"Biz artık kötülüğün geniş bir kitle tarafından kutsandığı bir ülkenin, bir dilin insanlarıyız. Şansımız yaver giderse bir gün hep birlikte bundan utanacağız." Ece Temelkuran
abdullah artaç arslan kardeşim biz fetönün tüm yaptığı iğrençlikleri ki bunları birileri bir zamanlar işine öyle geldiği için kullanmış olsa mesela deniz baykalı partisinden göndermiş olsa ya da 17-25 aralıkı gerçekmiş gibi kullansa bile bizler bu durumu her şeye rağmen kullanmamalıyız amaca giderken her yol mübah değildir bize göre ki zaten buna gerek dahi yok gerek olsa bile asla ve kat a kullanmayız birilerinin geçmişte yaptığı gibi.
başınız sağolsun maria puder çok üzücü bir olay gerçekten rabbim rahmetler etsin bu arada nurgül hanım depremzedeler için söylediklerinize sonuna kadar katılıyorum unutmamalı unutturmamalıyız. depremzedelerimizin durumunun iyileştirilmesi için yapılan her çalışma ve çabayı mutlulukla izliyoruz bu çabalar kimden gelirse gelsin
Ulan bakiyorsun, herkes sosyal medyada sevgi pitircigi mubarek... Herkes bukadar sevgi doluysa bu bosanmalar, ayrilmalar, kavgalar kimlerden çıkıyor. Sayin sevgi pitirciklari, Sosyal medyada ne kadar sevgi dolu oldugunuzu anlatacaginiza gidin esinize cocugunuza, kardeslerinize, akrabalariniza, anne babalariniza, buyuklerinize, komsunuza arkadalariniza gosterin o seranatlarinizi Emin ol daha mutlu olursunuz
Öncelikle Başınsağolsun çok farklı değilim. Üzücü de olsa depremi unutmamak için hâlâ görüntüleri izlerim beni çok düşündürüyor ve kimsenin unutmamasını istiyorum malûm unutkan milletiz. Dünyanın en büyük felaketlerinden biriydi izlediğimizden anladığımızdan daha büyük bir yıkım Allah yaşayanların yardımcısı olsun insanlara büyük Sosyal sorumluluk düşüyor herkes hergün tekrar izlemeli ve gerçekten durumu elverişli insanlar yaptıklarını yeterli görmemeli. Devlete de millete Büyük Sorumluluk düşüyor. lütfen kimse unutmasın. Yaşanılan bu acılar hiç bir siyasi kavgadan ve çekişmeden daha önemsiz değil. Gerçek baharı gönlümüze gülümseyen çocuklar getirir. Onları unutmayalım bizlere çok ihtiyaçları var
Kızılay başkanın yapmış olduğu aymazlığı, iş bilmezliği görmezden gelmek ahmaklıktır. Aynı zamanda kızılay çadırının önünde kameralar karşısında "nerde kızılay'ın çadırları?" diyen biri de ya kördür ya art niyetlidir ya da adam değildir.! Manisa'da başka, İzmir'de başka, Sivas'ta başka Diyarbakır'da başka konuşmak gibi yani....Manisa'da - Sivas ta milliyetçi , İzmir'de - Diyarbakır'da selocu olmaz aga o yol heptene yanlış :))) köpeğin, domuzun, çakalın, akbabanın, sırtlanın da erkeği mevcut.. ama insanın erkeği ADAM olmalıdır. önündeki ile anca hayvan olur.! Erkeklik başka ADAM OLMAK başkadır.
ha bir de dip not: erkeğin biri 17-25 aralık olaylarını 10 yıl diline dolayıp durmuştu. her gördüğü mikrofon ve kameraya bunu anlatıp durmuştu. sonra bu erkek Krt tv'de katıldığı canlı yayında "17/25 Aralık Süreci’nde de Erdoğan'a deep fake ile sahte ses kayıtları yaptılar." dedi.. vay erkek vayyyyy....:)))) helal bre sana.!!! 10 yıl boyunca borazan gibi her yerde bağır çağır sonra bu bir komploydu de....!
bari bir kızılay çadırının önünde bir poz resim çekilip altına nerde bu kızılay çadırı bir tane dahi görmedik de tam olsun (Kiraz Karslı, 05 05 2023, 14:19 mesaj)
Kızılay’ın peri padişahı soyundan gelen başkanının istifasını isteyen Binali bey ve bazı bakanlar, aldınız mı ağzınızın payını? Hadi cUvap virin... Erkekseniz.
ÇANAK ÇÖMLEK PATLADI! Habertürk'te Mehmet Akif Ersoy'un sorularını yanıtlayan akepe genel başkan vekili Binali Yıldırım, çadır skandalı nedeniyle gündem olan Kızılay başkanı kerem kınık'a "istifa" çağrısı yaptı.
”Kurumu daha fazla yıpratmadan kenara çekilmesi uygun olur" diyen Yıldırım'ın açıklamaları şöyle: "Kızılay 150 yıllık geçmişi var. Son depremde yaşanan olay hiçbir şekilde akıl sahibi insanın kabul edebileceği bir şey değil. Elindeki çadırları parayla başkasına vermek. Kendi ihtiyacın varken onun üzerinden ticaret yapma yoluna gitmek akla izana uyacak bir şey değil. Başkanın bu şartlar altında bırakması gerektiğini bakanlardan söyleyenler oldu. Benim kanaatim de kurumu fazla yıpratmadan kenara çekilmesi iyi olur."
aGa diyor ki: Şimdi araya girip, "Binali bey, Binali bey" diyeceğim, "belgen var mı ki de gonuşuyon? İşgalci misin sen?"
Diyeceğim demesine de, ya o da restimi görüp bana, devamı olmakla övündükleri özal döneminin köşe dönücülüğünü simgeleyen "Ne belgesi lan?" ana fikirli nezih(!) olayla karşılık verirse mosmor olmaz mıyım? Olurum.
Ne mi o olay? O olay hemen aŞŞa'da, RÜŞVETİN BELGESİ? başlıklı mesajda.
RÜŞVETİN BELGESİ? (Baş tarafı yukarıdaki ÇANAK ÇÖMLEK PATLADI! başlıklı mesajda)
Olayı amcamdan dinlemiş ve epey gülmüştüm.
Ama, belki abartı olabilir düşüncesiyle, olayın geçtiği yıllara ait belgesel ve gazete arşivlerini karıştırdım. Ve gördüm ki, durum amcamın anlattığından da beter :))
Olay şu: Köşe dönücülük modasının başladığı ve yolsuzluğun devlet kurumlarından eksik olmadığı turgut özal'lı yıllar...
"İşini bilen" hırsızlar açısından "lale devri" gibi şaşaalı geçen anap döneminin işte o "işini bilen" iş insanlarından biri, aynı dönemin yine "iş bilen" bürokratlarından olup, bir bankanın genel müdürlüğünü yapan birine, bir işinin halledilmesi için yüklü miktarda rüşvet verir.
Ancak, rüşveti alan bürokrat kılıklı hırsız, sözünü tutmaz, yani iş insanı kılıklı hırsıza kazık atar. Mahkemelik olurlar.
Ancak, mahkemede yazılı belge gerekmektedir ve belge olmadan karar verilmeyeceği açıktır. Bunu bilen anasının gözü bürokrat, duruşmada rüşvet iddiasını reddeder ve belge gösterilmesini ister.
Zaten yüklü miktarda maddi kaybı olan ve buna karşın işi de halledilmeyen iş insanı, bürokratın bu rahatlığı karşısında artık dayanamaz ve mahkeme heyetine filan aldırmadan patlar: "Rüşvetin belgesi mi olur lan zepovenk?!”
Kissadan hisse: Demek ki neymiş, yolsuzluğun belgesi olmazmış.
hangi yeryüzü gökyüzüne bakmaz ve, sanılıyor mu ki; gökyüzü de yeryüzüne meftun değildir... heger ew e ku em pûtên rûyê "melek" di dilan de yek bi yek bişkînin, em heta nefesa xwe ya dawî deyndar bin...
Aykırı olanlara lafım yok Elif Key hanım O konuda sıkıntı da yok . Konu terör olunca benim tepkim çok:-) Güzel bir akşam ve gece dilerim size . Sağlıcakla , huzurla
Selam kürsü, hepinize güzel bir gün dilerim. eski ama eskimeyen üyelerin mesajlarını okumak güzeldi.. daha doğrusu o rumuzlu insanları tekrardan burada görmek. Hay Mat Los, Mirii Miran, ve değerli insanım güzel arkadaşım Us Atölyesi.. Tuba alınma hemen seninde yazdığını görmek güzel.:)) Kiraz Karslı hanım aynı şekilde sizide..
Fikirlerimiz, görüşlerimiz elbette ki hepimizin aynı olacak diye bir kural yok. Umuyorum ülkemiz için hiç kimse kötülüğünü istiyor olamaz. Sadece kendi siyasi görüşü doğrultusunda yönetilmesi tarafındadır. Bunun daha iyi veya doğru olacağı konusundadır eğilimi. ve 15 mayıs sabahına (2.tura kalmaz ise) kiminle uyanırsak uyanalım bizler yine buralarda olacağız Allah nefes ve ömür verdiyse eğer. Kendi fikirlerini savunanlar kazanırsa sevinerek uyanacak bazılarımız , bazılarımız ise üzülecek belkide kendi siyasi görüşü iktidar olmadı diye. Ne olursa olsun konumuz vatan ve ülkemiz ise gerisi bence teferruat olarak kalmalı. Çünkü aynı toprakların aynı coğrafyanın insanıyız bizler. Yaşadığımız bir sürü zorluklar oldu sıkıntılar oldu, aynı düzlemde mutluluklarda. Gelecekte de bunları yaşayacağız, dünya döndüğü hayat sürdüğü sürece. Yeter ki bizler sevgiye dair olan birlikteliğimizi kaybetmeyelim. Hay Mat Los ile aynı siyasi görüşü savunmadığımı herkes bilir ama ben onun ölmesini, kahrolmasını , perişan olmasını istemem. Ne diye istiyeyim ki hem.!? Aynı doğrultuda Hay Mat Los 'ta bu şekilde düşünüyordur, değil mi Hay Mat Los ? :)))
Elif Key hanımefendi, Sizi şahsen tanımıyorum. ortak tek noktamız bu antoloji ve de insan olmamız. Terör ve terörist konusuna hiç girmesek daha güzel ve de doğru olmaz mı? Bölerek, parçalayarak, kan dökmeyi şiar edinenlerden bu dünyaya güzellik gelmez , gelmedi , gelmeyecek te.!!! Kabil'den bu yana da bu hiç değişmedi. Dünyanın hangi coğrafyasında olunursa olunsun terör bir insanlık suçudur. Teröristte suçlunun kendisi. Yıllarca (benim zamanıma denk gelen 15 Ağustos 1984'ten beri) bu topraklarda bunun acısını fazlasıyla yaşadık. Yaşıyoruzda malesef. 783.562 km² olan 4 mevsimi yaşadığımız bu ülkede güzelce yaşamak varken ne diye kan dökmek bir hakmış gibi görülsün. Hiç bir sıkıntı hiç bir dert bir insanın canını almak için hak olmamalı. Sorunlarımızı hep birlikte akıl ve de insanı ölçütlerde ortadan kaldırmak dururken ve de bunu yapabilecek kapasiteye sahipken ne diye yok etmeye kalkalım hayatlarımızı. Sizin de terörü ve teröristi destekleyen biri olduğunuzu sanmıyorum. Öyle biri olduğunuzu düşünmek te istemiyorum.
Bingöl / Karlıoava 'da kardelenleri koklamak varken, Hakkari'de Zap suyunun kenarında oturup o güzel doğallığı yaşamak varken, Manisa'da lalelerin ahengine aşık olmak varken, Karadeniz'de çam ormanlarının içinde oksijen sarhoşluğunu tatmak, Amasya'da Kral mezarlarına, Trabzon'da Sümela Manastırına, Erzurum'da Tortum şelalesine, İstanbul'da Kız Kulesine, İzmir'de asansöre, Antalya'da Aspendos'a , Adıyaman'da Komagene uygarlığna Nemrut dağına, Gaziantep'te Çingene kızına, Şanlıurfa'da Göbeklitepe'ye, Tokat'ta Ballıca Mağarasına....ve aklıma gelmeyen gezip gördüğüm onca güzelliğe bakmak varken.. insanca yaşamak sevmek varken bütün farklılıklarımıza rağmen... kavgaya izin vermeyelim.
Güzellikler ve de huzur sizlerle olsun. Sağlıcakla kalın hepiniz.
Günaydın sayın Kiraz Birilerine sataşmak size ne kazandırıyor?
Ve yazmıştınız arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim diye.. Irk, dil, din, mezhep ayırmaksızın insanların birbirine saygı duyup (ayrıştırmadan) arkadaş olması ancak dar zihniyetli olan kişileri rahatsız eder.
Şimdi diyeceksiniz ki yarası olan gocunur. Yara'dan ziyade kamburlaştırılmış bir yük bence bu sorun. Kimsenin kimseyi düşüncesinden dolayı yargılamaya hakkı yok.
Günbatımını çok seviyorum. Hadi gidip bir günbatımı görelim
Pazar aksamı terliklerin kaybolacağından eminim....:)))
daha önceki analızlerim cuk diye oturmustu
yazın kenara
rte % 54
k k % 39
ince % 5
ogan % 2
cumhur ittifaki 345 milletvekili
millet ittifakı 210 milletvekili
y s ittifak 45 milletvekili
hata payı % 2
Ateşe ,ateşle yaklaşan küller de son bulur ..
Yüz komutan öldürürseniz ,üç yüz oğluyla savaşmak zorunda kalırsınız ..
"Biz artık kötülüğün geniş bir kitle tarafından kutsandığı bir ülkenin, bir dilin insanlarıyız. Şansımız yaver giderse bir gün hep birlikte bundan utanacağız."
Ece Temelkuran
kürsücüm dünkü senaryo bana yüksek doz lustral aldığım gecelerin sabahını hatırlattı nedense, ben mal gibi uyurken güneş doğmaya devam ediyordu......
korku dağları sarmış, artık baharın geldiğinden hiç şüphem kalmadı.....
hırslı ve hınıslı......
abdullah artaç arslan
kardeşim
biz fetönün tüm yaptığı iğrençlikleri
ki bunları birileri bir zamanlar işine öyle geldiği için kullanmış olsa mesela deniz baykalı partisinden göndermiş olsa
ya da 17-25 aralıkı gerçekmiş gibi kullansa bile
bizler bu durumu her şeye rağmen kullanmamalıyız
amaca giderken her yol mübah değildir bize göre
ki zaten buna gerek dahi yok gerek olsa bile asla ve kat a kullanmayız
birilerinin geçmişte yaptığı gibi.
başınız sağolsun maria puder
çok üzücü bir olay gerçekten rabbim rahmetler etsin
bu arada nurgül hanım depremzedeler için söylediklerinize sonuna kadar katılıyorum
unutmamalı unutturmamalıyız.
depremzedelerimizin durumunun iyileştirilmesi için yapılan her çalışma ve çabayı mutlulukla izliyoruz
bu çabalar kimden gelirse gelsin
Ulan bakiyorsun, herkes sosyal medyada sevgi pitircigi mubarek...
Herkes bukadar sevgi doluysa bu bosanmalar, ayrilmalar, kavgalar kimlerden çıkıyor. Sayin sevgi pitirciklari,
Sosyal medyada ne kadar sevgi dolu oldugunuzu anlatacaginiza gidin esinize cocugunuza, kardeslerinize, akrabalariniza, anne babalariniza, buyuklerinize, komsunuza arkadalariniza gosterin o seranatlarinizi
Emin ol daha mutlu olursunuz
Öncelikle Başınsağolsun çok farklı değilim. Üzücü de olsa depremi unutmamak için hâlâ görüntüleri izlerim beni çok düşündürüyor ve kimsenin unutmamasını istiyorum malûm unutkan milletiz. Dünyanın en büyük felaketlerinden biriydi izlediğimizden anladığımızdan daha büyük bir yıkım Allah yaşayanların yardımcısı olsun insanlara büyük Sosyal sorumluluk düşüyor herkes hergün tekrar izlemeli ve gerçekten durumu elverişli insanlar yaptıklarını yeterli görmemeli. Devlete de millete Büyük Sorumluluk düşüyor. lütfen kimse unutmasın. Yaşanılan bu acılar hiç bir siyasi kavgadan ve çekişmeden daha önemsiz değil. Gerçek baharı gönlümüze gülümseyen çocuklar getirir. Onları unutmayalım bizlere çok ihtiyaçları var
Kızılay başkanın yapmış olduğu aymazlığı, iş bilmezliği görmezden gelmek ahmaklıktır. Aynı zamanda kızılay çadırının önünde kameralar karşısında "nerde kızılay'ın çadırları?" diyen biri de ya kördür ya art niyetlidir ya da adam değildir.!
Manisa'da başka, İzmir'de başka, Sivas'ta başka Diyarbakır'da başka konuşmak gibi yani....Manisa'da - Sivas ta milliyetçi , İzmir'de - Diyarbakır'da selocu olmaz aga o yol heptene yanlış :)))
köpeğin, domuzun, çakalın, akbabanın, sırtlanın da erkeği mevcut.. ama insanın erkeği ADAM olmalıdır. önündeki ile anca hayvan olur.!
Erkeklik başka ADAM OLMAK başkadır.
ha bir de dip not: erkeğin biri 17-25 aralık olaylarını 10 yıl diline dolayıp durmuştu. her gördüğü mikrofon ve kameraya bunu anlatıp durmuştu.
sonra bu erkek Krt tv'de katıldığı canlı yayında "17/25 Aralık Süreci’nde de Erdoğan'a deep fake ile sahte ses kayıtları yaptılar." dedi..
vay erkek vayyyyy....:))))
helal bre sana.!!! 10 yıl boyunca borazan gibi her yerde bağır çağır sonra bu bir komploydu de....!
bari bir kızılay çadırının önünde bir poz resim çekilip altına nerde bu kızılay çadırı bir tane dahi görmedik de tam olsun (Kiraz Karslı, 05 05 2023, 14:19 mesaj)
Kızılay’ın peri padişahı soyundan gelen başkanının istifasını isteyen Binali bey ve bazı bakanlar, aldınız mı ağzınızın payını? Hadi cUvap virin... Erkekseniz.
teröristler silahları gerçekten gömene kadar inlerine girilip yok edilecekler.
siz de burdan savunup güzelleme durmayın onlara
Bölerek, parçalayarak, kan dökmeyi şiar edinenlerden bu dünyaya güzellik gelmez , gelmedi , gelmeyecek te.!!!
Tüm kalbimle,
Refah ve Sulh temeni ederim ..
teröristten bu ülkeye bu millete hayır gelmez
çenem yoruluncaya kadar bunu buraya yazacağım
yazana değil
yazdırana bakın
a-y-n-ı t-a-s- a-y-n-ı-h-a-m-a-m
bir de teröristler güzel insan asıi insan demeyi unutma
bari bir kızılay çadırının önünde bir poz resim çekilip altına nerde bu kızılay çadırı bir tane dahi görmedik de tam olsun
a-y-n-ı t-a-s-a-y-n-ı h-a-m-a-m
ÇANAK ÇÖMLEK PATLADI!
Habertürk'te Mehmet Akif Ersoy'un sorularını yanıtlayan akepe genel başkan vekili Binali Yıldırım, çadır skandalı nedeniyle gündem olan Kızılay başkanı kerem kınık'a "istifa" çağrısı yaptı.
”Kurumu daha fazla yıpratmadan kenara çekilmesi uygun olur" diyen Yıldırım'ın açıklamaları şöyle:
"Kızılay 150 yıllık geçmişi var.
Son depremde yaşanan olay hiçbir şekilde akıl sahibi insanın kabul edebileceği bir şey değil. Elindeki çadırları parayla başkasına vermek. Kendi ihtiyacın varken onun üzerinden ticaret yapma yoluna gitmek akla izana uyacak bir şey değil. Başkanın bu şartlar altında bırakması gerektiğini bakanlardan söyleyenler oldu. Benim kanaatim de kurumu fazla yıpratmadan
kenara çekilmesi iyi olur."
aGa diyor ki:
Şimdi araya girip, "Binali bey, Binali bey" diyeceğim, "belgen var mı ki de gonuşuyon? İşgalci misin sen?"
Diyeceğim demesine de, ya o da restimi görüp bana, devamı olmakla övündükleri özal döneminin köşe dönücülüğünü simgeleyen "Ne belgesi lan?" ana fikirli nezih(!) olayla karşılık verirse mosmor olmaz mıyım? Olurum.
Ne mi o olay?
O olay hemen aŞŞa'da, RÜŞVETİN BELGESİ? başlıklı mesajda.
RÜŞVETİN BELGESİ?
(Baş tarafı yukarıdaki ÇANAK ÇÖMLEK PATLADI! başlıklı mesajda)
Olayı amcamdan dinlemiş ve epey gülmüştüm.
Ama, belki abartı olabilir düşüncesiyle, olayın geçtiği yıllara ait belgesel ve gazete arşivlerini karıştırdım. Ve gördüm ki, durum amcamın anlattığından da beter :))
Olay şu:
Köşe dönücülük modasının başladığı ve yolsuzluğun devlet kurumlarından eksik olmadığı turgut özal'lı yıllar...
"İşini bilen" hırsızlar açısından "lale devri" gibi şaşaalı geçen anap döneminin işte o "işini bilen" iş insanlarından biri, aynı dönemin yine "iş bilen" bürokratlarından olup, bir bankanın genel müdürlüğünü yapan birine, bir işinin halledilmesi için yüklü miktarda rüşvet verir.
Ancak, rüşveti alan bürokrat kılıklı hırsız, sözünü tutmaz, yani iş insanı kılıklı hırsıza kazık atar. Mahkemelik olurlar.
Ancak, mahkemede yazılı belge gerekmektedir ve belge olmadan karar verilmeyeceği açıktır. Bunu bilen anasının gözü bürokrat, duruşmada rüşvet iddiasını reddeder ve belge gösterilmesini ister.
Zaten yüklü miktarda maddi kaybı olan ve buna karşın işi de halledilmeyen iş insanı, bürokratın bu rahatlığı karşısında artık dayanamaz ve mahkeme heyetine filan aldırmadan patlar: "Rüşvetin belgesi mi olur lan zepovenk?!”
Kissadan hisse:
Demek ki neymiş, yolsuzluğun
belgesi olmazmış.
a-y-n-ı-t-a-s-a-y-n-ı-h-a-m-a-m-y-a-n-i
te got xwedê...; ez ewqas ji te dûr dimînim ku hûn ê şaş bimînin...
hangi yeryüzü gökyüzüne bakmaz ve, sanılıyor mu ki; gökyüzü de yeryüzüne meftun değildir... heger ew e ku em pûtên rûyê "melek" di dilan de yek bi yek bişkînin, em heta nefesa xwe ya dawî deyndar bin...
Duayên dilên bênav li ezmên deng nadin
Aykırı olanlara lafım yok Elif Key hanım
O konuda sıkıntı da yok .
Konu terör olunca benim tepkim çok:-)
Güzel bir akşam ve gece dilerim size .
Sağlıcakla , huzurla
tam bir dangalak gülüşü,
Selam kürsü,
hepinize güzel bir gün dilerim.
eski ama eskimeyen üyelerin mesajlarını okumak güzeldi..
daha doğrusu o rumuzlu insanları tekrardan burada görmek.
Hay Mat Los,
Mirii Miran,
ve değerli insanım güzel arkadaşım Us Atölyesi..
Tuba alınma hemen seninde yazdığını görmek güzel.:))
Kiraz Karslı hanım aynı şekilde sizide..
Fikirlerimiz, görüşlerimiz elbette ki hepimizin aynı olacak diye bir kural yok. Umuyorum ülkemiz için hiç kimse kötülüğünü istiyor olamaz.
Sadece kendi siyasi görüşü doğrultusunda yönetilmesi tarafındadır.
Bunun daha iyi veya doğru olacağı konusundadır eğilimi.
ve 15 mayıs sabahına (2.tura kalmaz ise) kiminle uyanırsak uyanalım bizler yine buralarda olacağız Allah nefes ve ömür verdiyse eğer.
Kendi fikirlerini savunanlar kazanırsa sevinerek uyanacak bazılarımız , bazılarımız ise üzülecek belkide kendi siyasi görüşü iktidar olmadı diye.
Ne olursa olsun konumuz vatan ve ülkemiz ise gerisi bence teferruat olarak kalmalı.
Çünkü aynı toprakların aynı coğrafyanın insanıyız bizler.
Yaşadığımız bir sürü zorluklar oldu sıkıntılar oldu, aynı düzlemde mutluluklarda. Gelecekte de bunları yaşayacağız, dünya döndüğü hayat sürdüğü sürece.
Yeter ki bizler sevgiye dair olan birlikteliğimizi kaybetmeyelim.
Hay Mat Los ile aynı siyasi görüşü savunmadığımı herkes bilir ama ben onun ölmesini, kahrolmasını , perişan olmasını istemem. Ne diye istiyeyim ki hem.!?
Aynı doğrultuda Hay Mat Los 'ta bu şekilde düşünüyordur, değil mi Hay Mat Los ? :)))
Elif Key hanımefendi,
Sizi şahsen tanımıyorum. ortak tek noktamız bu antoloji ve de insan olmamız. Terör ve terörist konusuna hiç girmesek daha güzel ve de doğru olmaz mı?
Bölerek, parçalayarak, kan dökmeyi şiar edinenlerden bu dünyaya güzellik gelmez , gelmedi , gelmeyecek te.!!!
Kabil'den bu yana da bu hiç değişmedi.
Dünyanın hangi coğrafyasında olunursa olunsun terör bir insanlık suçudur. Teröristte suçlunun kendisi.
Yıllarca (benim zamanıma denk gelen 15 Ağustos 1984'ten beri) bu topraklarda bunun acısını fazlasıyla yaşadık. Yaşıyoruzda malesef.
783.562 km² olan 4 mevsimi yaşadığımız bu ülkede güzelce yaşamak varken ne diye kan dökmek bir hakmış gibi görülsün. Hiç bir sıkıntı hiç bir dert bir insanın canını almak için hak olmamalı.
Sorunlarımızı hep birlikte akıl ve de insanı ölçütlerde ortadan kaldırmak dururken ve de bunu yapabilecek kapasiteye sahipken ne diye yok etmeye kalkalım hayatlarımızı.
Sizin de terörü ve teröristi destekleyen biri olduğunuzu sanmıyorum. Öyle biri olduğunuzu düşünmek te istemiyorum.
Bingöl / Karlıoava 'da kardelenleri koklamak varken,
Hakkari'de Zap suyunun kenarında oturup o güzel doğallığı yaşamak varken,
Manisa'da lalelerin ahengine aşık olmak varken,
Karadeniz'de çam ormanlarının içinde oksijen sarhoşluğunu tatmak,
Amasya'da Kral mezarlarına, Trabzon'da Sümela Manastırına, Erzurum'da Tortum şelalesine,
İstanbul'da Kız Kulesine, İzmir'de asansöre, Antalya'da Aspendos'a , Adıyaman'da Komagene uygarlığna Nemrut dağına, Gaziantep'te Çingene kızına, Şanlıurfa'da Göbeklitepe'ye, Tokat'ta Ballıca Mağarasına....ve aklıma gelmeyen gezip gördüğüm onca güzelliğe bakmak varken..
insanca yaşamak sevmek varken bütün farklılıklarımıza rağmen... kavgaya izin vermeyelim.
Güzellikler ve de huzur sizlerle olsun.
Sağlıcakla kalın hepiniz.
Kusura bakmayın da sayın Kiraz bende size cevap verme gereği duydum..
Üyeler yazdığınız kişilere karşı üslubunuzu siz kabul ediyor musunuz?
Neden ayrıma ve istismara açıksınız?
Diyalog kurmak neden kavga olsun?
Selâmetle
Günaydın sayın Kiraz
Birilerine sataşmak size ne kazandırıyor?
Ve yazmıştınız arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim diye..
Irk, dil, din, mezhep ayırmaksızın insanların birbirine saygı duyup (ayrıştırmadan) arkadaş olması ancak dar zihniyetli olan kişileri rahatsız eder.
Şimdi diyeceksiniz ki yarası olan gocunur. Yara'dan ziyade kamburlaştırılmış bir yük bence bu sorun.
Kimsenin kimseyi düşüncesinden dolayı yargılamaya hakkı yok.
Saygılarımla