Kaf Dağı dünyada ezilmenin ne olduğunu yaşayanların cennetidir ? Umuttur hayaldir düştür. Kapitalizm elimizde sadece soyut yaşamlar bıraktı ve o nedenle insanlar bu dönemlerde daha çok ihtiyaç duyuyor bir dağa sığınıp düşlerini gülüşlerini onun ardına atıyorlar. Hepimize kolay gelsin...
Yaşamın ışığıdır farkındalık. Farkında olmaya çalışan insana 'İNSAN' derim ben gerisi hikaye, gerisi kendini ve çevresini sorgulamaktan aciz bir yığın...
Bu konuda Özdemir Asaf'ın sevmek ile ilgili çok beğendiğim bir denemesi var: ' Bir şeyi sevebilmek demek o şeyin tüm hallerini ve o hallerinin içindeki, dışındaki onun parçaca ve bütünce durumlarını görebilmek demektir. Alışamamak yani yetinememektir, kıskanmak ve sahiplenmek ilkelliğine düşmeden'
Bireyin yaşanmamışlıkları altında ezilmesi aşamasında bu yanını vir varlığa yansıtıp o karmaşadan kurtulma isteğidir. Sonuçları sağlıklımı olur,olumlumudur,bireyi geliştirir mi ? Bireye göre farklılık gösteren durumlardır. Eğer birey sorgulayan, farkında olmayaçalışan biriyse olumlu ve sağlıklı sonuçlar doğurabilir. Aşk için şu da söylenebilir gibi geliyor: Yaşanmamışlıklarıyla yüklü ama sorgulayan bireyin kendisini anşamadaki en büyük adım. Buardan hareketle şu da söylenebilir; sorgulayan birey eğer yaşanmamışlıklarını biriktirmişse bünyesinde bu birikimi yenebilmesi için aşık olması gerekebilir. Aşk için bir şair (Fadıl Öztürk) ne diyor bakın : 'Aşk insanın acemiliğidir...' Aydın Öztürk se 'Sadece yaşanmalıdır tanımlamaya çalışmamalı' diyor. Bu kadar...
Kaf Dağı dünyada ezilmenin ne olduğunu yaşayanların cennetidir ?
Umuttur hayaldir düştür. Kapitalizm elimizde sadece soyut yaşamlar bıraktı ve o nedenle insanlar bu dönemlerde daha çok ihtiyaç duyuyor bir dağa sığınıp düşlerini gülüşlerini onun ardına atıyorlar. Hepimize kolay gelsin...
Yaşamın ışığıdır farkındalık. Farkında olmaya çalışan insana 'İNSAN' derim ben gerisi hikaye, gerisi kendini ve çevresini sorgulamaktan aciz bir yığın...
Bu konuda Özdemir Asaf'ın sevmek ile ilgili çok beğendiğim bir denemesi var:
' Bir şeyi sevebilmek demek o şeyin tüm hallerini ve o hallerinin içindeki, dışındaki onun parçaca ve bütünce durumlarını görebilmek demektir. Alışamamak yani yetinememektir, kıskanmak ve sahiplenmek ilkelliğine düşmeden'
Bireyin yaşanmamışlıkları altında ezilmesi aşamasında bu yanını vir varlığa yansıtıp o karmaşadan kurtulma isteğidir.
Sonuçları sağlıklımı olur,olumlumudur,bireyi geliştirir mi ? Bireye göre farklılık gösteren durumlardır.
Eğer birey sorgulayan, farkında olmayaçalışan biriyse olumlu ve sağlıklı sonuçlar doğurabilir.
Aşk için şu da söylenebilir gibi geliyor:
Yaşanmamışlıklarıyla yüklü ama sorgulayan bireyin kendisini anşamadaki en büyük adım.
Buardan hareketle şu da söylenebilir; sorgulayan birey eğer yaşanmamışlıklarını biriktirmişse bünyesinde bu birikimi yenebilmesi için aşık olması gerekebilir.
Aşk için bir şair (Fadıl Öztürk) ne diyor bakın : 'Aşk insanın acemiliğidir...' Aydın Öztürk se 'Sadece yaşanmalıdır tanımlamaya çalışmamalı' diyor. Bu kadar...