Zar atarken 6 geldiğinde imanın şartı 5 geldiğinde islamın şartı 4 abdest Ve en sonunda imanın yerle bir olmasına, sebeb olduğunu duyduktan sonra.. Oynayacaksanız oturun önce bi düşünün derim.
Pers imparatorunun baş veziribüzur mehir tarafından 1400 yıl öncetasarlanan tavla oyunu,dünyanın en popüler oyunlarından biridir.Zaman kavramından alınan ilhamla tasarlanan oyununu zamana böylesine direnmesi son derece etkileyici. senenin birliği olarak tavla bir tanedir.tavlanın içindeki karşılıklı 6şar hane 12 ayı temsil eder.15 açık ve 15 koyu renkli pul,ayın 15 gece ve 15 gündüzünü simgeler.karşılıklı 12şer hane günün 24 saatidir. Eski zamanlarda pers imparatoru hint imparatoru, satranç oyununu pers imparatoruna,yanında bir mektup ile hediye olarak göndermiştir.mektubunda oyunla ilgili hiçbir açıklama yapmazken şöyle bir mesaj yazmıştır pers imparatoruna; 'Kim daha çok düşünüyor,kim daha iyi biliyor,kim daha ileriyi görüyorsa o kazanır.işte hayat budur.....' pers imparatoru dönemin en alim veziri olan büzur mehir ile bu mesajı paylaşarak,ondan oyunu çözmesi ve kendisininde karşılık olarak hint imparatoruna hediye edilmek üzere oyun icat etmesini ister. vezir haftalarca çalıştıktan sonra gönderilen satrancın her taş hareketini ve oyunu çözer daha sonra da on günde tavlayı icat eder ve imparatora sunar. hint imparatoruna tavla oyunuyla birlikte gönderilmek üzere şöyle bir mesaj hazırlanır. hint imparatoruna; 'Evet,kim daha çok düşünüyor,kim daha iyi biliyor,kim daha ileriyi görüyorsa o kazanır.Ama birazda şanstır.işte hayat budur..'
aa bende sayarım bazen bi dk yha oynamıycam vazgeçtim derim=) ..ilk öğrendiimde babamı canından bezdirmiştim lütfen yeter diye adam köşe bucak kaçar olmuştu yanımdan..şimdi değişen bişey yok arkadaşlarım kaçıyo artık lütfen oynamayalım diye tavla bende obsesyon oldu sanırım=)
sadece babayla oynanır ve hep mağlubiyetle sonuçlanır....bilerek yenilmeye çalışsa bile olmuyo.. :) hayattaki durumuma benzio halim....hükmen mağlup :)
Eğer zar tutmayı bilmiyorsan o zaman düşeş atarsın ve inadına sanki hep yek gelir... Aslında hayat gibidir tavla...Umduğunu değil bulduğunu oynatır adama... Şans oyunudur diyenlere aldanmamak gerekiyor... Çünkü tavla, çok olasılıklı bir strateji oyunudur... Gürültücü ve kahkahası boldur... Hızlı oynanır... Düşüneyimde oynayayım diyen çoğu zaman kaybeder... Oyunun sonunda koltuğunun altına alan bozulur ama onun da tesellisi vuslat başka bahara...
7yaşımdan itibaren tavla canavarı olarak özel olarak babam tarafımdan yetiştirildim... 15yaşında baba falan tanımamaya başladım.. nam-ımı duymayan yok.. ama yaş 20oldu..bıraktım gibi.. özel tavla turnuvalarında kızları(yanlış anlamasınlar) bide elleriyle tek tek sayanları görünce hiç katılasım gelmiyor.. zaten okadar çok oynadımki nerdeyse 6aydır oynamıyorum.. oynamak isteyenleride abi ben bıraktım bıktım diyorum.. çok ısrar edincede bak ben kimseyle oynamam biliyosun diyorum.. iyi karizma yapıyoruz ;)) ama itiraf edeyim.. yine yanlış oynuyorum yine.. bana en çok koyanda..matematiksel ve istatiksel olarak oynadığımda..pederin rekorlar kitabına girecek şekilde çift yada istediği zarı atması :) tövbe edesim geliyor.. eskiden ben yensemde yenilsemde çok konuşurdum şans derdim herşeye.. şimdi hep babam konuşuyo..benim hiç taktığım yok gülüyorum.. ustamı oldum ne? ? :) bide hayata poker,satranç,briç diyenlere duyurulur..hikayesini bulup okusunlar.. gerçekten hayatın ta kendisi tavla..
Hem yenerim hem kızdırırım.. Yenilsemde kızdırırım.. Tavlanın başında çok ukalayım.. sürekli konuşur rakibimi aşağılarım.. psikolojisini altüst ederim.. sinirlendiririm; rakibime oyunu bıraktırıp masayı terkettiririm..hırrr.. ısırırım..
Bilindiği kadarı ile, 1400 yıl önce İran şahı Nevşiyan'ın veziri Büzur Mehir tarafından 10 günde icat edilmiştir. Tavlada karşılıklı altışar hane 12 ayı, 15 beyaz ve 15 siyah pul ayın 15 gece ve 15 gündüzünü, karşılıklı 12'şer hane de günün 24 saati temsil eder.
4500 civarında hamle ihtimali bulunmaktadır, bu vesile ile bilgi faktörü de mühimdir; ancak zar'ın şansı simgelemesinden dolayı şans faktörü de mühimdir.
Bazı kaynaklarda 'modern' ve 'geleneksel' tavla gibi ayırımlar yapılıyorsa da ayırımın sebebi pentatlon ve modern pentatlondaki gibi oyunun kendisini ilgilendiren bir farklılık değildir. Modern tavla ile kast edilen zarların tutmayı engellemek için fincanla atılması, ya da tavla takımlarının 21' olması gibi federasyon standartlarına uygun oyun oynanmasıdır.
Ülkemizde çok yaygın bir oyun olan tavlada usta oyuncular bir gelenek biçiminde zarların farsça isimlerini kullanırlar. Bu isimlendirmeye göre: 1-1: Hep Yek; 2-2: Dü Bara; 2-1: İki bir; 3-3: Dü Se; 3-2: Seba -i Dü; 3-1: Se Yek; 4-4: Dört Cehar ('Caar' gibi de okunur): 4-3: Cehar -ü Se; 4-2: Cehar -i Dü; 4-1: Cehar -ı Yek; 5-5: Dü Beş; 5-4: Beş Dört; 5-3: Penc -ü Se; 5-2: Penc i Dü; 5-1: Penc -ü Yk; 6-6: Dü Şeş; 6-5: Şeş Beş; 6-4: Şeş Cehar; 6-3: Şeş -ü Se; 6-2: Şeş -i Dü; 6-1: Şeş -ü Yek;
Valla iyi oynadığımı söylerler. Ehh idare dereim işte. Ama en önemlisi çok zevk larak oynuyorumç. Enson dün kuzenimle oynadık. 2 mars 1 düz... Ehhh kolunun altına verdik yani...
Hint Kralı salık verir yaverine; Pers İmparatoru'na bir hediye verilecektir. Hazırlıklara hemen başlansın öyle bir oyun olsun ki hayatı anlatsın. daha önce yapılmamış bir şey olsun.
Hazırlıklar aylarca sürer ve ortaya SATRANÇ adı verilen bir oyun çıkar. Yaver kuralları kralına anlattıktan sonra kralın emri üzerine şu notu yazar; 'Hayat; bir sonraki hamleyi kestirebilek ve buna göre hareket etmektir.' ve Pers İmparatoru'na gönderir.
Oyun Pers topraklarına ulaşır.İmparator hediyeyi anlaması için vezirini görevlendirir. Aylar sonra vezir gelir ve SATRANÇ oyunun kurallarını imparatoruna anlatır. Çok etkilenen imparator aynı şekilde bir oyun hazırlamasını ve kendisine getirmesini ister vezirden.
Yine aylar sonra vezir çıkagelir. Elinde 'TAVLA' vardır. Kuralları imparatora anlatır. Ve şu notla beraber Hint Kralı'na yollar: 'Evet hayatta ileriyi görebilmek ve doğru kararlar verebilmek önemlidir. Ancak şans faktörünü de unutmamak gerekir.'
Şans zardır. Zarı atarsınız, çıkan duruma göre olasılıkları değerlendirir hamlenizi yaparsınız. Bazen şansınız yoktur, ne kadar iyi şanslar gelse de tüm kapılar kapalıdır. Bazense her tarafınızda onlarca açık vardır ama şansınız öyle bir devam ederki, yenen siz olursunuz.
Püf Noktaları; Toplamda 7 adıma denk gelen yerler kolay kolay kırılamaz.
5 yada 6 yanyana kapı, içerdekini oyun sonuna kadar hapseder.
3 adımdan büyük yerde açık vermek yerine 3 adımdan az yeri tercih etmek zardaki 1*1 2*1 gibi daha az olasılıklara zorlamaktır ki. Daha avantajlıdır.
Boynuz kulağa geçti, teşekkür ederim.;)) seni mars ettim, keşkem parmaklarımı tahtaya sıkıştırmasaydın ;)))
Zar atmayı bilmeyene, zar nasıl atılır öğretirsen 2/0 yenilirsin mars olmadığıma şükür :))
Zar atarken
6 geldiğinde imanın şartı
5 geldiğinde islamın şartı
4 abdest
Ve en sonunda imanın yerle bir olmasına, sebeb olduğunu duyduktan sonra..
Oynayacaksanız oturun önce bi düşünün derim.
Pers imparatorunun baş veziribüzur mehir tarafından 1400 yıl öncetasarlanan tavla oyunu,dünyanın en popüler oyunlarından biridir.Zaman kavramından alınan ilhamla tasarlanan oyununu zamana böylesine direnmesi son derece etkileyici.
senenin birliği olarak tavla bir tanedir.tavlanın içindeki karşılıklı 6şar hane 12 ayı temsil eder.15 açık ve 15 koyu renkli pul,ayın 15 gece ve 15 gündüzünü simgeler.karşılıklı 12şer hane günün 24 saatidir.
Eski zamanlarda pers imparatoru hint imparatoru, satranç oyununu pers imparatoruna,yanında bir mektup ile hediye olarak göndermiştir.mektubunda oyunla ilgili hiçbir açıklama yapmazken şöyle bir mesaj yazmıştır pers imparatoruna;
'Kim daha çok düşünüyor,kim daha iyi biliyor,kim daha ileriyi görüyorsa o kazanır.işte hayat budur.....'
pers imparatoru dönemin en alim veziri olan büzur mehir ile bu mesajı paylaşarak,ondan oyunu çözmesi ve kendisininde karşılık olarak hint imparatoruna hediye edilmek üzere oyun icat etmesini ister.
vezir haftalarca çalıştıktan sonra gönderilen satrancın her taş hareketini ve oyunu çözer daha sonra da on günde tavlayı icat eder ve imparatora sunar.
hint imparatoruna tavla oyunuyla birlikte gönderilmek üzere şöyle bir mesaj hazırlanır.
hint imparatoruna;
'Evet,kim daha çok düşünüyor,kim daha iyi biliyor,kim daha ileriyi görüyorsa o kazanır.Ama birazda şanstır.işte hayat budur..'
benle oynanmaması gerekilen oyun. yensem havamdan, yenilsem suratımdan çekilmem =)
aa bende sayarım bazen bi dk yha oynamıycam vazgeçtim derim=) ..ilk öğrendiimde babamı canından bezdirmiştim lütfen yeter diye adam köşe bucak kaçar olmuştu yanımdan..şimdi değişen bişey yok arkadaşlarım kaçıyo artık lütfen oynamayalım diye tavla bende obsesyon oldu sanırım=)
Oynamayı bilmediğim, öğrenmek isteyip de bir türlü başına oturamadığım bir oyun.. :))
sadece babayla oynanır ve hep mağlubiyetle sonuçlanır....bilerek yenilmeye çalışsa bile olmuyo.. :) hayattaki durumuma benzio halim....hükmen mağlup :)
var mı kendine güvenen ;)
Eğer zar tutmayı bilmiyorsan o zaman düşeş atarsın ve inadına sanki hep yek gelir... Aslında hayat gibidir tavla...Umduğunu değil bulduğunu oynatır adama... Şans oyunudur diyenlere aldanmamak gerekiyor... Çünkü tavla, çok olasılıklı bir strateji oyunudur... Gürültücü ve kahkahası boldur... Hızlı oynanır... Düşüneyimde oynayayım diyen çoğu zaman kaybeder... Oyunun sonunda koltuğunun altına alan bozulur ama onun da tesellisi vuslat başka bahara...
7yaşımdan itibaren tavla canavarı olarak özel olarak babam tarafımdan yetiştirildim...
15yaşında baba falan tanımamaya başladım..
nam-ımı duymayan yok..
ama yaş 20oldu..bıraktım gibi..
özel tavla turnuvalarında kızları(yanlış anlamasınlar) bide elleriyle tek tek sayanları görünce hiç katılasım gelmiyor..
zaten okadar çok oynadımki nerdeyse 6aydır oynamıyorum..
oynamak isteyenleride abi ben bıraktım bıktım diyorum..
çok ısrar edincede bak ben kimseyle oynamam biliyosun diyorum..
iyi karizma yapıyoruz ;))
ama itiraf edeyim..
yine yanlış oynuyorum yine..
bana en çok koyanda..matematiksel ve istatiksel olarak oynadığımda..pederin rekorlar kitabına girecek şekilde çift yada istediği zarı atması :) tövbe edesim geliyor..
eskiden ben yensemde yenilsemde çok konuşurdum şans derdim herşeye..
şimdi hep babam konuşuyo..benim hiç taktığım yok gülüyorum..
ustamı oldum ne? ? :)
bide hayata poker,satranç,briç diyenlere duyurulur..hikayesini bulup okusunlar..
gerçekten hayatın ta kendisi tavla..
Tavla hiç oynamam, merakta etmem...tek bağlantı noktamız, oynayanlarını gördüğüm vakit, ver senin yerinede bir zar atayım demekle son bulur...! !
Hem yenerim hem kızdırırım.. Yenilsemde kızdırırım.. Tavlanın başında çok ukalayım.. sürekli konuşur rakibimi aşağılarım.. psikolojisini altüst ederim.. sinirlendiririm; rakibime oyunu bıraktırıp masayı terkettiririm..hırrr.. ısırırım..
Bilindiği kadarı ile, 1400 yıl önce İran şahı Nevşiyan'ın veziri Büzur Mehir tarafından 10 günde icat edilmiştir.
Tavlada karşılıklı altışar hane 12 ayı, 15 beyaz ve 15 siyah pul ayın 15 gece ve 15 gündüzünü, karşılıklı 12'şer hane de günün 24 saati temsil eder.
4500 civarında hamle ihtimali bulunmaktadır, bu vesile ile bilgi faktörü de mühimdir; ancak zar'ın şansı simgelemesinden dolayı şans faktörü de mühimdir.
Bazı kaynaklarda 'modern' ve 'geleneksel' tavla gibi ayırımlar yapılıyorsa da ayırımın sebebi pentatlon ve modern pentatlondaki gibi oyunun kendisini ilgilendiren bir farklılık değildir. Modern tavla ile kast edilen zarların tutmayı engellemek için fincanla atılması, ya da tavla takımlarının 21' olması gibi federasyon standartlarına uygun oyun oynanmasıdır.
Ülkemizde çok yaygın bir oyun olan tavlada usta oyuncular bir gelenek biçiminde zarların farsça isimlerini kullanırlar. Bu isimlendirmeye göre:
1-1: Hep Yek;
2-2: Dü Bara;
2-1: İki bir;
3-3: Dü Se;
3-2: Seba -i Dü;
3-1: Se Yek;
4-4: Dört Cehar ('Caar' gibi de okunur):
4-3: Cehar -ü Se;
4-2: Cehar -i Dü;
4-1: Cehar -ı Yek;
5-5: Dü Beş;
5-4: Beş Dört;
5-3: Penc -ü Se;
5-2: Penc i Dü;
5-1: Penc -ü Yk;
6-6: Dü Şeş;
6-5: Şeş Beş;
6-4: Şeş Cehar;
6-3: Şeş -ü Se;
6-2: Şeş -i Dü;
6-1: Şeş -ü Yek;
Benimle oynandığı zaman ayrı bir zevk veren oyun...
bıktırdı...çok gürültülü...satranç varken hele...
pers veziri büzur mehir tarafından bulunan oyundur.kim daha cok düşünür kim daha çok bilir kim daha ileriyi görürse o kazanır. ama birazda şanstır
üye olmadan online oynayabilceğimiz bi site var mı?
msn tavla dışında?
bastırdı sözleri tavlanın sesi...
Oynaması zevkli oyun.Ama hala taşları dizmeyi öğrenemedim:(((
yeni öğrendim. acemiyim. ama yine de oynadığım ilk 3 oyundan ikisini kazandım :)
erkekleri kendi cinsleri ile anılan bir oyunda yenmenin hazzı.. akabinde içilen erkek rakısı :)
ona 2 ters bi düz denirse daha bi sexi oluyo ;)
Valla iyi oynadığımı söylerler. Ehh idare dereim işte. Ama en önemlisi çok zevk larak oynuyorumç. Enson dün kuzenimle oynadık. 2 mars 1 düz... Ehhh kolunun altına verdik yani...
ah ahh o birileri 5-0 ı akabinde kaybettiği süryani şarabını nasıl unutabilir yıllarca acep....
tavlayı bu sene öğrendim gerçekten şuana kadar oynadığım en güzel ve kaliteli zeka oyunuydu.ama tavlayı hangi ülke bulmuş bir türlü çözemedim :)
çok iyiyimdir...
Hint Kralı salık verir yaverine; Pers İmparatoru'na bir hediye verilecektir. Hazırlıklara hemen başlansın öyle bir oyun olsun ki hayatı anlatsın. daha önce yapılmamış bir şey olsun.
Hazırlıklar aylarca sürer ve ortaya SATRANÇ adı verilen bir oyun çıkar. Yaver kuralları kralına anlattıktan sonra kralın emri üzerine şu notu yazar; 'Hayat; bir sonraki hamleyi kestirebilek ve buna göre hareket etmektir.' ve Pers İmparatoru'na gönderir.
Oyun Pers topraklarına ulaşır.İmparator hediyeyi anlaması için vezirini görevlendirir. Aylar sonra vezir gelir ve SATRANÇ oyunun kurallarını imparatoruna anlatır. Çok etkilenen imparator aynı şekilde bir oyun hazırlamasını ve kendisine getirmesini ister vezirden.
Yine aylar sonra vezir çıkagelir. Elinde 'TAVLA' vardır. Kuralları imparatora anlatır. Ve şu notla beraber Hint Kralı'na yollar:
'Evet hayatta ileriyi görebilmek ve doğru kararlar verebilmek önemlidir. Ancak şans faktörünü de unutmamak gerekir.'
Şans zardır. Zarı atarsınız, çıkan duruma göre olasılıkları değerlendirir hamlenizi yaparsınız.
Bazen şansınız yoktur, ne kadar iyi şanslar gelse de tüm kapılar kapalıdır.
Bazense her tarafınızda onlarca açık vardır ama şansınız öyle bir devam ederki, yenen siz olursunuz.
Püf Noktaları;
Toplamda 7 adıma denk gelen yerler kolay kolay kırılamaz.
5 yada 6 yanyana kapı, içerdekini oyun sonuna kadar hapseder.
3 adımdan büyük yerde açık vermek yerine 3 adımdan az yeri tercih etmek zardaki 1*1 2*1 gibi daha az olasılıklara zorlamaktır ki. Daha avantajlıdır.
gerçek ve sanal oynadığım tek oyun...
zekanın ve şansın buluştuğu bi oyun..hehe :))