O benim Sunay Abim.. Abi ne kadar sıcak ve samimi değil mi? Arkadaşlar bırakın insanları rıhtım falan yapmayı.. Zaten insanları putlaştıra putlaştıra bu hale geldik ya.. Bırakın bir abi, bir kardeş, BİR İNSAN gibi kalsın Sunay abi...
Galiba kız kulesinin babası demeliyim ona...Antik acılar, ayrılık şiiri ve yüreğim'in vazgeçilmez şairi.En çok okuduğum, en çok ezberlediğim, en çok yaşadığım insan...Ne denilebilir ki başka onun için kelimeler yetersiz kaldığında ŞİİR GİBİ ŞAİR demek şiire haksızlık olur mu bilemiyorum.Bir de sitesi var tüm şiirlerini okuduğum.TÜm dostlar tanımayan ve tanımak isteyenlere.
arkadaşım onu hiç sevmiyor niye bilmiyorum. ben de arkadaşımı seviyorum. bu yüzden onu sevmiyorum ama birazcık. çünkü bi kere bi şiirini görmüştüm güzeldi
Maki/Toroslarda ağaçlar Akdeniz'i görsün diye çocuklar hep kısa kalır. dizesinin şairini. Kıvrak zeka ve orjinal buluş biraz hüzün...Herkesin içinde biraz biraz olan muzırlık.Bence Sunay Akın
Sunay Akın bana... Her okuduğumda beni bilgi denizine düşüren yazıları ve kendi elinden aldığım kitapları çağrıştırıyor.. Kimsenin hiçbirşey bilmediği bir yerde...Herşeyi bilen ve bilinmesini sağlayan bir insan.. Eğer hayatın kesin bir sırrı olsa sanırım onu da bize o söylerdii
sunay akını ilk defa bir programda dinlemiştim nazım hikmeti anlatıyordu ve inanın boyle guzel anlatan birini ilk defa gordüm onun siirleri ve sesi beni cok etkiledi o bence mukemmel bir sair...
Şair gibi şair.. Zevkle dinleyip, sohbe edebiliyorsunuz, ben birkez onun tatlı sohbetine katılabildim.Gerçekten güzel düşünceleri var, hatta çok güzel düşünceleri.. Tam bir şiir adamı..
onun şiirlerinde bakmakla görmek arasında ki farkı anlarsınız.hiç farketmediğiniz bir şeyi aaaaaaaa ewet bu böyleymiş ben bunu nasıl fark edemedim diyeceğinize eminim.
Görülsün diye akdeniz, toroslarda ağaçlar hep küçük kalır. (Makiler adlı kitabından) O bir İstanbul beyefendisi olarak değil, İstanbullu olarak hiç değil, İstanbulla arkadaş olarak tanımlıyor kendisini. Ayrıntıların şairidir o. İmgelerle ayrıntıları buluşturur dizelerinde, hümanizmin, çevreciliğin ve devrimciliğin kavgasını verir.
O benim Sunay Abim.. Abi ne kadar sıcak ve samimi değil mi? Arkadaşlar bırakın insanları rıhtım falan yapmayı.. Zaten insanları putlaştıra putlaştıra bu hale geldik ya.. Bırakın bir abi, bir kardeş, BİR İNSAN gibi kalsın Sunay abi...
o benim kahramanım.. bazen yalnız, küçük bir çocuk... bazen kız kulesini fetheden bir savaşçı...
Soguk bir gecede yanlız bir rihtimdir...
Galiba kız kulesinin babası demeliyim ona...Antik acılar, ayrılık şiiri ve yüreğim'in vazgeçilmez şairi.En çok okuduğum, en çok ezberlediğim, en çok yaşadığım insan...Ne denilebilir ki başka onun için kelimeler yetersiz kaldığında ŞİİR GİBİ ŞAİR demek şiire haksızlık olur mu bilemiyorum.Bir de sitesi var tüm şiirlerini okuduğum.TÜm dostlar tanımayan ve tanımak isteyenlere.
www.sunayakin.com
arkadaşım onu hiç sevmiyor niye bilmiyorum. ben de arkadaşımı seviyorum. bu yüzden onu sevmiyorum ama birazcık.
çünkü bi kere bi şiirini görmüştüm güzeldi
ama birazcık
Maki/Toroslarda ağaçlar Akdeniz'i görsün diye çocuklar hep kısa kalır. dizesinin şairini. Kıvrak zeka ve orjinal buluş biraz hüzün...Herkesin içinde biraz biraz olan muzırlık.Bence Sunay Akın
sadecik, ilicik yazar.kis gunu soba yaninda oturup, hareketsiz sokaktaki agactan dususunu izlediginiz yapragin yumusakliginca yazar.
kisa misralar icinizde uzun izler birakir gider...
balon.
Sunay Akın bana...
Her okuduğumda beni bilgi denizine düşüren yazıları ve kendi elinden aldığım kitapları çağrıştırıyor..
Kimsenin hiçbirşey bilmediği bir yerde...Herşeyi bilen ve bilinmesini sağlayan bir insan.. Eğer hayatın kesin bir sırrı olsa sanırım onu da bize o söylerdii
kız kulesinin penceresinden bekan bir kızılderilidir o...insanın meraklarına, bilmediklerine bir son verendir...
Saçak altına sığınmış
Göçmen bir kuşun
Kar tanecikleri arasında
Düşen beyaz tüylerini görebilmek
Sevmek...
sunay akını ilk defa bir programda dinlemiştim nazım hikmeti anlatıyordu ve inanın boyle guzel anlatan birini ilk defa
gordüm onun siirleri ve sesi beni cok etkiledi o bence mukemmel bir sair...
Şair gibi şair..
Zevkle dinleyip, sohbe edebiliyorsunuz, ben birkez onun tatlı sohbetine katılabildim.Gerçekten güzel düşünceleri var, hatta çok güzel düşünceleri..
Tam bir şiir adamı..
bilerekmi yanına almadın giderken
başının yastıkta bıraktığı çukuru
güveniyordum oysa ben sevgimize
vapur iskelesi yada tren istasyonundaki
saatin doğruluğu kadar...
beni senin gibibirde annem terketmişti
ki göbeğimde durur onun yokluğundan kalan çukur...
küçük minicik uffacıcık bişidir o
öyle küçüktür ki ceviz kabuğuna bile sığar
bi de paramparça olmasa...
onun şiirlerinde bakmakla görmek arasında ki farkı anlarsınız.hiç farketmediğiniz bir şeyi aaaaaaaa ewet bu böyleymiş ben bunu nasıl fark edemedim diyeceğinize eminim.
Görülsün diye akdeniz, toroslarda ağaçlar hep küçük kalır.
(Makiler adlı kitabından)
O bir İstanbul beyefendisi olarak değil, İstanbullu olarak hiç değil, İstanbulla arkadaş olarak tanımlıyor kendisini. Ayrıntıların şairidir o. İmgelerle ayrıntıları buluşturur dizelerinde, hümanizmin, çevreciliğin ve devrimciliğin kavgasını verir.