sözlerime gülecek kadar yakınıma hoş geldin ne yakınmış meğer, aşk yüzünü güldürsün kocadığında dedikleri gün! aynalara yeniden hevesim geldi, güldürdüğün yüzümü göresim geldi! pek sevindirdin de beni, bıraktım dünyanın işini bu dünyaya: kutsal bir işim var dedim, tanrının sevdiği bir iş: seni sevmektir görevim.
Pencerem denize karşıdır Oturur düşünürüm bazı günler Seni beni mahzun eden bu haller geçer Gün gelir herkes gibi ben de ölürüm Bu aşk yürekten yüreğe yeniler Bir gün ağızdan ağıza dolaşır Adına yaktığım türküler...
Kandilli’den Çubuklu’ya çıktık gezintiye Yalnız kürek sadâsı gelen bir kayıktayız. Bizler mi vakti hoşça geçirmekteyiz bugün? Şüphem budur: Vakit mi geçirmektedir bizi? Zihnim neden kapıldı bu sonsuz düşünceye?
Bir yanda boşluğunda hudûd olmayan semâ; Bir yanda dâimâ uzayıp bitmeyen zaman. İnsan bu tezad içinde fikirler mırıldanır. Bazen çöküntüler, kırışıklardan ürkeriz, Bazen de neş’esizce: ‘Vakit geçmiyor’ deriz.
Silkin ve sakin ol! dedim âvâre gönlüme, Artık kederli hisleri bir bir içinden at! Eylül ferahlığında giderken Çubuklu’ya, Geçmiş, geçen veya gelecek vakti duymadan, Âheste çek kürekleri mehtâb uyanmasın!
Yani sen elmayı seviyorsun diye
Elmanın da seni sevmesi şart mı?
_ N. Hikmet
sözlerime gülecek kadar yakınıma hoş geldin
ne yakınmış meğer, aşk yüzünü güldürsün
kocadığında dedikleri gün!
aynalara yeniden hevesim geldi,
güldürdüğün yüzümü göresim geldi!
pek sevindirdin de beni,
bıraktım dünyanın işini bu dünyaya:
kutsal bir işim var dedim,
tanrının sevdiği bir iş: seni sevmektir görevim.
__ H. ERGÜLEN
Pencerem denize karşıdır
Oturur düşünürüm bazı günler
Seni beni mahzun eden bu haller geçer
Gün gelir herkes gibi ben de ölürüm
Bu aşk yürekten yüreğe yeniler
Bir gün ağızdan ağıza dolaşır
Adına yaktığım türküler...
________ Necati Cumalı
bir yastık arıyorum kuş seslerinden
mühim değil sonrası.
__ İ. Tenekeci
Kim bilecek bugün günlerden
Hangi gün olduğunu
Senin ne rüyalar gördüğünü
Rüyaların görülmeden sana göründüğünü
Bugünse günlerden ölüm
Bugün günlerden sana vuslat ağabey
Bugün günlerden can
Bugün günlerden düğün
__ Ragıp Karcı
sen(in) de dipsiz, kalbin dinlenir bazen...
Ellerine sarın kalbimin içi
o ayla boyanmış nar ellerine...
__ M. Akif İnan
Kandilli’den Çubuklu’ya çıktık gezintiye
Yalnız kürek sadâsı gelen bir kayıktayız.
Bizler mi vakti hoşça geçirmekteyiz bugün?
Şüphem budur: Vakit mi geçirmektedir bizi?
Zihnim neden kapıldı bu sonsuz düşünceye?
Bir yanda boşluğunda hudûd olmayan semâ;
Bir yanda dâimâ uzayıp bitmeyen zaman.
İnsan bu tezad içinde fikirler mırıldanır.
Bazen çöküntüler, kırışıklardan ürkeriz,
Bazen de neş’esizce: ‘Vakit geçmiyor’ deriz.
Silkin ve sakin ol! dedim âvâre gönlüme,
Artık kederli hisleri bir bir içinden at!
Eylül ferahlığında giderken Çubuklu’ya,
Geçmiş, geçen veya gelecek vakti duymadan,
Âheste çek kürekleri mehtâb uyanmasın!
__ Y.K. Beyatlı
Seni sevenlerin ola mı aklı
Bir dem uslıyısa her dem delidir
_ Yunus Emre
Bende olan aşikar sensin
Ben hod yokum ol ki var sensin
___ Fuzûli