Ayasofya Camii oldu diye namaz kılacağını zanneden haramicilere tavsiyemdir Sultan Ahmet camiisinin sütunlarına yazılan yazılara bir bakında edebiniz nerde bir görün...
Hükümetin Ayasofya Camii kararı... Her alanda Türkiyeyi köşeye sıkıştırmaya çalışan uluslararası camia, rüzgar eken fırtına biçer durumunu yaşamakta... Ne diyelim keser döner sap döner... Şimdilerde Türkiye de işbirlikci muhalefet arayan ve hdp den başka muhalefet bulamayan soykırımcılar ittifakı pek kızgın... Çizdim ama oynamıyorum diyen hükümet ise pek bir pişmiş kelle tavrında... Fırtına öncesi sessizlik ise aşırıcıları pek şımarıyor... Aklınızı başınıza toplayın herkesin ve herşeyin öldüğü bir dünyada ancak zalimler kazanır...
Tabii bu ülkede hanefiilik bilinmediği için bilen insanları da aforoz ettikleri için bekarlık evlilik işleri sanki matah bir şeymiş gibi hala konuşuluyor... "akıl sahipleri ve ergenliğe ermiş iki insan karşılıklı anlaşmaları halinde Allah katında evlidirler." Ebu Hanife nin özetle evlilik içtihatı. İnsanlar bekar diye üzülmeyin...
Pandemi için konulan kurallar ve uygulanan cezalar için tabii ki caydırıcılık açısından olması gereken bir yaptırım diye düşünebiliriz. Fakat bunu maliyeye aktarıp e icra takibi ile insanların malları üzerinde tedbir konulması tam bir hıyarlık olur... Maliye Bakanı cezalarla ekonomi düzelecek sanıyorsa çok yanılıyor. Çıksın açıklama yapsın bizim ekonomi Japonya dan bile daha iyi... Yeriz... Ama Türk halkına ceza ekonominin döneceğine dayatmak akıl karı değil
Yalakalık bir düşünce sistemi değildir... Sahibinizin istekleri doğrultusunda varolamazsınız görüyoruz ki olamıyorsunuz. Neyse biz sizi de aydınlatırız...
SESSİZ GEMİ Artık demir almak günü gelmişse zamandan, Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan. Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol; Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol. Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli, Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli. Biçare gönüller! Ne giden son gemidir bu! Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu! Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler; Bilmez ki giden sevgililer dönmeyecekler. Birçok gidenin her biri memnun ki yerinden, Birçok seneler geçti; dönen yok seferinden.
Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak Ve bir zaman bakacaksın semaya ağlayarakSular sarardı yüzün perde perde solmakta Kızıl havaları seyret ki akşam olmaktaEğilmiş arza kanar muttasıl kanar güller Durur alev gibi dallarda kanlı bülbüller Sular mı yandı neden tunca benziyor mermerBu bir lisân-ı hafidir ki ruha dolmakta Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta Ahmet Haşim
Peygamberimizin evinin üstünde Coca Cola tabelası daha düne kadar internette dolanıyordu. Osmanlı imparatorluğunun yaptırdığı kale ve revakların yerinde fransız kârhaneleri para basıyor. Utanmazlarlarsa kabeyi satacak bedevi yamyamlarına adına cemaat tarikat denilen yamyamlar kamuoyu yaratmak için kıyamet alameti hikayeleri satıp dünyalıklarını ediniyor. Kalkmış peygamberin varlığından utanmadan sıkılmadan Allahtan korkmadan konuşuyor. Sadece sende zuhur eden bir ahlaksızlık değil bu. İnsan veda hutbesini bir okur.. Yoksa utanması iftira atar durur hem Allaha hem peygambere.. Yarın hakkın divanına varınca malını da al gel derler adama...
Allah insanı helak etmeye görsün... Şaşkın tavuk gibi dolanır durur ölünceye kadar. Ne diyelim Allahım Sen durumu görüyorsun Sen soktun Sen çıkar Ya Rabbim
Sevgilisinin ismini yazanından şiir yanına ne yok ki
Ayasofya Camii oldu diye namaz kılacağını zanneden haramicilere tavsiyemdir Sultan Ahmet camiisinin sütunlarına yazılan yazılara bir bakında edebiniz nerde bir görün...
Hükümetin Ayasofya Camii kararı... Her alanda Türkiyeyi köşeye sıkıştırmaya çalışan uluslararası camia, rüzgar eken fırtına biçer durumunu yaşamakta... Ne diyelim keser döner sap döner... Şimdilerde Türkiye de işbirlikci muhalefet arayan ve hdp den başka muhalefet bulamayan soykırımcılar ittifakı pek kızgın... Çizdim ama oynamıyorum diyen hükümet ise pek bir pişmiş kelle tavrında... Fırtına öncesi sessizlik ise aşırıcıları pek şımarıyor... Aklınızı başınıza toplayın herkesin ve herşeyin öldüğü bir dünyada ancak zalimler kazanır...
Tabii bu ülkede hanefiilik bilinmediği için bilen insanları da aforoz ettikleri için bekarlık evlilik işleri sanki matah bir şeymiş gibi hala konuşuluyor...
"akıl sahipleri ve ergenliğe ermiş iki insan karşılıklı anlaşmaları halinde Allah katında evlidirler." Ebu Hanife nin özetle evlilik içtihatı.
İnsanlar bekar diye üzülmeyin...
Pandemi için konulan kurallar ve uygulanan cezalar için tabii ki caydırıcılık açısından olması gereken bir yaptırım diye düşünebiliriz. Fakat bunu maliyeye aktarıp e icra takibi ile insanların malları üzerinde tedbir konulması tam bir hıyarlık olur... Maliye Bakanı cezalarla ekonomi düzelecek sanıyorsa çok yanılıyor. Çıksın açıklama yapsın bizim ekonomi Japonya dan bile daha iyi... Yeriz... Ama Türk halkına ceza ekonominin döneceğine dayatmak akıl karı değil
Yalakalık bir düşünce sistemi değildir... Sahibinizin istekleri doğrultusunda varolamazsınız görüyoruz ki olamıyorsunuz. Neyse biz sizi de aydınlatırız...
SESSİZ GEMİ
Artık demir almak günü gelmişse zamandan,
Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.
Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol;
Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol.
Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli,
Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli.
Biçare gönüller! Ne giden son gemidir bu!
Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu!
Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler;
Bilmez ki giden sevgililer dönmeyecekler.
Birçok gidenin her biri memnun ki yerinden,
Birçok seneler geçti; dönen yok seferinden.
Yahya Kemal BEYATLI
Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden
Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak
Ve bir zaman bakacaksın semaya ağlayarakSular sarardı yüzün perde perde solmakta
Kızıl havaları seyret ki akşam olmaktaEğilmiş arza kanar muttasıl kanar güller
Durur alev gibi dallarda kanlı bülbüller
Sular mı yandı neden tunca benziyor mermerBu bir lisân-ı hafidir ki ruha dolmakta
Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta
Ahmet Haşim
Peygamberimizin evinin üstünde Coca Cola tabelası daha düne kadar internette dolanıyordu. Osmanlı imparatorluğunun yaptırdığı kale ve revakların yerinde fransız kârhaneleri para basıyor. Utanmazlarlarsa kabeyi satacak bedevi yamyamlarına adına cemaat tarikat denilen yamyamlar kamuoyu yaratmak için kıyamet alameti hikayeleri satıp dünyalıklarını ediniyor. Kalkmış peygamberin varlığından utanmadan sıkılmadan Allahtan korkmadan konuşuyor. Sadece sende zuhur eden bir ahlaksızlık değil bu. İnsan veda hutbesini bir okur.. Yoksa utanması iftira atar durur hem Allaha hem peygambere.. Yarın hakkın divanına varınca malını da al gel derler adama...
Allah insanı helak etmeye görsün...
Şaşkın tavuk gibi dolanır durur ölünceye kadar. Ne diyelim Allahım Sen durumu görüyorsun Sen soktun Sen çıkar Ya Rabbim