GÜLŞEN OLAYININ DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ Sahne kıyafetleri yüzünden uzun süredir gerici çevrelerin hışmına uğrayan şarkıcı Gülşen, imam hatipliler için 4 ay önce söylediği bir söz nedeniyle tutuklandı.
Demokrasinin tam anlamıyla işlediği ve yargının bağımsız olduğu ülkelerde böyle bir tutuklama ASLA olmaz. Çünkü, söylenen sözler hakaret sayılsa bile, hakaret, tutuklanmayı gerektirecek bir suç değildir.
Hakaret eğer bir suçsa; - Bu ülkenin Kurtuluş Savaşı Kahramanları ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Kurucuları olan BÜYÜK DEVLET ADAMLARI'na "iki ayyaş" diyenler,
- Kadınlar hakkında “sürtük” veya "et" ya da “çukur” gibi ağır sözcükler kullananlar,
Büyük Taarruz'un 100.yılında MUSTAFA KEMAL PAŞA ve MÜCADELE ARKADAŞLARI'nı Saygıyla Anıyoruz.
"Dağlarda tek tek ateşler yanıyordu. Ve yıldızlar öyle ışıltılı, öyle ferahtılar ki şayak kalpaklı adam nasıl ve ne zaman geleceğini bilmeden güzel, rahat günlere inanıyordu ve gülen bıyıklarıyla duruyordu ki mavzerinin yanında, birdenbire beş adım sağında onu gördü. Paşalar onun arkasındaydılar. O, saati sordu. Paşalar : “Üç” dediler. Sarışın bir kurda benziyordu. Ve mavi gözleri çakmak çakmaktı. Yürüdü uçurumun başına kadar, eğildi, durdu. Bıraksalar ince, uzun bacakları üstünde yaylanarak ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak Kocatepe'den Afyon Ovası'na atlayacaktı."
Kusura bakmayın Çöl Şulesi, ama ben faşizmi öven veya savunan herhangi bir faşist olduğunu hiç duymadım, okumadım, görmedim. Tam tersine, faşist olduğunu şiddetle reddeden faşistler hakkında çok şey duydum, okudum ;)) Komünistliğiyle övünen çok komünist bilirim ama faşistliğiyle övünen bir tek faşist bile tanımam. Ya siz?
Çöl Şulesi, İtirazım var :)) Şöyle ki, SSCB (Sovyetler) ve Çin dahil, bugüne kadar komünizmi uyguladığını belirten hiçbir devlet, sözcüğün tam anlamıyla komünizmi uygulamamıştır. Bu nedenle "komünizm şöyledir veya böyle değildir" diyemeyiz.
Ama faşizm, Güney Amerika'dan Afrika'ya, Orta Doğu'dan Uzak Doğu'ya, dünya halklarının düşmanı abd'nin de açık desteğiyle kanlı biçimde ve acımasızca uygulanmıştır.
Hatta uygarlıkta iddialı Avrupa’da bile Almanya, İtalya, İspanya, Portekiz gibi ülkelerde faşizm hayat bulabilmiştir. Türkiye'de ise hala 12 Eylül 1980 faşizminin etkilerini yaşamaktayız.
Bu nedenle faşizmin NE MAL olduğunu söyleyebiliyoruz :))
Çöl Şulesi, Sovyetler dahil, komünist olduğunu anons eden hiçbir devlet, sözcüğün tam anlamıyla komünizmi uygulamamıştır. Bu nedenle "komünizm şöyledir veya böyle değildir" savında bulunmak bizi doğruya götürmez düşüncesindeyim.
Ama faşizm Güney Amerika'dan Afrika'ya, Orta Doğu'dan Uzak Doğu'ya birçok ülkede ve hatta Avrupa’da bile kanlı biçimde uygulanmıştır. (Türkiye'de Ql12 Eylül karanlık dönemini unutmayalım.)
Bu nedenle faşizmin ne mal olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
Çizgili Pijamalı Çocuk John Boyne / okudum hüzünlüdü
Hayvan çifliğini de okudum güzeldi ..
İnsan üretmeden tüketen tek yaratıktır. Dört ayak iyidir, iki ayak kötüdür. insanoğlu kendisinden başka kimsenin çıkarını düşünmez. İnsanoğlu kendisinden başka hiçbir yaratığın çıkarlarına hizmet etmez.
Son yıllara kadar mahkeme kararına bağlı olan "ad soyad değişikliği"nin e-devlet’ten kolayca yapılabilmesi ve böylece isteyen herkese adını soyadını değiştirme hakkı verilmesi üzerine kamuoyunda aşağıdakilere benzer sorular dolaşmaya başladı...
- Böyle bir düzenlemeye neden ihtiyaç duyuldu? Suriyelilerin apar topar seçmen yapılmasının bu değişiklikle bir ilgisi var mı?"
- Ad ve soyad değişikliğinde yapılan düzenlemeyle Suriyeliler adlarını değiştirirlerse, oy kullananların Suriyeli olduğunu anlamak nasıl mümkün olacak?
- Ayrıca ad değişikliğiyle yeni kimlikler edinilecek. Birden fazla kimlik birden fazla oy demek. Birden fazla kimlik olup olmadığının kontrolü nasıl yapılacak?"
Kamuoyunda tartışmalar sürerken İçişleri Bakanı Soylu, oy kullanacak Suriyeli sayısının 120 bin olduğunu söyledi.
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ise “Seçimlere kadar 3 milyon Suriyeliye vatandaşlık verilecek” iddiasında bulundu.
Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Müdürlüğü, tepkiler üzerine “Uygulama, sadece doğumla vatandaş olanları kapsıyor” diye bir açıklama yaptı ama e-devlette “doğumla T.C. vatandaşı olanlar” ve “doğumla T.C. vatandaşı olmayanlar” diye bir ayrıma rastlanmadı.
Gerçeği bilmek imkansız gibi bir şey... Ancak Özdağ, “Sandıklarda milyonlarca Suriyeli ile oy kullandığınızda gerçeği göreceksiniz” diyerek iddiasını sürdürdü.
Katılıyorum Elif Key, tarihin gördüğü en insanlık dışı savaştı.
İlgileniyorsanız William L. Shirer'in (1904 -1993) "Nazi Almanyası'nın Doğuşu Yükselişi ve Çöküşü" adlı belgesel kitaplarını öneririm.
Yazar, savaşın korkunçlugunu, Nazilerin vahşetini, Hitler'in iğrenç deliliğini ve dünya devletlerinin çıkar için bir soykırıma seyirci kalmalarını çok etkileyici bir bicimde anlatmış.
İNSAN NE ZAMAN YANAR? Hitler döneminde II.Dünya Savaşı tüm dehşetiyle sürerken, asker kaçağı iki Alman konuşuyorlardı.
Biri ötekine sordu: – Bizi bulurlarsa hemen askere alırlar mı, ne dersin?
Öteki biraz düşündü ve sonra konuşmaya başladı ağır ağır: – İki olasılık var, ya adamını bulur çürüğe çıkarız ya askere alınırız. Çürüğe çıkarsak mesele yok, askere alınırsak iki olasılık var, ya geri cephe ya ileri cephe...
Geri cephede kalırsak mesele yok. İleri cepheye gidersek iki olasılık var, savaşı ya kazanırız ya kaybederiz. Kazanırsak mesele yok, kaybedersek iki olasılık var, ya esir düşeriz ya ölürüz.
Esir düşersek mesele yok, ölürsek iki olasılık var, ya gömerler ya kağıt fabrikasına yollarlar. Gömerlerse mesele yok, kağıt fabrikasına yollarlarsa iki olasılık var, ya gazete kağıdı ya tuvalet kağıdı oluruz.
Gazete kağıdı olursak mesele yok, tuvalet kağıdı olursaaak… İşte o zaman yandık.
Öylesine veya böylesine, farketmez aPPLa ...tarif et, dövelim adamı.
Öylesine ,
"Yeni Türkiye dedikleri Türkiye'ye bakıyoruz…
Burunlarını sokmadıkları, huzurumuzu kaçırmadıkları bir festivallerimiz kalmıştı, ona da karıştılar.
Keyfi bariyerler icat ederek, gençlerimizin konserlere gitmesini, festivallere gitmesini engellemeye çalışıyorlar.
Ama kendileri de gayet iyi biliyor ki…
Asıl kendilerinin gidişi festival olacak!
Hem de tarihin gördüğü en büyük festival olacak!"
(FESTİVAL - YILMAZ ÖZDİL - 25 08 2022)
GÜLŞEN OLAYININ DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
Sahne kıyafetleri yüzünden uzun süredir gerici çevrelerin hışmına uğrayan şarkıcı Gülşen, imam hatipliler için 4 ay önce söylediği bir söz nedeniyle tutuklandı.
Demokrasinin tam anlamıyla işlediği ve yargının bağımsız olduğu ülkelerde böyle bir tutuklama ASLA olmaz. Çünkü, söylenen sözler hakaret sayılsa bile, hakaret, tutuklanmayı gerektirecek bir suç değildir.
Hakaret eğer bir suçsa;
- Bu ülkenin Kurtuluş Savaşı Kahramanları ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Kurucuları olan BÜYÜK DEVLET ADAMLARI'na "iki ayyaş" diyenler,
- Kadınlar hakkında “sürtük” veya "et" ya da “çukur” gibi ağır sözcükler kullananlar,
- “Milletin a…..a koyacağız” sözleriyle milyonların onuruna sataşanlar,
- İnsanlarımıza “hain, şerefsiz, zürriyetsiz, haysiyetsiz, ölü sevici, cibilliyeti bozuk, salyalı tasmalılar” diye ağır hakaretler edenler...
- Ana muhalefet liderini hakaretler ederek yumruklayıp linç etmek isteyenler…
- İYİ Parti liderinin evini basıp hakaret ve tehdit edenler…
- Namaz kılmayanlara, bir yandan hakaret dolu sözlerle saldırırlarken, bir yandan da ölüm fetvası verenler,
... Hakkında neden sessiz kalınıp, hiçbir işlem yapılmadı?
(BU MESAJ, YAZILI VE GÖRSEL BASINDAN DERLEMEDİR.)
26 Ağustos 1922 - 26 Ağustos 2022
Büyük Taarruz'un 100.yılında
MUSTAFA KEMAL PAŞA
ve
MÜCADELE ARKADAŞLARI'nı
Saygıyla Anıyoruz.
"Dağlarda tek
tek
ateşler yanıyordu.
Ve yıldızlar öyle ışıltılı, öyle ferahtılar ki
şayak kalpaklı adam
nasıl ve ne zaman geleceğini bilmeden
güzel, rahat günlere inanıyordu
ve gülen bıyıklarıyla duruyordu ki mavzerinin yanında,
birdenbire beş adım sağında onu gördü.
Paşalar onun arkasındaydılar.
O, saati sordu.
Paşalar : “Üç” dediler.
Sarışın bir kurda benziyordu.
Ve mavi gözleri çakmak çakmaktı.
Yürüdü uçurumun başına kadar,
eğildi, durdu.
Bıraksalar
ince, uzun bacakları üstünde yaylanarak
ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak
Kocatepe'den Afyon Ovası'na atlayacaktı."
(Kuvayı Milliye Destanı'ndan, Nazım Hikmet )
Haklısın Elif Key, emeklerine saygı. Paylaşımların güzel.. devam et.
Ben olmasam ses yok yaa :))
Uyduruk muyduruk, tam isabet ya ona bak :))
Canın çıksı. adın çıkmasın derler , bi kez yalancı çobana çıkarsa adın ,
uyduruk yaptımm :PP
Yalanın BİR kez yakalandı mı,
artık BİN doğruna bile inanılmaz...
Ona göre!
Keyifle dinledim Elif Key.
Tşk.
Üzerine yıldız serpiştirilmiş pırıldayan gece ne güzelllll ...
iyi geceler ,
Sizin bu yazılarınızı okuyan faşistlerle komünistler sanırım güç birliği yapıp sizi arayacaklardır her yerde. Koruma talep etmenizi öneririm. :))
Kusura bakmayın Çöl Şulesi, ama ben faşizmi öven veya savunan herhangi bir faşist olduğunu hiç duymadım, okumadım, görmedim. Tam tersine, faşist olduğunu şiddetle reddeden faşistler hakkında çok şey duydum, okudum ;))
Komünistliğiyle övünen çok komünist bilirim ama faşistliğiyle övünen bir tek faşist bile tanımam. Ya siz?
Çöl Şulesi,
İtirazım var :))
Şöyle ki, SSCB (Sovyetler) ve Çin dahil, bugüne kadar komünizmi uyguladığını belirten hiçbir devlet, sözcüğün tam anlamıyla komünizmi uygulamamıştır. Bu nedenle "komünizm şöyledir veya böyle değildir" diyemeyiz.
Ama faşizm, Güney Amerika'dan Afrika'ya, Orta Doğu'dan Uzak Doğu'ya, dünya halklarının düşmanı abd'nin de açık desteğiyle kanlı biçimde ve acımasızca uygulanmıştır.
Hatta uygarlıkta iddialı Avrupa’da bile Almanya, İtalya, İspanya, Portekiz gibi ülkelerde faşizm hayat bulabilmiştir. Türkiye'de ise hala 12 Eylül 1980 faşizminin etkilerini yaşamaktayız.
Bu nedenle faşizmin NE MAL olduğunu söyleyebiliyoruz :))
Çöl Şulesi,
Sovyetler dahil, komünist olduğunu anons eden hiçbir devlet, sözcüğün tam anlamıyla komünizmi uygulamamıştır. Bu nedenle "komünizm şöyledir veya böyle değildir" savında bulunmak bizi doğruya götürmez düşüncesindeyim.
Ama faşizm Güney Amerika'dan Afrika'ya, Orta Doğu'dan Uzak Doğu'ya birçok ülkede ve hatta Avrupa’da bile kanlı biçimde uygulanmıştır. (Türkiye'de Ql12 Eylül karanlık dönemini unutmayalım.)
Bu nedenle faşizmin ne mal olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
Elif Key, silmeyin.
Pardon, Elif Key'in sesinden mi dinledik türküyü ;))) .
Çizgili Pijamalı Çocuk
John Boyne / okudum hüzünlüdü
Hayvan çifliğini de okudum güzeldi ..
İnsan üretmeden tüketen tek yaratıktır.
Dört ayak iyidir, iki ayak kötüdür.
insanoğlu kendisinden başka kimsenin çıkarını düşünmez.
İnsanoğlu kendisinden başka hiçbir yaratığın çıkarlarına hizmet etmez.
Faşizm her dönem aynıdır.
Baskı, yalan, beyin yıkama, korku...
Ve 1984 bunu çok etkili anlatmıştır.
Orwell'in Hayvan Çiftliği de (Animal Farm).müthiştir. Öneririm.
Dikkate alındı :)
Şu an 1984. / George Orwell okuyorum ve günümüze çok uygun
AD SOYAD DEĞİŞİKLİĞİ + SURİYELİLER + SEÇİM
Son yıllara kadar mahkeme kararına bağlı olan "ad soyad değişikliği"nin e-devlet’ten kolayca yapılabilmesi ve böylece isteyen herkese adını soyadını değiştirme hakkı verilmesi üzerine kamuoyunda aşağıdakilere benzer sorular dolaşmaya başladı...
- Böyle bir düzenlemeye neden ihtiyaç duyuldu? Suriyelilerin apar topar seçmen yapılmasının bu değişiklikle bir ilgisi var mı?"
- Ad ve soyad değişikliğinde yapılan düzenlemeyle Suriyeliler adlarını değiştirirlerse, oy kullananların Suriyeli olduğunu anlamak nasıl mümkün olacak?
- Ayrıca ad değişikliğiyle yeni kimlikler edinilecek. Birden fazla kimlik birden fazla oy demek. Birden fazla kimlik olup olmadığının kontrolü nasıl yapılacak?"
Kamuoyunda tartışmalar sürerken
İçişleri Bakanı Soylu, oy kullanacak Suriyeli sayısının 120 bin olduğunu söyledi.
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ise “Seçimlere kadar 3 milyon Suriyeliye vatandaşlık verilecek” iddiasında bulundu.
Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Müdürlüğü, tepkiler üzerine “Uygulama, sadece doğumla vatandaş olanları kapsıyor” diye bir açıklama yaptı ama e-devlette “doğumla T.C. vatandaşı olanlar” ve “doğumla T.C. vatandaşı olmayanlar” diye bir ayrıma rastlanmadı.
Gerçeği bilmek imkansız gibi bir şey...
Ancak Özdağ, “Sandıklarda milyonlarca Suriyeli ile oy kullandığınızda gerçeği göreceksiniz” diyerek iddiasını sürdürdü.
Katılıyorum Elif Key, tarihin gördüğü en insanlık dışı savaştı.
İlgileniyorsanız William L. Shirer'in (1904 -1993) "Nazi Almanyası'nın Doğuşu Yükselişi ve Çöküşü" adlı belgesel kitaplarını öneririm.
Yazar, savaşın korkunçlugunu, Nazilerin vahşetini, Hitler'in iğrenç deliliğini ve dünya devletlerinin çıkar için bir soykırıma seyirci kalmalarını çok etkileyici bir bicimde anlatmış.
Ne çok insan , kaybı yaşandı hitler zamanında , kendisi yok ama insanlarda açık bıraktığı yaralar çok. ..
Saygıyla anıyorum , insan olrak haketmedikleri bi şekilde ölenleri , ..
Tarafsız , ötekileştirmeden Humanca :)
İNSAN NE ZAMAN YANAR?
Hitler döneminde II.Dünya Savaşı tüm dehşetiyle sürerken, asker kaçağı iki Alman konuşuyorlardı.
Biri ötekine sordu:
– Bizi bulurlarsa hemen askere alırlar mı, ne dersin?
Öteki biraz düşündü ve sonra konuşmaya başladı ağır ağır:
– İki olasılık var, ya adamını bulur çürüğe çıkarız ya askere alınırız. Çürüğe çıkarsak mesele yok, askere alınırsak iki olasılık var, ya geri cephe ya ileri cephe...
Geri cephede kalırsak mesele yok.
İleri cepheye gidersek iki olasılık var, savaşı ya kazanırız ya kaybederiz. Kazanırsak mesele yok, kaybedersek iki olasılık var, ya esir düşeriz ya ölürüz.
Esir düşersek mesele yok, ölürsek iki olasılık var, ya gömerler ya kağıt fabrikasına yollarlar. Gömerlerse mesele yok, kağıt fabrikasına yollarlarsa iki olasılık var, ya gazete kağıdı ya tuvalet kağıdı oluruz.
Gazete kağıdı olursak mesele yok, tuvalet kağıdı olursaaak… İşte o zaman yandık.
,Antoloji dünyasına Günaydın ;)))
httpsttps://
Seçimler iyiydi Elif Key. Devam.
Ellerimde ruhum , boş bir koridor ,,
GÜLDÜRÜRKEN DÜŞÜNDÜRENLER
(Sus... Dinle... Öğren)