Sıdıka Avar,”öğr” köyleri dolaşarak okul çağındaki kız çocuklarını topluyordu. Bir çok aile çocuklarını okula göndermek taraflısı değildi,Devlete güvensizlik de Vardı.Hem batıda hem de doğuda,yıllardar devlet denince sadece vergi,salma,yol borcu,kafa vergisi,hapislik, ikinci kez askerlik gibi sorunları düşünen köylüler,böle bir hizmetin arkasından yine bir sorun çıkacağını düşnüyorlardı.kızları almaya gittiği bazı köylerde Aileler 12 yaşındaki kızlarını bir gece içinde evermiştir.Avar 1986.147-152-230
Britanya egemen sınıfı,Ankara hükümetini yok edecek güce sahip olsaydı Bunu hiç düşünmeden yapardı.Rus Devrimi’nin aktif desteği de dengenin Türkiye lehine değişmesini sağladı.Bu bir kurtuluş savaşı değildi.Türkiye Sömürge değil bağımsız bir ülkeydi. Türkiye 1.Dünya Savaşın’da bagimsız bir politika İzlemişti; fakat Misak-ı-Milli Türkiye’si,Irak gibi yarı-sömürge durumuna getirilme Tehdidi altındaydı.”Kurtuluş savaşı” gerçekte küçük bir ülkenin büğük bir emperyalist Gücün kuklasına karçı verdiği,ulusal bir savunma savaşıydı.Savaş,empeyalizmin Yenilmesiyle sonuçlandı; ama bu, Türk halkı olarak zafer olmaktan çok uzaktı Türkiye’nin bağımsızlığını savunan rajim aynı zamanda emperyaizmle de barış yaptı.
Bu ülkede,Kürt sorunu yoktur! Bu ülkenin,ekonomi ve işsizlik bağlamında sorunları vardır.Sorun,1.Paylaşım savaşı sürecinde Osmanlı Devleti'nin,Balkanlarda toprak kaybıyla başlayan ve gecikmiş Ulus Devlet yapılanması sürecinde de devam eden bir Türkifikasyon olgusudur.
Batılılaşmış kastın varlığını sürdürebilmesi “modern reayanın geri kalmışlığının devamına bağlıydı.Batılılaşmişlar,bu nedenle toplumun geri kalmış yapısını milliyetçilik ya da muhafazakarlık sloganlarıyla kutsallaşırıyordu. Yön S108 1965
Harf inkılabı,okur yazar sayısını 6 senede 3 katına çıkarmış! da,Neden, zamanımıza kadar geçen süreç içinde(80) sene,insanlarımızın daha hala büyük bir kesimi(özellikle de kadınlarımız) bu denli bilgisiz kalmış.Türkiye demek bir kaç büyük şehir değil de ondan.İstanbul'da, Şişli,Nişantaş'ı Sosyetesine(topluluk anlamında) Burjuvazisine teslim edilen bir düzenin sonucudur bugünkü durumumuz.
Sıdıka Avar,”öğr” köyleri dolaşarak okul çağındaki kız çocuklarını topluyordu.
Bir çok aile çocuklarını okula göndermek taraflısı değildi,Devlete güvensizlik de
Vardı.Hem batıda hem de doğuda,yıllardar devlet denince sadece vergi,salma,yol borcu,kafa vergisi,hapislik, ikinci kez askerlik gibi sorunları düşünen köylüler,böle bir hizmetin arkasından yine bir sorun çıkacağını düşnüyorlardı.kızları almaya gittiği bazı köylerde
Aileler 12 yaşındaki kızlarını bir gece içinde evermiştir.Avar 1986.147-152-230
Kavramların eksik olduğu yerlere, sözcükler tam zamanında yetişir.
Devlet, ne babadır, ne de ana, Devlet hukuktur.
Kişi değişmez dünya değişir demek,dünya da insan ve emek olgusunu reddetmektir.her türlü eylemiyle iyi ya da kötü dünyayı insanoğlu değiştirir.
Britanya egemen sınıfı,Ankara hükümetini yok edecek güce sahip olsaydı
Bunu hiç düşünmeden yapardı.Rus Devrimi’nin aktif desteği de dengenin
Türkiye lehine değişmesini sağladı.Bu bir kurtuluş savaşı değildi.Türkiye
Sömürge değil bağımsız bir ülkeydi. Türkiye 1.Dünya Savaşın’da bagimsız bir politika
İzlemişti; fakat Misak-ı-Milli Türkiye’si,Irak gibi yarı-sömürge durumuna getirilme
Tehdidi altındaydı.”Kurtuluş savaşı” gerçekte küçük bir ülkenin büğük bir emperyalist
Gücün kuklasına karçı verdiği,ulusal bir savunma savaşıydı.Savaş,empeyalizmin
Yenilmesiyle sonuçlandı; ama bu, Türk halkı olarak zafer olmaktan çok uzaktı
Türkiye’nin bağımsızlığını savunan rajim aynı zamanda emperyaizmle de barış yaptı.
Bu ülkede,Kürt sorunu yoktur! Bu ülkenin,ekonomi ve işsizlik bağlamında sorunları vardır.Sorun,1.Paylaşım savaşı sürecinde Osmanlı Devleti'nin,Balkanlarda toprak kaybıyla başlayan ve gecikmiş Ulus Devlet yapılanması sürecinde de devam eden bir Türkifikasyon olgusudur.
Batılılaşmış kastın varlığını sürdürebilmesi “modern reayanın geri kalmışlığının devamına bağlıydı.Batılılaşmişlar,bu nedenle toplumun geri kalmış yapısını milliyetçilik ya da muhafazakarlık sloganlarıyla kutsallaşırıyordu. Yön S108 1965
Herhangi bir taraftar,tutuğu takım için 'Ölüm' sözcüğünü kullanıyorsa şayet,o ülkede herşey yokuş aşağı gidiyor demektir.
Dilim, dünyamın sınırlarıdır derken,TDK'nun Büyük Sözlüğün'de mevcut bulunan ÖZ Türkçe kelimelerin üç bin adet olduğunu da unutmamamız gerekir.
Harf inkılabı,okur yazar sayısını 6 senede 3 katına çıkarmış! da,Neden, zamanımıza kadar geçen süreç içinde(80) sene,insanlarımızın daha hala büyük bir kesimi(özellikle de kadınlarımız) bu denli bilgisiz kalmış.Türkiye demek bir kaç büyük şehir değil de ondan.İstanbul'da, Şişli,Nişantaş'ı Sosyetesine(topluluk anlamında) Burjuvazisine teslim edilen bir düzenin sonucudur bugünkü durumumuz.