© Copyright Antoloji.Com 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Antoloji.Com'a aittir. Sitemizde yer alan şiirlerin telif hakları şairlerin kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Deli kadınlar değil
Bütün kadınlar
Gibi değil
Deli severler
Pazarlıksız karşılıksız
Sadece severler
Olmayacak hayaller kurun
Kimse yıkamasın..
Rüzgara saçlarından bahsetmedin ki
Güneşe ateşin sıcaklığını
Denize maviyi anlatıyorsun
Geceye karanlığmı dökmeyi bırak
Yaraya tuzdan bahsedecegim
Diyeceğim ki güneş hepimizin gölgesini bilir
Ben yaralarıma alıştım
Cebimden yalanlarını çıkar
Karanlığımdan çıkar
Sesine kat
Çok derinlerimdeyim
Nereye istersen oraya götür
Çal beni keman
Sen yükseklerden yüreğe düşen bir hançer
Yüreğimden derinliklerime inen paslı bir ok gibisin
İçindeyken dipsiz bir çukur
Giderken geçit vermeyen bir dağ gibisin
Küçük bir kavgayı kaldıramayacak kadarım
Bütün silahları bana doğrultun
Bin yerimden vurulayım
Ne istiyorsunuz çocuklardan
Kaç yerimden kırılayım
Her mevsimin gecesi
Biraz deli biraz gamze
Biraz serindir biraz güz
Esmer bir düş
Derin bi yara kocaman bir iz
Kalıcı bir yüz yanığıyız biz
Sevgisi yeryüzünü ayakta tutan sanrı bir yüz
Öfkesi şaha kalkan atların yere bıraktığı izdir
Yüzümün ve gözümün çukurunda
Uzanan dağların sanıdır deniz
Bir şey ya doğrudur ya da yanlış
Elini uzatırsın doğru bırakırsan yanlış alır seni..
Yolu bilenlerden korkuyorlar
Gelecek sonlarından
Bugünden
Yarından korkuyorlar
Susmayandan
Durmayandan
Korkmayanlardan korkuyorlar
Ne zaman dalgalansa yüreğim
Kelimeler atarım cümlelerden
Derinlere iner anlam
... Durulurum
Gözlerinde keder
Dudaklarında sevinç taşıyan
Geniş yürekli adamlar tanıdım
Karanlığa yürüdüler
Gözlerden ve dudaklardan kaybolup
BÜYÜDÜLER
Yer değiştirdi her şey
Neşe kederle
Sevinç hüzünle
Sevda hasretle yer değiştirdi
Ben sensizliğin oldum
Sen sonsuzluğun
Yokluğun kocaman bir ahtır artık
Önce ben ölmek istedim
Sonraya bırakıldım
Yaşamak için ölüme taş atmadım
Yaşatmak için yaşadım
Gecenin karasına serpilmiş şiir
Sabahın seherine yazılmamış türküsün
Sevincine zaman oturunca kaybettiklerini yüzüne kazıyacağım
Dil dönmek isteyince sancısını
Yürek vermez ağrısını
Dil susmak isteyince yazgısını
Yürek bırakır kavgasını
İçimden saygıyla
Seni ardımdan baktıracak kadar sevdim
Her bulduğu yele savrulan tülbentle Yere düşen yaprağın hikayesi aynıdır
Anlatmaktan önce gelir anlamak
Uzaklardan gelmiştin heybetinle
Çare bizdik utandık
Su yürüdü üstüne
Çaresizdin uzandın Hasankeyf
Tuz yağıyordu gökten
Yarasına sarılmıştı bir ADAM
Doğal afet vermez geri aldığını
Otuz üç aydını diri diri yakanı ailesine veren devlet
Veremez mi bir annenin dört nazlı ceylanını
Seni tükürdüm hayatımdan
Yalamamı bekleme..!
Yapabilecek başka bir şeyi olmayana
Ağlama dememeli insan..
Yokluğunda
Yok ettim yokluğumu
Ne yaptımsa seni UNUTAMADIM
Kokuna kedi kederi ördün
Sevgiyi
Hasreti sende
Rügarı saçlarında gördüm
Pencereyi kapama öteki yüzüne
Cam kırığı olurum yalın ayağına !
Yalnızlığım yokluğunun yankısıdır..!
Kör geceye kir sürerken
Omuzlarımdan yakalandım
Utandım utandım utandım
Hadi keskin bir cevap bul böl beni