Kültür Sanat Edebiyat Şiir

  • vefa08.04.2015 - 17:13

    Vefa nedir, bilir misin?
    Vefa arkanda bıraktığını, giderken yaktığını yabana atmamandır.
    Vefa; dostluğun asaletine, bir dua sonrası verilen sözlere,
    hayallere ihanet katmamandır.
    Vefâ ötelerin sonsuz mükafatı karşısında, cehennemi hafife almaman,
    ulvi güzellikleri dünyaya satmamandır.

  • tükeniş08.04.2015 - 09:59

    umudut bittiği,çaresizliğin tavan yaptığı noktadır....

  • türklere özgü davranışlar08.04.2015 - 09:56

    Piknik tüplerini gaz kaçırıyo mu diye çakmakla kontrol eden bir milletiz :)

  • şiirlerde yaşamak08.04.2015 - 09:52

    Belki bir gün şiirlerde karşılaşırız seninle,
    Ölçüsü ya da kafiyesi olmayan şiirlerde.
    Belki şairi bile belli olmayan mısralarda,
    Ama baştan sona sen kokan şiirlerde.

  • şu an ne dinliyorum08.04.2015 - 09:50

    İrem Derici - Değmezsin Ağlamaya

  • aşk07.04.2015 - 23:15

    Amerika’da yaşayan genç bir adam varmış. Bu genç o kadar yakışıklıymış ki bebek gibi bembeyaz bir yüzü kocaman mavi gözleri varmış.
    Bir gün dergi almaya gittiğinde dergicide bir kitap görmüş ve o kitabı almış. Okuduktan sonra kitaptaki düşünceler resmen adamın düşünceleriyle aynıymış. Yazarın adı Amy’ymiş. Adam bu kitabı yazan kişinin adresini bulmuş ve ona mektup göndermiş. Kitabını çok beğendiğini ve her yönde aynı fikirde olduklarını söylemiş.
    Aylar geçmiş, bunlar hala mektuplaşmaya devam ediyorlarmış. Adam her geçen gün bu kadına aşık oluyormuş, kadın da adama. Resmen RUH İKİZİ olduklarını düşünüyorlamış.
    Bir gün buluşmaya karar vermiş ve bir yer belirlemişler. Kadın yakasında kırmızı bir gül olacağını söylemiş. Adam kadına öyle aşıkmış ki gözü başka birşey görmüyormuş. Buluşcakları gün eli ayağı titriyor, kalbi yerinden çıkacak gibi atıyormuş.
    Zaman geldiğinde genç adam buluşacakları yere gitmiş. Aman Tanrım…! ! Uzun boylu, beyaz tenli, mavi gözlü hayatında görmediği kadar güzel bir kız… Bu kızın gerçek olup olmadığına bile inanamıyormuş. Altın sarısı beline kadar uzayan saçları dalgalanıyor ve göz kamaştırıyormuş. Adam “Ne olur sen o kız ol, Ne olur sen o kız ol” diye içinden haykırıyormuş.
    Kız bankın üzerine oturmuş ve adama bakmaya başlamış. Adam arkasını döndüğünde bir de ne görsün kısa boylu yaşlı, çirkin ve şişman bir bayan yakasında da kırmızı bir gül var.
    İki kadının arasında kalan genç, ya çirkin ama hayatında tanıdığı en mükemmel olan kadının yanına gidecekmiş ya da dünyalar güzeli bir kadının yanına. Çirkin olanı yani sevdiği kadınını seçmiş, yanına gitmiş ve
    - Merhaba Amy…
    Kadın yabancı gözlerle ona bakmış:
    - Ben Amy değilim, şu karşı bankta oturan bayan bana bu gülü verdi ve bunun hayatının sınavı olduğunu söyledi. Şimdi seni orda bekliyor…
    Gerçekten aşk hayatımızda ki en büyük sınavlardan birisi,bu sınavdan kalmamanız dileğiyle...

  • aşk02.04.2015 - 23:04

    Aşk, rüzgarın ağaçların arasında dolaşırken çıkardığı sesi dinleyip sevgilisinin yanında olmadığına hayıflanmaktır. Yalnızlıktır.

  • şu an ne dinliyorum02.04.2015 - 22:59

    Gülşen - Emrin Olur