Ruhunda bir şarkı çalar durmadan
Sen tüm seslere sağır kesilirsin
feryadın her yanda çığlık çığlığa
Rüzgarın saçını eline dolar
Sanki cennetten gelmiş nimet sunar
Hani diyorum,
Bir fırtına kopsa da
Kopsam inceldiğim yerden
Şiirlere düşsem çığlık çığlığa
Islık olup çalınsam mısralarda
Yağmur olup yağsam dualarda
Arsızlığının ar damarı çatlamış bir kere,
Gözlerimden kusuyor en ağır sözleri
Yolunu bulmuş hassasiyetimden
Yarama sızıyor neşter vuruşuyla
Kanıma karışıyor en acı yanıyla
Sevinçlerimi zehirliyor acımadan
Sadece sözlerini karanlık bilirdim
Meğerse özünde karanlıkmış
Özünden gelen çirkinliği
Dilin temize çekebilir mi?
Diyelim ki çektin,
Rab katından silebilir misin?
Gözlerimin durağından geçen son vagonun
Biletsiz bekleyen ilk yolcusuyum
Dizlerimin bağı çözülüyor
Zaman tuttu yakamdan
Utanmaz kaçak yolcu! deyip
Bin bir acı saplandı sırtıma
Uçsuz bucaksız boşluklar ipini boynuma geçirdi.
Ve ben ince bir çizgide gidip geliyorum
Ölümle yaşam arası.
Ve bir yaralı kanat tutuyor omuzlarımdan
Hadi tutunda gel gidelim diyor.
Mecalim yok ki parmaklarımı oynatmaya
Akşam üstüne doğru uyanabiliyorum
Yokluğunun kabusuyla sıçrayarak
Duvarlarım sana boyanıyor
Gün batımında salkım saçak
Boğazımdan kopuyor yaprakları
Demi acımış bu sevdanın
Saçları güneşten yaprak
Ay yüzünde mısralar dokur
Duruşunda mütevazi başak
Gel sen yine toprağımda aç
Benim ayyüzlü ayçiçeğim
Sensizliğin senli yangınlarındayım.
Büyüdükçe büyüyorsun içimde
Ruhumun sancılı mı sancılı ızdırabı
İki gözü iki çeşme sensizlik yağıyor
Göz/bebeklerimden besteler ağıt dilimde
Dudaklarımdan sen sürülüyor acımtırak
Gözlerimden gelip geçerken yolcular
Bir bakış da bir kaç mısra bırakırlar.
Anlara temas ederken duygular
Kaleme düşmemiş şiirler doğururlar...
Ruhumun gölgesinde dolaşan çocuklar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!