şimdilerde elma kurdu..ilerde büyücek abisi..t.f.f.başkanlığı ve devrimciliğini! ! saymazsak kızıl elmaya kanmış zavallı prens..ne değilse o artık..neyse o değil artık..kusacam.pardon
ismi kadar şiirleri de iyidir.. ... Çiçekli şiirler yazmama kızıyorsunuz bayım Bilmiyorsunuz. Darmadağın gövdemi Çiçekli perdelerin arkasında saklıyorum. Karanlıkta oturuyorum. Işıkları yakmıyorum. Çalar saat zembereği boşalana kadar çalıyor Acı veren bir sevişmeyi hatırlıyorum. Bir bıçağın gereksiz yere parlaması bu. Yıllardır kendini bulutlarda saklayan illegal bir yağmurum. Bir yağsam pahalıya malolacağım. Ben bir bodrum kat kızıyım bayım Yalnızlıktan başka imparator tanımaz bodrumum Bir süredir plastik vazolar gibi hiç kırılmıyorum Fakat korkuyorum. Birazdan da Kırk üç numara ayakkabılarınızla Bahçede oynayan çocukların üstüne basacaksınız Bu iyi olmaz bayım! ...
'Var olmak', dar, karanlık bir hücredir; kapısı ölüm, penceresi yaşamdır, pencerelerini bulmamış olanlar ya da yalnız 'var olmak'la yetinecek ölçüde 'az' olanlar ile bu 'az olmak' tan biraz çok olmaları ya da çok duruma gelenler intiharın kurtarıcı yardımıyla, kapıyı açar, kurtuluşa doğru kaçarlar.' ali şeriati
'Büyük devletlerin hükümetleri, insanlarını kendine bağlamak, onları korkutmak ve diledikleri işe sürmek için iki yola başvururlar. Biri; kaba bir yol - ordu - öteki daha zekice bir yol; okul.' Nietzsche
şimdilerde elma kurdu..ilerde büyücek abisi..t.f.f.başkanlığı ve devrimciliğini! ! saymazsak kızıl elmaya kanmış zavallı prens..ne değilse o artık..neyse o değil artık..kusacam.pardon
f tipi cezaevlerindeki koşulları protesto için ölüm orucuna yatan avukat ve güzel insan..şimdi yüreği yaşama tutunmaya çalışıyor..umarım..
ismi kadar şiirleri de iyidir..
...
Çiçekli şiirler yazmama kızıyorsunuz bayım
Bilmiyorsunuz. Darmadağın gövdemi
Çiçekli perdelerin arkasında saklıyorum.
Karanlıkta oturuyorum. Işıkları yakmıyorum.
Çalar saat zembereği boşalana kadar çalıyor
Acı veren bir sevişmeyi hatırlıyorum.
Bir bıçağın gereksiz yere parlaması bu.
Yıllardır kendini bulutlarda saklayan illegal bir yağmurum.
Bir yağsam pahalıya malolacağım.
Ben bir bodrum kat kızıyım bayım
Yalnızlıktan başka imparator tanımaz bodrumum
Bir süredir plastik vazolar gibi hiç kırılmıyorum
Fakat korkuyorum. Birazdan da
Kırk üç numara ayakkabılarınızla
Bahçede oynayan çocukların üstüne basacaksınız
Bu iyi olmaz bayım!
...
Bin tane siyah kır atın kişnemesini işitmeden özgürlük öğretilemez!
'Var olmak', dar, karanlık bir hücredir; kapısı ölüm, penceresi yaşamdır, pencerelerini bulmamış olanlar ya da yalnız 'var olmak'la yetinecek ölçüde 'az' olanlar ile bu 'az olmak' tan biraz çok olmaları ya da çok duruma gelenler intiharın kurtarıcı yardımıyla, kapıyı açar, kurtuluşa doğru kaçarlar.'
ali şeriati
'Büyük devletlerin hükümetleri, insanlarını kendine bağlamak, onları korkutmak ve diledikleri işe sürmek için iki yola başvururlar. Biri; kaba bir yol - ordu - öteki daha zekice bir yol; okul.'
Nietzsche
yağcılığın doruk noktası.şükran duyması gerekenler onlar ve alınmasınlar ama velinimet biziz.yani kimseye şükran duyma demem ama, bizim şükran duymasın kızar ha..
merak ediyorum editör bu yazıyı yayınlar mı acaba?
bir çökelti gibiyim ben kendi bellegimde... hatırlamıyorum..
elif şafak kullandı ünlendi bu dize..
oysa iyi bak kendine,zira ki alemin özüsün sen derken galip ne az şeye ne çok anlam yüklemiş..
ingilizce ve türkçenin muhteşem uyumu aslında..
insan..outsan..outsan yandın..yeniden başlar herşey..
in ve out..sanıyoruz :))