'canım sıkılıyor'; kalıp bir söz gerçek manasını düşündünüz mü hiç? çok basit gibi duran cümlelerin ne kadar derin anlam taşıdığını farkettiğiniz oldu mu..
küçük bir köy..anneannem, o ideal kadın.. evimiz; bütün kapıları bahçeye açılır, bahçesi daha büyük, gökyüzü kocaman! asma, armut ağacı, güller.. salıncak kurmaya yarayan mavi, cılız direkler.. her sabah yüzümü yıkamak için buz gibi su çektiğim tulumba.. yeni sağılmış süt..taze yumurta..köy ekmeği.. ambardaki masa, oklava, un..bütün bahçeyi dolduran mis gibi yemek kokuları.. güllü lokum, kahveli şeker.. oyalı tülbentler, çiçek desenli şalvarlar.. ve divan..zamana karşı koyabilmiş, üzerinden gelip geçenlere inat o sapasağlam.. tarlalar, gündelikçiler..emekler.. traktörler, at arabaları, koyun sürüleri, çobanlar.. belki de gerçekten nefes alabilen insanlar...güçlük çekmeden..
gözleri yaşlı anneannemin dudaklarından dökülen kelimeler; 'aaahh kızanlarım gelmiş! '
artık rüzgârla anlaşabiliyorum.. her şeyin bir ezgisi varmış, anlayınca duyuyorum.bu ezgiyi saçlarım seviyor en çok ve tenim..bazen ona teşekkür ediyorum, aslında şükretmek gerek Yaradan'a, bunu bilerek..
Kur'an-ı Kerim'in 20. sûresi.Hz. Ömer'e müslüman olmadan önce okunan ilk sûre.Hz. Ömer bu sûreden etkilenmiş ve müslüman olmuştur. bunlar netteki bilgilerdi..
'Taha'nın mânâsı mı? Allah'ül-alem (en doğrusunu yüce Allah bilir)
'canım sıkılıyor'; kalıp bir söz
gerçek manasını düşündünüz mü hiç?
çok basit gibi duran cümlelerin ne kadar derin anlam taşıdığını farkettiğiniz oldu mu..
genelde günlük ya da kompozisyon yazardım bu derste en ön sırada oturmama rağmen.
güzel günlerdi..
eskidendi çok eskiden...
küçük bir köy..anneannem, o ideal kadın..
evimiz; bütün kapıları bahçeye açılır, bahçesi daha büyük, gökyüzü kocaman!
asma, armut ağacı, güller..
salıncak kurmaya yarayan mavi, cılız direkler..
her sabah yüzümü yıkamak için buz gibi su çektiğim tulumba..
yeni sağılmış süt..taze yumurta..köy ekmeği..
ambardaki masa, oklava, un..bütün bahçeyi dolduran mis gibi yemek kokuları..
güllü lokum, kahveli şeker..
oyalı tülbentler, çiçek desenli şalvarlar..
ve divan..zamana karşı koyabilmiş, üzerinden gelip geçenlere inat o sapasağlam..
tarlalar, gündelikçiler..emekler..
traktörler, at arabaları, koyun sürüleri, çobanlar..
belki de gerçekten nefes alabilen insanlar...güçlük çekmeden..
gözleri yaşlı anneannemin dudaklarından dökülen kelimeler; 'aaahh kızanlarım gelmiş! '
eskidendi çok eskiden...
artık rüzgârla anlaşabiliyorum..
her şeyin bir ezgisi varmış, anlayınca duyuyorum.bu ezgiyi saçlarım seviyor en çok ve tenim..bazen ona teşekkür ediyorum, aslında şükretmek gerek Yaradan'a, bunu bilerek..
kimine göre rüzgârın şarkısı kış (abdullah şevki)
bana göre hep bahar..
bööle kocaman ve yüksek bi tepeye çıkıp arkadaşlarla uçurtma uçurmak istiyorum.çok uzun zamandan beri de istiyorum bunu.söylesem gülerler mi...
dost hasreti, sayfalarca mektuplar, şarkılar...
bir gece yağmurun yüzünü ıslatması..telefonda konuşmanın yarıda kalması...uzak mesafelerde duyulan yakınlıklar...
ve yine şarkılar;
akşama doğru azalırsa yağmur
kız kulesi ve adalar
ah burda olsan, çok güzel hâlâ
istanbul'da sonbahar...
kapıma döktüğün güller için teşekkür ederim...
Kur'an-ı Kerim'in 20. sûresi.Hz. Ömer'e müslüman olmadan önce okunan ilk sûre.Hz. Ömer bu sûreden etkilenmiş ve müslüman olmuştur.
bunlar netteki bilgilerdi..
'Taha'nın mânâsı mı?
Allah'ül-alem (en doğrusunu yüce Allah bilir)
arzularımı değil, doğrularımı dinliyorum..
yapmak istediğimi değil, yapmam gerekeni yapıyorum...
aşkların en soylusu birken bir çok olandır..
(kızılırmak, sevgi)