Deli Dumrul, Dede Korkut hikayelerinden birisidir.. Birgün ağlayan bir kadın görür ve ne oldu diye sorar, kadın Azrailin oğlunu aldığını söyler.. Deli Dumrulda Azraile kafa tutar, gelmesini ve kendisiyle dövüşmesini ister...
Deli Dumrul yaptığı köprüden geçendende geçmeyendende geçiş parası alarak, bu dönemdeki hükümetlere ve son dönem Maliye bakanlarına esin kaynağı olmuştur. Ancak Azraille girdiği diyaloğ ve sonrası hoş değil, neyse ki sadece masal.
kendilerini yakınen tanırım...deli falan değil wallaaaa...adam gibi adam:=)) eğer dumrul abim deliyse,bizim boğaz köprüsünü yapıpda kısa bir süre sonra para akışının duracağını söyleyen ve sözlerinde durmayan amcalar zır zır deli :) =
Deli Dumrul söylencesi kısaca şöyledir; kendi yaptığı köprünün yamacında bir yiğit ölmüştür. Dumrul bu ölüme isyan eder çünkü, onun ölümünde kendi ölümünü görür ve yiğidin canını alan Azrail’e meydan okur. Sözde, Azrail’le kapışacak ve yiğidin canını geri alacaktır. Dumrul’un bu isyanı Tanrı’nın hoşuna gitmez ve Azrail’e onun canını almasını buyurur. Azrail Dumrul’un canını almaya geldiğinde Dumrul ona saldırır. Azrail güvercin olup kaçar. Bundan gururlanan Dumrul, onu yakalamak için arkasından gider ve odur diye iki güvercin öldürür. Tam evine dönerken Azrail yine karşısına çıkar. Bu kez korkar Dumrul ve Tanrı’ya yalvarmaya başlar. Bu yakarış Tanrı’nın hoşuna gider. Kendi canına karşılık bir can bulursa ölmeyecektir. Dumrul önce babasına sonra da anasına gider. İkisi de canlarını vermek istemez. Sonunda öleceğini kabullenen Dumrul sevdalısıyla helalleşmek için onun yanına gelip her şeyi anlattığında kadın, onsuz bir yaşamı istemeyeceğini ve Azrail’den kendi canını almasını söyler. Bunun üzerine, Dumrul yine Tanrı’ya yakarır. Dumrul’un yakarışı karşısında yumuşar Tanrı ve onların canını bağışlamakla kalmaz, ömürlerine yüz kırk yıl daha ekler. Bunun yanında, annesi ve babasının canını alır.
Murathan Mungan’ın yazıp Mustafa Avkıran’ın yönettiği 'Dumrul ile Azrail' adlı oyun İsviçre, Hollanda, Tunus ve Almanya’dan sonra Nisan’da Amerika da da oynanmış.
Anadolu mitleri ve 'Dede Korkut Masalları'ndan yola çıkarak günümüze kadar uzanan süreçte evrensel kişiliklerin bir karşılaşmasını anlatan Murathan Mungan’ın 'Dumrul ile Azrail' oyunu,5. Sokak Tiyatrosu çatısı altında oynanmış.Ortak yapımcıları İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı, Hebbel Theater, Zuercher Theater Spektakel ve Rotterdamse Schowburg olan Mustafa Avkıran’ın yönettiği, Övül Avkıran, Murat Daltaban, Sema, Alptekin Serdengeçti ve Engin Yörükoğlu’nun rol aldığı 'Dumrul ile Azrail' bugüne kadar İsviçre, Hollanda, Tunus ve Almanya’da seyirci karşısına çıktı.
Deli Dumrul, Dede Korkut hikayelerinden birisidir..
Birgün ağlayan bir kadın görür ve ne oldu diye sorar,
kadın Azrailin oğlunu aldığını söyler..
Deli Dumrulda Azraile kafa tutar, gelmesini ve kendisiyle dövüşmesini ister...
Deli Dumrul yaptığı köprüden geçendende geçmeyendende geçiş parası alarak, bu dönemdeki hükümetlere ve son dönem Maliye bakanlarına esin kaynağı olmuştur.
Ancak Azraille girdiği diyaloğ ve sonrası hoş değil, neyse ki sadece masal.
toy bir dağ o..kendini kazmak yerine başkalarının üzerine yürümüş bunca yıl..
iyi günler beni adım dumrul tam olarak adım anlami bilmiyorum tam olarak acıklama yaparamısınız rica ederimi mesaj bekliyorum
bugün 16.40'ta tekrarı vardı trt1'de.
deli dumrul ile azrail arasındaki diyalog biraz gayr-i ciddi olmuş bence, neyse...
özetle güzeldi.
Deli dumrul; dede korkut hikayelerinde ismi, geçen bir şahıstır.azraile savaş açmış daha sonra pişman olmuş:D
deli dumrul hangi yüzyılda yaşadı
11.01.2007 itibariyle TRT'de yayınlanan Dede Korkut hikayesi...
gece uykuya dalma zorluğu çektiren konu ve efektler, iyi oyunculuk, atam atam sen kalk da ben yatam:'(
ya bende geçenlerde tiyatro oyununa gittim efektlerle acayip hoş olmustu...tavsiye ederim...
kendilerini yakınen tanırım...deli falan değil wallaaaa...adam gibi adam:=)) eğer dumrul abim deliyse,bizim boğaz köprüsünü yapıpda kısa bir süre sonra para akışının duracağını söyleyen ve sözlerinde durmayan amcalar zır zır deli :) =
deli dumrul bana hikaye olduğunu çağırıştırıyor.
İyi yürekli bir kabadayıyı
Otopark mafyası...
çölün ortasına köprü yapıp geçenden 10 akçe geçmeyenden zorla 20 akçe alan kişi..
harika bi çizgi filmi olurdu yaa...
Deli Dumrul söylencesi kısaca şöyledir; kendi yaptığı köprünün
yamacında bir yiğit ölmüştür. Dumrul bu ölüme isyan eder çünkü, onun
ölümünde kendi ölümünü görür ve yiğidin canını alan Azrail’e meydan
okur. Sözde, Azrail’le kapışacak ve yiğidin canını geri alacaktır.
Dumrul’un bu isyanı Tanrı’nın hoşuna gitmez ve Azrail’e onun canını
almasını buyurur. Azrail Dumrul’un canını almaya geldiğinde Dumrul
ona saldırır. Azrail güvercin olup kaçar. Bundan gururlanan Dumrul,
onu yakalamak için arkasından gider ve odur diye iki güvercin
öldürür. Tam evine dönerken Azrail yine karşısına çıkar. Bu kez
korkar Dumrul ve Tanrı’ya yalvarmaya başlar. Bu yakarış Tanrı’nın
hoşuna gider. Kendi canına karşılık bir can bulursa ölmeyecektir.
Dumrul önce babasına sonra da anasına gider. İkisi de canlarını
vermek istemez. Sonunda öleceğini kabullenen Dumrul sevdalısıyla
helalleşmek için onun yanına gelip her şeyi anlattığında kadın,
onsuz bir yaşamı istemeyeceğini ve Azrail’den kendi canını almasını
söyler. Bunun üzerine, Dumrul yine Tanrı’ya yakarır. Dumrul’un
yakarışı karşısında yumuşar Tanrı ve onların canını bağışlamakla
kalmaz, ömürlerine yüz kırk yıl daha ekler. Bunun yanında, annesi ve
babasının canını alır.
Murathan Mungan’ın yazıp Mustafa Avkıran’ın yönettiği 'Dumrul ile Azrail' adlı oyun İsviçre, Hollanda, Tunus ve Almanya’dan sonra Nisan’da Amerika da da oynanmış.
Anadolu mitleri ve 'Dede Korkut Masalları'ndan yola çıkarak günümüze kadar uzanan süreçte evrensel kişiliklerin bir karşılaşmasını anlatan Murathan Mungan’ın 'Dumrul ile Azrail' oyunu,5. Sokak Tiyatrosu çatısı altında oynanmış.Ortak yapımcıları İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı, Hebbel Theater, Zuercher Theater Spektakel ve Rotterdamse Schowburg olan Mustafa Avkıran’ın yönettiği, Övül Avkıran, Murat Daltaban, Sema, Alptekin Serdengeçti ve Engin Yörükoğlu’nun rol aldığı 'Dumrul ile Azrail' bugüne kadar İsviçre, Hollanda, Tunus ve Almanya’da seyirci karşısına çıktı.
dede korkut hikayelerinde vardı.