Günler su oldu aktı gitti derken ömürler tükendi... Ve emir geldi nokta koyuldu hayata dair her cümleye.... O zaman erkek kim, soyguncu kim belli olacak! Azıcık insafı olan, onca yayın yapılmış bir tanesini alıp, öğrenmek için okusun. Tarikatın tutumları konusunda çıkardığı kitaplar pusuladır; Hayat dengemiz kitabını okuyan sosyal yaklaşımları, Arifler yolunun edeplerini okuyan adap edep ve ahlak yaklaşımlarını, Ailemiz (ismini tam olarak hatırlayamıyorum) adlı kitabı okuyan aile konusundaki yaklaşımları öğrenir ve bunları öğrendikten sonra da hala bu yola kötü söz söyleme cihetinde ve gafletindeyse tek söyleyebileceğim Kur'an-ı Azimüşşan'ın barındırdığı Bakara suresinde geçen kalplerle ilgili ayettir.
El-insaf lütfen...
İnsan bilmediğine düşman olmak zorunda değildir. Öğrenin okuyun tanıyın. Ama tanımadan laf söylemeyin. Ne ruhbanlık vardır bu yolda ne ağalık ne paşalık. Aslolan imandır. Türkü kürdü lazı arabı almanı afrikalıyı asyalıyı avrupalıyı herhangi bir iptidai güç olmaksızın kardeşçe bir çatı altında ancak Allah'ın emirleriyle kurulmuş peygamberin sünnetleriyle bezenmiş bir oluşum tutar. İşte Nakşibendilik budur.
Kavgalara son,inanıyorsanız üstünsünüz. Kendi aranızda üstünlük kavgası yapıp birilerini kafirlikle suçluyorsanız ziyandasınız. Kurtulun şu kördüğümden.
İnsan Kur'anla tebliğde bulunur... Kur'an anlaşılmayacak bir dilde değildir ancak anlamak için yeterli kapasiteye sahip olmak gerekir. Nasıl ki Ekonomi den anlamak için Mehmet Zaim(açıklayıcı-yardımcı-ders kitabı) kitabı okunuyorsa Kur'an ı anlamak için de belli bir akademik olgunluğa erişmek lazım. İşte bu akademik olgunluğa erişmede önemli kaynaklarda biri de Bediüzzaman Said-i Kürdi hazretlerinin (k.s.) kağıda aktarmış olduğu Nur risaleleridir. Sokaktaki herkesin doları düşürme planı vardır, ülkeyi yönetme, dışardaki trafiği sorunsuz hale getirme, planları mevcuttur ve hatta politadan herkes anlar ancak iş hakikate bindiği zaman kimse dirhem ölçüsü kadar bir halttan anlamaz.
Eleştirmek yerine insaf edip okumak lazım. Bir bismillah kelimesi bilmem kaç sayfada anlatılıyorsa bilginle ölçüp vah ben ziyandayım diye tövbe edeceksin. Tebliğcilik haset kıskançlık çekememezlik değil Kur'an-ı Hadisi Ehl-i Sünnet çizgisini bilmekle mümkündür. Bu çizgi dışına çıkacaksan kusura bakma sen de türkücüsündür...
El hasıl Bediüzzaman'ı okumak lazım. Okuyup da anlamıyorsan seviyenin düşüklüğüne acıyacaksın... Nefse vurmayı öğrenmeli... Yoksa herkes veli-Allah dostu olurdu değil mi yani?
80 lerde ters 'v' kaşlı emrah filimlerine ağlayan tecavüzcü coşkun-nuri alça ahu tuğba-banu alkan dörtgeninde sapkın cinselliği öğrenmiş böyle ucube yaşam süren bir milletti...
Fethullah Gülen Hocaefendi ve Bediüzzaman aynı kaynaktan beslendikleri için brbirlerine benzerdirler... İkisinin de amacı şahsi çıkarlarına hizmet değil bilakis insanlara Allah'ı anlatmaktır. Bu yüzden her ikisi de sürgünlerde de olsa şikayet etmek yerine Cemalullah aşkı ile yanmışlardır...
Kendisi için söylenen bütün çirkin şeyleri kendisi affetmiş, hakkını helal etmiştir. Ebu Bekr-i Sıddık anlayışıyla Müslümanların cehennemde yanmaması için Allah'a aynı yakarışta bulunmuştur. O insanı görüp de ondan nefret eden vicdan sahibi bir insan görmedim. Düşünsenize Rabbim Allah dediği için bir 'serseri' gibi oradan oraya sürülmüş bir insan, bir 'katil' gibi defalarca kez zehirlenmeye çalışılmış bir insan... Ne için ümmetin imanını muhafaza etmesine zerre kadar yardımcı olabilmek için. Ötesinde Allah dostluğunun yanı sıra dava adamı bir uçurum kenarında ayağı kayar aşağı doğru yuvarlanırken aklında sadece bir tek şey vardır o da diline sirayet eder 'DAVAM! ! ! '. Onu bilenler vicdan sahibiyse onu severler... Allah dostu, evlad-ı resul, asrının en büyüklerinden, şahs-ı muhteşem! Son söz (dua) uğrunda, etrafını aydınlatmak için yandığı şeyi yani Cemallullahı görmesi...
Ne cennet tasası ne de cehennem, sadece Allah'ın rızası...
Mübarek Mirac Kandilinizi Kutlar Hayırlara Vesile Olmasını Mevlamızdan Dilerim...
bir bileti 138 YTL neresi ucuz nerede 9 YTL KANDIRMAYIN MİLLETİ! ! ! ! ! ! ! !
Günler su oldu aktı gitti derken ömürler tükendi... Ve emir geldi nokta koyuldu hayata dair her cümleye.... O zaman erkek kim, soyguncu kim belli olacak! Azıcık insafı olan, onca yayın yapılmış bir tanesini alıp, öğrenmek için okusun. Tarikatın tutumları konusunda çıkardığı kitaplar pusuladır; Hayat dengemiz kitabını okuyan sosyal yaklaşımları, Arifler yolunun edeplerini okuyan adap edep ve ahlak yaklaşımlarını, Ailemiz (ismini tam olarak hatırlayamıyorum) adlı kitabı okuyan aile konusundaki yaklaşımları öğrenir ve bunları öğrendikten sonra da hala bu yola kötü söz söyleme cihetinde ve gafletindeyse tek söyleyebileceğim Kur'an-ı Azimüşşan'ın barındırdığı Bakara suresinde geçen kalplerle ilgili ayettir.
El-insaf lütfen...
İnsan bilmediğine düşman olmak zorunda değildir. Öğrenin okuyun tanıyın. Ama tanımadan laf söylemeyin. Ne ruhbanlık vardır bu yolda ne ağalık ne paşalık. Aslolan imandır. Türkü kürdü lazı arabı almanı afrikalıyı asyalıyı avrupalıyı herhangi bir iptidai güç olmaksızın kardeşçe bir çatı altında ancak Allah'ın emirleriyle kurulmuş peygamberin sünnetleriyle bezenmiş bir oluşum tutar. İşte Nakşibendilik budur.
Kavgalara son,inanıyorsanız üstünsünüz. Kendi aranızda üstünlük kavgası yapıp birilerini kafirlikle suçluyorsanız ziyandasınız. Kurtulun şu kördüğümden.
İnsan Kur'anla tebliğde bulunur... Kur'an anlaşılmayacak bir dilde değildir ancak anlamak için yeterli kapasiteye sahip olmak gerekir. Nasıl ki Ekonomi den anlamak için Mehmet Zaim(açıklayıcı-yardımcı-ders kitabı) kitabı okunuyorsa Kur'an ı anlamak için de belli bir akademik olgunluğa erişmek lazım. İşte bu akademik olgunluğa erişmede önemli kaynaklarda biri de Bediüzzaman Said-i Kürdi hazretlerinin (k.s.) kağıda aktarmış olduğu Nur risaleleridir. Sokaktaki herkesin doları düşürme planı vardır, ülkeyi yönetme, dışardaki trafiği sorunsuz hale getirme, planları mevcuttur ve hatta politadan herkes anlar ancak iş hakikate bindiği zaman kimse dirhem ölçüsü kadar bir halttan anlamaz.
Eleştirmek yerine insaf edip okumak lazım. Bir bismillah kelimesi bilmem kaç sayfada anlatılıyorsa bilginle ölçüp vah ben ziyandayım diye tövbe edeceksin. Tebliğcilik haset kıskançlık çekememezlik değil Kur'an-ı Hadisi Ehl-i Sünnet çizgisini bilmekle mümkündür. Bu çizgi dışına çıkacaksan kusura bakma sen de türkücüsündür...
El hasıl Bediüzzaman'ı okumak lazım. Okuyup da anlamıyorsan seviyenin düşüklüğüne acıyacaksın... Nefse vurmayı öğrenmeli... Yoksa herkes veli-Allah dostu olurdu değil mi yani?
:-D
80 lerde ters 'v' kaşlı emrah filimlerine ağlayan tecavüzcü coşkun-nuri alça ahu tuğba-banu alkan dörtgeninde sapkın cinselliği öğrenmiş böyle ucube yaşam süren bir milletti...
Yazık size çok yazık...:-D
Fethullah Gülen Hocaefendi ve Bediüzzaman aynı kaynaktan beslendikleri için brbirlerine benzerdirler... İkisinin de amacı şahsi çıkarlarına hizmet değil bilakis insanlara Allah'ı anlatmaktır. Bu yüzden her ikisi de sürgünlerde de olsa şikayet etmek yerine Cemalullah aşkı ile yanmışlardır...
SELAM OLSUN! ! ! ! ! ! !
yasin suresinin son on ayeti ne güzel...
Bir ispanyol atasözü der ki; HEY YOLCU! YOLLAR YAPILMAZ! YOLLAR, YÜRÜYEREK OLUŞTURULUR!
Bu yol yapılmadı aksine bu yol yaşantıdan oluşturuldu...
BEN diyen Said Nursi olamaz...
Kendisi için söylenen bütün çirkin şeyleri kendisi affetmiş, hakkını helal etmiştir. Ebu Bekr-i Sıddık anlayışıyla Müslümanların cehennemde yanmaması için Allah'a aynı yakarışta bulunmuştur. O insanı görüp de ondan nefret eden vicdan sahibi bir insan görmedim. Düşünsenize Rabbim Allah dediği için bir 'serseri' gibi oradan oraya sürülmüş bir insan, bir 'katil' gibi defalarca kez zehirlenmeye çalışılmış bir insan... Ne için ümmetin imanını muhafaza etmesine zerre kadar yardımcı olabilmek için. Ötesinde Allah dostluğunun yanı sıra dava adamı bir uçurum kenarında ayağı kayar aşağı doğru yuvarlanırken aklında sadece bir tek şey vardır o da diline sirayet eder 'DAVAM! ! ! '. Onu bilenler vicdan sahibiyse onu severler... Allah dostu, evlad-ı resul, asrının en büyüklerinden, şahs-ı muhteşem! Son söz (dua) uğrunda, etrafını aydınlatmak için yandığı şeyi yani Cemallullahı görmesi...
Ne cennet tasası ne de cehennem, sadece Allah'ın rızası...