Bu seferki balkon ziyaretçimiz pislik bir moruk, el kol hareketi yapıyor, belli ki o günlerin rezillerinden, ne haltla yedi kimbilir, merak etme az kalmış zamanın hesap verme zamanı yaklaştı, yok öyle yanıma kalacak, gidince anlatacaklar ve yaptıklarını da yalatacaklar, - Hanginiz iyi ve güzel işler yapacak görelim ve gösterelim diye hayatı ve ölümü yarattık - KURAN, KENDİ, - bu rezil heriflerin yaptığına iyi diyecek adamın suratın bile tükürülmez, bir kez bizim arkadaş sürgün sonrası 12 Eylül de istifa edip Erzurumda her şeye sıfırdan başlayınca 38 yaşında asistan olmak zorunda kaldı, o yaşta ayda 6 nöbet tutuyor, neyse, sonra bitti uzman olarak, Bakırköy Akıl hastanesine konsültan hekim olarak verdiler, hocalık falan çöp oldu, bir defasında ziyaret ettiğimde koridorda bir genç kız gördüm, - Mahir, Hüseyin, Ulaş kurtuluşa kadar savaş diye bağırıyor, delirmiş - , ne halkı be, yürü mikrop.
Onları da boşver, onlar her çağda, her toplumda, her coğrafyada olacaklar, ne söylesen derisine işlemez, ve ebediyyen elenecekler, en feci şekliyle, sınav, onun için var, kendini doğruya adayanlar hakkını alsın diye ölçüleri de rehberde var zaten, esaslarıyla, doğru tercih yapsalardı ne yapalım, herkesin şansı eşitti. Şimdiden hapsine bol şans, kendin pişir kendin ye ocakbaşında, biraz teselli bulsunlar, günü bir gün nasıl olsa gelir, öyle ya da böyle.
Aşşşkkk. En kötü mikroptur. Bulaştımı birkez bırakmaz yakanı. İnim inim inletir adamı. Bunun tedaviside yoktur. Öyle zamanıda ilaç olarak göstermeyin, hiç bir işe yaramıyor....
Eski yunancada okunuşu 'mikrobios' 'mikro' gözle görülemeyecek kadar küçük olan 'bios' canlı.. Etimoloji 'küçük canlı' diyor; iyi kötü ayırımı yapılmamış.. :)
Ey sahip Ey yaşadığım beden.. yaralıyım dedim hastayım dedim bir mikrobun tecavüzüne uğradım çoğalıyorum dedim ilgilenmedin benimle hiç geçer dedin ağladım bağırdım çığırdım dikişer attın konuşan dudaklarıma koşup kimselere söylemeyeyim diye kestin ayak bileklerimden ama mikrobun tecavüzü devam etti çoğaldım büyüdüm ve seni öldürecek bir hastalık oldum şimdi. neden sahip neden dışladın beni?
Bir de zamanın birinde ismini şu anda hatırlayamadığım bir bilim adamı(!) ,dünyanın hakimi mikroplardır,makroplar değil,demiş.Vay efendim,küçük bir bakteri koca bir balinayı öldürebilirmiş.
Bu nasıl bir aşağılık duygusu ki,kendisine zaten en iradeli varlık denmiş olan insan,kendini mikroptan daha hakir görebiliyor.
Yeryüzünde yaşayan en küçük canlılar olan mikroplar milyarlarca yıldır var.Ama insanlar onun varlığını ancak 1683 yılında öğrendi.Mercek yapmayı hobi olarak benimseyen Hollandalı tüccar Antony van Leeuwenhoek bu merceklerle çalışırken çok küçük canlıların varolduğunu keşfetti. Mikropların hastalıklara yolaçtığı ise, 2 yüzyıl sonra, 19'uncu yüzyılın sonlarında anlaşıldı. Mikrop başlığı altında birkaç tür biraraya gelmektedir. .
Bu seferki balkon ziyaretçimiz pislik bir moruk, el kol hareketi yapıyor, belli ki o günlerin rezillerinden, ne haltla yedi kimbilir, merak etme az kalmış zamanın hesap verme zamanı yaklaştı, yok öyle yanıma kalacak, gidince anlatacaklar ve yaptıklarını da yalatacaklar, - Hanginiz iyi ve güzel işler yapacak görelim ve gösterelim diye hayatı ve ölümü yarattık - KURAN, KENDİ, - bu rezil heriflerin yaptığına iyi diyecek adamın suratın bile tükürülmez, bir kez bizim arkadaş sürgün sonrası 12 Eylül de istifa edip Erzurumda her şeye sıfırdan başlayınca 38 yaşında asistan olmak zorunda kaldı, o yaşta ayda 6 nöbet tutuyor, neyse, sonra bitti uzman olarak, Bakırköy Akıl hastanesine konsültan hekim olarak verdiler, hocalık falan çöp oldu, bir defasında ziyaret ettiğimde koridorda bir genç kız gördüm, - Mahir, Hüseyin, Ulaş kurtuluşa kadar savaş diye bağırıyor, delirmiş - ,
ne halkı be, yürü mikrop.
Onları da boşver, onlar her çağda, her toplumda, her coğrafyada olacaklar, ne söylesen derisine işlemez, ve ebediyyen elenecekler, en feci şekliyle, sınav, onun için var, kendini doğruya adayanlar hakkını alsın diye ölçüleri de rehberde var zaten, esaslarıyla, doğru tercih yapsalardı ne yapalım, herkesin şansı eşitti. Şimdiden hapsine bol şans, kendin pişir kendin ye ocakbaşında, biraz teselli bulsunlar, günü bir gün nasıl olsa gelir, öyle ya da böyle.
Sloganı "Hunharca güldüren hain bir dergidir" olan, 70'lerin kült mizah dergisi. Günümüzde ise aynı isimli kaliteli bir Kültür&Sanat dergisi vardır..
mikrop,sen benim tatlı güzel zararsız mikrobumsun..ve dr. tavsiyesi bedenimin ruhumun senin gibi şirin mikroba ihtiyacı var. :-)))
Aşşşkkk. En kötü mikroptur. Bulaştımı birkez bırakmaz yakanı. İnim inim inletir adamı. Bunun tedaviside yoktur. Öyle zamanıda ilaç olarak göstermeyin, hiç bir işe yaramıyor....
MİKROP YARARLI MIDIR, ZARARLI MIDIR?
Eski yunancada okunuşu 'mikrobios'
'mikro' gözle görülemeyecek kadar küçük olan
'bios' canlı..
Etimoloji 'küçük canlı' diyor; iyi kötü ayırımı yapılmamış.. :)
Kendisine laf atılan bayanların, erkeklere hakaret etme amacı ile kullandıkları , sülük gibi emici bir varlık.. :)
Pisss...adi mikrop...! ! ! :) ...acaba diyiyorum bunun dürüstüdemi var? ? ...
öksürükle atılmaya çalışılıp atılamayan, cici sesleri bozan, konağın ruhsal parazitlerini üzen minicik kötüler:(
nerdeyse 1 aydır ciğerimde yaşayan konakçı, ailecek ölmesini dilesemde alıştım keratalara ;)
bknz. züğürt tesellisi :)
Ey sahip
Ey yaşadığım beden..
yaralıyım dedim hastayım dedim bir mikrobun tecavüzüne uğradım çoğalıyorum dedim
ilgilenmedin benimle hiç
geçer dedin
ağladım bağırdım çığırdım
dikişer attın konuşan dudaklarıma koşup kimselere söylemeyeyim diye
kestin ayak bileklerimden
ama mikrobun tecavüzü devam etti
çoğaldım
büyüdüm
ve seni öldürecek bir hastalık oldum şimdi.
neden sahip
neden dışladın beni?
savunma sistemim sana karşı bağışıklık kazanmış mikrop..
м ι ¢я σ σ ρ ;))
aslı mikrop olur ya, mendeburun bi cinsinin hakkında, çeviri yapmam gerekiyo daha! işkence gibi ühüüüü
mikrobiyolojiymiş hıh
akut tonsillofarenjitten muzdarip kudusun misafirleri
not: şeref yoksunu mahluklar! ! erkekseniz teker teker gelin ulaynn! ? !
hastalık,
kirlilik,
temiz olmayan bir yerde yaşayan canlı,
virüs
bakteri
hücrelerimi rahatsız eden ilkel hücreler sizi! ..geliyor osmanlı 5 kardeşi, yarın hep beraber kbbci erdala gidiyoruz naberrr? ! ;)
Çoğu hastalığın ardındaki görünmez (çıplak göze) kahramanlar.
Canlılık ne kadar da küçük bir alana sığabiliyor..
Bakteriler..
Virüsler..
Mantarlar..
Parazitler..
Bir de zamanın birinde ismini şu anda hatırlayamadığım bir bilim adamı(!) ,dünyanın hakimi mikroplardır,makroplar değil,demiş.Vay efendim,küçük bir bakteri koca bir balinayı öldürebilirmiş.
Bu nasıl bir aşağılık duygusu ki,kendisine zaten en iradeli varlık denmiş olan insan,kendini mikroptan daha hakir görebiliyor.
Akşemseddin Hazretleri, hastalıkların mikroplardan meydana geldiğini ispat eden Pasteur’dan 400 sene önce mikroplardan söz etmiştir.
Az önce ağzımdan milyonlarcası çıktı.
Çok yaşayayım
Yeryüzünde yaşayan en küçük canlılar olan mikroplar milyarlarca yıldır var.Ama insanlar onun varlığını ancak 1683 yılında öğrendi.Mercek yapmayı hobi olarak benimseyen Hollandalı tüccar Antony van Leeuwenhoek bu merceklerle çalışırken çok küçük canlıların varolduğunu keşfetti. Mikropların hastalıklara yolaçtığı ise, 2 yüzyıl sonra, 19'uncu yüzyılın sonlarında anlaşıldı. Mikrop başlığı altında birkaç tür biraraya gelmektedir.
.