Kültür Sanat Edebiyat Şiir

  • sıtkı caney14.07.2006 - 15:34

    Şiirin yaşayan efsanesi.

  • aşk13.07.2006 - 19:06

    Şair Sıtkı Caney'in şiirleri

  • sıtkı caney13.07.2006 - 18:57

    Sıtkı Caney'i tanımlamak imkansız. Yazdıklarıyla tanımlanabilir belki.
    Alanında bir dev, bir derya.

  • sıtkı caney13.07.2006 - 18:52

    Edebiyat dünyasına böylesi yüz yılda bir geliyor. Türkçenin onuru.

  • sıtkı caney13.07.2006 - 18:50

    Duygunun ve anlamın zirvesindeki Şair!

  • sıtkı caney12.07.2006 - 15:47

    durmadan ömrümle sevişmekten kirlendi yakam
    şehrin bekarıydım kırıkayakların ustası
    düşünürdüm ve hışırdardı hayat
    yeryüzü beni beklerdi her akşam

    beklerdi beni sevdiğim
    şiirler yazar delirirdim siyah bir gül yaprağında
    gülümserdi boşlukta annemin yüzü
    görülmemiş birşeyler olacaktı yakında
    çıldırtıcı birşeyler yağmuru her bekleşiyte

    dünya işte
    çürüyen kemikleriyle dünya
    ezberlediğim dua bıraktı beni ve ölüm ve hüzün
    ve her gece yeniden gördüğüm rüya
    hani çıldıracaktı insanlar belki de bu yüzden
    bakar dururdum sebepsiz karanlık bir aynaya

    oysa adımı unutmadım zorlandım döktüm içimi
    çekip gittim gözlerimi akıtarak kederden
    koştum dönüp yüreğime kapandım
    tenimde biraz gurbet biraz dünya kokusu
    doğruydu söylenenler artık çıldıracaktım

    belki de öldüm o zaman
    kırık gülüşlerden bir efsane örerken öldüm
    okul dönüşlerinden kahvelerden kalkan son trenlerden
    artakalan birşeylerin büyüsüne gömüldüm

    ne çok güldüm genç kızlarla ne çok
    dağlardan haber yoktu kayıptım sokaklarda
    sonra bir bebeği uykusunda iççekerken düşündüm

    belki de öldüm o zaman
    kırgın şarkılarda kendimi ararken öldüm
    şehirlerden çingene bir güzelden ölen genç gelinlerden
    çıkarılmış kederlerin öyküsüne gömüldüm

    derken o hiç bitmeyen tren sesleri
    işte çıkıp geldim kendimden kabuk tutmadı yaram
    ince bir kederdi sevdiğim, uçarı, kirpikleri kederden
    yeryüzü beni beklerdi her akşam

    yoksa ben dünyayı kâğıtlara mı gömdüm
    günlerce sokaklarına aktım meşhur şehirlerin uykularda
    ardarda sevip durdum cesur ve topal bir ömrüm oldu
    ve bir ceset olarak döndüm tüm içli şarkılardan

    aklımdan kötü şeyler geçiyor şimdi
    bir daha göremeyeceğim arkadaşlarımı
    ne kahkaha ne ağlayış hiç olmazsa bir ayet hatırlasam
    en son sinemalarda bıraktım gözyaşlarımı

    herşey kapanacak az sonra kapanacak çığlığım
    sevdiğim rakibim çaresiz karanlığım


    diyen şair ('Tufan' adlı şiiri)

  • sıtkı caney12.07.2006 - 15:45

    Bütün zamanların en dokunaklısı!

  • sıtkı caney12.07.2006 - 15:44

    Hayatın muhteşem müziği!

  • devrimci27.06.2006 - 11:17

    Yaşayan son devrimciler: Sezai Karakoç, Nihat Genç, Necat Çavuş, Sıtkı Caney, Hakan Albayrak.....

  • sıtkı caney27.06.2006 - 10:12

    bizi iyi sakla tanrım gidiyor hayat
    bizi yokla
    bize yeni bir keder yarat

    çünkü bizdik dökülen
    hayat hırpalanırken büyülü çanaklarda
    ağır bir dua altında kırılırken yalanlar
    gömülen bizdik azize göğsündeki iksire
    ağaran dünya ve kirpiklerimizden artakalan ne varsa
    ne varsa bilinmeyen
    mevsimleri dolduran yalnızlıklardan
    tütün kâretmez yaralardan arta kalan ne varsa
    dizdik yanaklarımıza
    süzülsün
    birazdan başlarız
    azize
    yani iyi bir kederin
    yani yerlilerin şarkısına

    çünkü biz
    en eski yerlileriz
    gideriz yürek tokuşturmaya
    ve deniz
    gideriz hep rüya
    kaburgalarımıza biriken ne varsa
    ne varsa kışkırtan bizi
    alır gideriz

    ama yorgun alkışlar lanetliyor bedenimizi
    sanki yokuz
    terliyor günler paralarla haberlerle üşüyoruz
    çözülüyor dudaklarımızdaki tuzun kimyası
    yıllarca beter bir bilmeceden uykusuz
    bir hayal gümbürtüsüyle kalkıyoruz halaya

    yani aynı yazgıya
    yani yaşadığımızı biliyoruz
    yani kirpiklerinle aynı yerdeniz
    ıslandıkça ruhlarımız senin zamanlarınla
    körpeler büyüdükçe yürek tokuşturmaya
    şehirleri savuran şarkımıza başlarız
    hazırız
    gülümse bizi tanrıyla buluşturmaya

    yetmez içimizde boğulmaya bu deniz
    kirpiklerinle aynı yerden
    yalnız aşka yenilen
    yerlileriz azize

    diyen şair (Azize/Yerlilerin Şarkısı I. Bölüm)