aşağıda yazılan yazı benim tarafımdan yazılmıştır aşıklara ve terk edilenlere...
Sevgi çanları çalmaya başlamıştı. Sevgiler uçuşmaya. Tüm yazarlar aldılar kalemlerini defterlerini başladılar aşk şiirleri, masalları yazmaya. Elleri ağrıyana kadar yazıyorlardı… O kadar ağlayasım gelmiş tiki. Her yere bakıyorum herkes güle oynaya geziyor sevgilileriyle, bir tanecik aşklarıyla. Neden dedim, neden benim sevgilim yok. Herkesin var benim yok. Aşk çanları çalıyordu çaldı, çaldı ve çaldıkça yazılar yaşlara boğuldu.
başlangıcına etki eden iki taraftada sonradan eklenen donanımlar olduğu için saflıktan oldukça uzak olan bu olgu, bunlardan bazılarının eksilmesi, sekteye uğraması durumunda kolaylıkla temelinden sarsılabilmektedir. başlangıcından uzun zaman geçtikten sonra meydana gelen değişmelerin bazen içinde bulunulan duygulara etki etmemesi halinde bunlar ilahi örnekler olarak gösterilmektedir. oysa insanların maneviyat harikası olarak nitelendirdiği bu durum beynin geçen zaman içerisinde sinirler yoluyla algıladığı elektronların oluşturduğu yani tamamen maddi bir kavram olan alışkanlıktan kaynaklanmaktadır. kişiliğin ve gerçekçi kıyaslamalarda taraflardan birinin eksikliğinin bu durum üzerinde etkisi büyüktür. hoş vakit geçirip çevredeki duyulara hitab eden varlıkların daha büyük bir hazla algılanmasını sağlayan bu olguyu gerekli görmekle birlikte gerçekçi bir bakış açısıyla yaşanmasını savunuyor gerçeküstücü tavır ve davranışların, öncesinde yaşattığı sanılan büyük maneviyatın sonralarda getirdiği büyük ızdıraba dikkat çekip aşkın düşünerek yaşanılmasını öneriyorum.
bazen yıldızları süpürürsün farkında olmadan güneş kucağındadır bilmezsin bir çocuk gözlerine bakar arkan dönüktür ciğerinde kuruludur orkestra duymazsın koca bir sevdadır yaşamakta olduğun anlamazsın uçar gider koşsanda tutamazsın
Aşk bana hayatımda yer almak istediğim yeri hatırlatıyor. hep hayal kurduğum o mavi gözleri hatırlatıyor.simsiyah saçlarıın kokusunu anlatıyor.sanki içimde okyanusun o derin kokusunu anlatıyor.ne yapacağımı bilmiyorum.geceleri yastığıma sarılıp hep onu düşlüyorum.uyuyamıyorum geceleiri.Özellikle vize zamanı çok sıkıntı çekiyorum ne yapacağımı bilmiyorum. bulamıyom onu henüz ve çıldırdığım zamanlarda kendime hakim olamıyorum.
Aşk mutlak bağlılık demektir İnsanlar yaşlanır ama bağlılık asla Bazı insanlara çok bağlanabilir, hatta saatinizi bile onlara göre ayarlayabilirsiniz Çok heyecan verici olmasada... İşte bu aşktır.
sen hiç bilmedın ama ben hep sevdım seni gülümsediğinde nezlı ceylanlar gibi inerdi yüreğimin umut parçalarına kırkikindiler yağardı ansızın gönlümün vahalarına
sen hiç bilmedın ama bir derdın olduğunu anlardım gözlerin daldığında içim titrerdi düşman kesilirdim seni incitenlere hüzün dalgaları vururdu gönlümün kıyılarına
sen hiç bilmedın ama gözlerın gözlerime değdiğinde yeşerirdi bozkırlarım baharı yaşardım kış ayında sevda kuşları konardı yüreğimin ucuna
sen hiç bilmedın ama kabul etmek istemesemde kış ortasında düşen şaşkın cemre gibi zamansız düşmüşüm sevdana sen çoktan geçmiştin o yolları mümkün değildi geri dönüşü bilirdim vuslatın imkansızlığını yollara düşesim gelırdı ağlardım kuytularda ama SEN HİÇ BİLMEZDİN...
ama şimdi ikimizde biliyoruz bu aşkı sevıyoruz delıcesıne SENİ SEVİYORUM OSMAN...
bekliyorum saatleri,günleri,ayları,yılları... bekliyorum güneşin her sabah tekrar tekrar doğmasını güneşin yavas yavas batmasını ay'ın bana sensizken yaşattığı hüznü her yıldızın içinde gözlerini görmeyı bekliyorum bekliyorum senle geçicek günleri senle uyumayı senle uyanmayı,ağlamayı,gülmeyi bekliyorum ölümü eğer bir gün sana kavuşamazsam bilki beklediğim gün gelmiştir gün ÖLÜM günüdür.... aşkım osman'a...
hani bir hasta ameliyattadır bütün umutlar tükenmiştir doktorlar elinden geleni yapmıştır sonuç ölümdür hani ama bi anda biri gelir o hastanın elini tutar ya işte öyleyim şimdi hiçbir umudum kalmadı gelip elimitutp beni hayata döndürmenı bekliyorum 19.03.2007
bunu ayrıldığımda hayatımı kaybettığım biricik aşkım osmana yazmıştım şimdi yıne birlikteyız yani YAŞIYORUM...
aşk mı? 'Ömür'... aşk 'Ömürdür' be yavrucum :) tadını alana alışkanlıktır... genelde tek taraflı acı çekerek yaşanandır...
AŞK YAŞAMAKTIR
elinize ansızın bir diken battığında gönül boşluğunuzda oluşan, aslında canınızı yakan ama nedense garip bir şekilde hoşunuza giden tatlı acıdır...
heyecan, mutluluk, acı vb. gibi birbirine zıt duyguların harmanalanmasından oluşmuş çok daha güçlü bir duygu olduğunu duymuştum darısı başıma :)
aşağıda yazılan yazı benim tarafımdan yazılmıştır aşıklara ve terk edilenlere...
Sevgi çanları çalmaya başlamıştı. Sevgiler uçuşmaya. Tüm yazarlar aldılar kalemlerini defterlerini başladılar aşk şiirleri, masalları yazmaya. Elleri ağrıyana kadar yazıyorlardı…
O kadar ağlayasım gelmiş tiki. Her yere bakıyorum herkes güle oynaya geziyor sevgilileriyle, bir tanecik aşklarıyla. Neden dedim, neden benim sevgilim yok. Herkesin var benim yok. Aşk çanları çalıyordu çaldı, çaldı ve çaldıkça yazılar yaşlara boğuldu.
bir parmak baldan sonra bir avuc ısırgan otu yemektir......sevdiğin kadar sevildiğini zannedip yanıldığını görmektir
başlangıcına etki eden iki taraftada sonradan eklenen donanımlar olduğu için saflıktan oldukça uzak olan bu olgu, bunlardan bazılarının eksilmesi, sekteye uğraması durumunda kolaylıkla temelinden sarsılabilmektedir.
başlangıcından uzun zaman geçtikten sonra meydana gelen değişmelerin bazen içinde bulunulan duygulara etki etmemesi halinde bunlar ilahi örnekler olarak gösterilmektedir. oysa insanların maneviyat harikası olarak nitelendirdiği bu durum beynin geçen zaman içerisinde sinirler yoluyla algıladığı elektronların oluşturduğu yani tamamen maddi bir kavram olan alışkanlıktan kaynaklanmaktadır. kişiliğin ve gerçekçi kıyaslamalarda taraflardan birinin eksikliğinin bu durum üzerinde etkisi büyüktür. hoş vakit geçirip çevredeki duyulara hitab eden varlıkların daha büyük bir hazla algılanmasını sağlayan bu olguyu gerekli görmekle birlikte gerçekçi bir bakış açısıyla yaşanmasını savunuyor gerçeküstücü tavır ve davranışların, öncesinde yaşattığı sanılan büyük maneviyatın sonralarda getirdiği büyük ızdıraba dikkat çekip aşkın düşünerek yaşanılmasını öneriyorum.
sen sevdamızdan vazgeçmiş olsan bile
bil ki burda senin için çarpan bir yürek var.
benim içimde olduğum durum..........çıldırcam ya....of...........
25 yaşından sonra o beğenmediğim manilerdeki gizli anlamını çözebildiğim soyut varlık...
aşk bir vişne
ye ye kişne
aşk bir sudur
iç iç kudur
yaa...
bazen
yıldızları süpürürsün farkında olmadan
güneş kucağındadır bilmezsin
bir çocuk gözlerine bakar arkan dönüktür
ciğerinde kuruludur orkestra duymazsın
koca bir sevdadır yaşamakta olduğun anlamazsın
uçar gider koşsanda tutamazsın
LÜTFEN BENİ ÜZME BIRAKDA YAŞAYALIM AŞKI İSTEDIĞIMIZ GİBİ AŞKIM
OSMAN'A
Aşk bana hayatımda yer almak istediğim yeri hatırlatıyor.
hep hayal kurduğum o mavi gözleri hatırlatıyor.simsiyah saçlarıın kokusunu anlatıyor.sanki içimde okyanusun o derin kokusunu anlatıyor.ne yapacağımı bilmiyorum.geceleri yastığıma sarılıp hep onu düşlüyorum.uyuyamıyorum geceleiri.Özellikle vize zamanı çok sıkıntı çekiyorum ne yapacağımı bilmiyorum.
bulamıyom onu henüz ve çıldırdığım zamanlarda kendime hakim olamıyorum.
Adını ağzıma alırken Destur çekicem bundan sonra...
aşık olduğunuz an, beyin kalbin kendi bağımsızlıklarını ilan ettiği andır...
aşktaki çokluk tecrübeye değil cehalete delalettir...
ne mutlu biricik kalanlara...
hüzünle beslenir.
Aşk mutlak bağlılık demektir İnsanlar yaşlanır ama bağlılık asla Bazı insanlara çok bağlanabilir, hatta saatinizi bile onlara göre ayarlayabilirsiniz Çok heyecan verici olmasada... İşte bu aşktır.
Aşk yaşanması gereken en güzel duygulardan biridir. Aşk içinde her şeyi barındıran bir kelimedir. Anlamı yüzyıllar boyu çözülememiş ki biz çözelim...
var olduğunu savunanlara karşı gülmeyi çağrıştırıyor..
butun kastamonulular ben gızemı sevıyorum
herşey seninle başlıyor ve yine seninle bitiyor.
kaçması zor, kurtulması imkansız
bir hastalık bu amansız
bir misafir ki zamansız
aşk HİCAPTIR! . Âşık ile mâşuk arasındaki hicâb! .
ruhun aldığı yol.. bendenden başka bir yere...
Aşk,bir gecenin karanlığında,güneşle güne taşıyandır yorgun yüreğimizi
Aşk,soluksuz kalışlarımız,heyecanımız,kanayan yaralarımız
Aşk,ilk ise eğer bizimle ebediyete mahkum olanımız
Aşk,çırpınan kanatlarımız,ağlayan gözlerimiz
Aşk,bilek gücümüzü anlamsız kılanımız............
sen hiç bilmedın ama ben hep sevdım seni
gülümsediğinde
nezlı ceylanlar gibi inerdi yüreğimin umut parçalarına
kırkikindiler yağardı ansızın gönlümün vahalarına
sen hiç bilmedın ama bir derdın olduğunu
anlardım gözlerin daldığında
içim titrerdi düşman kesilirdim seni incitenlere
hüzün dalgaları vururdu gönlümün kıyılarına
sen hiç bilmedın ama
gözlerın gözlerime değdiğinde yeşerirdi bozkırlarım
baharı yaşardım kış ayında
sevda kuşları konardı yüreğimin ucuna
sen hiç bilmedın ama kabul etmek istemesemde
kış ortasında düşen şaşkın cemre gibi
zamansız düşmüşüm sevdana
sen çoktan geçmiştin o yolları
mümkün değildi geri dönüşü
bilirdim vuslatın imkansızlığını
yollara düşesim gelırdı ağlardım kuytularda ama SEN HİÇ BİLMEZDİN...
ama şimdi ikimizde biliyoruz bu aşkı sevıyoruz delıcesıne
SENİ SEVİYORUM OSMAN...
bekliyorum
saatleri,günleri,ayları,yılları...
bekliyorum
güneşin her sabah tekrar tekrar doğmasını
güneşin yavas yavas batmasını
ay'ın bana sensizken yaşattığı hüznü
her yıldızın içinde gözlerini görmeyı bekliyorum
bekliyorum
senle geçicek günleri
senle uyumayı
senle uyanmayı,ağlamayı,gülmeyi
bekliyorum
ölümü
eğer bir gün sana kavuşamazsam bilki
beklediğim gün gelmiştir
gün ÖLÜM günüdür....
aşkım osman'a...
hani bir hasta ameliyattadır bütün umutlar tükenmiştir doktorlar elinden geleni yapmıştır sonuç ölümdür hani ama bi anda biri gelir o hastanın elini tutar ya işte öyleyim şimdi hiçbir umudum kalmadı gelip elimitutp beni hayata döndürmenı bekliyorum 19.03.2007
bunu ayrıldığımda hayatımı kaybettığım biricik aşkım osmana yazmıştım şimdi yıne birlikteyız yani YAŞIYORUM...
herşey gibi oda yaşanır biter
aşk acıdır ama hayata olan en güzel acı umarım herkes o acıyı çeker :))
aşkkkkkkk
aşk benim yaaaa :))))
aşk mutluluktur hayatan haz almadır aşk