Olabildiğince açık, hayatını kasmadan yaşayan insanlara saygım var... Saygım olan insanları, her şartta severim...Yerinden kımıldamadan, sadece bekleyen ve beklediği geldiğinde de alan ve cevap veren biri için, gönlümde yer açmak bana göre değil... Keşfedilmeyi beklemek, sadece hayata mahsustur...Bence insanlara özgü bir şey değildir...Gerçek bir hümanist olmak gerekir... İnsanlara yeni fikirler sunmada usta olmalı...Hayatı ve getirdiklerini kabul etmek...Ve bu kabullerle, tercübeleri birleştirip yola devam etmeli... Kıvrak, ama yumuşak bir zeka ve sıcak bir kalp ile cevap vermesini bilmek... Unutmayalım ki, kimse bu hayatta yaptıklarının faturasını, bedelini ödemeden gitmiyor...Erteleyebiliriz, ama bu hayat mutlaka bize bu bedeli ödetiyor...
Benim en dayanamadığım yol, kendine acındırmaktır. Sürekli insanların ona ne kadar haksız davrandığını anlatan, zavallı bir türlü anlaşılamayan BEN'ler. Diğer taraftan sadece BEN varım diye dolaşanlar vardır ki, onları zaten görüp tanırsınız. Tamam, canım sen oyuncakların tümünü al. Şekerlerin ve de çikolataların çoğunluğu senin olsun, harçlıkların tümünde senin gözün var ama azıcığını bana bırak, gönlünden ne koparsa. Sana sürekli bunları verdiğimde ve de sürekli kendimden vazgeçtiğimde benim ne hissettiğim hiç önemli değil, çünkü bir gün sen de büyüyeceksin. Büyüyemezsen de sevgili hayat senin karşına senin kadar açgözlü ve de şımarık bir BEN çıkaracaktır. Bu durumda seni ona bırakmak gerekir, bazen en iyi tedavi Aynadır. Baktıkça kendini görüp sinirlendiğin. Ve işte o gün beni hatırladığın...
tevbe suresinden bahsetmek lazım biraz... nazil oluşu tebük savaşı sonrasına denk gelir...
ve bu sure besmele ile başlamaz... sebebine gelince: hz. Ali der ki:besmele bir emandır...karşı tarafa emniyette, emin bir yerde olduğunun ifadesidir...ancak bu surede kılıç ile ve anlaşmanın bozulduğyunu karşı tarafa tebliğ eden bir ifade ile başlamaktadır...düşmanla her türlü irtibat kesilir ve ültimatom verilirken besmele bu sure başına yazılmamıştır..nitekim ilk ayet böyle başlamaktadır...
ve devamında gelen ayetlerde de o döneme ait bir olaya dair ifadeler yer almaktadır.. efendim müşriklerle olan bir hadiseye ait ayetlkeri çekip çekip çıkartıp çıkartıp alın size savaşın dedi diye suratımıza çarpmanız cehaletin ötesinde bir şy olmadığı gibi sizi de gülünç duruma düşürecektir...
İnsan üçbeş damla kan, ırmak üçbeş damla su,, Bir hayata çattık ki, hayata kurmuş pusu.. Geldi ölümlü yalan, gitti ölümsüz gerçek. Söyleyin hayat süren leşler, sizi kim diriltecek...
Ruhun şaad olsun, dünden bugünü görmüş rahmetli, ama doğru söylemiş, dünümüz neydiki, bugünümüzde ne olsun...
Artık bu kelime bile bir rant malzemesi olarak kullanılır oldu ya.. 'insân' Sosyal varlık anlamına geliyor arapçada. 'üns' tür kökeni. ünsiyet eden, dostça davranan, toplum içerisinde yaşayan, iyi huylu olan anlamlarına gelir köken olarak. 'hepimiz insanız..! ' Ezik tarafın sloganı oldu bu; haksızlığa uğrayan, zulüm gören kesimin sloganı.. Keşke güçlünün sloganı olsaydı.. Amerika insan olduğu için girdi Irak'a değil mi.. Avrupa o yüzden sömürüyor afrika'yı.. Onların 'insan' tarifi bizimki ile aynı anlama gelmiyor maalesef.. Bizimki 'hepimiz insanız' ımız hüsn-ü niyetten ibâret.. Bir hristiyan için 'insan' hristiyan olandır. Gerisi kendilerine hizmet için yaratılmış yaratıklardır.. Hâkeza Yahudi için de durum böyle.. Hiç birinde islâmın insana bakışı gibi bir bakış yok..! Ve siz hâla bağırın; 'Hepimiz insanız..! ' diye.. Benim iyi niyetli kardeşlerim..
Ey insan başlangıcın bir damla su, üstüne sürülse namazın olmaz, sonun ise çürümüş kokuşmuş en yakın arkadaşının bile midesini kaldıracak bir ceset... Bu tafra bu kibrin kime,aslında sende aynısın bende...
kul olmayı başarabilendir.ağlayabilme yetisi olan seven yaşayan beynini doğru kullanabilendir. insan değerli bir taştır ama yanlış yontulursa kömürolur ve yanar.
İki çeşit insan örneği... Mehmet Âkif bir toplantı onrası,sonradan görme bir gencin alaycı sayılabilecek tarzdaki şu sorusu ile karşılaşır... genç sorar....üstat, siz baytarsınız aynı zamanda değilmi? ...diye sorar... Âkif gayet sakin cevabını yapıştırır... evet....,bir yeriniz mi ağırıyordu? ... İşte iki tür insan örneği... anlıyana dostlar.....
şu yaşıma geldim yani 29 hala çözemedim nedir neyin nesidir ne işle uğraşır geçimini neyle sağlar bir insan ayni zamanda kaç kışılığı üstünde barındırır anlaşılmasi en zor yaratıktır allah muhafaza etsin bizi bizden korusun erenler :)
Yaşamını sürdürebilmek için dünyadaki her şeye, her canlıya ihtiyacı olan fakat diğer canlıların hiçbirinin kendisine ihtiyaç duymadan yaşamını sürdürebileceği, aciz varlık. Şöyleki yeryüzünde insan olmasaydı bitki, hayvan, mikrop, börtüböcek; hepsi yaşamını sürdüreblirdi. Fakat insan bunlar olmadan yeryüzünde yaşamını sürdüremez..
Insan bence Toprak demektir, çünkü insan asildan topraktan yaratilmistir.
kısaca nankör...
Olabildiğince açık, hayatını kasmadan yaşayan insanlara saygım var...
Saygım olan insanları, her şartta severim...Yerinden kımıldamadan, sadece bekleyen ve beklediği geldiğinde de alan ve cevap veren biri için, gönlümde yer açmak bana göre değil... Keşfedilmeyi beklemek, sadece hayata mahsustur...Bence insanlara özgü bir şey değildir...Gerçek bir hümanist olmak gerekir... İnsanlara yeni fikirler sunmada usta olmalı...Hayatı ve getirdiklerini kabul etmek...Ve bu kabullerle, tercübeleri birleştirip yola devam etmeli... Kıvrak, ama yumuşak bir zeka ve sıcak bir kalp ile cevap vermesini bilmek...
Unutmayalım ki, kimse bu hayatta yaptıklarının faturasını, bedelini ödemeden gitmiyor...Erteleyebiliriz, ama bu hayat mutlaka bize bu bedeli ödetiyor...
İnsan
Bir bölünmez ki, insan, onu zaman bölüyor;
İnsan her ân dirilip her saniye ölüyor...
1978
Necip Fazıl Kısakürek |
Benim en dayanamadığım yol, kendine acındırmaktır. Sürekli insanların ona ne kadar haksız davrandığını anlatan, zavallı bir türlü anlaşılamayan BEN'ler.
Diğer taraftan sadece BEN varım diye dolaşanlar vardır ki, onları zaten görüp tanırsınız. Tamam, canım sen oyuncakların tümünü al. Şekerlerin ve de çikolataların çoğunluğu senin olsun, harçlıkların tümünde senin gözün var ama azıcığını bana bırak, gönlünden ne koparsa.
Sana sürekli bunları verdiğimde ve de sürekli kendimden vazgeçtiğimde benim ne hissettiğim hiç önemli değil, çünkü bir gün sen de büyüyeceksin.
Büyüyemezsen de sevgili hayat senin karşına senin kadar açgözlü ve de şımarık bir BEN çıkaracaktır.
Bu durumda seni ona bırakmak gerekir, bazen en iyi tedavi Aynadır. Baktıkça kendini görüp sinirlendiğin.
Ve işte o gün beni hatırladığın...
Bu çağda nesli tükenmiş yaratık türü... Bazıarı hala kendini bu soyun devamı sanıyor olması bu gerçeği değiştirmez...
bir altta verilen ayetlere geçmeden önce;
tevbe suresinden bahsetmek lazım biraz...
nazil oluşu tebük savaşı sonrasına denk gelir...
ve bu sure besmele ile başlamaz...
sebebine gelince:
hz. Ali der ki:besmele bir emandır...karşı tarafa emniyette, emin bir yerde olduğunun ifadesidir...ancak bu surede kılıç ile ve anlaşmanın bozulduğyunu karşı tarafa tebliğ eden bir ifade ile başlamaktadır...düşmanla her türlü irtibat kesilir ve ültimatom verilirken besmele bu sure başına yazılmamıştır..nitekim ilk ayet böyle başlamaktadır...
ve devamında gelen ayetlerde de o döneme ait bir olaya dair ifadeler yer almaktadır.. efendim müşriklerle olan bir hadiseye ait ayetlkeri çekip çekip çıkartıp çıkartıp alın size savaşın dedi diye suratımıza çarpmanız cehaletin ötesinde bir şy olmadığı gibi sizi de gülünç duruma düşürecektir...
bilginize...
Türk Dil Kurumumuzdan aynen aktarıyorum:
''İki eli olan, iki ayak üzerinde dolaşan, sözle anlaşan, akıl ve düşünme yeteneği olan en gelişmiş canlı.''
ve bunun üzerine yorum yapmıyorum..(bilemem ne kadar yorumsuz kalabilirim ama şimdilik böyle :))
İnsan üçbeş damla kan, ırmak üçbeş damla su,,
Bir hayata çattık ki, hayata kurmuş pusu..
Geldi ölümlü yalan, gitti ölümsüz gerçek.
Söyleyin hayat süren leşler, sizi kim diriltecek...
Ruhun şaad olsun, dünden bugünü görmüş rahmetli, ama doğru söylemiş, dünümüz neydiki, bugünümüzde ne olsun...
Arapçanın güzelliğidir bu zaten.
Kelimelerin farklı anlamlarının olması ve zahirdeki farklılıkların semantik olarak 'aynı' olması..
nisyan da kök kabûl edilebilir...
unutmak demektir ki insana en yakışan anlam sanırım budur...
unutur insan... ezeli...ebedi...dünyayı..ukbayı...
kendini...
unutur da unutur...
Artık bu kelime bile bir rant malzemesi olarak kullanılır oldu ya..
'insân'
Sosyal varlık anlamına geliyor arapçada.
'üns' tür kökeni.
ünsiyet eden, dostça davranan, toplum içerisinde yaşayan, iyi huylu olan anlamlarına gelir köken olarak.
'hepimiz insanız..! '
Ezik tarafın sloganı oldu bu; haksızlığa uğrayan, zulüm gören kesimin sloganı..
Keşke güçlünün sloganı olsaydı..
Amerika insan olduğu için girdi Irak'a değil mi..
Avrupa o yüzden sömürüyor afrika'yı.. Onların 'insan' tarifi bizimki ile aynı anlama gelmiyor maalesef.. Bizimki 'hepimiz insanız' ımız hüsn-ü niyetten ibâret.. Bir hristiyan için 'insan' hristiyan olandır. Gerisi kendilerine hizmet için yaratılmış yaratıklardır.. Hâkeza Yahudi için de durum böyle.. Hiç birinde islâmın insana bakışı gibi bir bakış yok..!
Ve siz hâla bağırın;
'Hepimiz insanız..! ' diye..
Benim iyi niyetli kardeşlerim..
biyolojide iki ayaklı HAYVAN...... :-)
Anlatılanı, anlama kapasitesi mevcuttur...Ama bazen de, anlatılmak istenenlerin eyleme dönüşmesini bekler....Bu durum...Böyle sürüpppppppppppp giderrr.... :))))))))))))))))))))))
sadece anlayabidiği kadarını anlar........bazen de anlamak istediğini..........
Ey insan başlangıcın bir damla su, üstüne sürülse namazın olmaz, sonun ise çürümüş kokuşmuş en yakın arkadaşının bile midesini kaldıracak bir ceset... Bu tafra bu kibrin kime,aslında sende aynısın bende...
İnsan:
Okuduklarının................% 10’ unu,
İşittiklerinin...................% 20’ sini,
Gördüklerinin................% 30’ unu,
Görüp işittiklerinin.........% 50’ sini,
Söylediklerinin..............% 80' ini,
Yaptıklarının.................% 100’ ünü
hatırlayabilen varlıktır..
insan..bir mesut zalim..
insan bir mağrur cahil....
e hal böyle olunca da hatanın doğuştan olduğunu düşünür elbet...
vâ esefâ!
kul olmayı başarabilendir.ağlayabilme yetisi olan seven yaşayan beynini doğru kullanabilendir. insan değerli bir taştır ama yanlış yontulursa kömürolur ve yanar.
The people is a social animal!
İki çeşit insan örneği...
Mehmet Âkif bir toplantı onrası,sonradan görme bir gencin alaycı sayılabilecek tarzdaki şu sorusu ile karşılaşır...
genç sorar....üstat, siz baytarsınız aynı zamanda değilmi? ...diye sorar...
Âkif gayet sakin cevabını yapıştırır...
evet....,bir yeriniz mi ağırıyordu? ...
İşte iki tür insan örneği...
anlıyana dostlar.....
anlamak istediği kadarını anlar........
Bknz: İnsan nisyan ile malumdur...
şu yaşıma geldim yani 29 hala çözemedim nedir neyin nesidir ne işle uğraşır geçimini neyle sağlar
bir insan ayni zamanda kaç kışılığı üstünde barındırır anlaşılmasi en zor yaratıktır allah muhafaza etsin bizi bizden korusun erenler :)
Biraz akıl, biraz çamur;
hamur.
Elma, havva, adem;
âlem.
Nemli çelişki.
Ve kesinlikle
deli!
varken var.....yokken yok olan....yani aynı sey; ne var nede yok.......
Yaşamını sürdürebilmek için dünyadaki her şeye, her canlıya ihtiyacı olan
fakat diğer canlıların hiçbirinin kendisine ihtiyaç duymadan yaşamını sürdürebileceği,
aciz varlık.
Şöyleki yeryüzünde insan olmasaydı bitki, hayvan, mikrop, börtüböcek; hepsi yaşamını sürdüreblirdi.
Fakat insan bunlar olmadan yeryüzünde yaşamını sürdüremez..
düşünebilen hayvan.
yaşayan canlıların en gelişmişi
Âciz...
Fezâları arşınlar ve sandala motör takar gibi,kalbe pil takar da,basit bir nezlenin hakkından gelemez…