İyi insan olmak(ahlak) yeterli değildir.Aynı zamanda insancıl bir toplum yaratmak gerekir.ve bunun için de sürekli yeniden yapılanmak gerekir.Dünya durmaksızın değişmektedir,değişmeyen bir toplum,kendini yok olmaya bırakmış demektir.
Kadınların doğurganlığı milliyetçi ideolojiler tarafından hep yüceltilir.”Cennet anaların ayağı altındadır” değişiyle anneliği yücelten anlayış,bir başka yerde,”kadının karnından sıpası,sırtında sopası eksik olmamalı” diyerek erkek şovenizmini dışa vurur.
Kendini faşist (milliyetçi) olarak tanımlayan herkes dolaylı,dolaysız,bilerek yada bilmeyerek oligarşinin ve emperyal güçlerin kendi çıkarları doğrultusunda kullanıp sonra da bir kenara attığı kirli bir mendilden başka hiçbir şey değildir.
1.çocuk yiyeceği
2.Anne (İtalyanca)
3.genelev patroniçesi
4.Sporcunun yaptırdığı doping
5.Mama mia(İsveçli grup Abba'nın şarkısı)
Kız için,evlenme çağı geçmiş olmak.
Ben iki aya yakın Dersim’de görev yaptım.Okuyucularımdan özür diliyorum ve yaşantımın bu bölümünü anlatmaktan kaçınıyorum
Emekli Orgeneral Muhsin Batur (Anılarından)
Gerçeğe sahip olduğumuza en sağlam şekilde inandığımızda,buna inanıyor olduğumuzu bilmemiz gerekir, yoksa bildiğimize inanmamız değil.
İyi insan olmak(ahlak) yeterli değildir.Aynı zamanda insancıl bir toplum yaratmak gerekir.ve bunun için de sürekli yeniden yapılanmak gerekir.Dünya durmaksızın değişmektedir,değişmeyen bir toplum,kendini yok olmaya bırakmış demektir.
Milli mücadeleyle istikbalimizi kazandık,ama tek parti rejimiyle hürriyetimizi kaybettik.(Kazım Karabekir)
İnançlar tartışılmaz.Ancak,din uğruna asırlarca gırtlak gırtlağa gelen kan dökücülerin arasında Ateistler bulunmamaktadır.
Kadınların doğurganlığı milliyetçi ideolojiler tarafından hep yüceltilir.”Cennet anaların ayağı altındadır” değişiyle anneliği yücelten anlayış,bir başka yerde,”kadının karnından sıpası,sırtında sopası eksik olmamalı” diyerek erkek şovenizmini dışa vurur.
'Ancak geçmişteki kıyımların hesabını ödemiş bir insanlık bu gününe sahip çıkabilir.'
Kendini faşist (milliyetçi) olarak tanımlayan herkes dolaylı,dolaysız,bilerek yada bilmeyerek oligarşinin ve emperyal güçlerin kendi çıkarları doğrultusunda kullanıp sonra da bir kenara attığı kirli bir mendilden başka hiçbir şey değildir.