Roma imparatoru zalim Titus'un tecavüze uğradı diye öldürdüğü güzeller güzeli kızının adı. Gömüldüğü yerde açan çiçeklere Lavinya adı verilmiş. Mavi kelebekleri kendine çeken eflatun renkli bu çiçekler kelebeklerin tozları oradan oraya taşımasıyla yayılmış. Yani bildiğimiz lavanta. Bosna Hersek'te 21 yıl önce katledilen Boşnakların gizli tutulan toplu mezarları, bu mavi kelebekler sayesinde bulunmuştu. Çünkü mezarda lavantalar açmıştı.
Bir kadın var ve o kadını o kadar seviyorsun ki. Adını bile gizliyorsun, o kadın o kadar değerli ki senin için. Gitmemesi için yalanlar söyleyebiliyorsun, onunla vakit geçirmek. Daha çok onunla olmak için, üşümeye razı olabiliyorsun. Senin olmayan biri, senin sevgini bilmeyen biri yanı başında duruyor. O kalkıp uzaklaşıyor senden, arkasına bakıp ağzından bir kelime çıkmadan gözlerin gitme diyor. Adına dilin dönmüyor, ama yüreğinden aklından sözler dalgalanıyor. Burada, kelimelere sığmayan büyük bir sevgi var. Gözlerini kapattığında, kalbinden geçenler. Paramparça edenler, delik deşik bırakılan yüreğin var. Gün geldiğinde bile, git diyemeyeceğin bir sevda. Güneş batarken bitme diyeceğin bir aşk. Amma velakin güneş batar, gün kararır, yıldızlar göz kırparlar. Bu sevdada böyle gelip geçer, arkasından sözleri kalır.
Lavinya son zamanlarda moda bir kelime, lavinya rumuz duydum henüz kişiye mahsus bir kimlik adına rastlamadım, lavinya evleri var, lavinya konakları varda lavinya Türk dil kurumu sözlüğünde yok! .. Benim aklıma Vanilya geliyor. Kimine çiçek ismini çağrıştırıyor kimine vanilyayı.. Bir tuhaf milet olduk vesselam Türkçe arap saçına döndü vesselam dediğimden hareketle birde ingilizce internet kültürü girince işler sarpasardı. Bana göre tek kabahatli TDK bir şekilde dilimize giren bu yabancı kelimelere esir olmuş karşılığını bulamamakta. Yazık.
Şimdi bir kelime aklıma geldi (Movalya) buyrun bakalım ayıklayın size ne çağrıştırıyor ya da anlamı ne? hoşunuza gittiyse çocuğunuza isim takabilirsiniz.
Üniversite döneminde bir erkek arkadaşım olmuştu. Bundan tam 10 sene önce..Hala dün gibi hatırlarım. Ayrılan o olmuştu hiçbir sebep yokken..Ayrılırken içimden bir parça koptu gitti. Diz kapaklarımın bağı çözüldü sanki. Yüreyemedim...onu üniversiteyi bitirinceye kadar yani tam 4 sene boyunca sevdim. Bir hafta boyunca Lavinya parçasını dinletti. Tam gitmeme 1 ay kala döndü. Utanıyordu sanırım konuşamadı. Özel no dan aradığı için bende emin olamadım. Sadece tek bir soru sordum. Benimle konuşmaya hiç cesaretin yok değil mi? Evet dedi ve sesi tanıdım. Ancak artık çok geçti..Bu nedenle LAVİNYA YI her dinlediğimde içimde tarifi imkansız bir acı oluyor. Bu şarkı, bu şiir bana hep onu hatırlatıyor... Oysa ki sonradan öğrendim ki çok geçerli sebepleri varmış.. Bu şarkı, Özdemir asafın bu özel şiiri bana göre İmkansız ama asla bitmeyecek bir aşkı anlatıyor. Ve insanın içini acıtıyor..
Leylak kokulu bir anda Ansızın belirir Vakur bir ifade ile İnsanın içine işlercesine Nedenini dahi anlamadan Yalnızca söyler Aşka dair ne kaldıysa geride..
Herkes Asaf`in siirini bilir..Ama lavinia`yi bir de Hilmi Yavuz`dan dinlemek gerekli..
sana da yas yaraştığı söylenir, öyle değil! .. birden bir dal kırılır, hani düşer ya suya, sen o akarsusun... akma! .. kendine eğil, orda gördüğün dalı, ey solgun lavinia, sanki tanır gibisin... belki eski yerinden göçmüş bir yaz sözünde unutulan zakkumu usulca büyüttündü, akarak tâ derinden;
anımsa, öpüşlerdeki taşı, çakılı, kumu...
nerde bir yaz olduysa o dalı taşır şimdi; âh! al götür, al götür... bırakma bir kuytuda; sen onu bıraktıkça ona yaraşır şimdi yas... ansızın köpüklerle sevişen bir duyguda...
kırık... o yaz aynalarda durulsun diye güyâ sana yas değil elbet, yaz yaraşır lavinia…
ne demek lavinya sozu
Rakı balık muhabbetve aşkım
Sana gitme demeyeceğim Lavinia !
Tarifsiz bir duyguya düşer, anlamsız efkarlanır, herseyi ozlerim bu sarkiyi dinleyince. ( feridun duzagac lavinya)
Mutluluğumuz kursağımızda
Sevdiklerimiz uzaklarda
Gülüşlerimiz fotoğraflarda kaldı
sana gitme demeyeceğim,
ama gitme..
Roma imparatoru zalim Titus'un tecavüze uğradı diye öldürdüğü güzeller güzeli kızının adı. Gömüldüğü yerde açan çiçeklere Lavinya adı verilmiş. Mavi kelebekleri kendine çeken eflatun renkli bu çiçekler kelebeklerin tozları oradan oraya taşımasıyla yayılmış. Yani bildiğimiz lavanta. Bosna Hersek'te 21 yıl önce katledilen Boşnakların gizli tutulan toplu mezarları, bu mavi kelebekler sayesinde bulunmuştu. Çünkü mezarda lavantalar açmıştı.
bu aşkın nüshası ruzgarlarda aslı bende kalacak...
aaaa
Bir kadın var ve o kadını o kadar seviyorsun ki. Adını bile gizliyorsun, o kadın o kadar değerli ki senin için. Gitmemesi için yalanlar söyleyebiliyorsun, onunla vakit geçirmek. Daha çok onunla olmak için, üşümeye razı olabiliyorsun. Senin olmayan biri, senin sevgini bilmeyen biri yanı başında duruyor. O kalkıp uzaklaşıyor senden, arkasına bakıp ağzından bir kelime çıkmadan gözlerin gitme diyor. Adına dilin dönmüyor, ama yüreğinden aklından sözler dalgalanıyor. Burada, kelimelere sığmayan büyük bir sevgi var. Gözlerini kapattığında, kalbinden geçenler. Paramparça edenler, delik deşik bırakılan yüreğin var. Gün geldiğinde bile, git diyemeyeceğin bir sevda. Güneş batarken bitme diyeceğin bir aşk. Amma velakin güneş batar, gün kararır, yıldızlar göz kırparlar. Bu sevdada böyle gelip geçer, arkasından sözleri kalır.
Lavinia söylerken bile naif bir ruhu işliyor insanın aklına...
unutamadıklarımı çağrıştırıyordur heralde...keşke git demeden önce sayıklasaydım yanımda kal diye....
Lavinya son zamanlarda moda bir kelime, lavinya rumuz duydum henüz kişiye mahsus bir kimlik adına rastlamadım, lavinya evleri var, lavinya konakları varda lavinya Türk dil kurumu sözlüğünde yok! .. Benim aklıma Vanilya geliyor. Kimine çiçek ismini çağrıştırıyor kimine vanilyayı.. Bir tuhaf milet olduk vesselam Türkçe arap saçına döndü vesselam dediğimden hareketle birde ingilizce internet kültürü girince işler sarpasardı. Bana göre tek kabahatli TDK bir şekilde dilimize giren bu yabancı kelimelere esir olmuş karşılığını bulamamakta. Yazık.
Şimdi bir kelime aklıma geldi (Movalya) buyrun bakalım ayıklayın size ne çağrıştırıyor ya da anlamı ne? hoşunuza gittiyse çocuğunuza isim takabilirsiniz.
Üniversite döneminde bir erkek arkadaşım olmuştu. Bundan tam 10 sene önce..Hala dün gibi hatırlarım. Ayrılan o olmuştu hiçbir sebep yokken..Ayrılırken içimden bir parça koptu gitti. Diz kapaklarımın bağı çözüldü sanki. Yüreyemedim...onu üniversiteyi bitirinceye kadar yani tam 4 sene boyunca sevdim. Bir hafta boyunca Lavinya parçasını dinletti. Tam gitmeme 1 ay kala döndü. Utanıyordu sanırım konuşamadı. Özel no dan aradığı için bende emin olamadım. Sadece tek bir soru sordum. Benimle konuşmaya hiç cesaretin yok değil mi? Evet dedi ve sesi tanıdım. Ancak artık çok geçti..Bu nedenle LAVİNYA YI her dinlediğimde içimde tarifi imkansız bir acı oluyor. Bu şarkı, bu şiir bana hep onu hatırlatıyor...
Oysa ki sonradan öğrendim ki çok geçerli sebepleri varmış..
Bu şarkı, Özdemir asafın bu özel şiiri bana göre İmkansız ama asla bitmeyecek bir aşkı anlatıyor. Ve insanın içini acıtıyor..
loving you'dan telaffuzundan geldiği de varsayılabilir ayrıca özdemir asaf sayesinde aşık oluduğum bi kadındır...
'Ölümçiçeği' ve 'hayaldeki sevgili' anlamlarına gelir.
Özdemir Asafın en sevdiğim şiirlerinden bir tanesi......
güzel bir özdemir asaf şiiri...
sana gitme demeyeceğim.
üşüyorsun ceketimi al.
günün en güzel saatleri bunlar.
yanımda kal.
sana gitme demeyeceğim.
gene de sen bilirsin.
yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim,
incinirsin.
sana gitme demeyeceğim,
ama gitme, lavinia.
adını gizleyecegim
sen de bilme, lavinia.
ayrıca feridun düzağaç şarkısı...
özdemir asaf ın çok güzel bi şiiri kimsenin bilmediği sevgili...
telaffuzu güzel
Leylak kokulu bir anda
Ansızın belirir
Vakur bir ifade ile
İnsanın içine işlercesine
Nedenini dahi anlamadan
Yalnızca söyler
Aşka dair ne kaldıysa geride..
Sıcak, samimi, huzur verici ve ağızdan bir kerecik çıkan 'lavinya' fısıltısıdır.
lavinya benim için çıkmaz sokak demek...
Varlığını hissettiğim ama asla ulaşamadığım kadının adı...
gitmekle gitmemek arasında kalan :)
sana gitme demeyeceğim ama gitme Lavinia.........
Herkes Asaf`in siirini bilir..Ama lavinia`yi bir de Hilmi Yavuz`dan dinlemek gerekli..
sana da yas yaraştığı söylenir, öyle değil! ..
birden bir dal kırılır, hani düşer ya suya,
sen o akarsusun... akma! .. kendine eğil,
orda gördüğün dalı, ey solgun lavinia,
sanki tanır gibisin... belki eski yerinden
göçmüş bir yaz sözünde unutulan zakkumu
usulca büyüttündü, akarak tâ derinden;
anımsa, öpüşlerdeki taşı, çakılı, kumu...
nerde bir yaz olduysa o dalı taşır şimdi;
âh! al götür, al götür... bırakma bir kuytuda;
sen onu bıraktıkça ona yaraşır şimdi
yas... ansızın köpüklerle sevişen bir duyguda...
kırık... o yaz aynalarda durulsun diye güyâ
sana yas değil elbet, yaz yaraşır lavinia…
Hilmi Yavuz
lavinya özgürlik demektir
LAVİNYA OLMAYAN SEVGİLİDİR ASLINDA....
VE GELSE HİÇ UMMADIK BİR ANDA ZAMANSIZ DA OLSA GİT DENİLMEYECEK OLANDIR O ŞAİRİN GÖZÜNDE....
anlamı hayalimdeki muhteşem sevgili demektir ve bir çicek cinsidir.
ölüm çiceği
GÜZEL KOKU DEMEK...