Rabia hanım söylediklerimi sataşma olarak kabul etmeniz çok üzücü olurdu umarım öyle değil. Demek istediğim Elif etimolojik olarak sadece bir anlama gelmez. Birden çok anlama gelir ve kendinden sonra veya önce gelen harfe göre de anlam değişikliğine uğrar. Kabaca başlangıçta yer alan ilk herşeyin toplandığı şey bir araya getiren Vs Vs. Peki biz bu kelimelerin gerçek anlamlarına nasıl ulaşacağız? benim bir fikrim var. Konu ben değilim. Konu Allahın anlayalım diye gönderdiği Arapça'dan bile anlayamıyorsak yolun neresinde olduğumuz meselesi.. Barut bey Türkiye de yaşıyorum..
Avrupa medeniyeti neden kendi medeniyetinin kültürü dururken bizim medeniyetimizi süsleyip bize satsın ki. Biz batıya öykünüyoruz çünkü onlar yapıyor biz yapmıyoruz. Ya da yaparken kendi kültürümüzden kopup kötü taklitler yapıyoruz.. ..
Yani bunca yıldır kendime saklıyordum ama hadi bugün ramazan sadakası olsun diye söylüyorum. Cumhurbaşkanlığı forsuna Anadoluda ki medeniyetleri de eklediğimiz gün büyük devlet olduğumuz gündür... Atatürk Türk Dil ve Tarih coğrafya kurumunu kurarken bunu bir gün Türkiye Cumhuriyeti başarabileceğini düşünmemiş olamaz. Büyük olmak büyük düşünüp kibirlenmeden bütün bir tarihi biriktirip bütün bu birikimleri aktaracak nesiller yetiştirip onların kalplerinde yeralmakla mümkündür.
Rabia hanım Elif in anlamını bilen ilahiyatcı varmıdır çok merak ediyorum. Paulo Coelho kadar bir kitap da yer vermiş herhangibir müslüman varmıdır onu da merak ediyorum. Bazı sürelere başlarken mesela "Bakara" neden harflerle başlandığı ve ne anlama geldiği konusunda bir kaynak varmıdır merak ediyorum. Bütün bu merak ettiklerimden bir anlam çıkarbildimiz mi onu da şimdi merak etmeye başladım..
Neden böyle oluyor.. İş dönüp dolaşıp biz iyiyiz en iyisi biziz dünyaya medeniyet öğrettik dünya medeniyeti bizden öğrendi ama biz medeni kalamadık a dönüyor iş... Cehalet... Genel kabul görmüş medeniyet saiklerine göre bize medeni dünyanın hiç bir yerinde yer vermiyorlar.. Sebebi basit bilim toplumu olamıyoruz.. Bu bilim toplumu denilen her derde deva şey medeniyetin en küçük parçası ama çok işlevsel devletlerin ilahinihaye yaşamasını sağlıyor. 16 devlet kurup yıkmakla övünen başka bir toplum olmadığı için bunun iyi mi kötü mü olduğuna dünyanın medeniyet tarihi karar verecek. Aklımızı başımıza almazsak ki almayacağa benziyoruz medeni dünyada yerimiz olmayacak..
Acaba neyi çarpıtıyoruz. Daha "Elif" in ne anlama geldiği konusunda en küçük bir entellektüel bilgisi olmayan yurdum insanının hergün tv ekranlarından bir iki otel sahibi nitelikli dolandırıcı vasfına sahip hatip oğullarınca sömürülmesinin arkasında ne var zannediyorsunuz. Elifi mertek zanneden ülkelerde islam adına yapılanlara gözlerini kapayan müslümanlara "yaradan Rabbin adıyla oku" demek çarpıtmaksa Allah yardımcımız olsun..
Neden amin deriz.. rivayet o dur ki Cemaatle kılınan namazlarda yüksek sesle okunan Fatiha'dan sonra cemaatin yüksek sesle amin dediği peygamberinde imamın duymayacağı şekilde söylemeleri konusunda cemaati uyardığı söylenir. bu uygulama Namaz sonu dualarda yüksek sesle söylenmesine devam edilmiştir İslami karşılık olarak Allah kabul etsin anlamında kullanılır ki etimolojik anlamı konusunda tartışmalar henüz sonlanmamışa benziyor. Mitolojik olarak yapılan araştırmalar ilahi araştırmaların önüne geçmiştir. Arkeolojik araştırmaları ve kitabeleri okumakta ilahiyat dan daha hevesli görünen mitolojiciler aslında dinin bir komedi olduğu düşüncesini dincilerinde ekmeklerine yağ sürerek dillendirmektedirler. İslam aleminin en köklü medeniyetlerinde aklı başında bir etimolojik kurum yoktur. Arkeoloji mitoloji felsefe mantık ve matematiği söylemiyorum bile.. Böyle olunca hergün her vakit her saniye Allaha dua eden insanın duasının kabul olmadı için söylediği söz aslında Allaha bir yakarış mı yada ortak koşmayın mı olduğu konusunda kafalar karışabilir. "Oku"mayan ve" kalemle yazmayı öğreten" Rabbine iki kelam bırakmayan insanın cehaleti "bilmiyorlar,bilselerdi yapmazlardı" ile özetlenebilir. Helak olmuyorsak duadan dır... Allahım Sen kabul et...
Kendimi yormam konusundaki hassasiyetiniz beni nasıl gururlandırdı bilemezsiniz. Bir edebi eser yazıldığı yıldan bağımsız olarak klasikleşebilir. Bu sanatçının eser üstündeki gücünü gösterir. küçük bir çocuğu anlatır gibi anlatıyorum kendimi yormayacağım... Varsayalım ateistlerin olduğu bir kütüphaneye biri Kutsal bir kitap hediye etsin. Biri bu kitabı okusun sonra diğerlerine anlatsın diğerleri de okusun onun okuduğu gibi olmadığını aslında başka türlü olduğu konusunda hüküm çıkarsın her okuyan ayrı ayrı hükümler çıkarsın. Kitap ilk okuyandan başlayarak değişmediği halde hükümler değişiyor. Şimdi diyebilirsin ki O kutsal bir kitap. İşte ateistler için değil. Klasikler de kutsal kitaplar gibidir her seferinde yeni bir anlama ve değerlendirme fırsatı tanıdıkları için klasiktirler. Şimdi senin hümanizm adı altında küçümsediğin şey bizim için yaratılan herşeyin kutsal olduğu ile ilgilidir. İnsan fıtratı gereği bunun için çaba harcıyabilir. Tabii ki sizinki de bir tercih üç beş ağaç bir iki köpek bataklık veya ormanlık yaşamak için yok ettiğiniz her santimetre kareye Allah milyonlarca yaşam sığdırmış. Senin tek farkın insan görünüyor olman..
Rabia hanım söylediklerimi sataşma olarak kabul etmeniz çok üzücü olurdu umarım öyle değil. Demek istediğim Elif etimolojik olarak sadece bir anlama gelmez. Birden çok anlama gelir ve kendinden sonra veya önce gelen harfe göre de anlam değişikliğine uğrar. Kabaca başlangıçta yer alan ilk herşeyin toplandığı şey bir araya getiren Vs Vs. Peki biz bu kelimelerin gerçek anlamlarına nasıl ulaşacağız? benim bir fikrim var. Konu ben değilim. Konu Allahın anlayalım diye gönderdiği Arapça'dan bile anlayamıyorsak yolun neresinde olduğumuz meselesi..
Barut bey Türkiye de yaşıyorum..
Avrupa medeniyeti neden kendi medeniyetinin kültürü dururken bizim medeniyetimizi süsleyip bize satsın ki. Biz batıya öykünüyoruz çünkü onlar yapıyor biz yapmıyoruz. Ya da yaparken kendi kültürümüzden kopup kötü taklitler yapıyoruz.. ..
Yani bunca yıldır kendime saklıyordum ama hadi bugün ramazan sadakası olsun diye söylüyorum. Cumhurbaşkanlığı forsuna Anadoluda ki medeniyetleri de eklediğimiz gün büyük devlet olduğumuz gündür... Atatürk Türk Dil ve Tarih coğrafya kurumunu kurarken bunu bir gün Türkiye Cumhuriyeti başarabileceğini düşünmemiş olamaz. Büyük olmak büyük düşünüp kibirlenmeden bütün bir tarihi biriktirip bütün bu birikimleri aktaracak nesiller yetiştirip onların kalplerinde yeralmakla mümkündür.
Rabia hanım Elif in anlamını bilen ilahiyatcı varmıdır çok merak ediyorum. Paulo Coelho kadar bir kitap da yer vermiş herhangibir müslüman varmıdır onu da merak ediyorum. Bazı sürelere başlarken mesela "Bakara" neden harflerle başlandığı ve ne anlama geldiği konusunda bir kaynak varmıdır merak ediyorum. Bütün bu merak ettiklerimden bir anlam çıkarbildimiz mi onu da şimdi merak etmeye başladım..
Neden böyle oluyor.. İş dönüp dolaşıp biz iyiyiz en iyisi biziz dünyaya medeniyet öğrettik dünya medeniyeti bizden öğrendi ama biz medeni kalamadık a dönüyor iş... Cehalet...
Genel kabul görmüş medeniyet saiklerine göre bize medeni dünyanın hiç bir yerinde yer vermiyorlar.. Sebebi basit bilim toplumu olamıyoruz.. Bu bilim toplumu denilen her derde deva şey medeniyetin en küçük parçası ama çok işlevsel devletlerin ilahinihaye yaşamasını sağlıyor. 16 devlet kurup yıkmakla övünen başka bir toplum olmadığı için bunun iyi mi kötü mü olduğuna dünyanın medeniyet tarihi karar verecek. Aklımızı başımıza almazsak ki almayacağa benziyoruz medeni dünyada yerimiz olmayacak..
Acaba neyi çarpıtıyoruz. Daha "Elif" in ne anlama geldiği konusunda en küçük bir entellektüel bilgisi olmayan yurdum insanının hergün tv ekranlarından bir iki otel sahibi nitelikli dolandırıcı vasfına sahip hatip oğullarınca sömürülmesinin arkasında ne var zannediyorsunuz. Elifi mertek zanneden ülkelerde islam adına yapılanlara gözlerini kapayan müslümanlara "yaradan Rabbin adıyla oku" demek çarpıtmaksa Allah yardımcımız olsun..
Neden amin deriz.. rivayet o dur ki Cemaatle kılınan namazlarda yüksek sesle okunan Fatiha'dan sonra cemaatin yüksek sesle amin dediği peygamberinde imamın duymayacağı şekilde söylemeleri konusunda cemaati uyardığı söylenir. bu uygulama Namaz sonu dualarda yüksek sesle söylenmesine devam edilmiştir İslami karşılık olarak Allah kabul etsin anlamında kullanılır ki etimolojik anlamı konusunda tartışmalar henüz sonlanmamışa benziyor.
Mitolojik olarak yapılan araştırmalar ilahi araştırmaların önüne geçmiştir. Arkeolojik araştırmaları ve kitabeleri okumakta ilahiyat dan daha hevesli görünen mitolojiciler aslında dinin bir komedi olduğu düşüncesini dincilerinde ekmeklerine yağ sürerek dillendirmektedirler. İslam aleminin en köklü medeniyetlerinde aklı başında bir etimolojik kurum yoktur. Arkeoloji mitoloji felsefe mantık ve matematiği söylemiyorum bile.. Böyle olunca hergün her vakit her saniye Allaha dua eden insanın duasının kabul olmadı için söylediği söz aslında Allaha bir yakarış mı yada ortak koşmayın mı olduğu konusunda kafalar karışabilir. "Oku"mayan ve" kalemle yazmayı öğreten" Rabbine iki kelam bırakmayan insanın cehaleti "bilmiyorlar,bilselerdi yapmazlardı" ile özetlenebilir. Helak olmuyorsak duadan dır... Allahım Sen kabul et...
Mj remember time. Amon falan derken uygun düştü..
https://www.google.com/url?sa=t&source=web&rct=j&url=%23&ved=2ahUKEwjW6cDdvZriAhWHMewKHaOuCGsQ8TUwAXoECAkQEQ&usg=AOvVaw0VTJzWxrN8ZFOD4xbU2nov
Kendimi yormam konusundaki hassasiyetiniz beni nasıl gururlandırdı bilemezsiniz. Bir edebi eser yazıldığı yıldan bağımsız olarak klasikleşebilir. Bu sanatçının eser üstündeki gücünü gösterir. küçük bir çocuğu anlatır gibi anlatıyorum kendimi yormayacağım...
Varsayalım ateistlerin olduğu bir kütüphaneye biri Kutsal bir kitap hediye etsin. Biri bu kitabı okusun sonra diğerlerine anlatsın diğerleri de okusun onun okuduğu gibi olmadığını aslında başka türlü olduğu konusunda hüküm çıkarsın her okuyan ayrı ayrı hükümler çıkarsın. Kitap ilk okuyandan başlayarak değişmediği halde hükümler değişiyor. Şimdi diyebilirsin ki O kutsal bir kitap. İşte ateistler için değil. Klasikler de kutsal kitaplar gibidir her seferinde yeni bir anlama ve değerlendirme fırsatı tanıdıkları için klasiktirler. Şimdi senin hümanizm adı altında küçümsediğin şey bizim için yaratılan herşeyin kutsal olduğu ile ilgilidir. İnsan fıtratı gereği bunun için çaba harcıyabilir. Tabii ki sizinki de bir tercih üç beş ağaç bir iki köpek bataklık veya ormanlık yaşamak için yok ettiğiniz her santimetre kareye Allah milyonlarca yaşam sığdırmış. Senin tek farkın insan görünüyor olman..