BİR ZAMANLAR AMERİKA / 3 (Once Upon a Time in America)
YORUMLAR (Derlemedir): "Bir gangster destanı... Dört sıkı arkadaşın, gangster dünyasında yükseliş ve düşüş hikayelesinin efsanevi anlatımı... Leone ustanın kamera arkasında adeta şov yaptığı bu sinema harikasında De Nironun da en iyi oyunculuklarından birisini ortaya koyduğu rahatlıkla söylenebilir.. Sonuçta farklı kurgusal yapısı, muazzam oyunculukları ve hayli ilginç finali ile gerçek bir başyapıt bu film."
"Sahip olduğu tüm unsurlarıyla bir sinema tarihi klasiği olan ve ortalama bir gangster filmine göre dram yönü daha ağır basan "Once Upon a Time in America" gangster klasiklerinin arasındaki yerini sonuna kadar hak ediyor."
..........
"Robert de Niro ve James Woods başta olmak üzere neredeyse tümünün döktürdüğü muhteşem oyuncu kadrosu, muhteşem bir soundtrack, kostümleri ve geçtiği dönemlerin mükemmel atmosferi, mekanlarıyla muhteşem bir dönem filmi."
..........
"Neredeyse her açıdan kusursuz olan ve dostluğun, aşkın, ihanetin ardı ardına ve çarpıcı bir dille sergilendiği bir film..."
..........
"Çocukluk, gençlik ve yaşlılık olmak üzere 3 farklı dönemin suç dünyasının iç içe geçmiş şekilde anlatıldığı efsanevi bir yapıt..."
..........
"Sergio Leone ustanın başyapıtı olarak kabul edilen ve her sahnesiyle sinema dersi verdiği muhteşem klasik..."
........
"Ennio Morricone imzalı, dostluğun destansı ağıtına vurgu yapan gelmiş geçmiş en hüzünlü müzikler..."
..........
SONUÇ (aGa' nın önerisi): İndirin ve izleyin. Mutlaka.
"Şimdi vakit Senli bir şiirdir doğan günde. Bayram sabahı telaşlarımdır Sana gelen yollarda. Toplayıp en çocuksu yanlarımı Mavi patiskalar içinde Uzak hayaller kurmaktır Gözlerine dair. ....."
Sendikal hakların henüz olmadığı, sömüren bir azınlığın sömürülen çoğunluğa hükmettiği... işçinin, bilinci olmayan bir makine olarak görüldüğü, kölelik düzeninin hüküm sürdüğü yıllar Amerikası...
Jurgis, ailesiyle birlikte Litvanya’dan Şikago’ya daha iyi bir hayat için gelmiş bir emekçidir. İlk bulduğu iş, bir et şirketinde sığır bağırsaklarını süpürmektir...
Yeni evlendiği karısı Ona ile yaşadıkları sonu mutsuz biten sarsıcı aşk öyküsüne koşut olarak, kapitalist sömürünün içinde kapitalizmin sınırsız vahşetine karşı yılmadan yaşam mücadelesi veren Jurgis'in yavaş yavaş bilinçlenmesini ve karşı mücadeleye geçmesini okuyucunun kafasına vura vura anlatan muhteşem bir roman...
Bu romanı gerçekçi ayrıntılara inerek yazmak amacıyla mezbahada kimliğini gizleyerek çalışan yazar Upton Sinclair, ağır ve kasvetli bir kurgu fakat harika bir anlatımla gerçeğin en sert halini bir tokat gibi suratlarımıza çarpıyor.
Sanayi toplumu içindeki gelir uçurumu ile derin ve çaresiz yoksulluğu gözler önüne sererken, toplumsal bunalım, kitlesel yoksullaşma dönemlerinde az gelişmiş veya gelişmekte olan ullelerin ne olacağını da gösteren bir ayna işlevi gören Şikago Mezbahaları, her emekçinin okuması gereken çarpıcı bir Upton Sinclair romanı.
BİR ZAMANLAR AMERİKA / 3
(Once Upon a Time in America)
YORUMLAR (Derlemedir):
"Bir gangster destanı... Dört sıkı arkadaşın, gangster dünyasında yükseliş ve düşüş hikayelesinin efsanevi anlatımı... Leone ustanın kamera arkasında adeta şov yaptığı bu sinema harikasında De Nironun da en iyi oyunculuklarından birisini ortaya koyduğu rahatlıkla söylenebilir.. Sonuçta farklı kurgusal yapısı, muazzam oyunculukları ve hayli ilginç finali ile gerçek bir başyapıt bu film."
"Sahip olduğu tüm unsurlarıyla bir sinema tarihi klasiği olan ve ortalama bir gangster filmine göre dram yönü daha ağır basan "Once Upon a Time in America" gangster klasiklerinin arasındaki yerini sonuna kadar hak ediyor."
..........
"Robert de Niro ve James Woods başta olmak üzere neredeyse tümünün döktürdüğü muhteşem oyuncu kadrosu, muhteşem bir soundtrack, kostümleri ve geçtiği dönemlerin mükemmel atmosferi, mekanlarıyla muhteşem bir dönem filmi."
..........
"Neredeyse her açıdan kusursuz olan ve dostluğun, aşkın, ihanetin ardı ardına ve çarpıcı bir dille sergilendiği bir film..."
..........
"Çocukluk, gençlik ve yaşlılık olmak üzere 3 farklı dönemin suç dünyasının iç içe geçmiş şekilde anlatıldığı efsanevi bir yapıt..."
..........
"Sergio Leone ustanın başyapıtı olarak kabul edilen ve her sahnesiyle sinema dersi verdiği muhteşem klasik..."
........
"Ennio Morricone imzalı, dostluğun destansı ağıtına vurgu yapan gelmiş geçmiş en hüzünlü müzikler..."
..........
SONUÇ (aGa' nın önerisi):
İndirin ve izleyin. Mutlaka.
YİNE SANA DAİR
Sende, ben,
kutba giden bir geminin sergüzeştini,
sende, ben,
kumarbaz macerasını keşiflerin,
sende uzaklığı,
sende, ben,
imkansızlığı seviyorum.
Güneşli bir ormana dalar gibi
dalmak gözlerine
ve kan ter içinde, aç ve öfkeli,
ve bir avcı istihasıyla etini dişlemek senin.
Sende, ben,
imkansızlığı seviyorum,
fakat asla ümitsizliği değil…
NAZIM HİKMET RAN
UGH BEYBİ !
UNUTULMAYAN FİLM MÜZİKLERİ
Deborah's Theme (Beste: Ennio Morricone)
("Once Upon a Time in America" filminden, 1984)
"Şimdi vakit
Senli bir şiirdir doğan günde.
Bayram sabahı telaşlarımdır
Sana gelen yollarda.
Toplayıp en çocuksu yanlarımı
Mavi patiskalar içinde
Uzak hayaller kurmaktır
Gözlerine dair.
....."
(Fatih Şahin IŞIK'tan...)
"Usandım bu canımdan, aman, DERDINLE geze geze..." (Türküden)
GEÇMİŞTEN ESİNTİLER
(Babamın top 10'inden)
"Bilinmedik bir hüzün var içimde, bir yalnızlık... Anlıyorum ki, ya ben fazlayım bu kentte, ya da BİRİ eksik."
KİTAPLIĞIMDAN
ŞİKAGO MEZBAHALARI / Upton SINCLAIR
Sendikal hakların henüz olmadığı,
sömüren bir azınlığın sömürülen çoğunluğa hükmettiği... işçinin, bilinci olmayan bir makine olarak görüldüğü, kölelik düzeninin hüküm sürdüğü yıllar Amerikası...
Jurgis, ailesiyle birlikte Litvanya’dan Şikago’ya daha iyi bir hayat için gelmiş bir emekçidir. İlk bulduğu iş, bir et şirketinde sığır bağırsaklarını süpürmektir...
Yeni evlendiği karısı Ona ile yaşadıkları sonu mutsuz biten sarsıcı aşk öyküsüne koşut olarak, kapitalist sömürünün içinde kapitalizmin sınırsız vahşetine karşı yılmadan yaşam mücadelesi veren Jurgis'in yavaş yavaş bilinçlenmesini
ve karşı mücadeleye geçmesini okuyucunun kafasına vura vura anlatan muhteşem bir roman...
Bu romanı gerçekçi ayrıntılara inerek
yazmak amacıyla mezbahada kimliğini gizleyerek çalışan yazar Upton Sinclair,
ağır ve kasvetli bir kurgu fakat harika bir anlatımla gerçeğin en sert halini bir tokat gibi suratlarımıza çarpıyor.
Sanayi toplumu içindeki gelir uçurumu ile
derin ve çaresiz yoksulluğu gözler önüne sererken, toplumsal bunalım, kitlesel yoksullaşma dönemlerinde az gelişmiş veya gelişmekte olan ullelerin ne olacağını da gösteren bir ayna işlevi gören Şikago Mezbahaları, her emekçinin okuması gereken çarpıcı bir Upton Sinclair romanı.
Edinin, okuyun. Öneririm.
BİR UNUTULMAYAN MAHUR BESTE...