Osman Öcal Şiirleri - Şair Osman Öcal

Osman Öcal

Dinle ey sevdiğim gülleri gonca,
Turnayı katarda yoramıyorsun.
On beşinde hal getirdin başıma,
Kaderin hakkını aramıyorsun.

Benlerin göğsünde düğmeye benzer,

Devamını Oku
Osman Öcal

Güldü kaldı, gülüşümü verince
Ağladı, gözlerim kaçtığı zaman.
Güldü, gözyaşını güne serince
Ağladı damlası uçtuğu zaman.

Güldü hislerime, arı dem verdi

Devamını Oku
Osman Öcal

Kırk bin bahar kırk bin yaz
Kırk bin türkü kırk bin saz
Kırk bin köyde toy kursa
Kırk bin kere kırk bin az

Elli bin söz elli bin hat

Devamını Oku
Osman Öcal

Sevdiğim dilberi el sarar iken,
Başım alıp diyar diyar giderim.
Neye yarar güle bezense diken,
Her dalı siyaha boyar giderim.

Sevda duman olsa ataşı dağlar,

Devamını Oku
Osman Öcal

Ey, kut yolunda adsız asil soylu bahadır!
Yurtluya yurt yapılmaz altın otağ ak çadır.

Türk vatanı demeden kapan kapana payı,
Sürü tutan çakallar genişletir halkayı.
Duyduğun hışırtıya su sesine kulak ver,

Devamını Oku
Osman Öcal

Orkun İtil Tuna Aras Fırat’ın,
Deli toynak ak köpüklü kıratın,
Üzerinde ak otağlı yurt kurdum;
Hası bende kan mühürlü beratın.

Ulu handan aksakaldan öğüdüm,

Devamını Oku
Osman Öcal

Ulu Tanrı katında kutsananın aslı Türk;
Kutlu soyun katunu ne kağanlar doğurdu;
Atilla ve Cengiz Han birbirinden hırslı Türk,
Yeri göğü titreten törelenmiş bir ordu.
Yıldırımlar yaratan bozkırın atlı kurdu,
Oğuz Han’dan türeyip gelişimiz nesli Türk.

Devamını Oku
Osman Öcal

Güzellik Tanrı’dan verilmez öşür,
Kirpiğin kaşına ne güzel uymuş.
Ağız dem kadehi dudaklar müşir,
İnciler dişine ne güzel uymuş.

Zülüfler kızıl kor gözlerin ayna,

Devamını Oku
Osman Öcal

Dinle beni bre kâfir
Zor durulup zora batan
Eli kınalı kuzuyum
Mor dağlarda nöbet tutan

Sancak altında beğlenen

Devamını Oku
Osman Öcal

Sözü özün aynası dili millet diliyse,
Ya haykırmalı şair ya kalemi kırmalı.
Benliğiyle barışık hele gönlü deliyse,
Ya haykırmalı şair ya kalemi kırmalı.

Gri suyun dalgası ve perdesiz bir keman,

Devamını Oku