PHILO- SOPHIA-LOREN adlı eserinde ilginç ve doğruluk oranı oldukça yüksek bir tespitte bulunmuştu: 'reçel yapmasını bilmeyen müslüman kadınlar'.. köşe yazıları ve kitaplarıyla okunması gereken bir yazar...
..................................................? 'Ey talib! Bu soru daha önce ya sorulmuştur ya da sorulmamıştır.Şayet sorulmuşsa son kez soruluyordur, sorulmamışsa ilk kez soruluyordur.' D.C
Cenab-ı Aşka Dair, Philo Sophia Loren hakikaten okunması gereken eserleri. Keşf-i Kadim, Arasokakların Tarihi, Felsefenin Türkçesi ve Sözün Özü sıradaki kitaplar.
Müslüman kadının sorunları, çağdaş kadının da sorunları. (...) Bugün bazı kadınlar arasında, özgürlük, ‘daha az kadın’, ‘daha az anne’, ‘daha az eş’ olmakla eşdeğer. Evin yerini sokak, mutfağın yerini büro, anneliğin yerini sekreterlik, mahremiyetin yerini teşhir aldıkça kadının erkekleşmesi kaçınılmaz. Hiçbir kadın, biyolojisinde varolan doğurganlık özelliğini başkalarına devredemeyeceği gibi, doğurganlığın kendisine bahşettiği annelik gibi diğer özelliklerini de devredemez. Modernleşme / dünyevileşme projesinin ‘sözde’ eşitlik söylemi, kadını erkekleştirmekle kalmadı; dişileştirdi de. “Doğurganlığından vazgeçen bir dişi”nin, aile kurmak isteyen bir erkek tipince değil, onun sadece dişiliğinden yararlanmak isteyen bir erkek tipince çekici bulunması gayet normal. Doğurganlığın, çekiciliğini kaybetmesi halinde çocuğun, anneliğin ve dolayısıyla, ailenin de çekiciliğini kaybedeceği muhakkak. Bu sorunlar tartışma kapsamına alınmadıkça, ne İslam’ın kadın tasavvuru, ne modern dünyada müslüman kadının yeri, ne de olması gereken ile olan arasındaki irtibatın sıhhati konuşulabilir. [Arka kapak yazısından]
Gelenek Yayınları, 130 sf. Dizi: Dücane Cündioğlu Kitaplığı -2
Vaiz demiş ki:
- Ey cemaat ah bir bilseniz sorgu gününde Cenab-ı Hak size neler neler soracak? İnanın soracak da soracak!
Derviş de demiş ki:
- Tanrı kullarına o kadar soru sormaz ama o gün bir tek şu soruyu sorsa kafidir:
• Söyle bakalım, ben seninle idim sen kiminle idin?
‘Ene'l-Hak'taki sırr-ı azîm, Hak'ta değil, Ene'dedir. Ene'nin, ayrıca, Hakk'a ve sıfata ihtiyacı yoktur, Ene, bizzatihi Hak'tır çünkü.’ diyen mübarek.
PHILO- SOPHIA-LOREN adlı eserinde ilginç ve doğruluk oranı oldukça yüksek bir tespitte bulunmuştu: 'reçel yapmasını bilmeyen müslüman kadınlar'.. köşe yazıları ve kitaplarıyla okunması gereken bir yazar...
Beşerlikten insanlığa geçildiğini düşünen ve insanlık mertebesine geçeni hz insan diye tanımlayan iyi bir kalem.Bu teziylede dumura uğramıştım.
Olmak ölmektir.Ölmek özgürleşmektir...
''bir mabed bekçisi''nde cemil meriç'i anlatıyor şimdilerde..
öğrendim ki üniversitede 'free' takılırmış öğrenmek istediğini öğrenirmiş... sonrasonra da hem düşünür hem yazar...
ismini koyanları tanımak isterdim...
enteresan yaklaşımları ile insanı dumur eden mümtaz şahisyet...
..................................................? 'Ey talib! Bu soru daha önce ya sorulmuştur ya da sorulmamıştır.Şayet sorulmuşsa son kez soruluyordur, sorulmamışsa ilk kez soruluyordur.'
D.C
Cenab-ı Aşka Dair, Philo Sophia Loren hakikaten okunması gereken eserleri. Keşf-i Kadim, Arasokakların Tarihi, Felsefenin Türkçesi ve Sözün Özü sıradaki kitaplar.
Kendi sokağımızda kaybolmaktan korkmama sözü vermiştik kendimize. Bu nedenle yürümeye biraz daha devam edelim.
Arasokaklar Tarihi..Hatırat okumaya meraklı olanların işine yarayabilecek bilgiler içeren ve enteresan şeyler anlatan bir kitap
Tefsirin Türkiyedeki tanrısı...anti ilahiyatçı...
Dücane Cündioğlu
PHILO- SOPHIA-LOREN
Müslüman kadının sorunları, çağdaş kadının da sorunları. (...)
Bugün bazı kadınlar arasında, özgürlük, ‘daha az kadın’, ‘daha az anne’, ‘daha az eş’ olmakla eşdeğer.
Evin yerini sokak, mutfağın yerini büro, anneliğin yerini sekreterlik, mahremiyetin yerini teşhir aldıkça kadının erkekleşmesi kaçınılmaz.
Hiçbir kadın, biyolojisinde varolan doğurganlık özelliğini başkalarına devredemeyeceği gibi, doğurganlığın kendisine bahşettiği annelik gibi diğer özelliklerini de devredemez.
Modernleşme / dünyevileşme projesinin ‘sözde’ eşitlik söylemi, kadını erkekleştirmekle kalmadı; dişileştirdi de.
“Doğurganlığından vazgeçen bir dişi”nin, aile kurmak isteyen bir erkek tipince değil, onun sadece dişiliğinden yararlanmak isteyen bir erkek tipince çekici bulunması gayet normal. Doğurganlığın, çekiciliğini kaybetmesi halinde çocuğun, anneliğin ve dolayısıyla, ailenin de çekiciliğini kaybedeceği muhakkak.
Bu sorunlar tartışma kapsamına alınmadıkça, ne İslam’ın kadın tasavvuru, ne modern dünyada müslüman kadının yeri, ne de olması gereken ile olan arasındaki irtibatın sıhhati konuşulabilir. [Arka kapak yazısından]
Gelenek Yayınları, 130 sf.
Dizi: Dücane Cündioğlu Kitaplığı -2