi daha pekçok duygular ve nimetler...
Bu insan vücudunu Yaratanın varlığına kanıt mı gerek...?
" Eskiden 'sevmek' demek: yanyana gömüleceğin kişiyi seçmek demekmiş..."
Söyleyenek ne kadar güzel sözlerim vardı insanlara
Bana hiçbirini söyletmediler...."
Hikmet
" Ne kadar iyi olursan ol
Muhakkak bir kusur
Bir sorun bir sıkıntı bulup
Dengenizi bozarlar...."
" Sevilen şeyler ortalıkta bırakılmaz saklanır.
Kimisi akılda, kimisi de sol yanında,
kimisi de dualarda saklanır..."
Zeytinyağı sendromu
Çağımız insanlarının hastalığı
Herşeyi geri toplanmaya ak şekilde kırıp sonra kendine daha doğrusu susturamadığı vicdanına yalanlar söyleyerek avutmasi
Hep haklı çıkma isteği
Farza ve sünnete uymak değilde
Farzı ve sünneti kendine uydurmak
Söylenecek çok şey var ama
Bir tane değil ki
Hangi birine ne diyecen
En iyisi susmak
Konuşup fitneye sebep olmaktan iyidir....
biri iyi biri kötü iki haberim var...
biriyle hüzünlensende....
biri eder bahtiyar.....
ilkinde üşürsün emme...
diğerinin sıcaklığı sarar...
.kimini ağlatır inletir....
kimini bezdirir yorar...
.biriyle umut eder....
diğeriyle hayaller kurar....
hayat yorsa da...
seven biri var..
Erdem bağcı
gökyüzünde yıldız ve ay...
yeryüzün de en nadide çiçek...
denk bile olamaz sana..
işte şudur ki gerçek...
sen elimdesin..benimsin...
onlarsa uzakta herkesin...
uzaklarda güneş sıcaklığıyla sarıyor..
bütün ihtişamıyla orada da duruyor...
kendi güzel mehtabı güzel...
ama yine de denk olamaz...
sensin sensin çünkü bana özel...
elmas yakut ve niceleri...
belli ki hepsi de nadide ve güzel...
temmuz ayının en güzel geceleri...
anlatılsa da gelir gazel...
ne senin kadar olabilir...
nede senin gibi sarabilir...
çöle yağan yağmur çölde güzel...
hasretinle buğulanan gözlerim...
yalnız sana sana özel...
dünyada ne kadar varsa güzel...
hiçbiri senin kadar olamaz...
sensin çünkü bana güzel bana özel....
Erdem bağcı
'" Zamanla kaybettiğim insanlardan ..
Pişman değilim ..
Lâkin bazı insanlarla kaybettiğim ..
Zamana çok pişmanım ..
İnsanlar bana ait değildi
Belkide hiç ait olmak istemediler ..
Ama Yıllarım bana Aitti ....!!
Suskunluk zarif bir isyandır,
Kelimeleri zayi etmeme
Duymak istenilmeyen kelimelerin önüne çekilmiş bir bariyer gibi,
Sözcükleri durdurma biçimidir...
Suskunluk kırılmış bir insanın, kırmamak için verdiği gayrettir...
Suskunluk konuşarak hallolmayan her şeyin üzerine vurulmuş bir mühür,
İnsan kalma mücadelesidir..
Ağırdır ağrılıdır sabıra sabır doğurtur,
İçte çok şeyi yıkar soğutur
Ama karşısında ki insanları yıkmamak için de
Sessizce yıkılmaya razı bir duruş biçimidir...
Ve suskunluk
Her kişinin değil
Gerçekten kırılmak nedir bilenlerin harcıdır...
" Allah, kulunu imanı nispetinde dener.
Bu böyledir.
İman yükseldikçe
deneme nispeti o derece artar..."
Fütuhu’l Gayb
" Neye haset ediyorsun.
Sen mi verdin o nimetleri.
Onları sen değil Allah verdi..."
Fütuhu’l Gayb
" bekle sabirla Bekle
Boş işle nefsini aldatma,
amel ve ibadetini daima yap.
Yeni icadlar çıkarmaya kalkışma...."
Fütuhu’l Gayb
" Ceza veya mükafat beklemektense elinde bulunana şükretmek daha iyidir...."
Fütuhu’l Gayb
". Parasız erkeği ancak anası sever .."
Freud
senli imgeler tekmeliyor içimi
geceyi seninle uğurlayıp
günü seninle karşılıyorum nicedir
derinlerde bir alev ırmağıı ki sorma
umudumu fideliyorum günde üç öğün
özenle siliyorum yapraklarını
seni görünce bendini yıkıyor çağlayanlar
hayali de olsa adaklar adıyorum gelişine
labirentleri geçtim de geldim, nefes nefese
son bir gayretle çalıyorum gönlünün zilini
bir tepki ver kurban olurum bir seda bağışla
aşkın en dingin haliyle kapındayım
tut ki bir sefilim seni aramaktan yorgun
yada bir hercaiyim türlü badirelerden geçen
duruldum da geldim
öldürdüm dünyevi hevesleri
seninle toprağa gömdüm serden geçtiliğimi
adımı unuttum zikrim de fikrim de sana kurulu
kimine göre bir ayyaşım kimine göre deli
oysa ben bir aşığım sevgi yer sevgi içerim
kirpiklerin ile onikiden vurduğun yarım akıllı
neden ben diye sorma
ruhum ruhuna meftun
seninle maviye dönüştü hayatımın bütün renkleri
ah gülüşüyle bana hayatı sevdiren lirik kadın
sevdiysem adam gibi sevdim
bundan kime ne
Ahmet Erdem
" Islak bir gün ayırdım bugün kendime
Toplandı gözüme kara bulutlar
Yağsın ....
Ne kadar yağmuru varsa
Döksün istiyorum
Yağsın gözlerimden
durmasınlar istiyorum
Senin değdiğin ne varsa
Senin iliştiğin ne varsa
Senden hiç bir iz kalmasın istiyorum..."
BİR YAHUDİ, aklınca imtihan etmek gayesiyle, Hazret-i Peygamber’in yanına geldi. Elindeki yiyeceği göstererek:
“Ey İslam Peygamberi” dedi. “Bu benim rızkım mıdır?”
Dessas Yahudi, sorusuna cevap olarak, “Evet rızkındır” denirse elindekileri atacak; “Hayır rızkın değildir” denirse de, alıp yiyecekti. Böylece de aklınca Peygamber Aleyhisselam’ı güya sözünde haksız çıkaracaktı.
Allah’ın Peygamberi, hiç tereddüt etmeden Yahudiye şöyle cevap verdi:
“Yersen, rızkındır!”
Hepiniz kendi ayıbınızın hamalısınız...
Başkasının ayıbını kınamayın....
Şirazi