lisedeyken bir gün arkadaslar okul dergisi için bu adamla röportaj ayarlamislar, beni de çagirdilar, gittim. adamin bize bulusma adresi olarak verdigi beyoglu'nun arka sokaklarindaki kartal kiraathanesi bu sayede hayatimda içine girdigim ilk ve tek 'kiraathane' oldu. dumanalti oldugumdan baska çok bir sey hatirlamiyorum o günden dogrusu. küçükken hayal dünyasinin çok genis oldugunu, sürekli atmasyon seyler anlattigini, annesinin bu yüzden psikologa götürdügünü, psikologun ilismeyin dedigini, o psikolog sayesinde hayatinin kurtuldugunu filan anlatmisti, bir de evsiz, mendil satan bir kadin gelmisti yanimiza, ona çay ismarlamisti. esas bunun bir de sonrasi var ki, ona çok gülerim: şimdi cezmi ersöz röportaj deşifre edildikten sonra, basılmadan önce bir göreyim demis arkadasa, bir seyler olmus; adam bir gün arkadasin evini aramis. annesi çikmis. 'iyi günler, asli'yla görüsebilir miyim demis, annesi de, 'tabii, kim ariyor' demis, 'ben cezmi ersöz' deyince de adami tanimayan annesi 'aslıı, kizim, telefon, cezmi ariyoor' diye bagirmis :-)
11 Şubat 1963 günü yaşamına son veren Amerikalı ilk feminist yazar olarak tanınmış, sürekli intihar girişiminde bulunmuştur.. Ayırca kendisi gibi intihar eden Nilgün Marmara'yı etkilemiştir. Kiraladığı ewinin William Butler Yeats'e ait olduğunu öğrenen Plath edindiği tecrübelerden sonra şöyle bir intihar da bulunur:
1962 - 1963 kışı Plath için çok zor geçti. 11 Şubat 1963'te, ikinci kattaki odalarında uyumakta olan çocuklarının yanına süt ve kurabiye bıraktıktan sonra, odalarının kapısını da içeri gaz girmeyeceğinden emin olmak üzere bantlayarak kapattı ve kafasını fırının içine sokarak intihar etti.Bu olay onun yasadığı evin lanetiydi çünkü Yeats de bu evde ihtihar etmisti.
Woolf'un intiharından daha içler acısı.
'Bir gün bir yerde, okulda,avrupada,herhangi bir yerde, o boğucu çarpıtmalarıyla sırça fanusun yeniden üzerime inmeyeceğini nasıl bilebilirdim? o sırça fanus ki, içinde ölü bir kelebek gibi tıkanıp kalmış biri için dünyanın kendisi kötü bir düştür'
konuş kızım konuş, dersi boz!
bir ironi örneği, öğretmen camiası sık sık kullanır :)
en büyük hayranıdır.
bknz: babam :)
Aile dostumuzun oğlu hediye etmişti :) ama henüz
okumadım.. ayy sorumlu olduğum kitaplar var :)
lisedeyken bir gün arkadaslar okul dergisi için bu adamla röportaj ayarlamislar, beni de çagirdilar, gittim. adamin bize bulusma adresi olarak verdigi beyoglu'nun arka sokaklarindaki kartal kiraathanesi bu sayede hayatimda içine girdigim ilk ve tek 'kiraathane' oldu. dumanalti oldugumdan baska çok bir sey hatirlamiyorum o günden dogrusu. küçükken hayal dünyasinin çok genis oldugunu, sürekli atmasyon seyler anlattigini, annesinin bu yüzden psikologa götürdügünü, psikologun ilismeyin dedigini, o psikolog sayesinde hayatinin kurtuldugunu filan anlatmisti, bir de evsiz, mendil satan bir kadin gelmisti yanimiza, ona çay ismarlamisti.
esas bunun bir de sonrasi var ki, ona çok gülerim: şimdi cezmi ersöz röportaj deşifre edildikten sonra, basılmadan önce bir göreyim demis arkadasa, bir seyler olmus; adam bir gün arkadasin evini aramis. annesi çikmis. 'iyi günler, asli'yla görüsebilir miyim demis, annesi de, 'tabii, kim ariyor' demis, 'ben cezmi ersöz' deyince de adami tanimayan annesi 'aslıı, kizim, telefon, cezmi ariyoor' diye bagirmis :-)
ben de nette dolaşırken buldum :)
11 Şubat 1963 günü yaşamına son veren Amerikalı ilk feminist yazar olarak tanınmış, sürekli
intihar girişiminde bulunmuştur.. Ayırca kendisi gibi
intihar eden Nilgün Marmara'yı etkilemiştir.
Kiraladığı ewinin William Butler Yeats'e ait olduğunu öğrenen
Plath edindiği tecrübelerden sonra şöyle bir intihar da bulunur:
1962 - 1963 kışı Plath için çok zor geçti. 11 Şubat 1963'te, ikinci kattaki odalarında uyumakta olan çocuklarının yanına süt ve kurabiye bıraktıktan sonra, odalarının kapısını da içeri gaz girmeyeceğinden emin olmak üzere bantlayarak kapattı ve kafasını fırının içine sokarak intihar etti.Bu olay onun yasadığı evin lanetiydi çünkü Yeats de bu evde ihtihar etmisti.
Woolf'un intiharından daha içler acısı.
'Bir gün bir yerde, okulda,avrupada,herhangi bir yerde, o boğucu çarpıtmalarıyla sırça fanusun yeniden üzerime inmeyeceğini nasıl bilebilirdim? o sırça fanus ki, içinde ölü bir kelebek gibi tıkanıp kalmış biri için dünyanın kendisi kötü bir düştür'
bknz:Fırça Fanus
Zamanım olmadığı için kendisiyle ilgilnemeyeceğime
inandığım site :)
Fakülteyi kazandığım yıl üye olucim :)
1980den beri sürgün hayatı yaşayan Kürt aydını.
Dersimli bir özgürlükçü...
-Yaşamanın Ötesinde - isimli romanını okumak istediğim ve fırsat bulamadığım
hukukçu.
Kendi hayatını anlattığı -Sol Ayağım- isimli
kitabıyla tanıdım Brown'ı..
Hayatımı etkilediğine inandığım bir azim.
Cümlelerin sonu -mı, mi, mu, mü- ile biten destan =)
Nobel Edebiyat Ödüllü İngiliz romancı ve şair.
Lord of the Flies (Sineklerin Tanrısı) isimli romanın yazarı.