... Anılar bitti artık, anımsamak istemiyorum; Belleğimi ölüm almış, Yaşamın sonu yok. Bütün günler Bizim. Vakit geçti diyerek sen de Bırakacaksın beni, durunca devinim. Burda kanalın üstünde yükselerek Salıncakla çocuklar gibi, suya Bakıyoruz, kararan Yeşilindeki ilk dallara. Bıçak değil avucunda gizlediği Sessizce yaklaşan adamın Tek bir ıtır çiçeği.
Güllere harcadım bütün paramı, yolumu yitirdim mavide. Göremezsem seni yarın, öldüm demektir; Solgun Mart göğü altında denizin açıklarında yatan bir ölü ...
... aslında bir alıştırmadır umut öbürlerinin azıcık nefes diye bağışladığı -baharı beklemeye benzer- hain ve olmayanadır çünkü umutsuzluğu taşır yanında oysa nasıl olsa gelecektir bahar denen tarih önüne durulmaz mantığıyla doğanın yeşilden olma birim sudan gelme itmeyle...
... Karayı kaldırın mavi koyun umudumu yitirmedim Beni çağırın gülümserken uykunun bir yerinde Eliniz beyazken uzatın isterim Karayı kaldırın sevgi koyun umudumu yitirmedim
Ben ışıklar konfetler bayramlar istemem Uzanmışım gölgeliğe bir başıma Şu uzaktan tükenmez yalnızlıktan İçten içe ürküyorum ama Böyle de iyiyim
Siz dayanılmaz bir 'Günaydın'sınız Sabah sabah insanı ayağına getiren Hiç yoktan dünyayı kendini sevdiren Siz çocuk ağızlı bir 'Günaydın'sınız
Çocuk ağzınızla biraz daha durun Gittiğinizde güz gelmiş olacak
Güz gelirken bir yanı kara sevdalarla Avcumda bu yavru kuş varken tedirgin Sizde tutunacak yaslanacak kollar Biraz daha durun biraz daha Karayı kaldırın mavi koyun umudumu götürmeyin.
Sen yağmurlu günlere yakışırsın Yollar çeker uzak dağlar çeker uzak evler Islanan yapraklar gibi yüzün ışır Işırsa beni unutma
Alır yürür sıcak mavisi gökyüzünün Kuşlar döner uzun yağmurlardan sonra bir gün Bir yer sızlar yanar içinde büsbütün Her şeye rağmen ellerin üşür Üşürse beni unutma
Yeni dostlar yeni rüzgârlar gelir geçer Yosun muydum kaya mıydım nasıl unuttular Kahredersin başın önüne düşer Düşerse beni unutma
Seni saklayacağım inan
Yazdıklarımda, çizdiklerimde,
Şarkılarımda, sözlerimde.
Sen kalacaksın kimse bilmeyecek
Ve kimseler görmiyecek seni,
Yaşayacaksın gözlerimde.
Sen göreceksin, duyacaksın
Parıldayan bir sevi sıcaklığı,
Uyuyacak, uyanacaksın.
Bakacaksın, benzemiyor
Gelen günler geçenlere,
Dalacaksın.
Bir seviyi anlamak
Bir yaşam harcamaktır,
Harcayacaksın.
Seni yaşayacağım, anlatılmaz,
Yaşayacağım gözlerimde;
Gözlerimde saklayacağım.
Bir gün, tam anlatmaya
Bakacaksın,
Gözlerimi kapayacağım...
Anlayacaksın.
____ Özdemir Asaf
...
ne güzel
...
...
Anılar bitti artık, anımsamak istemiyorum;
Belleğimi ölüm almış,
Yaşamın sonu yok. Bütün günler
Bizim. Vakit geçti diyerek sen de
Bırakacaksın beni, durunca devinim.
Burda kanalın üstünde yükselerek
Salıncakla çocuklar gibi, suya
Bakıyoruz, kararan
Yeşilindeki ilk dallara.
Bıçak değil avucunda gizlediği
Sessizce yaklaşan adamın
Tek bir ıtır çiçeği.
____ Salvatore Quasımodo
Ölüm geliyor aklıma birden ölüm
Bir ağacın gövdesine sarılıyorum.
____ Cemal SÜREYA
Ben bugün yarin bağına girdim
Ay benim canım bir hoşum bugün
Tomurcuk güllere de ellerim sürdüm
Baygınım canım kokladım bugün
Kara gözünde çok şey okudum
Ozanım bugün şairim bugün
Bunca ömrümü boşa geçirdim
Sorma be canım pişmanım bugün
Aşığım sevda çölünden geçtim
Keremim bugün ferhatım bugün
Kendimden geçtim aşkına düştüm
Dokunma canım hastayım bugün
...
...
ışık kuşları hiç varolmadılar.
sen var mıydın ki bir zamanlar?
gittiğine göre, vardın diyorum
ancak varolanlar gidebilir.
yok olanlar için tam aksi
yok olanlar günün birinde
bakarsın ki, çıkagelir.
sen vardın, sis renginde giyinerek
ve çekilir gibi bir imbikten
gittin, bazı kimseler sordu
yönünü yöreni -onlara ne-
ben, özü gitmiş ve kararmış
dibe çökmüş bir tortu
suskun, kalakaldım çaresiz.
yokluk, ayrılık, gitmek, bu sözler...
sevilmez en azından;
benim için böyle değil
bunlar senin vedâından
yadigar sayılırlar artık.
yokluk, gitmek ve ayrılık
seni düşündürürse bana
daha ne isterim ki çocuk?
____ Hüsrev Hatemi
Güllere harcadım bütün paramı, yolumu yitirdim mavide.
Göremezsem seni yarın, öldüm demektir;
Solgun Mart göğü altında denizin açıklarında yatan bir ölü
...
___ Henrik Nordbrandt
...
aslında bir alıştırmadır umut
öbürlerinin azıcık nefes diye bağışladığı
-baharı beklemeye benzer-
hain ve olmayanadır çünkü
umutsuzluğu taşır yanında
oysa nasıl olsa gelecektir bahar denen tarih
önüne durulmaz mantığıyla doğanın
yeşilden olma birim
sudan gelme itmeyle...
____ Turgut Uyar
...
Karayı kaldırın mavi koyun umudumu yitirmedim
Beni çağırın gülümserken uykunun bir yerinde
Eliniz beyazken uzatın isterim
Karayı kaldırın sevgi koyun umudumu yitirmedim
Ben ışıklar konfetler bayramlar istemem
Uzanmışım gölgeliğe bir başıma
Şu uzaktan tükenmez yalnızlıktan
İçten içe ürküyorum ama
Böyle de iyiyim
Siz dayanılmaz bir 'Günaydın'sınız
Sabah sabah insanı ayağına getiren
Hiç yoktan dünyayı kendini sevdiren
Siz çocuk ağızlı bir 'Günaydın'sınız
Çocuk ağzınızla biraz daha durun
Gittiğinizde güz gelmiş olacak
Güz gelirken bir yanı kara sevdalarla
Avcumda bu yavru kuş varken tedirgin
Sizde tutunacak yaslanacak kollar
Biraz daha durun biraz daha
Karayı kaldırın mavi koyun umudumu götürmeyin.
___ Behçet Necatigil
Sen yağmurlu günlere yakışırsın
Yollar çeker uzak dağlar çeker uzak evler
Islanan yapraklar gibi yüzün ışır
Işırsa beni unutma
Alır yürür sıcak mavisi gökyüzünün
Kuşlar döner uzun yağmurlardan sonra bir gün
Bir yer sızlar yanar içinde büsbütün
Her şeye rağmen ellerin üşür
Üşürse beni unutma
Yeni dostlar yeni rüzgârlar gelir geçer
Yosun muydum kaya mıydım nasıl unuttular
Kahredersin başın önüne düşer
Düşerse beni unutma
G.A.