aşk dayanılması zor bir acıdır. gül görüpde koku alamamakdır. gülün güzeligine aglamakdır. aşk muhabeti güzel bir baldır.
ferhatla dağları delmekdir. göklerde yıldız olup ermekdir. dılıyın sussup yüregini konuşmakdır. kaf dünyada kaf ahıretde sorf yapmakdır.
huzun keder derd sırtlanmakdır. elındekı yarım ekmegı paylaşmadır. deryalara turkuler şarkılar okumakdır. umutlara ulaşamamakdır. sevmek saymakdır. inçitmeden gönüllere gül kokusunu yaymakdır....ölmeden ölmek..kaf donmak kaf yanmakdır.............aslında aşk diye bir şiirimvardı ama ayrı bır şey yazayım dedim...görüşüm...saygılar.
Aşığın aşkı hem eza, hem de haz bakımından en mükemmelidir. Azap kelimesi iki anlamda da kullanıldığı için Âşık daima aşk azabı içerisindedir. Kâh bu azap mutluluk olup aşığın yanan yüreğine su serper, kâh bir od olup aşığın yürek sancısına sancı eker… Ama her sancının içinde muhakkak ki mutluluk gizlidir.
Âşık olmak aslında demirin kılıç olması gibidir arkadaşlar. Usta balyoz ile demire defalarca vurur… Yüreğine, zihniyetine, bedenine…
Demirin çığlıkları ne kadar kulakların aşinası olsa da, usta işini yapmaya devam eder, duymazlıktan gelir. Çünkü ustanın işi eğitmektir!
Defalarca inen balyozun akabinde, demir narda yanar. Tutuşur. Çığlığı âşıkların yüreğine kor düşürür. Ve tüm âşıklar o şekilde yanacağını düşünür. Bir müddet ateşin içerisine yandıktan sonra demir artık şikâyetçi olmaktan vazgeçer. Çünkü dayanma gücünün eskiye nazaran arttığını görür. Ve artık şekillenmeye başlar. Tekrar başa döner. Balyoza! İşlendikten sonra artık kılıç halini alır. Ve her zaman demir olmak ister, tekrar kılıç olabilmek için… Eğitiminin daha bir artması için, daha bir pişmesi için.
Gecenin sabıkalı yalnızlığında ruhun infazıdır. Siyahımsı gecelerde, Yar diye ölüme sarılmaktır. Yürümektir bir yok oluşa,Belki ölüme, Belki tanımsız bir hüzne..
Ağlamaktır aşk, Göz yaşının durulmuş dalgalarında hıçkırmak Bir Serçenin kanat çırpışındaki mahsunluktur.. Bir aşığın yarine itirafıdır; Seni seviyorum deyişinde Var olan mahçubiyettir.
İdam sahpasındaki zanlının Son dileğidir aşk.. Sevdanın sokaklarında gezinen aşıktır, Bir Eşkiyanın destansı öyküsüdür belki.. Belki karanlık bir şairin Yürek sancısıdır. Ve Gecesini ve yıldızlarını terk edip Ölüme susamasıdır.
Yarin Yüreğine dokunuştur aşk.. Dalgaların kıyılara şiirlerini bırakıp,Utangaç şekilde geri kaçmasıdır. Karabasandır, Uykuları katledip Ruhu daraltan, Bir çok geceyi göz yaşı ile sabaha erdirmektir. Gözlerinin bileğini kesip yare ağlamaktır! Bütün sevdalara eyvallah deyip Aşka aşık olmaktır Aşk.
Ağıttır aşk. Beklemedik saatlerde haykırıştır karanlığa.. Bestesiz bir türküdür, Nazımsız bir şiir. Sevda gibi sade ve samimi Bir yağmur damlasıdır Pencerenin buğusunda eriyen. Bir yıldızın geceyi sorgulayıp titreyerek kaymasıdır Aşk..
Aramaktır aşk.. Kaderin çizelgesinde, rüzgarın sesinde, arayıştır. Buğulu bir gecenin üşüyen dakikalarında, Kanayan yürekten damlayan Sevdadır aşk.. İki çift göz ile Dünya’yı sorgulamaktır.. Açmasa bile Vuslatın kapısını çalmaktır aşk.. Uykusuz saatlerin yoldaşıdır. Yarin teninde gezinen bakış, Dudaklarında menzil kuran buselerdedir aşk..
Kıskançlıktır Aşk.... Sevgilinin bedenine düşen yağmur damlasını kıskanıştır. Ona esen rüzgar’a sitemdir! Saçını okşayan yeli semahların bağrında katletmektir. En güzel çiçeklerin zarafetinde olan bedenini saran elbiseleri lanettir! Karanlık bir bakıştır, Sevgilinin güzelliğini sunduğu aynalara..
Karanlıktır aşk.. Sadıktır. Siyahımsı bir bunalımın yeşeren dertleridir. İlk yazılan şiirdir,İlk duyulan heyecan. Yalvarıştır, istemektir, çaresizce vuslata diz çöküştür. Umudun gırtlağını kesip karanlığa ağlamaktır.. Yıldızlara eyvallah deyip, Geceye yürümektir. Bir fırtınanın önderliğinde esmektir Aşk..
Ölümdür aşk.. Hasretin her saniyede bir kurşun sıkmasıdır yüreğe. Azrail’in saat başı ziyaretinde gizlidir aşk.. Gurbetin zorluğunda, Gecenin korkutan yanındadır aşk.. Kahpe bir kurşunun Saygısız edası ile arkadan vuruşunda ağlayıştır, Şairlerin öldüren mısralarında pusattır, Ve apansız mazinin karşına çıkmasıdır.. Dağların gizlediği eşkiyaların tehlikeli şiirlerindedir, Bilinmez bir sevdayı Karanlığa gömmektir! . Azrail’in ellerindedir En son menzili Hak’kın huzurundadır aşk..
Her ne kadar anlatmaya çalışsak lügatın çaresiz kaldığı, 29 harfin yetmediği aşikardır..
Aşk bana;
Benim ölüme olduğum kadar yakın, Sizin hayata bağlığınız kadar uzaktır!
Aşk nedir bilmiyorum gerçekten ben çözemedim ki daha önce yaşamadığı bir şeyi bilemez insan ama öyle bir şey ki soyut bir kavram için kendini kaybediyor insan hani sevgi üzülmek mutluluk birer duygudur onları göremezsin ama etkisini insanın yüzünden okursun aşkda sanırım böyle olmalı göremiyorum ama sevenlere baktığımda ne kadar büyük bir duygu olduğunu ne kadar farklı bir şey olduğunu anlıyorum ortada olmayan görünmeyen birşey için sevinmek üzülmek inanılma gerçekten ben aşktan haz duyuyorum sanırım bize verilen en büyük nimettir herhalde sevmek aşık olmak.hadi durmayın bir kere gözlerinizi kapatarak içinizden gelerek aşk diye bağırın benim tüylerim diken diken oluyor. aşk sen ne garipsin ekmek su gibi yaşam kaynağımısın yoksa üzülmek sevinmek mutlu olmak gibi bir duygumusun aşk acısı bile haz veriyorsa bana ben aşka aşığım galiba...
İlk görüşte yaşanan ama sonrasında bitiveren en güzel duygudur. Hele yaşlar ilerledikçe daha da iyi anlaşılır ya. Bana aşk ölümü ve ayrılığı çağrıştırıyor sizleri bilmem
Aşk işte ne olacak. Bilinen en eski ölümcül hastalık. Bilinen en eski güçlü doping. Rezil olmanın üç harfle ifade edilen adı. Mutlu olmanın, aptal olmanın, delirmenin, şaşırmanın, coşmanın, taşmanın, durmanın, uçmanın, dışlanmanın, kaçmanın, koşmanın, vazgeçmenin bahanesi. Başına gelmeyenlerin anlam vermeye çalıştığı. Başına gelenlerinde kendine şaştığı hal.
'kainat üç harf beş nokta üzerine kuruludur: ا ش ق '
Kocaman bir hiçtir
Aşk
kul dermansız
gönül fermansız
aşk sevgisiz yaşayamaz
güller dikensiz
yıllar acımasız
aşk heyecansız yaşayamaz.
Aşk: iki kişilik bencilliktir
aşk dayanılması zor bir acıdır.
gül görüpde koku alamamakdır.
gülün güzeligine aglamakdır.
aşk muhabeti güzel bir baldır.
ferhatla dağları delmekdir.
göklerde yıldız olup ermekdir.
dılıyın sussup yüregini konuşmakdır.
kaf dünyada kaf ahıretde sorf yapmakdır.
huzun keder derd sırtlanmakdır.
elındekı yarım ekmegı paylaşmadır.
deryalara turkuler şarkılar okumakdır.
umutlara ulaşamamakdır.
sevmek saymakdır.
inçitmeden gönüllere gül kokusunu yaymakdır....ölmeden ölmek..kaf donmak kaf yanmakdır.............aslında aşk diye bir şiirimvardı ama ayrı bır şey yazayım dedim...görüşüm...saygılar.
aşk; bütün tercihlerini sevgiliden yana yapmaktır...
Aşk tek kişiliktir:paylaşılamaz..........Sevgiden ayrılan kısmı sevgi paylaşıldıkça coğalır ama aşk.....
yaşanılası bir duygu sağnagı
AŞK BİR ELMA ŞEKERİDİR. ŞEKERİ BİTİNCE KAZIĞI KALIR...!
evet biliyorum bu şarkıyı.. (:
' Aşk zehirli bir diken, sevgi sessiz bir matemdir.. En iyisi olmamak...' (;
evet biliyorum bu şarkıyı.. (:
' Aşk zehirli bir diken, sevgi ise sessiz bir matem.. En iyisi olmamak... '
aşk yürümeye üşenirken koşmaya doymamak..
aşk birinin gelip yarana dokunmasıdır..ya yaranı iyileştirmesi yada sürekli kanatıp durması..
AŞK
KALBİN AKLI,MANTIĞI YENME OLAYIDIR
Çooook güzel bir şey yahuuu....
psikolojik bir rahatsızlık :)
Aşk;
Duyguların en yücesi, hayatımı aydınlatan ışık ve canımın ötesi yarim...
Usta sizsiniz! Yüreğinizi eğitin...!
Aşığın aşkı hem eza, hem de haz bakımından en mükemmelidir. Azap kelimesi iki anlamda da kullanıldığı için Âşık daima aşk azabı içerisindedir. Kâh bu azap mutluluk olup aşığın yanan yüreğine su serper, kâh bir od olup aşığın yürek sancısına sancı eker…
Ama her sancının içinde muhakkak ki mutluluk gizlidir.
Âşık olmak aslında demirin kılıç olması gibidir arkadaşlar.
Usta balyoz ile demire defalarca vurur… Yüreğine, zihniyetine, bedenine…
Demirin çığlıkları ne kadar kulakların aşinası olsa da, usta işini yapmaya devam eder, duymazlıktan gelir. Çünkü ustanın işi eğitmektir!
Defalarca inen balyozun akabinde, demir narda yanar. Tutuşur. Çığlığı âşıkların yüreğine kor düşürür. Ve tüm âşıklar o şekilde yanacağını düşünür. Bir müddet ateşin içerisine yandıktan sonra demir artık şikâyetçi olmaktan vazgeçer. Çünkü dayanma gücünün eskiye nazaran arttığını görür. Ve artık şekillenmeye başlar. Tekrar başa döner. Balyoza!
İşlendikten sonra artık kılıç halini alır. Ve her zaman demir olmak ister, tekrar kılıç olabilmek için… Eğitiminin daha bir artması için, daha bir pişmesi için.
acı çekmek
AŞK; ÖLÜMÜN DİĞER ADIDR
Sorunun cevabı mısralarımızda gizli...
AŞK
Gecenin sabıkalı yalnızlığında ruhun infazıdır.
Siyahımsı gecelerde, Yar diye ölüme sarılmaktır.
Yürümektir bir yok oluşa,Belki ölüme, Belki tanımsız bir hüzne..
Ağlamaktır aşk,
Göz yaşının durulmuş dalgalarında hıçkırmak
Bir Serçenin kanat çırpışındaki mahsunluktur..
Bir aşığın yarine itirafıdır;
Seni seviyorum deyişinde Var olan mahçubiyettir.
İdam sahpasındaki zanlının Son dileğidir aşk..
Sevdanın sokaklarında gezinen aşıktır,
Bir Eşkiyanın destansı öyküsüdür belki..
Belki karanlık bir şairin Yürek sancısıdır.
Ve Gecesini ve yıldızlarını terk edip Ölüme susamasıdır.
Yarin Yüreğine dokunuştur aşk..
Dalgaların kıyılara şiirlerini bırakıp,Utangaç şekilde geri kaçmasıdır.
Karabasandır, Uykuları katledip Ruhu daraltan,
Bir çok geceyi göz yaşı ile sabaha erdirmektir.
Gözlerinin bileğini kesip yare ağlamaktır!
Bütün sevdalara eyvallah deyip Aşka aşık olmaktır Aşk.
Ağıttır aşk.
Beklemedik saatlerde haykırıştır karanlığa..
Bestesiz bir türküdür, Nazımsız bir şiir.
Sevda gibi sade ve samimi
Bir yağmur damlasıdır Pencerenin buğusunda eriyen.
Bir yıldızın geceyi sorgulayıp titreyerek kaymasıdır Aşk..
Aramaktır aşk..
Kaderin çizelgesinde, rüzgarın sesinde, arayıştır.
Buğulu bir gecenin üşüyen dakikalarında,
Kanayan yürekten damlayan Sevdadır aşk..
İki çift göz ile Dünya’yı sorgulamaktır..
Açmasa bile Vuslatın kapısını çalmaktır aşk..
Uykusuz saatlerin yoldaşıdır.
Yarin teninde gezinen bakış,
Dudaklarında menzil kuran buselerdedir aşk..
Kıskançlıktır Aşk....
Sevgilinin bedenine düşen yağmur damlasını kıskanıştır.
Ona esen rüzgar’a sitemdir!
Saçını okşayan yeli semahların bağrında katletmektir.
En güzel çiçeklerin zarafetinde olan bedenini saran elbiseleri lanettir!
Karanlık bir bakıştır,
Sevgilinin güzelliğini sunduğu aynalara..
Karanlıktır aşk..
Sadıktır. Siyahımsı bir bunalımın yeşeren dertleridir.
İlk yazılan şiirdir,İlk duyulan heyecan.
Yalvarıştır, istemektir, çaresizce vuslata diz çöküştür.
Umudun gırtlağını kesip karanlığa ağlamaktır..
Yıldızlara eyvallah deyip, Geceye yürümektir.
Bir fırtınanın önderliğinde esmektir Aşk..
Ölümdür aşk..
Hasretin her saniyede bir kurşun sıkmasıdır yüreğe.
Azrail’in saat başı ziyaretinde gizlidir aşk..
Gurbetin zorluğunda, Gecenin korkutan yanındadır aşk..
Kahpe bir kurşunun Saygısız edası ile arkadan vuruşunda ağlayıştır,
Şairlerin öldüren mısralarında pusattır,
Ve apansız mazinin karşına çıkmasıdır..
Dağların gizlediği eşkiyaların tehlikeli şiirlerindedir,
Bilinmez bir sevdayı Karanlığa gömmektir! .
Azrail’in ellerindedir En son menzili
Hak’kın huzurundadır aşk..
Her ne kadar anlatmaya çalışsak lügatın çaresiz kaldığı, 29 harfin yetmediği aşikardır..
Aşk bana;
Benim ölüme olduğum kadar yakın,
Sizin hayata bağlığınız kadar uzaktır!
Aşk nedir bilmiyorum gerçekten ben çözemedim ki daha önce yaşamadığı bir şeyi bilemez insan ama öyle bir şey ki soyut bir kavram için kendini kaybediyor insan hani sevgi üzülmek mutluluk birer duygudur onları göremezsin ama etkisini insanın yüzünden okursun aşkda sanırım böyle olmalı göremiyorum ama sevenlere baktığımda ne kadar büyük bir duygu olduğunu ne kadar farklı bir şey olduğunu anlıyorum ortada olmayan görünmeyen birşey için sevinmek üzülmek inanılma gerçekten ben aşktan haz duyuyorum sanırım bize verilen en büyük nimettir herhalde sevmek aşık olmak.hadi durmayın bir kere gözlerinizi kapatarak içinizden gelerek aşk diye bağırın benim tüylerim diken diken oluyor. aşk sen ne garipsin ekmek su gibi yaşam kaynağımısın yoksa üzülmek sevinmek mutlu olmak gibi bir duygumusun aşk acısı bile haz veriyorsa bana ben aşka aşığım galiba...
aŞK; İKİ GÖNÜLÜN AYRI AYRI BEDENLERDE ÖZGÜRCE CENNETİ YAŞAMASIDIR. SAHİPLENİYORSANIZ AŞKI CEHENNEME HOŞGELDİNİZ. AŞKTA CENNETİ YAŞAMAK; ÖZGÜR BIRAKMAK VE ÖZGÜRCE HİSSETMEKTİR.
hadi bi cesaret :)
TEK HECE=AŞK
Var mı beni içinizde tanıyan?
Yaşanmadan çözülmeyen sır benim.
Kalmasa da şöhretimi duymayan,
Kimliğimi tarif etmek zor benim...
Kimsesizim hısmım da yok, hasmım da
Görünmezim cismim de yok, resmim de
Dil üzmezim, tek hece var ismimde
Barınağım gönül denen yer benim
İlk görüşte yaşanan ama sonrasında bitiveren en güzel duygudur. Hele yaşlar ilerledikçe daha da iyi anlaşılır ya. Bana aşk ölümü ve ayrılığı çağrıştırıyor sizleri bilmem
Aşk, rüzgarin agaçlarin arasinda dolasirken çikardigi sesi dinleyip sevgilisinin yaninda olmadigina hayiflanmaktir.Yalnizliktir.
Aşk, asla anlatilmayacak hikayelerdir.
Aşk mı?
tarihin derinliklerinde gömülü masalımsı hazine...
Aşk mı?
günümüz ilişkilerinde gömülen kirletilen hazine...
Aşk mı?
Tarihin derinliklerinden ilahi olanın, günümüz ilişkilerine filimsel izdüşümü
Aşk işte ne olacak. Bilinen en eski ölümcül hastalık. Bilinen en eski güçlü doping. Rezil olmanın üç harfle ifade edilen adı. Mutlu olmanın, aptal olmanın, delirmenin, şaşırmanın, coşmanın, taşmanın, durmanın, uçmanın, dışlanmanın, kaçmanın, koşmanın, vazgeçmenin bahanesi.
Başına gelmeyenlerin anlam vermeye çalıştığı. Başına gelenlerinde kendine şaştığı hal.
RUHLARIN DANSI..