Bir bilsen güzelliğini! Güzelsin, o güzellere yakışır! Anlayamazsın belki ama, Üzerinde şanlı bir efsane taşır! Senin gibi asil sultanlara, Nazlı güzellere pekçok yaraşır!
Allah' ın kesin emir ve buyruğu! Peygamberin öğünerek sana sunduğu! Kulak asmayanların, Mahşerde pekçok pişman olduğu! Kutlu bir direnişin destanıdır tesettür!
Yiğitlerin onunla gurur duyduğu! Firavunların, nemrutların gıcık olduğu! Şan, şeref ve asaletin karar bulduğu! Kutlu bir direnişin destanıdır tesettür!
tesettur insanin bedenini namahremden korumasidir tesettur kadinin temizligini imanina saygiyi simgeler dinde zorlama yoktur tesettur allah yolundaki her kez zamani geldiginde kendi ozgur iradeleri ile tesetturunu giyer selametle...............
işlerine gelince özgürlük diye bağıran insanlar başörtüsü yasağının devam etmesi için nasılda seferber oluyorlar.şunu iyi bilin.özgürlük sizin tekelinizde değildir.özgürlük yanlızca sizin için değildir.dindar kızlarımızı cahil bırakmak, toplumdan dışlamak için konulan başörtüsü yasağı kalkacak ve herkes eşit eğitim imkanına kavuşacaktır.
TESETTÜR Evrenin dolayısıyla insanların yegane sahibi Hz.ALLAH, kuralları tek başına düzenleyen ve her şeyi en iyi bilen olarak,emrederek açıklamıştırki insanoğlunun dünya ahiret mutluluğu Onun yüce buyruklarına şartsız telimiyete bağlıdır. Bu emirlerden biride kadının kadınlığını erkeğin duygu alanından olabildiğince gizlemesidir. Buna binaen Allah'ın hanım kulları: 1-evden çıkışlarında çarşaf benzeri bir örtüye bürünürler. 2-amaçsız, çarşı pazar sokakta gezmezler. 3-erkekler arasında\önünde çalışmazlar. 4-erkeklerle kurdukları zorunlu ilişki\diyaloglarında resmi davranırlar. 5-zorunlu değilse namahrem erkeklerle diyaloğa girmezler. işte gerçek TESETTÜR budur.
Bir ibadettir; nasıl ve ne kadar olacağını diğer ibadetler gibi Allah ve Resûlü belirler. Zevklere ve zamana göre, coğrafyaya göre üzerinde oynanamaz.
Şu beş ölçü tesettürün temel beş kuralıdır:
1-Yüz ve el dışında açık bir yer kalmayacak.
2-Bol olacak; vücudun ayrıntılarını ortaya çıkarmayacak.
3-Şeffaf olmayacak.
4-Erkeklere mahsus bir giyisi olmayacak.
5-Tesettürün kendisi bir ziynet malzemesi olacak şekilde çekici olmayacak. Çünkü Kuran tesettürü emrederken kadının ziynet ve cazibesinin örtülmesini istemiştir. Ziynet ziynetle örtülünce, karşı cinsin ilgisini çekmesi bakımından kimi zaman daha çekici bir pozisyon çıkarılmış olabilir
Bir Adam Hz.ALLAH'ı Rabb ve hz. kur'anı Hak kitab olarak kabul ettiyse o zaman şunuda kabul etmiş sayılır: 'Allah setr-i avret farizasından öte birde dışarı çıkışlarda üzerine cilbab almayı mümin hanımlara emretmiştir.'(Ahzâb Suresi 59. ayetin hükmü) Şimdi mesele şu: 'cilbab' nedir?
Başlıca iki görüş var:
1__Bindörtyüz seneyi aşkın süredir Müctehid uleması,avamı,amiri, memuruyla tüm müslümanlık cilbabı çarşaf olarak anlamış ve uygulamış.
2__Son zaman avrupadan ithal edilen manto/pardösüye 'bunlarda uyar çarşaf yerine cilbab olarak giyilebilir' diyen hocalar oldu ve hanımların mühim çoğunluğuda bu yeni fetvayla amel etti ve ediyor.
__Birinci görüş sahipleri,ikincilere itiraz ediyor ve diyorlarki:
a) Din tamamlandı hukmü tesbit edilmiş meselelerde değişiklik bidattır,batıldır.
b) Çarşaf yerine manto vb. avrupa kaynaklı giyisilerin alternatif olarak sunulması resmi ideolojinin baskısı sonucu olmuştur ve altında yatan gerçek niyet kadınların tesettürü terkedip avrupai tarz açıklığa (cahiliyet teberrücüne) sapmalarıdır. mantonun dayatılması bu fasit amaca ulaşmak için bir alettir. Nitekim mezkur dayatmacı mihraklar bugün mantoyada razı gelmiyor planları gereği artık onunda çıkarılmasını arzuluyorlar.
c) Risk ve tehlike arttıkça tedbirde aynı oranda artmalıdır. Bu aklın hükmüdür. Şimdi ahir zaman fitnelerinin her tarafı istila edip Hazreti Peygamerin (S.A.V.) de haber verdiği gibi zinanın yaygınlaştığı bu zamanda koruyucu tedbir mesabesinde tesettürde en ileri noktaya gitmek aklen ve dinen gereklidir. Bu kapsamda kadınlar cazibeyi en aza indirici bir kıyafete bürünmeli ve yüzünüde büyük oranda kapatmalıdır.
Elbise konusunda Hazret-i Âişe vâlidemizden gelen şu ikaz çok dikkat çekicidir:
“Temimoğulları kabilesinden birtakım kadınlar Hazret-i Âişe'yi ziyârete gelmişti. Üstlerinde ince giysiler vardı. Hazret-i Âişe kendilerine şöyle dedi:
“-Eğer siz mü'minler iseniz, bunlar inanmış hanımların giysileri değildir. Eğer mü'min değilseniz o zaman durum değişir! ..”
Yine Hazret-i Âişe'nin huzuruna ince başörtülü bir gelin getirilmişti. O şöyle dedi:
“-Nûr sûresine inanan bir kadın bunu örtünmez! ..”
Peygamberimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- «giyimi ve hareketleriyle erkeğe benzemeye çalışan kadına ve kadına benzemeye çalışan erkeğe» lânet etmiştir.
26. Ey âdemoğulları! Şu bir gerçek ki size, edep yerlerinizi örtecek giysi de indirdik, süs ve gösterişe yarayacak giysi de... Ama korunup sakınmaya yarayan giysi en hayırlısıdır. İşte bu, Allah'ın ayetlerindendir. Düşünüp öğüt almaları umuluyor.
27. Ey âdemoğulları! Şeytan, ana-babanızı, edep yerlerini onlara göstermek için elbiselerini soyarak cennetten çıkardığı gibi, sakın size de bir fitne musallat etmesin. Çünkü o ve kabilesi sizi, onları göremeyeceğiniz yerden görürler. Biz o şeytanları, inanmayanlara dostlar yaptık.
tesettürün iki yönü vardır:Allah'ın emrettiği yerleri kapamak ve yabancı erkeklere cazip görünmemek.bunlardan biri,bilerek ihmal edilmişse,tesettür emri yerine getirilmemiş olur.demek bu durumda,başlarını sımsıkı örten,bu arada makyajını da ihmal etmeyen kızlarımızın hiçbiri örtülü olmuyor.ben de zaten onların ve dahi dapdar pantolonu,eteği kısacık bluzların altına giyen kızların,kadınların bir an önce açılıp saçılmalarını temenni ediyorum.yaşamak istedikleri neyse yaşasınlar,Allah'ın dinini alet etmesinler.
59. Ey Peygamber! Eşlerine, kızlarına ve müminlerin kadınlarına söyle, dış giysilerini üzerlerine alsınlar. Bu, onların tanınmaları ve incitilmemeleri için çok daha uygun bir yoldur. Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir.
şimdi sözüm meclisten dışarı... tesettürü kimileri gerçekten sindirerek takıyor ve onlara elbette saygımız var fakat kimileri de fingirdekliklerine kılıf geçirmek için kullanıyorlar çok iğreti duruyor
Mustafa İslamoğlu 11 Eylül 2000- Akit Ne zaman Fethi Paşa Korusu’na gitsem, başörtülü genç kızlar, yanlarındaki yeni yetme oğlanlarla laubali biçimde fingirdeşiyorlar. Bakıyorum, karşımdan bir bayan geliyor. O da ne? Başını örtmüş, gerisi açıkta. Gülmek geliyor içimden, fakat üzüntü ağır basıyor. Şu başörtüsü işi böylesine sulandırılmamalıydı. Bir şey maksadından soyutlanarak algılanırsa olacağı budur. Bunda en büyük suç, tesettürü kadının kişiliğini öne çıkaran bir onur değil de erkeği kadından koruyan bir emir olarak algılayan geleneğimizin ve geleneksel kafalarındır.
naMus
İnanç gereği kullanılmasına inat, siyaset için kullanıldığını zırvalayan aklı örtülüler var..
kabuklu fıstıkların, kabuk kısmına denir :)
tırtıllı kelebekli masallarla kandırılan kadınlara
yutturulan yalanların
resmi geçidinde kullanılan
üniforma
Tırtılın kozasına benzer Tesettür.
Kozasına sarılmayan tırtıl, tırtıl olarak ölür.
Kozasına sarılan tırtıl KELEBEK olarak ölür.
sadece baş örtüsü ile, pardesü giymek ile, hatta ve hatta çarşaf giymek ile tessettür olmaz. gözlerden başlar, bedenle devam eder, kalpte biter.
Tesettür
Bir bilsen güzelliğini!
Güzelsin, o güzellere yakışır!
Anlayamazsın belki ama,
Üzerinde şanlı bir efsane taşır!
Senin gibi asil sultanlara,
Nazlı güzellere pekçok yaraşır!
Allah' ın kesin emir ve buyruğu!
Peygamberin öğünerek sana sunduğu!
Kulak asmayanların,
Mahşerde pekçok pişman olduğu!
Kutlu bir direnişin destanıdır tesettür!
Yiğitlerin onunla gurur duyduğu!
Firavunların, nemrutların gıcık olduğu!
Şan, şeref ve asaletin karar bulduğu!
Kutlu bir direnişin destanıdır tesettür!
Enes Muhammed
Tesettür Giyilmez Yaşanır...sadece vucüdü kapatmak değil kalbi haramdan uzak tutmaktır.
tesettur insanin bedenini namahremden korumasidir
tesettur kadinin temizligini imanina saygiyi simgeler
dinde zorlama yoktur tesettur
allah yolundaki her kez zamani geldiginde kendi ozgur iradeleri ile tesetturunu giyer
selametle...............
işlerine gelince özgürlük diye bağıran insanlar başörtüsü yasağının devam etmesi için nasılda seferber oluyorlar.şunu iyi bilin.özgürlük sizin tekelinizde değildir.özgürlük yanlızca sizin için değildir.dindar kızlarımızı cahil bırakmak, toplumdan dışlamak için konulan başörtüsü yasağı kalkacak ve herkes eşit eğitim imkanına kavuşacaktır.
TESETTÜR
Evrenin dolayısıyla insanların yegane sahibi Hz.ALLAH,
kuralları tek başına düzenleyen ve her şeyi en iyi bilen
olarak,emrederek açıklamıştırki insanoğlunun dünya
ahiret mutluluğu Onun yüce buyruklarına şartsız telimiyete
bağlıdır.
Bu emirlerden biride kadının kadınlığını erkeğin duygu alanından
olabildiğince gizlemesidir.
Buna binaen Allah'ın hanım kulları:
1-evden çıkışlarında çarşaf benzeri bir örtüye bürünürler.
2-amaçsız, çarşı pazar sokakta gezmezler.
3-erkekler arasında\önünde çalışmazlar.
4-erkeklerle kurdukları zorunlu ilişki\diyaloglarında resmi davranırlar.
5-zorunlu değilse namahrem erkeklerle diyaloğa girmezler.
işte gerçek TESETTÜR budur.
Tesettür;
Bir ibadettir; nasıl ve ne kadar olacağını diğer ibadetler gibi Allah ve Resûlü belirler. Zevklere ve zamana göre, coğrafyaya göre üzerinde oynanamaz.
Şu beş ölçü tesettürün temel beş kuralıdır:
1-Yüz ve el dışında açık bir yer kalmayacak.
2-Bol olacak; vücudun ayrıntılarını ortaya çıkarmayacak.
3-Şeffaf olmayacak.
4-Erkeklere mahsus bir giyisi olmayacak.
5-Tesettürün kendisi bir ziynet malzemesi olacak şekilde çekici olmayacak. Çünkü Kuran tesettürü emrederken kadının ziynet ve cazibesinin örtülmesini istemiştir. Ziynet ziynetle örtülünce, karşı cinsin ilgisini çekmesi bakımından kimi zaman daha çekici bir pozisyon çıkarılmış olabilir
Tesettür ve Çarşaf
Bir Adam Hz.ALLAH'ı Rabb
ve hz. kur'anı Hak kitab olarak kabul ettiyse o zaman şunuda kabul etmiş sayılır:
'Allah setr-i avret farizasından öte birde dışarı çıkışlarda üzerine cilbab almayı mümin hanımlara emretmiştir.'(Ahzâb Suresi 59. ayetin hükmü)
Şimdi mesele şu: 'cilbab' nedir?
Başlıca iki görüş var:
1__Bindörtyüz seneyi aşkın süredir Müctehid uleması,avamı,amiri, memuruyla tüm müslümanlık cilbabı çarşaf olarak anlamış ve uygulamış.
2__Son zaman avrupadan ithal edilen manto/pardösüye 'bunlarda uyar çarşaf yerine cilbab olarak giyilebilir' diyen hocalar oldu ve hanımların mühim çoğunluğuda bu yeni fetvayla amel etti ve ediyor.
__Birinci görüş sahipleri,ikincilere itiraz ediyor ve diyorlarki:
a) Din tamamlandı hukmü tesbit edilmiş meselelerde değişiklik bidattır,batıldır.
b) Çarşaf yerine manto vb. avrupa kaynaklı giyisilerin alternatif olarak sunulması resmi ideolojinin baskısı sonucu olmuştur ve altında yatan gerçek niyet kadınların tesettürü terkedip avrupai tarz açıklığa (cahiliyet teberrücüne) sapmalarıdır. mantonun dayatılması bu fasit amaca ulaşmak için bir alettir. Nitekim mezkur dayatmacı mihraklar bugün mantoyada razı gelmiyor planları gereği artık onunda çıkarılmasını arzuluyorlar.
c) Risk ve tehlike arttıkça tedbirde aynı oranda artmalıdır. Bu aklın hükmüdür.
Şimdi ahir zaman fitnelerinin her tarafı istila edip Hazreti Peygamerin (S.A.V.) de haber verdiği gibi zinanın yaygınlaştığı bu zamanda koruyucu tedbir mesabesinde tesettürde en ileri noktaya gitmek aklen ve dinen gereklidir. Bu kapsamda kadınlar cazibeyi en aza indirici bir kıyafete bürünmeli ve yüzünüde büyük oranda kapatmalıdır.
başörtüsü..yanlış anlaşılmasın beyine takılmadığı sürece ibadettir
Birçok kimse başını örtse de tesettürü doğru bir şekilde uygulamadığını biliyorum.
Andolsun bütün örtülere, andolsun bütün örtünenlere ki,
Kar altında terleyerek uyanmaktır aşk.
..... kadının elbisesinde şu özellikler aranmaktadır:
1- Bütün bedeni örten bir elbise olmalıdır.
2- İnce ve şeffaf olmamalıdır.
3- Dar olup vücut hatlarını belli etmemelidir.
4- Erkek elbisesine benzememelidir.
5- Elbise süslü olmamalıdır.
6- Gayr-i müslimlerin elbiselerine benzememelidir.
Elbise konusunda Hazret-i Âişe vâlidemizden gelen şu ikaz çok dikkat çekicidir:
“Temimoğulları kabilesinden birtakım kadınlar Hazret-i Âişe'yi ziyârete gelmişti. Üstlerinde ince giysiler vardı. Hazret-i Âişe kendilerine şöyle dedi:
“-Eğer siz mü'minler iseniz, bunlar inanmış hanımların giysileri değildir. Eğer mü'min değilseniz o zaman durum değişir! ..”
Yine Hazret-i Âişe'nin huzuruna ince başörtülü bir gelin getirilmişti. O şöyle dedi:
“-Nûr sûresine inanan bir kadın bunu örtünmez! ..”
Peygamberimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- «giyimi ve hareketleriyle erkeğe benzemeye çalışan kadına ve kadına benzemeye çalışan erkeğe» lânet etmiştir.
Sultan-ı Sulh; Hacı Bektaş-ı Veli diyor ki;
'Kadının yüzünün peçesi,kadınlık iffeti ve haysiyetidir...'
faruk el furkan...
isteyen örter,isteyen örtmez.çiğdem örtünsün istemem.discoya almazlarki
Açik yara kurt tutmaz.! ! ! !
olması olunması gerekendir amma gelde anlat beee.. sözüm meclisten dişarıdır
ARAF SURESİ:
26. Ey âdemoğulları! Şu bir gerçek ki size, edep yerlerinizi örtecek giysi de indirdik, süs ve gösterişe yarayacak giysi de... Ama korunup sakınmaya yarayan giysi en hayırlısıdır. İşte bu, Allah'ın ayetlerindendir. Düşünüp öğüt almaları umuluyor.
27. Ey âdemoğulları! Şeytan, ana-babanızı, edep yerlerini onlara göstermek için elbiselerini soyarak cennetten çıkardığı gibi, sakın size de bir fitne musallat etmesin. Çünkü o ve kabilesi sizi, onları göremeyeceğiniz yerden görürler. Biz o şeytanları, inanmayanlara dostlar yaptık.
tesettürün iki yönü vardır:Allah'ın emrettiği yerleri kapamak ve yabancı erkeklere cazip görünmemek.bunlardan biri,bilerek ihmal edilmişse,tesettür emri yerine getirilmemiş olur.demek bu durumda,başlarını sımsıkı örten,bu arada makyajını da ihmal etmeyen kızlarımızın hiçbiri örtülü olmuyor.ben de zaten onların ve dahi dapdar pantolonu,eteği kısacık bluzların altına giyen kızların,kadınların bir an önce açılıp saçılmalarını temenni ediyorum.yaşamak istedikleri neyse yaşasınlar,Allah'ın dinini alet etmesinler.
Ahzab suresi:59.ayet-i kerime.
59. Ey Peygamber! Eşlerine, kızlarına ve müminlerin kadınlarına söyle, dış giysilerini üzerlerine alsınlar. Bu, onların tanınmaları ve incitilmemeleri için çok daha uygun bir yoldur. Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir.
şimdi sözüm meclisten dışarı...
tesettürü kimileri gerçekten sindirerek takıyor ve onlara elbette saygımız var
fakat kimileri de fingirdekliklerine kılıf geçirmek için kullanıyorlar
çok iğreti duruyor
ve siyeset için kullanılmamalı...
Tesettür aslinda idrakinde bir cok mümine hanimin zorlandigi bir emirdir.Ve bu sebeple de civittigi..
Mustafa İslamoğlu
11 Eylül 2000- Akit
Ne zaman Fethi Paşa Korusu’na gitsem, başörtülü genç kızlar, yanlarındaki yeni yetme oğlanlarla laubali biçimde fingirdeşiyorlar.
Bakıyorum, karşımdan bir bayan geliyor. O da ne? Başını örtmüş, gerisi açıkta. Gülmek geliyor içimden, fakat üzüntü ağır basıyor.
Şu başörtüsü işi böylesine sulandırılmamalıydı. Bir şey maksadından soyutlanarak algılanırsa olacağı budur. Bunda en büyük suç, tesettürü kadının kişiliğini öne çıkaran bir onur değil de erkeği kadından koruyan bir emir olarak algılayan geleneğimizin ve geleneksel kafalarındır.