kuran-ı kerim ebedi bir mutlulugu,insanı esfeli safilinden alıp meleklerden bile daha üstün kılan bir anahtarı çagrıştırıyor.bir nokta var her insan kuran-ı anlayıp ona göre hareket edemez ama kuran ı anlar isede bunun verdigi zevk ona yeter ve allahın kapısın dan hiç bir zaman ayrılmaz
KUR-AN-I KERİM en modern kitap bu kitap bize dünya hayatında naslı yaşamamız gerektiğini ne yaparsak sonunda en sonunda nasıl mutluluğa ulaşacagımzın bir klayuzudur.Aklımda kalan bir ayet anlamında şu vardır 'KİM Kİ BU DÜNYA HAYATINDA DOGRU YOLDA SAPMASSA ONA MÜJDEN VAR 'DİYOR deniliyor ama %80 insan islamdan uzak kendini şeytana kaptırmiş çok acı verici bir tablo o kıyamet günü çattığı zaman insansanları mahşer gününde görmek çok kötü olsa gerek
Kuran-ı Kerimini değiştirildiğine dair ortaya safsata atanlar sadece tesllilerine bir dayanak bulma çabasındadırlar.Çünkü Kuran'ın tahrif olması onlar için bir teselli olacaktır.
Zaten Allah inancı olan bilirki Kuran hiç bir şekilde değiştirilmez.Çünkü yüce Allah Kuran'ın koruyucusu benim benim O'nu ben koruyacağım diyor.İnanmayanlara gelince onlara mucizeler göstersek bile inanmamaya devam edeceklerdir.Ama biz yinede üzerimize düşeni yapıp anlatalım.
Kuran-ı Kerim indirilmeye başlandığından tamamlanıncaya kadar Peygamber efendimiz hepsini(bir nokta dahi eksiltmeden) yazdırıyordu.Peygamber efendimizin vefatından sonra Kuran'ın bir nüshası O'nun evinde yani Hz.ayşe'nin yanındaydı.Bir diğeri Hz. Ebubekir'de ve birkaçı da diğer sahabilerde bulunuyordu.Buna ek olarak Kuran'ı ezberleyen birçok sahabi vardı.Savaşlarda hafızların ölmesiyle beraber; Hz.Ebubekir bütün nüshaları toplayıp Kuran'ı iyi bilen bir komisyon tarafından iktap haline getirdi.Daha sonra Hz.Osman Kuarn-ı çoğaltarak önemli illere gönderdi ve Hz.Ebubekirin kitap haline getirdiği Kuran-ı da yanına aldı.Bu zamana kadar kuran-ın orjinalliği hiç bozulmadı.Hz.Osman'ın üzerinde şehid olduğu Kuran da Şu anda Topkapı Sarayındadır.Ve o kitapla günümüz Kuran kitapları arasında hiç bir fark yoktur.(Yani Hz.Ebubekir'in kitap haline getirdiği iiiilk Kuran kitabı ile bugünküler arasında hiç fark yoktur.)
Kuran ilmini bilmeyen insanlar Kuran kitapları arasında şöyle bir fark gösterebilirler.Örneğin Türkiye de okunan Kuran'ın Mısır'a ve Yemene göre farklılığı...Mesela biz'Vedduha velleyli ize sece ma veddeake rabbuke vema kale'diye okurken.Yemen kıraatın da şöyledir:'Vedduhi velleyli ize sece me veddeake rabbuki vema kale' Anlamlarında hiç bir değişiklik yoktur,sadece Kıraat farkıdır bu.Ki kıraatteki bu fark Peygamber efendimiz zamanında da vardı.
kuran bir örgü gibidir ve kelimeler hep içiçedir.Teknolojiningelişmesiyle Kuran-ın değiştirilmediğini daha çok anlıyoruz.Bilgisayarda yapılan bir incelemelere göre Kuran da toplam 365 defa gün kelimesi geçmektedir.Bu senenin 365 gününe işarettir.Mesela ay kelimesi 12 kez geçer.Bu senenin 12 ayına dalalettir.....Bakarsanız Kuran da bu gibi örneklere çok rastlarsınız
Eğer Kuran değiştirilmiş olsaydı bu bahsettiğim rakamlarda değişirdi..........
bakara suresi 23.ayet eğer kulumuza indirdiğimiz kurandan şüphede iseniz haydi onun ayarında bir sure meydana getirin ve allahtan başka güvendiklerinizin hepsini çağırın.sadıksanız bunu yapın
secde 2.ayet yoksa onu uydurdu mu diyorlar? hayır! o haktır. o rabbindendir..
bakara suresi 139.ayet deki: allah hakkında bizle mücadele mi edeceksiniz. halbuki o bizim de rabbimiz sizin de rabbiniz. bizim amellerimiz bize sizin amelleriniz size. ancak biz ona ihlas edenlerdiniz..
Bağdat Üniversitesinde okurken Kur’an-ı Kerim’i incelemek ve yorumlamak ders proğramına alınmıştı. Bu ders bizi sadece. Arap Dili üzerinde derin bilgiler edinmeye zorlamakla kalmayarak, aynı zamanda İslâm Tarihi ve nazariyesi ile de tanışmak mecburiyetinde bırakılıyordu. Benim için çok önemli bir durum da şu idi: Kur’an’ı anlamak için sadece bilgi yeterli değil. Onu işitecek “kulak”, daha doğrusu kalb olması lâzım. Kur’an’ın mesajı insanların kalbine yöneliktir. Bu yüzden Kelâmullah ancak kalble anlaşılıp kabul edilebilir. İmana götüren yol budur. Tam imana ancak bilgi vasıtasiyle ulaşılabilir.
NEBE' SURESİ,78/1-40 Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla
1.Onlar birbirine neyi sorup duruyorlar?
2-3.Hakkında ihtilafa düştükleri o mühim haberi mi?
4.Hayır! ihtilafa ne hacet,yakında anlayacaklar
5.Elbette ve elbette yakında gerçeği öğrenecekler
6.Biz yeri bir döşek yapmadık mı?
7.Dağları da arzı tutan birer destek yapmadık mı?
8.Hem sizi çift yarattık.
9.Uykunuzu dinlenme yaptık.
10-11.Geceyi bir örtü,gündüzü geçiminizi sağlamak için çalışma zamanı kıldık.
12.Üstünüzde yedi sağlam gök bina ettik.
13.Orada pırıl pırıl yanan bir lamba koyduk.
14-16.Size hububat,tohumlar,bitkiler ve ağaçları birbirine sarmaş-dolaş bahçeler çıkaralım diye sıkışıp yoğunlaşmış bulutlardan bol bol yağmur indirdik.
17.(İmdi bunları anladıysanız,hakkında ihtilaf ettiğiniz o mahşer dirilişini de anlarsınız.İşte bunları kim yapmışsa ölüleri de o diriltecektir.) Evet,o karar günü,vakti kesin olarak belirlenmiş bir gündür.
18.O gün Sur'a üfürülür,siz de bölük bölük gelirsiniz.
19.Gökler kapı kapı açılır,her tarafı kapı haline gelen gökten melaike orduları birden indirme yapar.
20.Dağlar yürütülür,serap olur gider,her taraf dümdüz olur.
21.Cehennem pusuda,her an eline düşecek avlarını gözlemektedir.
24.Orada ne bir serinlik,ne bir içecek tadacaklardır.
25.İçecek olarak sadece kaynar su ile irin bulurlar.
26.Bu,yaptıklarının tam karşılığıdır.
27.ÇÜNKÜ ONLAR BU HESAP GÜNÜNE İNANMIYOR,HESAPLARINA ALMIYORLARDI.
28.İŞLERİ GÜÇLERİ AYETLERİMİZİ YALAN SAYMAKTI.
29.BİZ DE HERŞEYİ KAYDETTİĞİMİZ GİBİ ONLARIN YAPTIKLARINI DA TEK TEK TESBİT ETTİK.
30.ONUN İÇİN ONLARA ŞÖYLE DİYECEĞİZ:YAPTIĞINIZ KÖTÜLÜKLERİN MEYVELERİNİ TADIN.ARTIK SİZİN AZABINIZI ARTTIRMAKTAN BAŞKA BİRŞEY BİZDEN BEKLEMEYİN.
31.Ama Allah'ı sayıp fenalıklardan sakınanlar,başarı ve mutluluğa ereler.
32-34.Onlara bahçeler,üzüm bağları,turunç göğüslü genç yaşıt dilberler,dolu dolu kadehler var.
35.Orada boş sözler yalanlar işitmezler.
36.İşte bu da Rabbinizden mükafat,yeter mi yeter!
37.Göklerin ve yerin Rabbinden,O Rahman'dan bir mükafattır.O'nun huzurunda ağzını açacak,söz söyleyecek hiç kimse yoktur.
38.O gün ruh ve melekler saf saf sıralanır.Rahman'ın izin verdiklerinin dışında,asla konuşmazlar.Konuşan da ancak doğru ve uygun söz söyler.
39.İŞTE BU GERÇEKLİĞİ KESİN OLAN GÜNDÜR.ARTIK DİLEYEN RABBİNE VARAN YOLU TUTAR,O'NA SIĞINIR.
40.BİZ GELMESİ YAKLAŞMIŞ BİR AZABI BİLDİREREK SİZİ UYARIYORUZ.O GÜN GELECEK.VE HER ŞAHIS ÖNÜNDE,YALNIZ YAPIP ETTİKLERİNİ BULUP BAKACAK.VE KAFİRLER; 'Ah ne olurdu,keşke toprak olsaydım! 'DİYECEK.
Okuyalım,lütfen okuyalım.Hayatın gerçek anlamını ve yaradılışın gayesini ancak Kur'an'dan idrak edebiliriz.
Kainatin sahibi Allah'tan insanliga gelen mesajlardan en sonuncusu, icinde insanlari iyiye, dogruya, guzele ulastiracak binbir hakikat olan bir kitap, Peygamber Efendimize gelen en buyuk mucize, zaman ilerledikce genclesen bir kitap....
Şimdiki 'inanamıyorum','bilmiyorum','oha falan oldum'gençliğinin,benim böyle olduğuma bakmayın kalbim temiz diyen arkadaşlarımızın,Allah büyüktür (şüphesiz) affeder (şüphesiz) diyip buna sığınan ve yaşamına aynı şekilde devam eden insanların,kısaca kendini kandıran insanların nasılsa ölmüycem,ya da ölsemde hayat bu kadar dahası yok diyenlere,hem gözleri hem de kalp gözleri artık bu dünyadan başka birşey görmez olmuş,kime güzel gözükeyim,kime güzelsin deyip yanaşıp kobralık yapayım ve indireyim diyenlerin,ölümmü? aman daha çok var diyenlerin,şaşırmışların (bende dahil) sapıtmışların,kısaca doğmuş olan ve ölecek olan her insanın ama bilhassa yukarda yazmış olduğum yolunu şaşırmış bizlerin mutlaka ama mutlaka okuması gereken kutsal yöl gösterici,kutsal kitaptır.
her kelimesi benim için ayrı bir sırdır okumak yada ezberlemek bir sey ifade etmez anlamaya çalışın anlamaya ve goreceksiniz ki gercekleri ifade ediyor... ama anlamaya calışmassan gercekten kalp gözün mühürlenmiştir....o zaman işte ne yapsan nafile
Kur'an-ı Kerimi okumayan ve araştirmayan birinin Kur'an hakkinda ileri geri konuşmasından daha saçma bir şey olamaz. Maalesef bazi kafasızlar,bu hatalarında ısrar ediyorlar. Kur'anı araştırmaları icin yaptigim davetlere de birtürlü kulak asmıyorlar. Ama saçmalamaya da devam etmektedirler. Sizi önyargisiz düşünmeye ve atgözlüğünüzü çıkarmaya davet ediyorum
Kur’anı araştırdığımızda, heryönüyle “ bir gerçek ” olduğu kesin bir şekilde ortaya çıkıyor.
Ben sadece bir yönüne dikkatinizi çekmek istiyorum.. Bilimin yeni buldugu bazi gerçekleri, Kur’an-i Kerim, 14 asır önceden haber vermiştir. Ben zamanınızı daha fazla almamak için, sadece 4 tane örnek vereceğim, daha fazla bilgi istiyorsanız lütfen bana bildiriniz...
1. Evrenin Genişlemesi...: Rus fizikçi Alexander Friedman ve Belçikalı bilim adami Georges Lemaitre, 20 y.y. başlarında evrenin sürekli haraket halinde olduğunu ve genişlediğini teorik açıdan hesabladılar. Bu gerçek, 1929’da Amerikalı astronom Edwin Hubble tarafindan gözlemsel olarak ispatlandı. Tarihin en büyük keşiflerinden biri olan bu buluşu, Kur’an-i Kerim daha 1400 sene önceden haber vermiştir. Bunun kesin bir gerçek olduğunu görmek icin, lütfen Kur’an-i Kerim’in Zariyat süresindeki 47. ayetini inceleyiniz...
2. Zamanin Görecelligi....: Zamanın kütleye ve hıza bağli olduğunu, ünlü bilim adamı Albert Einstein, görecelik kavramıyla ispatlamıştır. Bu gerçek, bu yüzyılın başında ispatlandı. Ama Kur’an-i Kerim bu gerceği, daha 1400 sene öncesinden net bir şekilde bildirmiştir. Bunu araştırmak için, Kur’an’ı Kerim’in; Secde suresinin 5. ayetini; Hac suresinin 47. ayetini ve Mearic suresinin 4. ayetini lütfen inceleyiniz...
3. Denizlerin Birbirine Karişmaması....: Bu gerçek, okyanus bilimcileri tarafindan yakın bir zamanda ortaya çıkarılmıştır. Mesela, Cebelitarik boğazında, Akdeniz suyu ile Atlas okyanusu birbiriyle karşılaşır ama karışmazlar. “ Yüzey Gerilimi” denilen gercekte, 14 asır onceden Kur’an-ı Kerim’de açıkça bildirilmiştir... Kur’andaki bu gerçegi de görmek için, Rahman süresindeki, 22. ayeti lütfen inceleyiniz..
4. Parmak izindeki kimlik.....: Bildiğiniz gibi, şuan dünyada yaşayan tüm insanların parmak izleri birbirinden farklıdır. Dahası, aynı DNA dizilimine sahip tek yumurta ikizleri dahi, farklı farklı parmak izine sahiptirler. Bu gercek, 19. yy’lın sonlarında keşfedilmiştir. Bu gerceği de araştırmak için, Kuran-i Kerim’in Kiyamet süresindeki 4.ayetini lütfen inceleyiniz..
şimdi size soruyorum, 1400 sene önce evrenin gerçeklerini bu incelikle anlatan ve o vakitte, hiçbir insanin bilmesi mümkün olmayan bu bilgileri taşıyan bir kitap hakkında ne dersiniz..? Düşünün ki; insanlarin, fizikten, astronomiden, yüzey geriliminden, okyanus biliminden habersiz oldukları bir dönemde; Kur’an-i Kerim bu gerçekleri net bir şekilde bildiriyor. Bu durum, Kur’an-i Kerim’in, varliğında ve tekliğinde süphe olmayan; bu koca evrenin yegane sahibi olan, Allah tarafindan gönderildiğinin açık bir ispatı değil midir? Süphesiz ki, bu gerçekleri önyargılı olmayan her akıllının görmesi ve kabul etmesi gerekmektedir...
Size sunu da hatırlatmak istiyorum ; 10 asır öncesine ait ve şuan müzelerde bulunan Kur’an-ı Kerim ile, bugün elimizde bulunan Kur’an-ı Kerim arasında, hiçbir farkın olmadığını da araştırabilirsiniz..
Kur'ani araştıran bir insan,kim olursa olsun, 'akil' sahibiyse,kesinle onu kabul etmek zorunda kalacaktir..
Allahü teala nın kullarıyla konuşmak için cebrail melek vasıtasıyla gönderdiği ve kıyamete kadar Allah'ın koruması altında bulunan anayasa kitabı. Kelamullah.
kuran-ı kerim ebedi bir mutlulugu,insanı esfeli safilinden alıp meleklerden bile daha üstün kılan bir anahtarı çagrıştırıyor.bir nokta var her insan kuran-ı anlayıp ona göre hareket edemez ama kuran ı anlar isede bunun verdigi zevk ona yeter ve allahın kapısın dan hiç bir zaman ayrılmaz
KUR-AN-I KERİM en modern kitap bu kitap bize dünya hayatında naslı yaşamamız gerektiğini ne yaparsak sonunda en sonunda nasıl mutluluğa ulaşacagımzın bir klayuzudur.Aklımda kalan bir ayet anlamında şu vardır 'KİM Kİ BU DÜNYA HAYATINDA DOGRU YOLDA SAPMASSA ONA MÜJDEN VAR 'DİYOR deniliyor ama %80 insan islamdan uzak kendini şeytana kaptırmiş çok acı verici bir tablo o kıyamet günü çattığı zaman insansanları mahşer gününde görmek çok kötü olsa gerek
Kuran-ı Kerimini değiştirildiğine dair ortaya safsata atanlar sadece tesllilerine bir dayanak bulma çabasındadırlar.Çünkü Kuran'ın tahrif olması onlar için bir teselli olacaktır.
Zaten Allah inancı olan bilirki Kuran hiç bir şekilde değiştirilmez.Çünkü yüce Allah Kuran'ın koruyucusu benim benim O'nu ben koruyacağım diyor.İnanmayanlara gelince onlara mucizeler göstersek bile inanmamaya devam edeceklerdir.Ama biz yinede üzerimize düşeni yapıp anlatalım.
Kuran-ı Kerim indirilmeye başlandığından tamamlanıncaya kadar Peygamber efendimiz hepsini(bir nokta dahi eksiltmeden) yazdırıyordu.Peygamber efendimizin vefatından sonra Kuran'ın bir nüshası O'nun evinde yani Hz.ayşe'nin yanındaydı.Bir diğeri Hz. Ebubekir'de ve birkaçı da diğer sahabilerde bulunuyordu.Buna ek olarak Kuran'ı ezberleyen birçok sahabi vardı.Savaşlarda hafızların ölmesiyle beraber; Hz.Ebubekir bütün nüshaları toplayıp Kuran'ı iyi bilen bir komisyon tarafından iktap haline getirdi.Daha sonra Hz.Osman Kuarn-ı çoğaltarak önemli illere gönderdi ve Hz.Ebubekirin kitap haline getirdiği Kuran-ı da yanına aldı.Bu zamana kadar kuran-ın orjinalliği hiç bozulmadı.Hz.Osman'ın üzerinde şehid olduğu Kuran da Şu anda Topkapı Sarayındadır.Ve o kitapla günümüz Kuran kitapları arasında hiç bir fark yoktur.(Yani Hz.Ebubekir'in kitap haline getirdiği iiiilk Kuran kitabı ile bugünküler arasında hiç fark yoktur.)
Kuran ilmini bilmeyen insanlar Kuran kitapları arasında şöyle bir fark gösterebilirler.Örneğin Türkiye de okunan Kuran'ın Mısır'a ve Yemene göre farklılığı...Mesela biz'Vedduha velleyli ize sece ma veddeake rabbuke vema kale'diye okurken.Yemen kıraatın da şöyledir:'Vedduhi velleyli ize sece me veddeake rabbuki vema kale' Anlamlarında hiç bir değişiklik yoktur,sadece Kıraat farkıdır bu.Ki kıraatteki bu fark Peygamber efendimiz zamanında da vardı.
kuran bir örgü gibidir ve kelimeler hep içiçedir.Teknolojiningelişmesiyle Kuran-ın değiştirilmediğini daha çok anlıyoruz.Bilgisayarda yapılan bir incelemelere göre Kuran da toplam 365 defa gün kelimesi geçmektedir.Bu senenin 365 gününe işarettir.Mesela ay kelimesi 12 kez geçer.Bu senenin 12 ayına dalalettir.....Bakarsanız Kuran da bu gibi örneklere çok rastlarsınız
Eğer Kuran değiştirilmiş olsaydı bu bahsettiğim rakamlarda değişirdi..........
bakara suresi 23.ayet
eğer kulumuza indirdiğimiz kurandan şüphede iseniz haydi onun ayarında bir sure meydana getirin ve allahtan başka güvendiklerinizin hepsini çağırın.sadıksanız bunu yapın
secde 2.ayet
yoksa onu uydurdu mu diyorlar? hayır! o haktır. o rabbindendir..
bakara suresi 139.ayet
deki: allah hakkında bizle mücadele mi edeceksiniz. halbuki o bizim de rabbimiz sizin de rabbiniz. bizim amellerimiz bize sizin amelleriniz size. ancak biz ona ihlas edenlerdiniz..
Bağdat Üniversitesinde okurken Kur’an-ı Kerim’i incelemek ve yorumlamak ders proğramına alınmıştı. Bu ders bizi sadece. Arap Dili üzerinde derin bilgiler edinmeye zorlamakla kalmayarak, aynı zamanda İslâm Tarihi ve nazariyesi ile de tanışmak mecburiyetinde bırakılıyordu. Benim için çok önemli bir durum da şu idi: Kur’an’ı anlamak için sadece bilgi yeterli değil. Onu işitecek “kulak”, daha doğrusu kalb olması lâzım. Kur’an’ın mesajı insanların kalbine yöneliktir. Bu yüzden Kelâmullah ancak kalble anlaşılıp kabul edilebilir. İmana götüren yol budur. Tam imana ancak bilgi vasıtasiyle ulaşılabilir.
Prof Dr. Tsvetan Teofanov
NEBE' SURESİ,78/1-40
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla
1.Onlar birbirine neyi sorup duruyorlar?
2-3.Hakkında ihtilafa düştükleri o mühim haberi mi?
4.Hayır! ihtilafa ne hacet,yakında anlayacaklar
5.Elbette ve elbette yakında gerçeği öğrenecekler
6.Biz yeri bir döşek yapmadık mı?
7.Dağları da arzı tutan birer destek yapmadık mı?
8.Hem sizi çift yarattık.
9.Uykunuzu dinlenme yaptık.
10-11.Geceyi bir örtü,gündüzü geçiminizi sağlamak için çalışma zamanı kıldık.
12.Üstünüzde yedi sağlam gök bina ettik.
13.Orada pırıl pırıl yanan bir lamba koyduk.
14-16.Size hububat,tohumlar,bitkiler ve ağaçları birbirine sarmaş-dolaş bahçeler çıkaralım diye sıkışıp yoğunlaşmış bulutlardan bol bol yağmur indirdik.
17.(İmdi bunları anladıysanız,hakkında ihtilaf ettiğiniz o mahşer dirilişini de anlarsınız.İşte bunları kim yapmışsa ölüleri de o diriltecektir.) Evet,o karar günü,vakti kesin olarak belirlenmiş bir gündür.
18.O gün Sur'a üfürülür,siz de bölük bölük gelirsiniz.
19.Gökler kapı kapı açılır,her tarafı kapı haline gelen gökten melaike orduları birden indirme yapar.
20.Dağlar yürütülür,serap olur gider,her taraf dümdüz olur.
21.Cehennem pusuda,her an eline düşecek avlarını gözlemektedir.
22.Azgınların dönüp dolaşıp varacakları yuvalarıdır.
23.Devirler boyunce orada kalacaklardır.
24.Orada ne bir serinlik,ne bir içecek tadacaklardır.
25.İçecek olarak sadece kaynar su ile irin bulurlar.
26.Bu,yaptıklarının tam karşılığıdır.
27.ÇÜNKÜ ONLAR BU HESAP GÜNÜNE İNANMIYOR,HESAPLARINA ALMIYORLARDI.
28.İŞLERİ GÜÇLERİ AYETLERİMİZİ YALAN SAYMAKTI.
29.BİZ DE HERŞEYİ KAYDETTİĞİMİZ GİBİ ONLARIN YAPTIKLARINI DA TEK TEK TESBİT ETTİK.
30.ONUN İÇİN ONLARA ŞÖYLE DİYECEĞİZ:YAPTIĞINIZ KÖTÜLÜKLERİN MEYVELERİNİ TADIN.ARTIK SİZİN AZABINIZI ARTTIRMAKTAN BAŞKA BİRŞEY BİZDEN BEKLEMEYİN.
31.Ama Allah'ı sayıp fenalıklardan sakınanlar,başarı ve mutluluğa ereler.
32-34.Onlara bahçeler,üzüm bağları,turunç göğüslü genç yaşıt dilberler,dolu dolu kadehler var.
35.Orada boş sözler yalanlar işitmezler.
36.İşte bu da Rabbinizden mükafat,yeter mi yeter!
37.Göklerin ve yerin Rabbinden,O Rahman'dan bir mükafattır.O'nun huzurunda ağzını açacak,söz söyleyecek hiç kimse yoktur.
38.O gün ruh ve melekler saf saf sıralanır.Rahman'ın izin verdiklerinin dışında,asla konuşmazlar.Konuşan da ancak doğru ve uygun söz söyler.
39.İŞTE BU GERÇEKLİĞİ KESİN OLAN GÜNDÜR.ARTIK DİLEYEN RABBİNE VARAN YOLU TUTAR,O'NA SIĞINIR.
40.BİZ GELMESİ YAKLAŞMIŞ BİR AZABI BİLDİREREK SİZİ UYARIYORUZ.O GÜN GELECEK.VE HER ŞAHIS ÖNÜNDE,YALNIZ YAPIP ETTİKLERİNİ BULUP BAKACAK.VE KAFİRLER; 'Ah ne olurdu,keşke toprak olsaydım! 'DİYECEK.
Okuyalım,lütfen okuyalım.Hayatın gerçek anlamını ve yaradılışın gayesini ancak Kur'an'dan idrak edebiliriz.
Kainatin sahibi Allah'tan insanliga gelen mesajlardan en sonuncusu, icinde insanlari iyiye, dogruya, guzele ulastiracak binbir hakikat olan bir kitap, Peygamber Efendimize gelen en buyuk mucize, zaman ilerledikce genclesen bir kitap....
boş değil, dolu bir kitaptır.Hatta her kelimesinin içinde binlerce şey doludur.
kur 'anın gölgesind eyaşamak ancak tadanların bilebileceği bir nimettir..(s.kutup)
aslında bu (ku'an) bir öğüttür...ve dileyen herkes ondan ders alabilir...(ali imran 159)
okuduk..daha öncede okumuştuk..her zaman okuyoruz..gördüğümüz tek gerçek rabden gelendir..şüphe edenlerden değiliz...
yol gösterici ve biricik dost
insanlar boşuna tartışadursun evrimi çok güzel anlatıyor, kısa ve öz.
yetmiyor bicanım yetmiyor övmeye
almıyor ufacık beynim ki yetmiyor vermeye
Şimdiki 'inanamıyorum','bilmiyorum','oha falan oldum'gençliğinin,benim böyle olduğuma bakmayın kalbim temiz diyen arkadaşlarımızın,Allah büyüktür (şüphesiz) affeder (şüphesiz) diyip buna sığınan ve yaşamına aynı şekilde devam eden insanların,kısaca kendini kandıran insanların nasılsa ölmüycem,ya da ölsemde hayat bu kadar dahası yok diyenlere,hem gözleri hem de kalp gözleri artık bu dünyadan başka birşey görmez olmuş,kime güzel gözükeyim,kime güzelsin deyip yanaşıp kobralık yapayım ve indireyim diyenlerin,ölümmü? aman daha çok var diyenlerin,şaşırmışların (bende dahil) sapıtmışların,kısaca doğmuş olan ve ölecek olan her insanın ama bilhassa yukarda yazmış olduğum yolunu şaşırmış bizlerin mutlaka ama mutlaka okuması gereken kutsal yöl gösterici,kutsal kitaptır.
her kelimesi benim için ayrı bir sırdır okumak yada ezberlemek bir sey ifade etmez anlamaya çalışın anlamaya ve goreceksiniz ki gercekleri ifade ediyor... ama anlamaya calışmassan gercekten kalp gözün mühürlenmiştir....o zaman işte ne yapsan nafile
insanları uyutmanın diğer bir yolu olsa gerek
Kendisini anlatmak istemediği kişilerin anlayamadığı yaşayan kitap.
Kur'an-ı Kerimi okumayan ve araştirmayan birinin Kur'an hakkinda ileri geri konuşmasından daha saçma bir şey olamaz. Maalesef bazi kafasızlar,bu hatalarında ısrar ediyorlar. Kur'anı araştırmaları icin yaptigim davetlere de birtürlü kulak asmıyorlar. Ama saçmalamaya da devam etmektedirler. Sizi önyargisiz düşünmeye ve atgözlüğünüzü çıkarmaya davet ediyorum
saçmalık dolu bi sürü yazı...
Ma medeht-ul Kur'ane bil kelimetihi
Medehtu kelimetihi bil Kur'an(Kuranı sözlerimle methetmedim, sözlerimi Kur'anla methettim)
Kur’anı araştırdığımızda, heryönüyle “ bir gerçek ” olduğu kesin bir şekilde ortaya çıkıyor.
Ben sadece bir yönüne dikkatinizi çekmek istiyorum.. Bilimin yeni buldugu bazi gerçekleri, Kur’an-i Kerim, 14 asır önceden haber vermiştir. Ben zamanınızı daha fazla almamak için, sadece 4 tane örnek vereceğim, daha fazla bilgi istiyorsanız lütfen bana bildiriniz...
1. Evrenin Genişlemesi...: Rus fizikçi Alexander Friedman ve Belçikalı bilim adami Georges Lemaitre, 20 y.y. başlarında evrenin sürekli haraket halinde olduğunu ve genişlediğini teorik açıdan hesabladılar. Bu gerçek, 1929’da Amerikalı astronom Edwin Hubble tarafindan gözlemsel olarak ispatlandı. Tarihin en büyük keşiflerinden biri olan bu buluşu, Kur’an-i Kerim daha 1400 sene önceden haber vermiştir.
Bunun kesin bir gerçek olduğunu görmek icin, lütfen Kur’an-i Kerim’in Zariyat süresindeki 47. ayetini inceleyiniz...
2. Zamanin Görecelligi....: Zamanın kütleye ve hıza bağli olduğunu, ünlü bilim adamı Albert Einstein, görecelik kavramıyla ispatlamıştır. Bu gerçek, bu yüzyılın başında ispatlandı. Ama Kur’an-i Kerim bu gerceği, daha 1400 sene öncesinden net bir şekilde bildirmiştir.
Bunu araştırmak için, Kur’an’ı Kerim’in; Secde suresinin 5. ayetini; Hac suresinin 47. ayetini ve Mearic suresinin 4. ayetini lütfen inceleyiniz...
3. Denizlerin Birbirine Karişmaması....: Bu gerçek, okyanus bilimcileri tarafindan yakın bir zamanda ortaya çıkarılmıştır. Mesela, Cebelitarik boğazında, Akdeniz suyu ile Atlas okyanusu birbiriyle karşılaşır ama karışmazlar. “ Yüzey Gerilimi” denilen gercekte, 14 asır onceden Kur’an-ı Kerim’de açıkça bildirilmiştir...
Kur’andaki bu gerçegi de görmek için, Rahman süresindeki, 22. ayeti lütfen inceleyiniz..
4. Parmak izindeki kimlik.....: Bildiğiniz gibi, şuan dünyada yaşayan tüm insanların parmak izleri birbirinden farklıdır. Dahası, aynı DNA dizilimine sahip tek yumurta ikizleri dahi, farklı farklı parmak izine sahiptirler. Bu gercek, 19. yy’lın sonlarında keşfedilmiştir.
Bu gerceği de araştırmak için, Kuran-i Kerim’in Kiyamet süresindeki 4.ayetini lütfen inceleyiniz..
şimdi size soruyorum, 1400 sene önce evrenin gerçeklerini bu incelikle anlatan ve o vakitte, hiçbir insanin bilmesi mümkün olmayan bu bilgileri taşıyan bir kitap hakkında ne dersiniz..? Düşünün ki; insanlarin, fizikten, astronomiden, yüzey geriliminden, okyanus biliminden habersiz oldukları bir dönemde; Kur’an-i Kerim bu gerçekleri net bir şekilde bildiriyor. Bu durum, Kur’an-i Kerim’in, varliğında ve tekliğinde süphe olmayan; bu koca evrenin yegane sahibi olan, Allah tarafindan gönderildiğinin açık bir ispatı değil midir? Süphesiz ki, bu gerçekleri önyargılı olmayan her akıllının görmesi ve kabul etmesi gerekmektedir...
Size sunu da hatırlatmak istiyorum ; 10 asır öncesine ait ve şuan müzelerde bulunan Kur’an-ı Kerim ile, bugün elimizde bulunan Kur’an-ı Kerim arasında, hiçbir farkın olmadığını da araştırabilirsiniz..
Kur'ani araştıran bir insan,kim olursa olsun, 'akil' sahibiyse,kesinle onu kabul etmek zorunda kalacaktir..
'bu Kur'an, kalbi ona açık olanlar ve gözünü Kur'an'a dikip ona kulak verenler için bir öğüttür.' (kaf, 50/37)
Asla bir insan yazmış olamaz! Önyargısız okuyan anlar...
saçmalardan seçmelerin olduğu muhammedin kitabı
Allahü teala nın kullarıyla konuşmak için cebrail melek vasıtasıyla gönderdiği ve kıyamete kadar Allah'ın koruması altında bulunan anayasa kitabı. Kelamullah.
Kainatı okumak isteyenlere.........
istemeyenlere zaten gerek yok.....
gerek yok
Değerini okumadıkça anlayamayacağımız hazine.
Okuyup birşeyler almak isteyene sonsuz bir hazine.