ruhta bir çatlak meydana geldikten sonra, hayat boyu o çatlaktan ince ince sizan sey. ne zaman sizacagina, ne kadar sizacagina kendi karar verir, kontrol edemezsiniz. bazen cosar, bazen durur, sinir bozucu bir suskunluga bürünür. tam bittigini, artik çatlagin kapandigini sandiginiz an, yeniden baslar. hep sizlatir, insanin içini acitir. hiçbir zaman alisilmaz, varligini unutturmaz.
acidan farklidir çünkü acinin atesi zamanla söner, küllenir ve sonra uçar gider. siziysa, en basindan itibaren hafiftir. hafiftir ama acidan daha çok aci verir.
insanin hep içinde olup, insana bu kadar yabanci bir sey yoktur.
Dilimle bile söylemesi sızlatıyor kalbimi,Acı zor, Acıyı yaşamak en zor, Sızıyı duymak,sarsılmak,elini başına dayayıp bir çözüm bulamayacağını,kadere teslim olduğunu bilmek zor.Akan gözyaşlarının seni kurtuluşa götüremeyeceğini bilmek en çok sızı veren, Bir mendil uzatan olmaması,kapını tıklatan,halinden bir haber bilen olmaması,bilinse dahi acıyan gözlerle bakılması en zor olan, Dünyada konumunu farkedememek,yaptığın ve yapman gerekenlerin ayrımına varamamak en sızı veren,Doğru gittiğin yolda yanlış zanlara kapılıp yön değiştirmen, YANLIŞI DOĞRU GÖRMEN SIZI VEREN,FARKINDASIZLIK EN ACISI, YÜREĞİ BURKAN FARKINDASIZLIK,ÖYLESİNE YAŞAMAK,BIKMIŞ,BEZMİŞ YAŞAMAK, ASIL ACI BU!
İnsanın sızısı neredeyse, canı oradadır.. yürek sızısı fasa fiso..
Imkan/siz/im...
Ruhumu bir garip sızı kemirip duruyor sürekli....
aklıma her düştüğünde...
…yüreğimin varlığını hatırlatan
huysuz misafir/im..
Kalplerden ırak olsun el aman!
Sızım sızım sızlar içim
Gözümde akmayan yaşlar
İçimde yıllardan kalma birikim
Bilmem ne zaman patlar
Bilirim sonu var bunun
Bilirim sonu gelir her sorunun
Çaresi bulunur bilirim her sorunun
Hiç aç susuz yaşamadım ki
Hiç parasız pulsuz kalmadım ki
Hiç aşksız sevgisiz olmadım ki
Neden neye kime bu özlem
Sızım sızım sızlar içim
Yüreğimde fırtınalar
Ve suskun artık umutlarım
Sanki benden hesap sorar
ruhta bir çatlak meydana geldikten sonra, hayat boyu o çatlaktan ince ince sizan sey. ne zaman sizacagina, ne kadar sizacagina kendi karar verir, kontrol edemezsiniz. bazen cosar, bazen durur, sinir bozucu bir suskunluga bürünür. tam bittigini, artik çatlagin kapandigini sandiginiz an, yeniden baslar. hep sizlatir, insanin içini acitir. hiçbir zaman alisilmaz, varligini unutturmaz.
acidan farklidir çünkü acinin atesi zamanla söner, küllenir ve sonra uçar gider. siziysa, en basindan itibaren hafiftir. hafiftir ama acidan daha çok aci verir.
insanin hep içinde olup, insana bu kadar yabanci bir sey yoktur.
Dilimle bile söylemesi sızlatıyor kalbimi,Acı zor, Acıyı yaşamak en zor,
Sızıyı duymak,sarsılmak,elini başına dayayıp bir çözüm bulamayacağını,kadere teslim olduğunu bilmek zor.Akan gözyaşlarının seni kurtuluşa götüremeyeceğini bilmek en çok sızı veren,
Bir mendil uzatan olmaması,kapını tıklatan,halinden bir haber bilen olmaması,bilinse dahi acıyan gözlerle bakılması en zor olan,
Dünyada konumunu farkedememek,yaptığın ve yapman gerekenlerin ayrımına varamamak en sızı veren,Doğru gittiğin yolda yanlış zanlara kapılıp yön değiştirmen,
YANLIŞI DOĞRU GÖRMEN SIZI VEREN,FARKINDASIZLIK EN ACISI,
YÜREĞİ BURKAN FARKINDASIZLIK,ÖYLESİNE YAŞAMAK,BIKMIŞ,BEZMİŞ YAŞAMAK,
ASIL ACI BU!
Yara sızlar, yara sızlar
yaralının derdini ne bilsin;
yarasızlar..
bir türkmen türküsünden alıntı..
kalbin gözyaşları...
göze söz geçiremeyen
derdin
kalbi ağlatması...
yüreğimde..
İncecikten bir kar yağar
Tozar Elif elif deyu
ince denir genellikle amaaa........
kimse benden iyi bilemez şu an...sesi de şöyle: sız sız sız...duyuyorum.
inceden hatırlananlar
dayan dizlerim dayan, ağla gözlerim ağla.
ince sızım kalp hırsızım beni benden aldın imkansızım
olması gereken,
ağırlığından daha hafif,,daha sade
acı
Tractus spinotalamicus lateralisle beyinden extremitelere taşınan duyu...
ağrı...