ankara'dan uzak olduğum zamanlarda ankara'yı... öğrencilik yıllarımda yurt koridorlarında bana onun şiirlerini ezbere okuyan ve artık göremediğim,çok özlediğim dostumu... yazar çizer tayfasının o tuhaf,kasvetli havası yok sanki ahmet telli de...
bir tetik düşer soluk soluğa kalır geyik dağ taş ürperir sular kirlnir büsbütün ey acıyı ödünç alan o artık sende kalsın sonsuza kadar senin olsun o çığlık a. telli
Gün biter gülüşün kalır bende anılar gibi sürüklenir bulutlar Ömrümüz ayrılıklar toplamıdır yarım kalan bir şiir belki de......
kavgadan uzak kalmışssan sevdadanda uzaksın demektir,o büyük aşkların ürperten heyecanı,umut ve özlem büyüdükçe yeni bir dünyanın şafağında ahmet tellide duygularımız ve hüznümüzü beslemeye o büyük ırmağa taşımaya devam edecek
Soluk bir ay dolanıyor kentin üstünde her gece Her gece bilge bir gezgin tavrıyla adımlıyor yolunu Güz yanığı bir durgun sessizlikle örtülü her şey ve yırtılmış bir tül gibi savrulup duruyor zaman Suların sesini dinle şimdi ormanın fısıldayışlarını usulca yarılıyor dağların göğsü bir aşkı dinlendirmek için Ve gözleri uzak yamaçlarda aranıp dururken bir şeyleri sessiz ve sakin beklemekte bekledikçe bileylenen yürek Belli ki dağların, denizlerin ve göllerin üzerinden sıyrılıp gelmektedir seher Belli ki yakındır doğayı ve hayatı sarsacak saat
'belki gelirim yine sesime ses veren olursa' dizeleriyle kalbime giren, 'imlasız' şiiriyle de kalbime temelli yerleşen, ankarada olmasına rağmen hala tanışamadığım önemli bir şair...
.../gidersen kar yağar avuçlarıma, üşürsün/ bir ceylan sessizliği olur burada aşklar/... / bulvar kahvehanelerinde arabeks bir duman/ sis ve intihar çöküyor bütün birahanelere/ bu kentin künyesi bellidir artık ve susuşun / isyan olur milyon kere, hiç bilmez miyim/sokul yanıma sen ellerim sımsıcak kalsın/ devriyeler basıyor karartılmış evleri yine/gidersen yıkılır bu kent kuşlar da ölür/ bir tufan olurum sustuğun her yerde
*** Hangi duvar yıkılmaz sorular doğruysa birgün gelirsek hangi kent güzelleşmez şiirlerim bir dostun vurulduğu yerde yakıldı geri almıyorum külleri yangınlar çıksın diye Devriyeler çıkart şimdi, bütün ışıklarını söndür sorduğum hiçbir soruyu geri almıyorum ey sokak ve dilimin ucunda küfre dönüyor her sözcük ...
Kardeşimiz şiir defterimize habersizce 'gidipte gelmeyenler'ini eklemiş.Aylar sonra farkettiğimizde giden ve dahi gelmeyen olarak şiir onu anlatır ve bizi de hüzünlendirir olmuştu...
özlemedim seni özlemek dostluktandır dotluğundan öte bulmalıyım seni...............................
gidersen yıkılır bukent kuşlarda gider/ bir nehir gibi susarım yüzünün deltasında/ yanlış adreslerdeydik belkide........../sarışın bir şaşkınlık olurdu bütün varoşlar /bizmi yalnızdık durmadan yağmur yağardı/ üşürmüydük nar çiçekleri ürperirken.......................
ankara'dan uzak olduğum zamanlarda ankara'yı...
öğrencilik yıllarımda yurt koridorlarında bana onun şiirlerini ezbere okuyan ve artık göremediğim,çok özlediğim dostumu...
yazar çizer tayfasının o tuhaf,kasvetli havası yok sanki ahmet telli de...
yalnızlığın tarifini yapandır.
bir tetik düşer soluk soluğa kalır geyik
dağ taş ürperir sular kirlnir büsbütün
ey acıyı ödünç alan o artık sende kalsın
sonsuza kadar senin olsun o çığlık
a. telli
Gün biter gülüşün kalır bende
anılar gibi sürüklenir bulutlar
Ömrümüz ayrılıklar toplamıdır
yarım kalan bir şiir belki de......
aykırı anlamlar arayıp durma
güz biter sular köpürürde
kapanmaz gülüşün açtığı yara....
kavgadan uzak kalmışssan sevdadanda uzaksın demektir,o büyük aşkların ürperten heyecanı,umut ve özlem büyüdükçe yeni bir dünyanın şafağında ahmet tellide duygularımız ve hüznümüzü beslemeye o büyük ırmağa taşımaya devam edecek
Gülüşün Eklenir Kimliğime
Gün biter gülüşün kalır bende
anılar gibi sürüklenir bulutlar
Ömrümüz ayrılıklar toplamıdır
yarım kalan bir şiir belki de
Aykırı anlamlar arayıp durma
..........
..........
...derler ki son serüvenci hala yaralıdır...
...gitme gidersen yıkılır bu kent
kuşlarda gider sonra...
SIYRILIP GELEN
Soluk bir ay dolanıyor
kentin üstünde her gece
Her gece bilge bir gezgin
tavrıyla adımlıyor yolunu
Güz yanığı bir durgun
sessizlikle örtülü her şey
ve yırtılmış bir tül gibi
savrulup duruyor zaman
Suların sesini dinle şimdi
ormanın fısıldayışlarını
usulca yarılıyor dağların göğsü
bir aşkı dinlendirmek için
Ve gözleri uzak yamaçlarda
aranıp dururken bir şeyleri
sessiz ve sakin beklemekte
bekledikçe bileylenen yürek
Belli ki dağların, denizlerin
ve göllerin üzerinden
sıyrılıp gelmektedir seher
Belli ki yakındır
doğayı ve hayatı sarsacak saat
AHMET TELLİ
ÖZLEMEDİM SENİ
Hiç özlemedim seni
Özlemek dostluktandır
dostluğundan öte bulmalıyım seni
Sıcaklığını bulmalıyım
dokunuşlarını, kenetlenişi
Terimizle sulanmalı yeryüzü
güneş terimizle ışıldamalı sabah olunca
Apansız fırtınalar çıkmalı
sarsılmalıyım
Özlemek
yanında olmak isteğidir
gülüşünü görmek biraz da
Hiç özlemedim seni
Saçlarına gül takmam
bir ırmak gibi akıtırım ovaya
soluğunla yanar
dudaklarımın bozkırı
Akkor halindeki ufuk
bakır bir tel gibi eriyip gider
kraterler ortasında kalırım
AHMET TELLİ
Gitmek
Bu vadideki karanlığı
ve büyük soğuğu düşün
Gitmek. Bir hançeri inceltip
Okyanusa daldırmak isteği
Ya da düşebilmek atlasların
Dışına ki ey kalbim
Yalnızsın bu yolculukta da
Gitmek. O kaos duygusu, aklın
Sarsıntılarla yorgun düşüşü
Bilincin kamaşması belki de.
Rehin bırakılacak bir şey yok
Unuttuklarından başka.
Gitmek. Bir büyü gibi saran
Ağrılar yumağı, kışkırtılmış
Düşlerdir ki sen şimdi
Esirgeme kendini kalbim
Kederin o derin yalnızlığından
'belki gelirim yine sesime ses veren olursa' dizeleriyle kalbime giren, 'imlasız' şiiriyle de kalbime temelli yerleşen, ankarada olmasına rağmen hala tanışamadığım önemli bir şair...
'GİDERSEN YIKILIR BU KENT, KUŞLAR DA GİDER' diye başlayan şiirini...
Salim Koçak
.../gidersen kar yağar avuçlarıma, üşürsün/ bir ceylan sessizliği olur burada aşklar/... / bulvar kahvehanelerinde arabeks bir duman/ sis ve intihar çöküyor bütün birahanelere/ bu kentin künyesi bellidir artık ve susuşun / isyan olur milyon kere, hiç bilmez miyim/sokul yanıma sen ellerim sımsıcak kalsın/ devriyeler basıyor karartılmış evleri yine/gidersen yıkılır bu kent kuşlar da ölür/ bir tufan olurum sustuğun her yerde
ve ölü kuşlar satılıyor bütün çiçekçilerde
menekşeler nergisler yerine kuş sürüleri
yeni bir yolculuğa çıkıyorum kara yağıyor
bir aşk tipiye tutuluyor daa ilk dönemeçte..
çocuksun sen sesindeki tipiye tutulduğum..
gidersen yıkılır bu kent...
çocuksun sen........
Kabartay... ah deli tay adlı dizelerin sahibi olan güzel yürek...
***
Hangi duvar yıkılmaz sorular doğruysa
birgün gelirsek hangi kent güzelleşmez
şiirlerim bir dostun vurulduğu yerde yakıldı
geri almıyorum külleri yangınlar çıksın diye
Devriyeler çıkart şimdi, bütün ışıklarını söndür
sorduğum hiçbir soruyu geri almıyorum ey sokak
ve dilimin ucunda küfre dönüyor her sözcük
...
***
Bomboş sayfalara dönerken aklın
tecrit'teki kitabı fareler kemiriyor
ve düşlerin sonsuz bir boşluktayken
bir sigara yakıyorsun, tutuşuyor sular
Kardeşimiz şiir defterimize habersizce 'gidipte gelmeyenler'ini eklemiş.Aylar sonra farkettiğimizde giden ve dahi gelmeyen olarak şiir onu anlatır ve bizi de hüzünlendirir olmuştu...
Kalbim unut bu şiiri...
kızılayda o ekranda okumuştum seni..o zaman bu sitede tüm şiirlerin sıra sıraydı.yanımda O vardı,sen vardın,üç kişiydik.
farkında mısın üstad, şimdi sen ve ben hala aynı yerdeyiz:bir hüzün tebessümü halinde. biliyor musun O nerde? ..
Belki yine gelirim...
Büyük aşklar, yolculuklarda başlar
Ve serüvenciler düşer yollara
Onlar ki dünyanın son umudu
Soyları tükenmeyen birer şahindiler
Grup Yorum
kavgadan uzak kalmissan, sevdadan da uzaksin demektir' demis ve nice guzel tespitlere kosmus bir sair.
özlemedim seni
özlemek dostluktandır
dotluğundan öte bulmalıyım seni...............................
gidersen yıkılır bukent kuşlarda gider/ bir nehir gibi susarım yüzünün deltasında/ yanlış adreslerdeydik belkide........../sarışın bir şaşkınlık olurdu bütün varoşlar /bizmi yalnızdık durmadan yağmur yağardı/ üşürmüydük nar çiçekleri ürperirken.......................
O'nu okumamış olmak büyük bir kayıp! ..
'yoruldum gereklilik kipinde yaşamaktan...'
Barbar ve Şehla
acilen okuyun şiir dostları...