basit ve piyasa adamı. ama bundan 2-3 yıl önce 'git kendini çok sevdirmeden'i okuduğumda, bir erkek bir kadını nasıl bu kadar iyi anlayabilir ve anlatabilir dediğimi de hatırlıyorum.eserin en güzel yanı dili ve üslûbuydu sanırım.yoksa hikaye de vasattı.
eğer bir şeylerin değişeceği umudu olsaydı bu konuda yazılacak bir çok şey olabilirdi... eğitim-öğretim sisteminde üzerinde durulması ve ciddi bir şekilde ele alınıp tartışılması gerekir müfredat konusunun.
belki ilgisi yok ama bu başlık bana lise yıllarımı hatırlattı. dersliklerin olduğu katta nöbetçi olduğumuz zamanlarda (okula kamera takılmadan önce tabii) cep tel.in sesini açıp bizden büyük sınıfların kapısına dayardık, öğretmen sınıftan birinin tel.i çalıyo sansın diye.kapıya vurup kaçmak artık demode olmuştu, yeni şeyler üretiyorduk.
ilk çıktığında daha iyiydi, sonradan bir çokları gibi O da piyasadaki yerini aldı...
imkansız!
sus hadi,
bin yıldır sustuğun gibi.
ne sen konuş;
ne de ben seni ne çok özlediğimi söyleyeyim...
M.Erkul
Kalbim yine üzgün, seni andım da derinden
Geçtim yine dün eski hazan bahçelerinden
Yahya Kemal'in bu dizelerini anımsattı bana bu terim.
basit
ve piyasa adamı.
ama bundan 2-3 yıl önce 'git kendini çok sevdirmeden'i okuduğumda, bir erkek bir kadını nasıl bu kadar iyi anlayabilir ve anlatabilir dediğimi de hatırlıyorum.eserin en güzel yanı dili ve üslûbuydu sanırım.yoksa hikaye de vasattı.
eğer bir şeylerin değişeceği umudu olsaydı bu konuda yazılacak bir çok şey olabilirdi...
eğitim-öğretim sisteminde üzerinde durulması ve ciddi bir şekilde ele alınıp tartışılması gerekir müfredat konusunun.
ANI
Bir çift güvercin havalansa
Yanık yanık koksa karanfil
Değil bu anılacak şey değil
Apansız geliyor aklıma
Nerdeyse gün doğacaktı
Herkes gibi kalkacaktınız
Belki daha uykunuz da vardı
Geceniz geliyor aklıma
Sevdiğim çiçek adları gibi
Sevdiğim sokak adları gibi
Bütün sevdiklerimin adları gibi
Adınız geliyor aklıma
Rahat döşeklerin utanması bundan
Öpüşürken o dalgınlık bundan
Tel örgünün deliğinde buluşan
Parmaklarınız geliyor aklıma
Nice aşklar arkadaşlıklar gördüm
Kahramanlıklar okudum tarihte
Çağımıza yakışan vakur, sade
Davranışınız geliyor aklıma
Bir çift güvercin havalansa
Yanık yanık koksa karanfil
Değil, unutulur şey değil
Çaresiz geliyor aklıma
Melih Cevdet ANDAY
bir de bunu zülfü livaneli bestelemiş, enfes bir şey çıkmış ortaya.dinlemenizi öneriyorum.
belki ilgisi yok ama bu başlık bana lise yıllarımı hatırlattı.
dersliklerin olduğu katta nöbetçi olduğumuz zamanlarda (okula kamera takılmadan önce tabii) cep tel.in sesini açıp bizden büyük sınıfların kapısına dayardık, öğretmen sınıftan birinin tel.i çalıyo sansın diye.kapıya vurup kaçmak artık demode olmuştu, yeni şeyler üretiyorduk.
en güzel yıllarımdı,
çabuk geçti.
sabahları içmeden tam olarak uyanamıyorum,
akşam da yorgunluk atmak için bire bir!
demli ve şekersiz tavsiye edilir!
bir de kaçak çay olacak tabii.