Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Sebahattin Zorlu
Sebahattin Zorlu

ALLAH DE ÖTESİNİ BIRAK!

  • islam31.07.2007 - 22:43

    İslam denilen olgu, Allah diye isaret edilen O Kudret-in sistem ve düzeninin adidir. Ve Evren adi altinda ne varsa bu sistem ve düzene tabidir!

    Bütün Resul ve Nebiler insanliga islami (tek bir sistem ve düzeni) anlatmistir.Ve tek bir Allah´tan bahsetmislerdir.Tek olan Allah-in dini de tektir.

    Hıristiyan, Müslüman Budist ve Musevi denen kavramlar-ayrimlar hep bize göredir. Allah indinde ise tek bir din vardir oda islamdir.

    'Allah sadece belirli sinirlarda dogup büyüyen ve nüfuslarinda islam yazan arabin, türkün, iranlinin Rabbi degil, alemlerin Rabbi´dir'

    Ayni sekilde Hz Muhammed´din Resul´lugu (risaleti) tüm insanligi kapsamaktadir. Tüm insanligin Resul´ludur, bu gercegi bir hıristiyanin, budistin veya musevinin inkar etmesi bir seyi deyistirmez.

    Hz. İsa İncilinde “Sanmayın ki şeriati ve peygamberleri yıkmaya geldim, ben yıkmaya değil yapmaya geldim” diyor. Ondan 6 yüzyıl sonra Hz. Muhammed “Ben ahlakı tamamlamak için ba’solundum” diyor. Gelen her Resul ve Nebi kendinden öncekini inkar etmek şöyle dursun, dini tamamlamak için gönderildiğini söylüyor.

    Doğrusu Allah katında din, İslâm'dır; o kitap verilenlerin anlaşmazlıkları ise sırf kendilerine ilim geldikten sonra aralarındaki taşkınlık ve ihtirastan dolayıdır. (Al-i imran 20)

  • hologram31.07.2007 - 20:35

    Hologram, olmadığı halde varmış gibi görünen bir imgedir, hayaldir.

    Algılanan fiziksel nesneler dahi aslında sadece zihnimizde algıladigimiz sınırsız bilginin sürete bürünmüs halidir-hologramdır.

  • akıllı geçinmek24.07.2007 - 11:31

    Kur´an akla hitap eder, aklı olan kendi sandigi kisinin bir ''hiç '' oldugunu idrak ederek, Allah indinde hiçligini yasar!

    Zeki olana ise bu ilim kapalidir, cünkü Allah´i kendini bir kisi kabul ederek anlamaya calismaktadir.

    Fakat bu derin bir konudur, zihin vehim hükmünden kurtulamadigi sürece “şeytaniyet” vasfından da kurtulamaz!

    Onun icindir ki, bu ilme şeytanin akli ermez! Erse “şeytaniyet” vasfı ortadan kalktigi icin işlevi bitmis olacak!

    Bu ilim de zeka ve kurnazliga yer yoktur! Akla ve samimiyete ihtiyac vardir!

  • Ölümsüz22.07.2007 - 17:14

    'Küllü nefsin zaikatül mevt' ''Her Nefs ölümü tadacaktir'' (Ankebut 57)
    Tatmak yok olmak deyildir, ve ölüm denen olay tadilacaktir!

  • tek30.05.2007 - 13:00

    Tek olarak yarattığım o kimseyi bana bırak! (?) (Müddesir 11)

    Sizin yaratılmanız da diriltilmeniz de ancak bir tek nefsin yaratılması gibidir. Muhakkak ki Allah, Semi’dir, Basir´dir.(Lokman 28)

    'Kim, bir cana kıymayan veya yeryüzünde bozgunculuk çıkarmayan bir nefsi öldürürse, bütün insanları öldürmüş gibi olur. Kim de bir nefsin yaşamasına sebep olursa, bütün insanları yaşatmış gibi olur' (Maide 32)

    Yukarida ki ayetlerde, bir insan ile bütün insanlari esit, ayni, bir tutmasi cok manidardir. Tek bir insandan bahsedilirken bütün insanlik cem edilmis, bütün insanliktan bahsedilirken tek bir insana vurgu yapilmis.

    Teklikte cokluk, coklukta da Tek´lik gercegimi vurgulanmak istenmis?

    Tek bir BEN in yüzleriyiz. Birimiz hepimiz, hepimiz biriz.

    Her ne yana dönerseniz Allah`in yüzünü görürsünüz. (Bakara 115)

    Göklerde ve yerde olan bütün varlıklar O'nun'dur. (Enbiya 19)

  • la ilahe illallah23.05.2007 - 09:25

    Eski Yunan filozoflari Aristo, Sokrates, Eflatun gibi zatlar; maddenin idealarının başka bir alemde olduğunu ancak bu dünyada onların tecelli ettikleri şekiller olduklarını söylüyorlardi.

    Yani bu gördügümüz madde alem baska bir yerde mevcut, biz onun yansimasini seyrediyoruz. Bu görünenler hayal ama böyle bir gercek madde alem var, türünden bir görüs vardi.

    Niyetimiz milattan önce yasamis bu saygi deger filozoflari yermek degil tabi ki, hepsi de degerli fikir adamlari imis.

    Fakat günümüz biliminin ortaya koydugu bir gercek var. Disarda gördügünüzü sandigimiz HER SEY, gerçekte zihnin kendi içinde olusturdugu algilar oldugu gercegi. Evrenin-maddenin hologram oluşu. Hologram olmadığı halde varmış gibi görünen bir imgedir, illüzyondur, hayaldir.

    Kesif ve fetih ehli dedigimiz zatlar madde veya mana, cin veya melek, cennet veya cehennem hangi isimle neyi kastederseniz edin, hepsinin zihnin kendi olusturdugu kendine göre olan suret veya sesler oldugunu; acik bir sekilde beyan etmislerdir.

    Bakın bu konu hakkında Muhyiddin İbn-i Arabi ne diyor;

    'Alem'de Tek bir Varlık vardır. O da Vucudu Mutlak olan Allah'ın Varlığıdır. Diğer Varlıklar bu Varlığın çeşitli Zuhurları ve Değişik Tecellileridir. Var zannedilen Şeyler aslında Vehim ve Hayalden İbaret'tir.'

    Imam-i Rabbani bu konuyu söyle özetlemis;

    Allah yarattigi varliklarin vücudlarini yokluktan gayri hic bir sey yapmamistir.

    Mutlak ve gerçek vücud Allah'ın varlığıdır. Hakikat ehli dedigimiz zatlar maddenin 'yokluk' oldugunu müşaade etmislerdir, etmektedirler. Madde diye algiladigimiz seyler yokluktan hasıl olmuştur. Görülen şeylerin gerçek varlıgı yokluktur.

    O, göklerin ve yerin yoktan var edicisidir.(Bakara 117)

    Gökleri ve yeri yoktan var eden O'dur. (Enam 101)

    Ben vechimi (yüzümü, varlığımı, bilincimi) hanif olarak, gökleri ve yeri yoktan var edene çevirdim ve artık ben asla Allah'a ortak koşanlardan değilim'. (Enam 79)


    Algiladiklarimiz her an yoktan var olur. Bize somut, sabit seylermis gibi gelsede mevcudatin asli yokluktur.

    Aslinda bu konu LA İLAHE İLLALLAH cümlesinde gizlidir. Resullullah´in varisileri dedigimiz hakikat ehli, kelime tehvidin daha iyi anlasilabilmesi icin LA MEVCUDA iLLA HU demislerdir.

    Bütün isimler ve şekiller terk edildiklerinde gerçek bizimledir!

    Bu alemin mayasi yokluktur, hamuruda hayal.

  • zan21.05.2007 - 21:50

    Kendimizi ismi olan bir beden kabul edip, birde tanri tasavvur ettikten sonra ömür tüketmek, zanlarin en büyügü galiba?

    “Ereeyte men ittahâze ilahehû hevâh…” (25.Furkan:43)
    “Kendi hevâsını kendine tanrı edineni gördün mü? ”

    “Ve la ted’u meALLAHi ilâhen âhar, la ilâhe illâ HU; Küllü şey’in hâlikun illa vecheHU” (28.Kasas:88)
    “ALLAH yanı sıra tanrı edinme! Tanrı yoktur, sadece HU! O’nun vechi (zati) dışında her şey, “yok” tur! ”

    118. “La tec’âl meâllahi ilahen âher, fetak’ude mezmûmen mahzûlâ” (17.İsra:22)
    “ALLAH yanısıra tanrı oluşturma! Sonra, aşağılanmış ve kendi başına bırakılmış olursun…”

    “ŞehidALLAHu enne HU lâ ilâhe illâ HUve vel melâiketu ve ulul ilmi.” (3.Alu İmran:18)
    “Allah şahit şu gerçeğe ki, tanrı yok, ancak O vardır. Bütün melekler ve ilim uluları da dosdoğru olarak buna şahittir ki, tanrı yok, ancak O´dur. Aziz´dir, Hakîm´dir.''

    “İn yettebiûne illez zanne, ve innez zanne lâ yuğniy minel hakkı şey’â.” (53.Necm:28)
    “Onlar sadece ZANN’a tâbi oluyorlar.. ZAN ise haktan hiç bir şey ifade etmez! ”

    “Ve zâliküm zannukümülleziy zanentüm birabbikum erdâküm feasbahtum minel hâsiriyn.” (41.Fussilet:23)
    “Rabbiniz hakkında beslediğiniz ZAN var ya… Sizi işte o mahvetti! Ve siz, kaybedenlerden oldunuz! ”

  • zıtlıklar armonisi19.05.2007 - 19:39

    Bölmek ayri ayri düsünmek zihnin dogasidir. Bölmenin bir zarari yoktur, fakat ayrilik gercege ters düser. Nesneler, hayvanlar ve insanlar vs... cesit cesit ve farklidirlar, fakat onlar ayri degillerdir.

    Evren birdir, mevcudat birdir, gercek birdir. Zitliklar vardir ama zitlik yoktur.

  • mülk15.05.2007 - 14:50

    Göklerin, yerin ve bunlarda bulunan herşeyin mülkü Allah'ındır. (Maide 120)

    Bilmez misin ki, hakikaten göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır, hepsi O'nundur. Size de Allah'dan başka ne bir dost, ne de bir yardımcı vardır. (Bakara 107)

    Göklerde ve yerde olanların hepsi Allah'ındır. Bütün işler Allah'a döndürülür. (Al-i imran 109)

    Göklerin, yerin ve ikisi arasında bulunan her şeyin mülkü Allah'ındır. Nihayet dönüş de O'nadır. (Maide 18)

    Göklerin, yerin ve bunlarda bulunan herşeyin mülkü Allah'ındır. O herşeye kâdirdir. (Maide 120)

    Göklerde ve yerde kim varsa hepsi O'nundur. Hepsi de O'na itaat etmektedirler. (Rum 26)

    Hiç şüphesiz, göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, diriltir de, öldürür de. Size O'ndan başka ne bir dost vardır, ne de bir yardımcı. (Tevbe 116)

    Hamd, göklerin Rabbi, yerin Rabbi ve âlemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur.
    Göklerde ve yerde büyüklük ve hâkimiyet O'nundur. O Aziz´dir Hakim´dir.(Casiye 38.)

    Onlar, Allah'ı gerektiği gibi takdir ödemediler. Oysa bütün yeryüzü kıyamet gününde O'nun tasarrufunda olacak gökler de O'nun kudretiyle katlanmış olacaktır. O, onların ortak koştuklarından münezzeh ve çok yücedir. (Zümer 67)

    Semavat’ta ne var ve Arz’da ne varsa Allah’ı tesbih ediyor... Mülk O’nundur, Hamd O’nundur... O herşey üzerine Kadiyr’dir.

    Semavat’ı ve Arz’ı Bil-Hakk (Hakk olarak) yarattı... Sizi sûretlendirdi de sûretlerinizi en güzel yaptı... O’nadır dönüş (ünüz) .

    Semavat’ta ve Arz’da ne var bilir... (O) gizlediklerinizi de, aleni ettiklerinizi/açığa çıkardıklarınızı da bilir... Allah kalplerin Zatı olarak Bilen’dir. (Tegebun 1.3.4)


    Bu bu ayetlerde bize apacik bildiriliyor ki, mülk O´nun. Mülk deyince aklimiza ev veya arsa gelmesin, bu mülkün icine bedenlerimiz dahildir.

    Göklerin, yerin ve bunlarda bulunan herşeyin mülkü Allah'ındır. Deniliyor Maide 120 ve Rum 26 inci ayetinde görüldügü üzere.

    Ve hakimiyetin ve mutlak tasarrufun Allah´in oldugunu beyan ediyor Casiye 38.39 ve Zümer 67 de.

    Allah´in kalplerin yani Ben dedigimiz varligin ta kendisi oldugu vurgulaniyor Tegabun 4 de.

  • sistem15.05.2007 - 13:02

    ' Eğer Allah sana bir zarar dokundurursa, onu yine O'ndan başka giderecek yoktur. Eğer sana bir hayır dilerse, O'nun keremini geri çevirecek de yoktur. O, hayrını kullarından dilediğine eriştirir. Ve O bağışlayandır, esirgeyendir.' Yunus, 107

    'Allah'ın izni olmaksızın hiçbir musibet isabet etmez. Kim Allah'a inanırsa, Allah onun kalbini doğruya götürür. Allah her şeyi bilendir.' Tegabun, 11

    Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Kaldı ki, Allah yaptıklarınızdan haberdardır.' Fetih, 11

    'Eğer Allah seni bir zarara uğratırsa, onu kendisinden başka giderecek yoktur. Ve eğer sana bir hayır verirse, (bunu da geri alacak yoktur) . Şüphesiz O her şeye kadirdir.' Enam, 17