bir meselenin, bir sözün iç yüzü, içi, iç anlamı. tasavvufun özel terminolojilerinde, gizli hakikat, görünenin derinindeki anlam, ayet ve hadislerin öz olduğu maksadı gibi anlamlara gelir.
aynı zamanda esmayı hüsnadandır görülmesi mümkün olmayan insanın vehim ve düşüncelerinin ötesindegibi anlamları vardır Allahü alem
batın ve zahir zıt anlamlı iki sözcüktür. batın 'ağzın iç tarafı' anlamına gelir. gizli, herkesin göremeyeceği hakikatler için kullanılır. islamiyet'te hanefi ve şafi mezheplerinin ayrım noktasında önemli bir yeri vardır.
batıni inançların dünya tarihindeki yeri hiç küçümsenemeyecek kadar büyüktür.
benim oğlumun adı batın batın allahın isimlerinden tıota karın demek olduğunu elbette biliyorum allahın sıfatı olarak baktığımız zaman farklı batın akılların idrak edemeyeceği yüceliği gizli olan demek
doğum demek galiba belgesel kanallarında hayvanlar bi doğumda 3 yavru doğuruyo mesela ama artistik olsun diyemi neden bilmiyorum sunan arkadaş bir batında diyo :))
Tasavvufta ve tarikatların özel terminolojilerinde, gizli hakikat, görünenin derinindeki anlam, ayet ve hadislerin öz olduğu maksadı gibi anlamlara gelir.
Tasavufta, dini kuralların ve şeriat hükümlerinin bir zahiri (dış) bir de batani (iç) anlamlar olduğu kabul edilmektedir. Batani ve zahiri yorumlar İslam tarihinde, özellikle tasavvufta en önemli tartışma konularındandır. Batıniliği ön plana çıkaranlardan ve asıl önemli olanın iç anlam olduğunu ileri sürenlerden bir kısmı şeraiti toptan red edecek kadar ileri gitmişlerdir. Bu yüzden, tasavvuf ile şer’i hükümler arasında hiçbir ayrılığın olmadığını söyleyen din bilginleri ve büyük mutasavvuflar her iki görüşün de dengeli olması gerektiğini hiçbir batıni görüşün şekil olarak bile şer’i hükümlere aykırı olamayacağını savunmuşlardır. Mutasavvuflar, batına önem vermekle beraber, zahiri de ihmal etmez ve küçük görmezler.
benim oglumun adı batın ALLAHIIN sıfatlarından GÖZLERDEN IRAK DUYGULARDAN GİZLİ DEMEK kısaca tabiki tıp dilindede karın demek
Batın; Duymak,Ruh,Akıl.....
Zahir; Görmek,Vucut,Beyin.....
bir meselenin, bir sözün iç yüzü, içi, iç anlamı. tasavvufun özel terminolojilerinde, gizli hakikat, görünenin derinindeki anlam, ayet ve hadislerin öz olduğu maksadı gibi anlamlara gelir.
aynı zamanda esmayı hüsnadandır
görülmesi mümkün olmayan insanın vehim ve düşüncelerinin ötesindegibi anlamları vardır Allahü alem
gizli anlam.görünmeyen anlam.BİLİNEN AÇIK ANLAMIN DIŞINDA,ONUN ALTINDA GİZLENEN BAŞKA BİR ANLAMINDA BULUNDUĞUNU İFADE EDEN KELİME.
gizli,güç anlamlarını çağrıştırıyor
batın
batın ve zahir zıt anlamlı iki sözcüktür.
batın 'ağzın iç tarafı' anlamına gelir.
gizli, herkesin göremeyeceği hakikatler için kullanılır.
islamiyet'te hanefi ve şafi mezheplerinin ayrım noktasında önemli bir yeri vardır.
batıni inançların dünya tarihindeki yeri hiç küçümsenemeyecek kadar büyüktür.
=ezoterik
benim oğlumun adı batın batın allahın isimlerinden tıota karın demek olduğunu elbette biliyorum allahın sıfatı olarak baktığımız zaman farklı batın akılların idrak edemeyeceği yüceliği gizli olan demek
batın birincisi 'karın' anlamına geliyor..bir diğeri ise 'göbek,kuşak' anlamında kullanılmakta..
Batin baska olsada,biz zahire merakliyiz...
(bence)
batın; gizli..
doğum demek galiba belgesel kanallarında hayvanlar bi doğumda 3 yavru doğuruyo mesela ama artistik olsun diyemi neden bilmiyorum sunan arkadaş bir batında diyo :))
'Cevizin kabuğunu kırıp özüne inmeyen cevizin hepsini kabuk zanneder.'
Gazâli
Bir meselenin, bir sözün iç yüzü, içi, iç anlamı.
Tasavvufta ve tarikatların özel terminolojilerinde, gizli hakikat, görünenin derinindeki anlam, ayet ve hadislerin öz olduğu maksadı gibi anlamlara gelir.
Tasavufta, dini kuralların ve şeriat hükümlerinin bir zahiri (dış) bir de batani (iç) anlamlar olduğu kabul edilmektedir. Batani ve zahiri yorumlar İslam tarihinde, özellikle tasavvufta en önemli tartışma konularındandır. Batıniliği ön plana çıkaranlardan ve asıl önemli olanın iç anlam olduğunu ileri sürenlerden bir kısmı şeraiti toptan red edecek kadar ileri gitmişlerdir. Bu yüzden, tasavvuf ile şer’i hükümler arasında hiçbir ayrılığın olmadığını söyleyen din bilginleri ve büyük mutasavvuflar her iki görüşün de dengeli olması gerektiğini hiçbir batıni görüşün şekil olarak bile şer’i hükümlere aykırı olamayacağını savunmuşlardır. Mutasavvuflar, batına önem vermekle beraber, zahiri de ihmal etmez ve küçük görmezler.