Seyfi Karaca Şiirleri - Şair Seyfi Karaca

Seyfi Karaca

Eğer yolu soran
Yolu bulduğunda kendi yola gelmediyse
Saçan savuran haydi
Di gaydalık bela kahvelerinde fincanları terse çevrilmiş
Telve tortuk tüm toplumsal
Kırcılanmış dil boğumlarının peltek peltek mum değirmisi

Devamını Oku
Seyfi Karaca

Haberin olsun ki
O insanlığa atılmış kazıkların en büyüğüdür....
Neymiş de...
'Acılar insanları olgunlaştırırmış ' diyen zanga zurt...
Bu kadarına açık aralık bırakırsa insan hayatı
Kül ve karanlıkğa teslimdir hemi de yana yana hiçihiçine

Devamını Oku
Seyfi Karaca

Bakmıyordu bile
Kirli
Çürük
Kokuşmuş işler çeviren
İçi dığı meydanda röntgenci radarlaşmalar
Pis ve pasak götüren haramlaşmalarına

Devamını Oku
Seyfi Karaca

Bahar çılgınlıklarıyla gelip, eylül esmeleriyle savrulan
Sonsuz bir göçün
Bir haylice yükünü dengesize katar ettiği
Zaman zaman
Olası insani hallerimizden sakarlıklarına rast gittiğimiz
Dünya karmaşasında zaman zaman,

Devamını Oku
Seyfi Karaca

Ucuzuna kaptırıp
Her fırsatta andığının adını diline filitresiz bulaştırarak
Kendini Allahın yeryüzündeki muhtarı zanneden
Attığı zar
Tuttuğu dubara
Ettiği zalım..

Devamını Oku
Seyfi Karaca

Sende yoktun hiç iddası olmayan koşuların yolunda
Vızırdaklarda yoktu
Takla dönen,
Taşı taşa vuran değirmen
neyi ögütüyordu
bilinmiyordu

Devamını Oku
Seyfi Karaca

Sevdalık mı desem..
Divanelik mi...?
En iyisi sevdalık divanelik delilik, her üçü...
Sen
Ben
Ve şu bendeki benden deli kalbim

Devamını Oku
Seyfi Karaca

Maviler ortasında
Beyazlara köpüren fıntınalar tutarsa beni
Ha koptu
Ha kopacak diye öncesi belli sayrıları düşleyen
Gelip bir yerinde bana yetişiyorsan başucum gibi uykuya
Hayata serilmiş yaşanmadık yaz bahar döşekleri

Devamını Oku
Seyfi Karaca

O suskun çığrışların çıtı çıkmayan
Sen önde
Kovalayanlar peşinde
Delilik etme ben unutur giderim duyup görmedim sayamasam da
Tuhafsın işte uzakları dolanıp kendi ismini
Bir kere bile üste bellemediğin

Devamını Oku
Seyfi Karaca

Meyhaneler vardiyesi cümle sokak arasında sessiz karneval
Yağmuru bırakmış gitmiş izinde, duvar yüzünde yosunsu çiğ
Dağlar da gözükmüyor uzaktaki burçlarda sise kaplı yeryüzü
Yalnız iki ev arkası camdaki mum
Reklam bültenlerini bekleyen kovulmuş postalarda hiç yüzüne bakılmamış zarf gibi
Çürük gazellerin bağrına basarak bir çocuk sürükleniyor el arabasının terkinde

Devamını Oku